WNBA 2011 Sezonu

İlk önce şunu belirtmeliyim, Seimone'u bende herkes gibi çok seviyorum. Takımın Eurocup'ı kazanmasında oynadığı rol, hemen hemen her maçında ortaya koyduğu performans ve kişiliği.. Onu sevmemek için bir neden yok neredeyse. Bu sevgi bana bütün yıl boyunca Minnesota Lynx tarafını tutturdu ve hala destekliyorum, onun başarılı olduğunu görünce mutlu oluyorum. İşin duygusal yönü, neredeyse herkesle aynı gibi. Formamız altında lig şampiyonluğu da görmesini isterdim ama olmadı, ileride neden olmasın.

Ona karşı duyduğum sevgiden sıyrılıp, Galatasaray'ın menfaatlerine doğru bakış attığımda, Seimone'nun yerine bir tek Diana Taurasi beni tatmin edebilirdi, bunu belirtmem gerekiyor. Herkesin ve özellikle Gazanfer'in yaptığı uzun analiz üzerinden ilerlersek, Seimone & Diana kıyasında iyi takım / kötü takım olgusunu kabul edemiyorum. Hiç bir şüphe yoktur ki, Dünya'nın en iyi oyuncuları her zaman iyi takımlarda oynamıştır. Bu takımlarda öne çıkan isim olmakta, o oyuncunun ne derece büyük bir yıldız olduğunu gösterir ki Taurasi bunu bir çok kez başardı. Cappie denmiş, başka isimler de denmiş ama şu atlanıyor. O takımda Diana Taurasi olmasaydı, o başarıların hepsi yakalanamazdı, bunu kimse inkar edemez. Ayrıca en iyi ismin, takımın birinci skor opsiyonunun fazla top kullanmasından normal bir şey görmüyorum, Taurasi'nin bir maçta 5-7 şut falan atmasını mı bekliyorduk? Komik olmayalım lütfen. Seimone'nin burada Eurocup'ı kazanırken, Diana üst üste ikinci Euroleague şampiyonluğuna falan gidiyordu, oralara hiç girmiyorum keza Eurocup seviyesi ile Euroleague seviyesi arasındaki farkı iki yıldır elde ettiğimiz berbat sonuçlardan görebiliriz. Bu arada bir kaç kişi de Phoenix'in iyi kadrosu var demiş, öyle bir şey yok. Taurasi'ye son maça gelene kadar kim doğru düzgün katkı verdi bu yıl? Buna rağmen konferans finallerindeler, hala umutları var. Minnesota'nın bu yılki kadrosunda çok net katkı veren 6 isim var ki Wnba'de o kadar çok ismin katkı verdiği takım sayısı yok denecek kadar az.

Herkesin taraftarlık bakışı farklı olabilir, bunu kabul ediyor ve saygı duyuyorum. Ancak şunu kesinlikle belirtmeliyim ki, bizim başımıza ne geliyorsa duygusallıktan geliyor. Ben artık ikincilikler, kılpayı kaçan kupalar, Avrupa'da hiç bir başarı gösteremeyen takımlar istemiyorum. Tarih, unutulmasın ki bunları yazmayacak, bundan 10 yıl sonra " O hakem faciası olmasa Galatasaray şampiyondu" demeyecek kimse, acı gerçekleri kabul edelim artık. Bu oyun iyiler ile oynanır ve biz de Dünya'nın en iyisine sahibiz, bunu sahada çok net gösterecek zaten, bir şüphem yok.

Yazının sonunda Diana'nın başarılarını yazalım, göz önüne çıksın bazı şeyler;

2 Olimpiyat Altın Madalyası '04 '08
1 Dünya Şampiyonluğu '10
4 Euroleague Şampiyonluğu '07'08'09'10
2 Wnba Şampiyonluğu '07'09
2 Euroleague Mvp'si '09'10
1 Wnba Final Mvp'si '09

Not: Burada kimse Diana Taurasi'yi sevin demiyor, bunu geçmeyin lütfen. Artık kulübümüzün başarısı için ter dökecek oyuncumuza herkes saygılı davranmak zorundadır, aksi düşünülemez.
 
