Bence geçen 2 sene içinde GS'da iyi oynadığını söyleyeceğimiz oyuncu yok gibi. geçen seneki Sylvia ve geçen sene sonu 1 ay Seimone'u saymazsak son 2 senede performansının üstünde oynadı diyeceğim bir oyuncumuz yok. Oyuncuların hiç brininin kafası rahat değil.
Şöyle anlatayım. Üniversitede öğrencisiniz. Ertesi günkü sınava çalışıyorsunuz ama ev soğuk elektrik faturasını ödememişsiniz. Ev sahibi kirayı bekliyor Bir sevdiğiniz var size yüz vermiyor üstelik evde bişi yok karnınız aç. Bu şartlarda nasıl çalışırsınız o derse?
GS basketbol takımının 2 sezondur halet-i ruhiyesi o öğrenciye benziyor. Sporcularımızın saha içi ve dışında uğraşması gereken sorunlarda epey fazla. Kuşkusuz bunlar dışında bazı değşken parametrelerde var Işıl gibi oyuncuları etkileyen. Misal Yasemen'in Gülşah'ın sakatlıkları ardından Alba ve tekrar Gülşah'ın sakatlığı Işıl gibi 2 sene o sakatlığı çekmiş ve psikolojik yansımalarını yaşamış oyuncuları farklı etkiler.
Işıl iyi oyuncudur. 2 senedir onun üzerinden bir setimiz yokken onun ayrıca bir etkinlik içinde olamsını beklemek garip olur. Ki geçen see röportajında Işıl'ı eleştiren Ceyhun hoc'yı 2 senedir takip ediyorum bench arkasında ve Işıl'a set çizmedi daha. E tabii ki set nasıl çizildiyse ona göre hareket edecek. Hocanın sette belli. Yarı sahayı geç Dee'ye topu ver o duruma şöyle bir baksın. O arada Şaziye sen çizgiye kay Işıl sen pota altından bir tur at Sylvia sen ribaunta odaklan Tİna sen lambaya çık

)
Benim Işıl'la derdim yok. Hatta gitmesi onun için daha iyi olur. Eğer GS'ı Işıl'ın üstünde görmüyorsam Işıl'ı gitmeye de ikna etmeye çalışırdım. Derdim GS ve GS'ın bulabilecğein en iyi oyun kuruculardan birini göndermesine izin vermemeye çalışıyorum.
Işıl'ın normal sıradan bir oyun kurucu olduğunu söyleyenlerin sahaya iyi bakması lazım. Takımın uzunları Screen yapmayı bilmiyor Işıl oyun kuarken uzunların da duracağı yeri belirlemeye çalışıyor. Yahu bunlar antrenmanda olmaz mı? Yok babam olmuyor demekki. Gerçi Matic'in "kusura bakmayın setlerde nerede duracağımı unutuyorum" dediğini de duydum. Spartak maçında ışıl'ın kenara gelip Egle'yi kenar yönetime "Ya bu kız hiç bir set bilmiyor garip garip dolaşıyor orda!!" diye şikayet ettiğini de duydum. KASKI maçında da kenara gelip kızmıştı "ya orda oturuyorsunuz kalkıp bir itiraz etsenize şu hakemlere!" diye.
Şimdi takımda buna benzer bir ton şey dönüyor. Burası Işıl başlığı olduğundan onun dediklerini yazdım. Dee'nin Sylvia'nın Tina'nın dedikleri de var. Maç içerisinde konuşulanlar var (genelde seyircisiz oynadığımızdan oyuncuların sahada dediklerini rahatça duyabiliyoruz). Yani takımın hiç bir parçası oynanan oyundan memnun değil.
Her oyuncunun oynayabileceği bir sistem oyun anlayışı vardır. O sistemde fayda verir. Misal Evren Cem hoca ile bize çok fayda verdi Oktay hocanın sisteminde yarar sağlamıyor. Caner o sistemde eksik parçaydı şimdiyse tamamlayıcı parça. ama son 2 senenin GS kadın basket takımına bakıldığında bunu diyemeyiz çünkü sistem yok. Takımın tümü bunun gerginliğini yaşıyordu. Sessiz Şaziye bile molalarda hocaya taktik önerisi yapıyordu. (bench arkası arkadaşlar bilecektir o anları).
Sonuçta ne olur ne olmaz bilmem. Belki de denildiği gibi bu yaşadığı sakatlık Işıl'ı ağırlaştırdı ama bunu bilemiyoruz. Avrupa şampiyonasında o etkinliği sağlayan kız nasıl oluyor da ligde bunu sağlayamıyor. Avrupa şampiyonasında "Ray Allen" olan Şaziye nasıl oluyor da sezonu kısır sayıda kapatıyor? Bu yüzden Işıl'ın bize bizim ona bu şansı vermemiz lazım. Ama "Birsel'e karşı Işıl olmuyor" diyip Gizem Yavuz veya Özge Yavaş'ın daha iyi olacağını düşünebilmek farklı bir bakış açısıdır benim katılamayacağım.