TBL 26. Hafta | Galatasaray CC 94 - 61 Oyak Renault

Bornova maçındaki etkili savunmanın ve taraftar desteğinin süreceği düşüncesindeyim.
Sadece konsantrasyon...
 
Fener maçından önceki içerdeki son maçımız,takımı güzel bir şekilde uğurlamamız gerekiyor Sinan Erdem'e
Salon dolsa harika olur ama 7 8 bin rakamıda hiç fena olmaz hani.
Maça gelince takım savunmasını yapar,oyununu oynar,rahat bir şekilde kazanır.
 
Kayıp tahammülü olmuyan bir maç guard'ı düşmüş bir Renault ile ilk yarıda maçı kopartıp sonra yedek ağırlıklı rölantide bitirmemiz lazım sakatlık aksilik olmaz umarım.
 
Gelsinler bakalım Oyak'ın yardımcı koçu ile bi hesabımız vardı kapatalım onuda, yemeyip içmeyip salsa ya şuraya buraya Cemal haberini altın bulmuş gibi servis eden ve bunu adice yapan, bekleyip takmı bir kaç mağlubiyet alınca 1 galibiyet ekstrası uğruna yapan bir karaktersizin yardımcı antrenör olduğu bir takım, insaşallah düşecekler ve onlar düşerken bir tekme de biz vuracağız etme bulma dünyası bizle uğraşmak neymiş göreceksin beyfendi.
 
Maşa veya başka birşey, biz taraftar olarak Fener'in her zaman kabusu olmaya zaten devam edeceğiz ama böyle adamlarda ister maşa olsun ister başka birşey olsun Galatasaray ile uğraşamayacaklarını anlasınlar, yada bu oyunların içine girmeyecekler akıllı olacaklar Tutku. Ben şahsen uğraşacağım Oyak maçında bu adamla ne olursa olsun.
 
Ayrıca bu olayı eşeleyen Bu adamdır Murat hocayı falan aramalar onun ağzından adice laf almaya çalışmalar falan. Bildiğimiz bir iki ayrıntıda var şimdi.
 
Önemsiz gibi görülen maçlar başımıza bela oldu bu sene 1-2 kere, gelecek haftadan önce bu maça konsantre olmalıyız. Umarım maçı erken koparır ve fazla yorulmadan galibiyete ulaşırız.
 
Şamılle aynı fikirdeyım..

Zamanında ufak hesaplar yapıp bize karşıittifak kuranları her ne olursa olsun unutmamalıyız.ve hesabını sormalıyız!

Ne bornovayı ne oyak renoyu nede banvıtı unuttuk hepinizi tanıyoruz ve fenerle yaptıgınız ittifakı biliyoruz ve boşuna demiyoruz Tek büyüktür Galatasaray!
 
bazen abarttigimi dusunuyorum, sonra herkes kadar diyorum.
ya da soyle gibi, sinirlari cizme konusundaki eksiklik tedirginlik yaratiyor, fakat farkediyorum ki, konumlandirmalarimiz eksik ya da fazla seklinde kategorize edilebilecek gibi degil, zira tercihler de yaradilisimizin bir yan urunu..

sorumluluklarini ertememeli insan, biri bunu yapiyor diye daha fazla galatasarayli olmuyor mesela, herkes ustune dusenin ayirdinda olmali, kresten almasi gereken bir cocugu mu var ornegin, ya da pazartesi onemli bir vizesi, en nihayetinde bu guzel havada gezmek isteyen bir kiz arkadasi;
insan sevdigini ihmal eder mi hic..

sonra aile, gunluk hayatin kosturmacasi icinde, unutulan bireyler, haftasonlarini ise galatasaray icin caldigimiz, belki de onlarin bazilarinin bir omur anlayamayacagi sekilde. ya da nadiren gelen beraber pazar kahvaltilari sansini, firsat maliyeti daha buyuk diye ipekcide yenecek bir simit icin yoksaymak gibi. delice degil belki ama, cok da akilli isi degil, fakat iste gozune carpan sey inadina sari, hem de kirmizinin tonlarinda, o zaman boyle bir veli kendini cekip cikartabilmeli, yaratilan buhrandan..

bugun bir mac var, bir sure once basligi bile acilmis, ben abdi ipekciyi sevmiyorum, hem uzak, hem yollar dikenli ve tasli, efesin eurolueage maclari icin lise zamanlarinda gittigimde de sevmezdim. sahi bir gun galatasarayin kendisi icin gidebilecekmiyiz ipekciye, "el", "el" diye.

rakip ise kume dusmus, belki yeneriz, yok buyuk ihtimalle yeneriz, hem yenersek bir adim daha atariz, sonra bir adim daha, agir agir, sezonu hos bir yerde bitiririz, ardindan lobi yapariz, on elemeye cagriliriz, sonra belki bir gun grup maclari derken, hafiften top16 hedefleri, hem f4 neden olmasin ki;
akabinde galatasaray videolarini facebook profillerinde paylasan yunan kizlari..

yok, alkol dunde kaldi;
egdik basimizi yuruyoruz,
galatasaray ulan !
 

Üst