Phoenix'in kadrosu daha iyi dememi saçma bulanlar için bunu yazmam lazım.

Bu sene kim katkı verdi Taurasi'ye demişsin Arca. Bu da biraz Taurasi'den kaynaklanan bir sorun olamaz mı? Penny Taylor ve Dupree gibi kaliteli iki yıldızı kullanamamalarının nedeni Taurasinin benmerkezci düşüncesi olamaz mı? Bu sene takımın lideri Taurasi olucak ve Taurasi bu takımın yıldızı benim havalarında olunca Alba Torrens, Prince ve diğer bazı oyuncuların katkısı azalırsa burda fatura kime keseceğiz?

Sene başında kağıt üstünde kesinlikle Phoenix'in kadrosu ağır basıyordu. Penny Taylor, Dupree ve Taurasi gibi bir üçlüyle kenarda gelecek Bonner ile Lynx'den daha iyi kadroya sahiplerdi. Lynx ise Moore draftı ve Taj McWilliams transferleriyle şampiyonluğa oynayacak bir kadro oluşturdu ama bakınca Augustus ve Moore'du bu takımın silahları. Sakatlıktan kurtulmaya çalışan Wiggins kenardan gelip takıma dinamizm katacaktı. Whalen'dan ise hücumda kimse böyle bir katkı beklemiyordu. Moore'un gelmesiyle daha az sorumluluk alması beklenirken şut anlamında daha fazla atışa yöneldi ve başarılı oldu. Lynx için kritik noktalardan biriydi bu bence. Moore uzun süre durgun götürdü, WNBA'e adaptasyon sürecini bence hala daha atlatamadı tam anlamıyla, esintiler sundu bazı maçlarda potansiyelinin. Ben açıkçası çok daha fazla katkı bekliyordum ondan.Rebekkah Brunson da keza önemli roller aldı, 41'lik Taj da bazı önemli maçlarda aksasa da elinden geleni yaptı. Sene başında Augustus-Moore idi takımın yıldızları kağıt üstünde ama sene içinde Whalen da bu ikiliye katıldı Brunson da önemli katkılar verdi. Phoenix'in ise sene başında 3 süper yıldızı Candice Dupree, Penny Taylor ve Diana Taurasi idi kağıt üstünde. İki kadroyu yanyana koyunca sezon başında Penny-Diana-Dupree mi? Moore ile Augustus mu? Phoenix'in daha ağır bastığı bence mutlak bir gerçek (tekrar söyleyim sezon öncesinde) ama Pho takım olamadı bireye bağlı kaldılar 3 yıldızları vardı görünürde ama Taurasi odaklı olunca başarısız oldular (daha erken belki).

Takım olamamalarının en başta nedeni de Taurasi idi bence. Tamam çok iyi şut atabilirsin, muazzam şutlar sokabilirsin ama takım olamadıktan sonra senin soktuğun 5 ekstra basket seni belki de mağlubiyete götürür ki son çeyreklerde gerideyken 2-3 maç dışında Taurasinin sorumluluk aldığını göremedim ben? Buna karşın Minnesota her geçen gün takım ruhuna bürünüyordu. Herkesin rolü belliydi ve birbirine yakın rolleri vardı. Hani Augustus 35 atsın, maç kazandırsın diyenler var ya o yüzden diyorum. Augustus 35 atıp maç kazandıramaz Lynx'e ama 20 atıp maç kazandırabilir ayrıca Diana gibi kassa 35'i geçtim 40 da atar Seimone. Maçları izlemeyip istatistiğe göre konuşanlar (lütfen maçları izlemeyenler üstlerine alınmasın, izleyenleri az çok biliyorum forumdan) Augustus 15 atmış amaaaan ama kazanmışlar işte, Diana 30 atmış ama yetmemiş, kız tek başına çabalıyor helal olsun diyorlar. Diana tek kalmayı tercih etti. Augustus takımın en önemli parçası olmayı. Playoff başladı mücadele etmediği söylenen Augustus yeri geldi 8 ribaund da aldı yeri geldi 6-7 asist de yapmaya başladı. Takımın yıldızı, en önemli parçası olduğunu gösterdi. Bence Diana hala ego tatmin edip MVP olma peşindeyken, Augustus yıllardır hakettiği şampiyonluğu kovalıyor.

