Ortam biraz "loaded" anlaşılan...
Eee tabiii... gece gündüz her birimiz çözümler üretmeye çalışıyoruz. Bazen de çözümler aslında basit, ama "tabu", "örf" ve "adet" gibi klişe yasaklarla tıkanıyor ne yazık ki bu çözümlerin önü.
Ama kendi fikrimi beyan etmeden de forum'un "fikir paylaşma" platformu olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum.... "fikir paylama" değil!!!
Kendimizden farklı düşünenlere "Allah-Allah!" nidalarıyla saldırmamalıyız bence (yani 100% beni bağlayan şahsi fikrimdir)
Evet....gelelim sadete! "X" arkadaşımın fikrine katılıyorum özünde... tabii ki feber ve Azize'den destek alma olayı hariç !
Şube sponsoru uygulaması bana hep mantıklı gelmiştir. Yani bir "Vodafone Galatasaray", "BP Galatasaray" veya "Carlsberg Galatasaray" anlaşmasına hiç karşı değilim. Gönül isterdi ki elbette biz de Barcelona ve Real Madrid gibi takımımızı sadece kulüp ismiyle yürütebilelim... ama onlar tren kalkarken zaten lokomotifteydiler.... bakınız günümüzün ileride giden takımlarına.... "Asvel, Kinder, Efes, Ülker, Buckler....vs."
Ülker ve Efes müessesse takımları olmalarına karşın ancak en fazla "Final-Four" şansını zorluyorlar ve çoğu kez de kapısından döndüler... 3 büyükler artık ligdeki 3.lüğü neredeyse Koraç Kupası galibiyeti gibi kutlayacak duruma geldiler.... kandırmayalım kendimizi...
Bakın K.S.K örneğine..."Pınar Karşıyaka" olarak mücadele edilse bile takımın amblem ve arması hiçbir şekilde değiştirilmedi! Kulüp renkleri de aynı! Tezahüratların hiçbirinde de "Pınar" sözcüğü geçmiyor!!!
Yani şimdi Galatasaray'ımız "Vodafone" ile anlaşsa bu konuda... ve "Vodafone" bize Henry Domercant gibi "Babayiğit" bir-iki oyuncu getirse fena mı olurdu ?
Ha... kulüp kendi kaynaklarıyla dönsün isteniyorsa... o halde bazı yönetim kararları değişmeli.... her dönem kar açıklayan Sportif AŞ'nin gelirlerinden "makul" bir payın (Türkiye liginde başarı için yaklaşık 1.5 - 2 Milyon $ yeter bence) ayırılması için AŞ'nin yönetim kurulu karar almalı...ama şu devirde futbolda 1.5 - 2 Milyon $ doları bile aradığımıza göre... bu sadece bir fikir olarak kalacaktır.
Yani ifebin de bu sene Aras ile uyguladığı türden bir sponsorluk anlaşmasına gidilebilir... şahsen devrimizde bunun artık "tabu" olarak görülmemesi gerekir... ya da bu "tabu"ları koyanlar, aynı kararlılıkla ellerini "taşın" altına koyarlar.... biz de "helal olsun" deriz.
Aklın yolu birdir.... tabii ki yol Azizeye çıkmadıkça....
Değil mi?! :wink: "reis"