Türkiye 76-73 Yeni Zelanda

Dünya Basketbol Şampiyonası'na 30 Ağustos Cumartesi günü saat 17.00'da oynayacağımız Yeni Zelanda maçı ile başlıyoruz.

Yeni Zelanda hazırlık periyodunu bol maçla geçiren takımlardan.Güney Kore ile defalarca maç yaptıktan sonra Kamerun,Fildişi Sahili,Yunanistan,Slovenya,Sırbistan,Litvanya ile toplam 12-13 hazırlık maçı yaptılar.Son oynadıkları hazırlık maçında Sırbitan'ı 102-96 mağlup etmeyi başardılar. Giderek daha iyi performanslar gösteren Yeni Zelanda güçlü Avrupa ülkeleriyle yaptıkları maçlarda da sahadan 5-6 sayılık farklarla mağlup ayrıldı.


Rakibimizde Kirk Penney turnuva öncesi oldukça formda.
Sırbistan'a 29 , Litvanya'ya 26 ,Yunanistan'a 14 , Slovenya'ya 17 , Fildişi Sahilleri'ne 27 sayı atan Kirk Penney takımda alternatifsiz durumda.2 ve 3 numaralarda görev alarak +30 dakikaları rahat görüyor. Kirk Penney'e skor anlamında en çok yardım Corey Webster'den geliyor. Uzun rotasyonu oldukça ' undersize ' olan takımda 4-5 numaralar içinde en çok katkıyı takım kaptanı 1.98'lik Vukona veriyor.


Tamamen şuta endeksli bir takım olan Yeni Zelanda'da tüm oyuncular şutör.Uzun rotasyonu dahi şutörlerden oluşan takım günlük şut performansı ölçeğinde maç kazanıyor. Hazırlık maçlarında 80 sayı civarına rahat ulaşan takım savunmada da bir o kadar yumuşak kalıyor. Hazırlık maçlarında +70 sayıları görmekte zorlansak da Yeni Zelanda karşısında daha skorer olacağımız kanaatindeyim.Kaybettikleri Litvanya,Slovenya,Sırbistan(birini kazandılar diğerini kaybettiler) maçlarına bakılırsa ne olursa olsun rakip potaya 79-74-79 sayı gönderdiler. Corey Webster ve Kirk Penney'e mutlaka el göstermek gerekiyor savunmada , bu 2 oyuncudan ciddi katkı alıyorlar. Pota altında undersize ve yumuşak olduklarını düşündüğümüzde, uzunlarımızı doğru yerde topla buluşturduğumuz takdirde 4-5 numaralarımız turnuvaya güzel başlangıç yapar diye düşünüyorum. Pota altını mutlaka iyi işlememiz gerekiyor zira en büyük artımız orada.Uzunlarının şutu olmasından dolayı özellikle 4 numara savunmasına önem vermemiz gerekecek aksi takdirde 1.98'lik Vukona'yı savunmak için 4 kısalı sisteme dönebiliriz.
 
Açılışı yarın yapıyoruz. İnşallah güzel başlar ve o şekilde devam eder. Yeni Zelanda denildiği gibi şuta endeksli bir takım ve en önemli oyuncularından Penney'i yakından tanıyoruz. Kendisine dikkat etmemiz gerekecek. Savunma sertliğimizi de gösterdiğimiz anda daha çok şut atmak isteyeceklerdir, onları bu yüzden düşük skorlarda tutmalıyız.
 
Takımın kalitesizliği ilk gruplarda bizim için bahane olamaz. Penney dışında bizim takıma girebilecek bir oyuncu olmadığı gibi bizim ligde bile oynayabilecek oyuncular değil hiçbiri. Maç içinde inanılmaz basit hatalar yapıyorlar. Yalnız mücadeleleri, takım olguları ve her topu son top gibi oynamaları harika ötesi. Adamlar hak ediyor. Tabi maç bitmedi ama Yeni Zelanda öyle çözülecek bir takım değil. Çok istekliler. Biz de ancak mücadele edersek çevirebiliriz maçı. Yorumcunun dediği gibi şutlar falan hikaye. Zaten tek yaptığımız dışarı çıkarıp şut denemek. Böyle mi iyi olacağız? Mücadele, savunma ve istek önemli olan.
 