Diana yıldızlar topluluğu oluşturmak için en önemli hamledir ama yıldızlardan oluşan "takım" kuracaksak Augustus bu takımın olmazsa olmazı olmalıydı. Yıldızları aldık ama merak ediyorum Fowles, Alba, Prince ve Tina katkısı beklenilen gibi olmayınca faturayı kime çıkartacağız. Bunlar 10 sayıyı zor bulurken Diana 30 atınca yine Dianaya helal olsun diyeceğiz ama aklımıza gelmeyecek bunun Dianadan kaynaklandığı. Bu senenin ortalarında tıpkı şuan Phoenixdeki sorun (Penny ve Dupree'nin katkı verememesi/verdirtilmemesi) bizde de olacak Dianaya kimse yardımcı olmuyor diyeceğiz. Ama bizim hoca bunu istedi ve bu kararın isabetli olup olmayacağını göreceğiz. Ama Galatasaray taraftarı "takım" görmeyi arzuladığından bence bu oyundan tat alamayacağız.

Şunu da söylemek isterim ki Diana Euroleague'de 4. kupasını alırken Seimone daha ilk kez Euroleague'de oynuyordu gibi sığ bir düşünceyle bir çıkarımda bulunmak da bana mantıksız geliyor.

Arca son olarak da o verdiğin şampiyonluklarda, Diana yerine Augustus olsaydı o takımlarda o başarılar yine olurdu. Olmayan birşey için bu olsaydı şu olsaydı demek doğru deği gerçi ama o dönemki kadroları Gazanfer paylaşmış zaten.
 
Taylor neyse de, Dupree'yi kesinlike süper yıldız seviyesine koymam hiç bir zaman. Keza buna Taylor da dahil, Taurasi'ye kimse adam akıllı katkı veremedi. Bunun nedenini de Taurasi'ye atmak son derece yanlış, nasıl ki başka kadrolarda Taurasi başarıları elde etmişse, burada da pekala edebilir. Teknik ekibin sahaya her şeyden önce iyi bir takım yollaması gerekiyor, bunu örneğin Minnesota müthiş başardı şimdiye kadar, oyuna giren her parçası katkı veriyor. Bu düzensizliğin sebebini oyuncuya atmak asıl sığ düşüncenin kendisi. Öyle ilerlersek, Seimone geçen yıl bizde en çok top kullanan isimdi, o zaman başarısızlığında sahibi o ama herkes Ceyhun Yıldızoğlu'nu eleştiriyor, sahaya takım olgusunu yansıtamadı diye? Kendi içinde çelişiyorsun kusura bakma. Bu sene de başarısızlık gelirse, tamamen kendi isteğiyle kadrosunu kuran Ceyhun Yıldızoğlu ve ekibi suçlu olacaktır, her maç 30 atan Taurasi değil. Hayır bunun yanında, geçen sene Fenerbahçe'de bir çok maçını izledim Taurasi'nin, kesinlikle senin tasvir ettiğin görüntüde değildi, paylaşımcıydı.

Taurasi senin dediğin gibi "ego tatmin etmeye" çalışıp her sene farklı kupalar almaya devam edip, Seimone yıllardır hak ettiği şampiyonluğu kovalıyorsa, ben ilkini tercih ederim ki hiç bir şekilde ego tatmini olduğunu düşünmüyorum. O zaman Dirk, Kobe ve türevlerini çoğaltacağımız Dünya'nın en iyi oyuncuları egolarından başka bir şey düşünmüyorlar, aynı Diana gibi.

Daha sahaya tam kadro çıkmadan, ne olacağı hakkında bir varsayım söyleyemiyorum. Çıksın, öyle konuşuruz takımın getirdiklerini ama ben senin tam tersin olarak, Diana ile birlikte sayı potansiyeli olarak müthiş tehlikeli bir takım olacağımızı düşünüyorum.

