1) Macchiavelli üç tip yöneticiden bahseder. Yaptığı işin ustası olup onu doğrudan anlayan, o işin erbabı olmasa da uzmanını bulup getirebilen, hem işten anlamayan hem de işin erbabını bilmeyen. Kendinizi bu kategorilerden hangisine ait görüyorsunuz? Basketboldan anlıyor musunuz, anlayanı bulup şubede sorumluluk veriyor ve onların arkasında duruyor musunuz yoksa idareten mi oradasınız?
2) Yönetim olarak Fatih Terim başarılı olunca biz zaten onu getirecektik dediniz. Basketbolda da Mahmuti şubeyi toparladı ama hocanın arkasında durduğunuzu göremedik. Üstelik başarısız geçen sezonun muhasebesi de yapılmadı. Başarısız yapılanmanın başında olan genel menajer hala işinin başında. Olur da işler kötü giderse Yalçınkaya'yı görevden alıp, "Zaten eski yönetim getirmişti" diyerek suçu ona atamayacağınızın, taraftarın faturayı size keseceğinin farkında mısınız?
3) Yöneticiler ve koçlar arasında Can Topsakal'ın Ergin Ataman'a yaptığı mobbing benzeri bir uygulama bir daha görecek miyiz yoksa bu konuda etiğe dikkat edecek misiniz?