Mustafa Cengiz başkan Dursun Özbek gibi maaş mağduriyeti yaşatmamak için (gerçi onlar da geldiğinden beri Oktay hocanın maaşını ödememişler ya neyse) hiç oyuncu transfer etmeyecek sanırım. Hayat Bilgisi'ndeki Mednan gibi Lisenin hademelerinden bir karma çıkaracağız sahaya. 10 yıldır küçülmeye giden sözde ezeli ve dengeli rakibimiz NBA'den gelen oyuncuya burun kıvırırken bizim bugün içinde bulunduğumuz durum hakikaten Galatasaray'da başarısız olmanın umudunun da hiç bitmeyeceğininin tezahuru gibi. Bu sene Mayıs'ın sonunda lig bittiğinden beri gerçekten de seneye bu seviyede kalmamak için elimizden geleni yaptık. İnşallah bu yoğun emeklerimizin neticesinde kümeden düşer ve misyonumuzu tamamlarız. Cengiz'i amatör branşlarda takdir ettiğim tek nokta bir Galatasaray başkanı olarak utanması gerekirken göğsüne gere gere dile getirdiği küçülme, batma, rezil olma aşamalarını ivedilikle yürürlüğü koyması. Kendisinin hedef gösterdiği bu muazzam yolda kararlı adımlarla gidersek seneye bu zamanlarda Bahçeşehir'in kırıntılarıyla 2. ligde kendimize yeni bir rota çizebiliriz. Gerçekten bazı takımlar, yapılar belli bir seviyede olmayı hak etmiyor. İğrenç yönetimlere, fütursuz idarecilere rağmen ısrarla başarılı olan Engelsiz Aslanlar ya da kadın basketbol takımımız da esasında yıllar önce hakkımız olan alt kümelere bir türlü inemememizin baş müsebbibi oluyorlar. Onların içinde de Galatasaray'ı yönetenler kadar yoz bir iş adamlığı ve çalışan kimliği olsaydı şu ana kadar halimiz futboldaki Göztepe'den daha fena olurdu. Gelgegelim ne yazık ki bu insanlar en az sizin bizim kadar Galatasaraylılar ki 6 ay maaş alamadıkları ortamda bile Avrupa Şampiyonu olup şöyle yöneticilerin kariyerlerine de paye veriyorlar. İnşallah bu yıl Merve Uygül, Emir Preldzic gibi gerçek Galatasaraylılar takıma kazandırır ve hakkımız olan düşmeyi yerine getirebiliriz. Bu kulüp, bu yöneticiler, çoğunlukla bu taraftar ve yapılanma futbol hariç hiçbir branşta en başa oynamaya, hele hele Avrupa Şampiyonu filan olmayı hak etmiyor. Hak eden her zaman sadece sporculardı, onlar da hiç yoktan aylıklarını alıyorlarsa benim için yeterli.
Fazlasını istemek için önce Galatasaray'ı hiç yoktan Aziz Yıldırım kadar önemseyen, rakibi olarak değer gösterip yenmek için en iyi kadroları oluşturmak için futbol dışında spordan gram anlamamasına rağmen çaba gösteren yöneticilerimiz olması lazım. Bizim şimdiki yöneticiler biz niye Fenerbahçe gibi olamıyoruz derdinden çıkmış, rakip karşı yakada değil de Kaf Dağı'ndaymış gibi ulaşılmaz bir yere konumlandırıyorlar. Galatasaray ve daha önemlisi kendisi için bütün siyasileri yalayıp sağa sola forma dağıtan ama iş sponsorluğa gelince kimsenin ayağına gidecek kadar bile Galatasaraylılık ortaya koyamayan adamlar zaten bu branşların gelişiminde de herhangi bir paya sahip olamazlar. İyisiyle kötüsüyle rakipler nasıl Fatih Terim gibi bir hoca çıkarmak için vasıfsız adamlara sarıldı, sürekli bir çakmasını bulmak için kendi topraklarını kazıdılarsa bu amatör branşlar konusunda da Galatasaray kendi Aziz Yıldırım'ını bulamadığı sürece rakibiyle yarışır bir konumda olamaz. Bunun şartı Aziz Yıldırım'ın para babalığı veya siyasi yalaklığından değil, içindeki gerçek Fenerbahçeli duygularıyla Galatasaray'ı geçmek için duyduğu büyük hınç ve şevkten geliyor. Bizim şimdiki yöneticiler geçtim Fenerbahçe'yi, Vakıfbank'ı alt etmeyi, gelecek yılın salon kirasını ödemeyi bile öncelikleri arasına koymuyorlar. Bu yüzden de başarılı olmamız işin hiçbir geçerli sebep yok. Büyük başkan da ufak ufak batacağımıza 1 senede işi halledip koyalım demiş heralde. Ne diyelim, Allah işlerini rast getirir de belki Galatasaray gibi büyük değerin kıymetini de her şeyiyle kaybedince anlar insanlar. Her ne kadar umudum olmasa da.
Fazlasını istemek için önce Galatasaray'ı hiç yoktan Aziz Yıldırım kadar önemseyen, rakibi olarak değer gösterip yenmek için en iyi kadroları oluşturmak için futbol dışında spordan gram anlamamasına rağmen çaba gösteren yöneticilerimiz olması lazım. Bizim şimdiki yöneticiler biz niye Fenerbahçe gibi olamıyoruz derdinden çıkmış, rakip karşı yakada değil de Kaf Dağı'ndaymış gibi ulaşılmaz bir yere konumlandırıyorlar. Galatasaray ve daha önemlisi kendisi için bütün siyasileri yalayıp sağa sola forma dağıtan ama iş sponsorluğa gelince kimsenin ayağına gidecek kadar bile Galatasaraylılık ortaya koyamayan adamlar zaten bu branşların gelişiminde de herhangi bir paya sahip olamazlar. İyisiyle kötüsüyle rakipler nasıl Fatih Terim gibi bir hoca çıkarmak için vasıfsız adamlara sarıldı, sürekli bir çakmasını bulmak için kendi topraklarını kazıdılarsa bu amatör branşlar konusunda da Galatasaray kendi Aziz Yıldırım'ını bulamadığı sürece rakibiyle yarışır bir konumda olamaz. Bunun şartı Aziz Yıldırım'ın para babalığı veya siyasi yalaklığından değil, içindeki gerçek Fenerbahçeli duygularıyla Galatasaray'ı geçmek için duyduğu büyük hınç ve şevkten geliyor. Bizim şimdiki yöneticiler geçtim Fenerbahçe'yi, Vakıfbank'ı alt etmeyi, gelecek yılın salon kirasını ödemeyi bile öncelikleri arasına koymuyorlar. Bu yüzden de başarılı olmamız işin hiçbir geçerli sebep yok. Büyük başkan da ufak ufak batacağımıza 1 senede işi halledip koyalım demiş heralde. Ne diyelim, Allah işlerini rast getirir de belki Galatasaray gibi büyük değerin kıymetini de her şeyiyle kaybedince anlar insanlar. Her ne kadar umudum olmasa da.