Eurocup & Euroleague kıyasını takım düzeyinde yaptım, oyuncu değil, orası atlanılmasın. Ancak, senin Dünya'nın en iyisi olarak söylediğin Seimone'un Euroleague seviyesinde kaybolmasını değil, iyi oynamasını beklememiz lazım öyle değil mi? Hani Dünya'nın en iyisi ya.

Ayrıca, en son dediğin cümleye karşılık olarak, o takımlarda Seimone olsaydı aynı başarıların tamamının yakalanacağı konusunda emin olamıyorum kimse kusura bakmasın, benim basketbol görüşüm bunu söylüyor.
 
Evet Mustafa, MVP Tamika oldu.

Bu gece 2.maçlar var:

22:00 Indiana Fever (1) - (0) Atlanta Dream
00:00 Minnesota Lynx (1) - (0) Phoenix Mercury
 
Tina Charles Amerika Milli Takımı'na katılmış, Diana Taurasi de önümüzdeki hafta eklenecekmiş kadroya. Tina ve Diana takımlarıyla beraber Avrupa kampında olacaklar. Bugün İtalya'da başlayan kamp süreci 30 Eylül ve 1 Ekim'de İtalya takımlarıyla, daha sonra İspanya'ya geçip 5 Ekim'de Ros Casares, 8 Ekim'de USK Prag, 9 ekimde de MKB Euroleasing ile yapılacak maçları kapsıyor. 13 Ekim'de de Galatasaray'ın Euroleague maçı var çok kısa bir süre önce takıma katılabilecekler gibi gözüküyor, Sylvia'nın adı geçmiyor Milli Takım kadrosunda. Prince zaten Rus Milli Takımı için oynuyor, herhalde onlar daha erken gelirler.

Bu arada Sophia Young, Amerikan vatandaşlığına kabul edilmiş ve Milli Takım kadrosuna eklenecekmiş. Böylece yılların efsane Sophia Young neden Türk olmuyor tartışması da sona eriyor. Geçmiş olsun.
 
Sophia Türk olsun efsanesi de sona ermiş görünüyor sonunda. Neden Sophia Türk olmuyor, niye yapamıyoruz diye bağırıp duranlar artık anlamıştır heralde sebebini.

Atlanta' nın finale kalması benim için çok büyük bir sürpriz ama daha ileriye gideceklerini düşünmüyorum. Zira Minnesota' nın çok iyi bir kadrosu var. Her ne kadar bazı arkadaşlar burada Seimone fanatikliği yapıp başarıyı ona mal etmeye çalışsa da alakası olmadığını çok iyi gördük artık. Seimone'lu Minnesotanun yaşadığı bu ilk play-off ta Maya, Taj, Whalen, Wiggins, Brunson gibi oyuncuların da en az Seimone kadar katkısı var. Şampiyon olmalarını canı gönülden istiyorum.

Saygılar.
 
Tina Charles'ın da oynadığı Connecticut Sun takımıyla ilgili Wikipedia'da ilginç bir bilgiye rastladım:

"Amerikan Bayanlar Ulusal Basketbol Birliği'nde (WNBA) tek bağımsız takım, sahibi bir Kızılderili kabilesi olan Connecticut Sun. Connecticut eyaletinin Mohegan Kabilesi 2003'te Orlando Miracle kulübünü satın aldı ve Connecticut'a taşınan takım artık maçlarını Mohegan Sun adlı devasa kumarhane ve eğlence kompleksindeki salonda oynamaya başladı. O zamana kadar her WNBA profesyonel takımı bir NBA kulübüne aitti." diyor wiki.
 
Atlanta' nın finale kalması benim için çok büyük bir sürpriz ama daha ileriye gideceklerini düşünmüyorum. Zira Minnesota' nın çok iyi bir kadrosu var. Her ne kadar bazı arkadaşlar burada Seimone fanatikliği yapıp başarıyı ona mal etmeye çalışsa da alakası olmadığını çok iyi gördük artık. Seimone'lu Minnesotanun yaşadığı bu ilk play-off ta Maya, Taj, Whalen, Wiggins, Brunson gibi oyuncuların da en az Seimone kadar katkısı var. Şampiyon olmalarını canı gönülden istiyorum.
Saygılar.


