ozzy' Alıntı:
Maçı Malik Dixon ve Halil Üner verdi. Biri 29 attı ama son periyotta abuk subuk atışlarla maçı verdi diğeri de kenardan izledi.
Bu takım Randy ile oynasa belki daha az sayı atarız ama daha fazla maç kazanırız. Randy oynadığı süre içinde3 hemen herkese szayı attırdı.
Dixon belki tek başına 2-3 maç kazandırır ama 10-15 maçı da onun yüzünden kaybederiz.Adam sadece istatistiğe oynuyor.
Maçın özeti bu. Dixon'ın dakikalarının kontrol edildiği ikinci çeyrekte Livingston, Hadley, Pastal, Whisby, hatta nasıl olduysa Şemsettin acayip savunma yaptılar, çok iyi oynadık takım olarak. Ben bekliyorum ki ikinci yarıya da Livingston başlasın. Ne mümkün tabii. Bir üçüncü çeyrek oynadık, tam skandal. Son çeyrek de farklı olmadı. Son çeyrekte sadece Whisby ve Pastal'ı değil, Şemsettin'i bile çok kenarda tuttu Halil Üner. Maç göz göre göre gitti. Kazanıp büyük iş yapabileceği bir maçı bir güzel verdi Halil Üner. Savunma olayına gelince, geçen iki sezon da pek çok maçta aynı olay olmuştu. Abdi İpekçi'de iki sezon önceki Beşiktaş maçı, geçen sezonki Banvit maçı... Maça etkili olan bir savunmayla başlıyoruz, öne fırlıyoruz; sonra ikinci çeyrek, bilemedin ikinci yarıda rakip koç tabii ki çözüp korkunç seriler elde ediyor takımının lehine. Halil Üner'in bunu değiştirmek için yapabildiği hiçbir şey yok, asla bir B planı yok. Hatta takım rotasyonunu berbat edip, her topu aynı oyuncuyla kullanmaya çalışıp ekmeklerine yağ sürüyor. Dünkü olay da budur.
Dixon acayip laubali bir oyuncu; haftalar ilerledikçe kendisi hakkında oluşmaya başlayan şüphelerim iyice kuvvetlendi. Bir kere hiç çabuk, atik değil. Telekom'daki Grays'e bakınca fark çok açık. Ayrıca pas tekniği var, ama pası sadece asist yapma amaçlı olarak kullanıyor. Çıkış pasının ne olduğundan bihaber, oyun okumaktan bihaber. İlk yarının sonundaki son iki hücumumuzu ziyan etti. Önce hızlı hücuma koşan Hadley'e pası vermedi, kendi getirdi ve pozisyonu kaybettik. Sonra da son topu oynamak gerekirken zorlayıp top kaybı yaptı, Telekom'a hücum verdik. Kısacası bu adamdan oyun kurucu filan olmaz. Ayrıca maçın sonunda fark açılmış, belli ki saçma da olsa üçlük denenecek, beyefendi üst üste iki pozisyon yakın mesafe şut denedi. Sanki biz Telekom'la averaj durumunu kollayacak takımmışız gibi. O da biliyor öyle olmadığını, muhtemelen Grays'den geride kalmamak için bilerek zorladı, kendine zorladı. Bu adam skorer olabilir, sayı kralı olabilir, hatta asist kralı olabilir; fakat iyi basketbolcu olamaz.
Haddim olmayarak tavsiyem Dixon'ın tez zamanda gönderilip yerine takım oyuncusu, şutör bir 2 numara alınmasıdır. (Bakın Erdemir Jefferson'ı aldı, biz alamaz mıydık?) Bunu olur da yeni bir koç gelirse kısa zamanda yapar da, Halil Üner daha uzun bir süre takımda kalacağından böyle bir gelişme tatlı bir hayalden öteye gitmez şimdilik. Hiç değilse bir koç olarak şu Pastal, Serhat gibi oyuncuların iyiliğini düşünse de, onlar için gitse. Ziyan olacak adamlar.