4 kısayla oynarken 5 numaraya Oğuz'u koymak post oyunu olması sebebiyle mantıklı aslında. Ama Oğuz'un savunma ve ribaund defoları olduğunu düşündüğümüzde bu bize artı sağlamıyor. 4 kısayla oynarken 5numaramız Ömer Aşık olmalı .Pota altında etkili olduğumuz anda alan savunmasına geçiyorlar , bunu değerlendirebilecek oyuncumuz da yok , biz bir kere denedik Penney girince oyuna vazgeçtik. Kararlılığımızı göstermemiz gerekiyor , şu anda savaşmıyoruz sahada. Bu takımın çok potansiyelli olmadığını oyuncular da biliyor ona göre davranmak zorundalar.Savaşacaklar..
 
Furkan iyi başlamıştı daha göremedik. Ayrıca en birinci sorun TAKIM ATLET DEĞİL. Oyuncularımızda Sinan ve Cedi dışında atlet bir isim yok. Rakipte herkes uçuyor zıplıyor. Bir de Frank denilen adamın bileği aşırı temiz. Orta mesafede topu neredeyse eliyle çemberin içine koyuyor.
 
Şu takımda bir Ersan ve Langford olsaydı çok farklı olurdu. Fakat ne olursa olsun bu maçın bahanesi olmaz. Böyle savruk ve mücadele etmeden oynamaya devam edersek erken veda edebiliriz turnuvaya.
 
Barış hersek'in biraz tutuşmasıyla bile yeni zelanda'yı yakaladık.Ataman'ın istediği oyunun sahaya yansıması için barış önemli rol oynayabilir.Hakemlerin saçmalaması ve üstüne telafi düdüğü çalmayıp(taraflı olunca telafi düdüğü normal geliyor:))sıvamasıyla maç gidiyor sanırım.Ama bu maçın mazereti hakemler olamaz.İşi oraya bırakmayacaksın.Hatta daha da geriye gidip biz niye skorer oyuncu yetiştiremiyoruz onu sorgulayacaksın.Neyse gençlerden hakettikleri "maddi manevi"değeri bulurlarsa umudum var.Ama bu turnuvada topu her aldığında "şimdi sayı çıkarır"diyeceğimiz bir oyuncunun sıkıntısını fazlasıyla yaşarız.Dönemsel skor katkısı bulabileceğimiz ısınınca atan oyunculardan kurulu bir takımımız var.
 
Bizimkiler sahada yokken Türkiye öne geçiyor :D :D

Kerem Gönlüm sırf zarar. İnşallah bizim takımda böyle olmaz. Faul yapma potansiyeli çok yüksek. Rakiple debeleniyor resmen.
 
İşte bu kadar !! Barış&Oğuz helal olsun . Yani turnuvada uzun rotasyonu bu kadar yumuşak bu kadar undersize çok az takım varken içeriyi 4.periyot kullandık sadece.Barış'ın dış atış isabeti son periyot Oğuz'a gerekli alanı sağladı. Savaşarak kazanacağız her maçı başka yolu yok.
 
İlk yarıda Sinan&Cenk,üçüncü çeyrekte Barış ve son çeyrekte Emir ve özellikle Oğuz'a teşekkürler.Ellerinden gelen katkıları yaptılar.

Gönül isterdi ki daha rahat kazanalım ama ilk çeyrekteki faciadan sonra ne olursa olsun kazanalım dedirttiler.Takım kısıtlı,çok büyük beklentiye girmemek lazım.Oyuncular ellerinden geleni yapıp mücadele etsinler ve bize onu hissettirsinler en azından.
 
Yenilmez 3 filminin final kavgası gibi oldu. Kimin patron olduğunu gösterdik. Ömer Aşık'dan tam olarak faydalanamıyoruz bir türlü. Oğuz da pota altında aklıyla oynayarak muazzam katkı verdi. Kerem Tunçeri 20 yaşındaymış gibi heyacanla koştu, atladı, zıpladı helal olsun. Tebrikler galibiyet önemliydi :) Biz ruhumuzla, savaşarak kazanan bir takımız.
 
Yeni Zealanda bizi pota altında, undersize olmalarına rağmen resmen ezdi. Oğuz ve Emir çift taraflı iki bıçak. Özellikle Oğuz, gerçi gerçek pivotlar Oğuz'a bu şekilde tek sayı attırmazlar, savunmada ise tek ribaundu yok. Üzerine oynayan herkes sayı buldu. Hücumda ise yaratıcı oyuncu sayısı o kadar azki malesef hiç savunma yapmayan Emir'e mecburuz. Gerçi Emir hiç olmazsa üzerine düşen ribaundları alıyor. Son periyot skoru sırtlasa da Oğuz tahammül edilebilecek bir uzun değil....
Maçın yıldızına gelince, savunmadaki - hücumdaki enerjisi, sayı ve asistleri ie Barış Hersek'di....
 

Üst