Ne gördük, ne zaman gördük, nasıl gördük? Hem normal sezonda hem Play-offlarda takımın en skoreri %50 gibi pozisyonu için mükemmel bir yüzdeyle oynayan Seimone değil mi? Tüm ligde play-offların en skoreri Seimone değil mi? Takımda en yüksek verimlilik puanı Seimone'da değil mi? Maçları izlemesek bile görebileceklerimiz bunlar, siz ne gördünüz merak ettim.
Bak tabiki Whalen, Moore, Rebekkah, Taj-Mac çok iyi oyuncular. Kimse zaten takımını tek başına taşımadı WNBA'de, taşıyamaz da. Son şampiyonlar oldukları için Diana ve Lauren Jackson'dan gideceğim. Birinin yanında Cappie ve Penny, diğerinin yanında Sue Bird ve Swin Cash vardı. Bunlar Seimone'un yanındakilerden kötü oyuncular mı aksine daha iyi oyuncular. Diana da Lauren Jackson da takımlarını tek başına şampiyon yapmadı Seimone da yapamaz. Ama bunlar takımlarının en skorerleri, 1. hücum opsiyonları oldukları için büyük oyuncu, dünyanın en iyisi deniyor da Seimone yapınca neden takımı çok iyi yoksa Seimone da bir numara yok deniyor? Biz öyle diyince de neden olay "Seimone fanatikliği" oluyor? Hani deniyor ya Seimone madem o kadar iyiydi neden daha önce play-offa bile giremedi diye. Genele sorsak pozisyonlarında en iyi denecek Diana 8 yıllık kariyerinde tam 4 kez play-off a giremedi, Fowles 4 yıl oldu play-off'a giremedi. Seimone da 1'i sakat 6. yılında play-offa ilk kez girdi işte, takım kötü olunca zaten olmuyor.

Finale gelmesine şaşırdığın Atlanta'nın da aslında ne kadar iyi bir kadrosu var. Rebekkah Brunson'dan daha iyi Sancho Lyttle, Taj-Mac Williams'tan daha iyi Erika de Souza, şimdilik Maya'dan daha iyi diyebileceğimiz Angel ve daha iyi benchleri var. 1 ve 2 de boş değil Harding ve Izi gibi mükemmel oyuncuları var.


Saygılar...

Forum yönetiminden de özür dilerim tatsız konu kapanmışken konuyu daha fazla uzatmak istemem ama "Seimone fanatikliği" sözü bence direk cevap hakkı doğuruyor.
 
bu tartismaya cok kurban verdik, artik yeter.
ceyhun hocayi ziyadesiyle elestirdim avrupa sampiyonasi oncesi, fakat kendisi cevabini turnuvada verdi.
seimone benim gozumde taurasi'den cok daha ozel bir yere sahiptir, cunku galatasaray'a kazandirdiklari var. kilit nokta burasi.
yalniz kendisinin takimda tutulmasi gerekliligini savunanlarin ise uzerinde durmasi gereken bir konu var. galatasaray bayan basketbol takiminin kadro yapisi, ozellikle isil alben'in ilk 5 baslayacagi da gozonune alininca, ayni zamanda 1 numara oynayabilecek, bir isme ihtiyac doguruyordu yillardir. hemen hepiniz takdir edersiniz ki, taurasi de seimone'a gore bu hususta daha basarili.
o sebep, artik yeter.
hele ki bu isten para kazanan insanlar yuzunden, ortak bir sevdaya sahip oldugunuz insanlari kirarken bir kez daha dusunun,
dusunun ki, gsbasket, galatasaraya dair olanlarin arasinda en guzeli olarak kalmaya devam etsin.
 
Bir oyuncuya dikkat çekmek istiyorum. Sanırım kendisi ABD milli takımında da forma giyecek artık. Geleceğin en parlak oyun kurucularından biri olabilir.

Courtney Vandersloot
 
Savaş bey,

Burada Seimone' un özel bir yere sahip olmadığı kimse yoktur kanımca. Bu hiçbir zaman değişmeyecek. Ama bazı arkadaşlar Seimone'u överken Diana gibi bayan basketbolunu takip eden çoğunluğun "dünyanın en iyi oyuncusu" olarak nitelendirdiği bir oyuncuyu yerin dibine sokmaya çalışırsa iş biraz trajikomik bir hal alıyor maalesef. Diana' nın performansı konusunda benim de endişelerim olmasına rağmen artık bizim oyuncumuz ve saygı duymak gerekiyor. Katıldığımız bütün kupaları alırken Diana' da bunun önemli bir parçası olur umarım.

Saygılar.
 
Valla açıkçası Tugayın tepkisinin ne olduğu da açık bence...Onun tarafından bakınca bende öyle düşünüyorum bazen...

Şimdi süreç neler gösterdi bize...Taurasi karşı yakada oynarken doping olayına şahit olmadıkmı...Aklandı biz Hala Aziz yıldırım kurtardı dedik...YAhu kendini kurtaramıyor şimdi adam...Neyse...

O zaman Umarım Basketbol hayatı biter...Umarım 2 yıl ceza alır...Diyen kişiler bize gelince Augustusla falan kıyaslamaya başladılar...Önce tarafatar olarak kendımıze bakmalıyız.Baktım o zamanki konuşmalarada geçenlerde şimdikilere de baktım...Vah canım ülkemde YARIŞMACI ZİHNİYET insanların gözünü kör etmiş...Ben kabulleniyorum taraftar olarak neden derseniz o zaman ağzımdan bişey çıkmadı ama o günlerde...Diana Taurasiye beddua edenler vardı şimdi KRALİÇE güle güle Hoş geldin yeni Kraliçe diyor...

O yuzden Tugay Arslana hak veriyorum...Taurasi olayında bize haksızlık yapıldı demiştik cezası kaldırılınca demekki yapılmamış boşuna KAZAN kaldırmışız...Bakın şimdi Dopinkçi diye yerden yere vurduğumuz insana Tezahurat yapacağız...

Neyse...
 
Metin Bey,

Yukarıda yazdığım yazıda Diana'yı nerede yerin dibine sokmuşum? Ya da kim Diana'ya kötü oyuncu dedi? Seimone daha iyi demek Diana'yı yerin dibine mi sokmak oluyor? Tabi siz hemen yazıyı Seimone fanatikliği olarak etiketlemişsiniz bile. Söylediğim yerlerin neresi yanlış, neresi doğru değil onları söyleyin de tartışalım. Seimone fanatikliğine devam deyip geçmekle olmuyor.
Kimsenin de sadece kendi bildiğim doğru diye bir tavrı yok burada. Gördüğüz gibi katılmadığınız, yanlış gördüğünüz yerleri söyleyin tartışalım diyorum.

Saygılar.
 
Diana - Seimone olayını çok uzatmıyormusunuz? Seimone bizim için çok farklı bir yerde, içimizden biri gibi oldu ama artık yok. Bunu kabullenmek gerekir. Duygusallığı bırakırsak bana göre de basketbol olarak Diana ağır basar. En iyi kadın basketbolcu yakıştırmasına bende katılıyorum, bu hemen herkesin kabul ettiği birşey ama önce bir gelip oynasın, maçlar kazandırsın bize. Sonra belki biz bu lafı söyleriz içimizden gelerek.

Selim Cenker' in anlatmaya çalıştığı insanlara bir örnek kendimi verebilirim. Bende o kadar laf söyledim zamanında Diana için. Ama unutmayın ki bu işten aklanmasa böyle bir işe kalkışmayacaktık. Bizim yenilmez armada olduğumuz yıllarda Fenerbahçe nasıl bize kafa tutmaya başladı sanıyorsunuz? Her maç onlara bırakın fark atmayı ikiye katlıyorduk. Aziz Yıldırım gelince bizim oyuncularımızı, en iyi yabancılarımızı alarak bu işe başladı. Fenerbahçe'nin şu anda karşısında görmek isteyeceği son oyuncu kendilerine kızmış bir Diana' dır ki Fenerden hiç iyi bir şekilde ayrılmadı. İşin diğer bir tarafı da Işıl artık deplasmanlardaki maçlarda daha rahat edecek :)
 

Üst