Nolan Smith: PG/SG – 1.88m
NCAA oyuncuları gerek oyun tarzları gerekse de fiziksel özellikleriyle kariyerlerinin devamında NBA’de mi, yoksa Avrupa’da mı oynayacaklarının sinyalini verirler. Boy, en, sıçrama, eşleşebilme, uzmanlaştığı hücum opsiyonları vs.
Nolan Smith de Duke’le şampiyonluk yaşarken, yerinin NBA değil, Avrupa olduğunu göstermişti bizlere. Daha all-around oyun yapısı, arafta kalmış pozisyonu, Avrupa için yeterli ancak NBA için yetersiz atletizmi… Nolan Smith başarısız NBA denemesinden sonra iddialı bir takım olan Cedevita Zagreb’le Avrupa’ya adım attı. Normal şartlarda bu tip combo guardlara skor yönlerini daha fazla ortaya çıkartacak, yıpranmalarını önleyecek; İtalya, İsrail, Yunanistan ligi takımlarında görmeye alışkınız. Ancak Nolan Smith tercihini Jasmin Repesa’nın Adriyatik ve Eurocup oynayan takımı Cedevita’dan yana kullandı.
Bu bazı istatistiksel noktalarda Nolan için dezavantajlar oluştururken, Avrupa oyununa geçişte Nolan’ın lehine zuhur etti. Oyununu tamamen 1 numaraya adapte ederken, Duke kariyeri sonrası yine amacın kazanmak olduğu bir takımda ve yüksek adrenalin-sorumluluk çerçevesinde mücadele etti.
Peki kadro yapısı ve sistemi biraz gözardı ederek Nolan Smith ne yapar, ne yapamaz onlara bakalım.
Nolan Smith Ne Yapar?
Nolan Smith oldukça yetenekli bir oyuncu. Yeteneğini şöyle belirtmekte fayda var; ayak fundamentali ve devamında penetre kombinasyonu sanat eseri gibi. Bitirişleri çok estetik; bunda, güçlü bir fiziğe sahip olmasının da çok büyük etkisi var.
Topla ilişkisi (ball handing), sahaya olan hakimiyeti onun Avrupa’da 1 numara oynama sebebi. Topa muazzam hükmediyor ve ayak çabukluğu sayesinde de rakiplerine üstünlük kurabiliyor. Set hücumlarında ilk adımı hızlı olmamasına rağmen adamını geçmekte sıkıntı yaşamıyor bu sebepten dolayı. Gerek birebir gerekse de perde sonlarında potaya gidebilecek yolu kendisine açabiliyor.
En önemli özelliklerinden birisi de pas meziyetleri. Bir oyun kurucuda aranması gereken ilk özellik televizyonda/salonda maçı izleyen seyircilerin görebildiği pas kanalını görebilme ve o riski alıp arkadaşına o pası atabilme cesareti. Nolan Smith, bu işleri hem Duke’de, hem de Cedevita’da bıkmadan yaptı. İki takımda da komuta kendisindeydi ve bu sorumluluk onun liderlik özelliklerini geliştirdi.
Nolan’ın, 1.88m boyuna ve ince fiziğine rağmen çok iyi bir savunmacı olduğunu söylemek lazım. Sadece topa baskı ve pas arası yapmasından mütevellit değil bu savunma özellikleri. Doğru zamanda doğru yardımları kovalayabiliyor, perde çıkışlarında sertlik koyabiliyor, uzun kollarıyla birebir savunmasında rakibi rahatsız edebiliyor. Yani olayı takım kimyasında evirdiğimizde Carlos Arroyo’yu dinlendirmek dışında, Carlos Arroyo ile beraber de oynaması gereken bir combo guard tercihinde aradığımız özelliklerden birine daha sahip nolan.
[divider]
İstatistikler bize bazen çok şey verir, bazen de görmek istediğimiz bir çok şeyi gizler. Nolan Smith’in istatistiklerine baktığımızda iki veri bize resmen bağırıyor. İlki üçlük yüzdesi, ikincisi ise top kaybı oranı.
Nolan’ın Cedavita kariyerindeki üçlük yüzdesi felaket. Adriyatik’de %31, Eurocup’da ise %28 ile atıyor. Fakat Duke kariyerindeki üçlük yüzdesi daha kabul edilebilir bir noktada. Junior sezonu (şampiyonluk sezonu) %40, senior sezonu ise %35. Bu farkın oluşumunu sadece çizgilerin uzaklık farkına bağlamak bence doğru olmaz.
Nolan Smith, Duke kariyerinde topa hükmeden konumda bulunmasına rağmen çoğu zaman 2 numaralı pozisyonda oynuyordu. Yorulmamak adına topu getirmiyor, korunaklı bir şekilde topa yöneliyordu. Bu sayede perdelemeler üstünden topu alarak çoğu zaman daha rahat şut imkanı bulabiliyordu. Cedevita’da ise sistem gereği daha fazla topla hareket halinde olduğu için genelde ikili oyun sonrasında veya bir adım geriye çekilerek bu atışları kullanmak zorunda kalıyordu. Bunlar burada dursun.
Nolan Smith’in şutörlüğü ve skorerliği üzerine derin düşünmek lazım. Çünkü Duke ve Cedevita dönemleri birbirinden hayli uzak ve büyük farklar barındırıyor. Duke takımında yer yer sete set üzerinden kendisine hazırlanan oyunları bitiren bir Nolan varken, Cedevita’da kendi zorlamalarına ihtiyaç duyan bir Nolan Smith var. Bunun istatistiklere yansıması ise top kaybı sayılarıyla oluyor işte. Nolan Smith, Eurocup’da maç başı 3.1 top kaybıyla oynuyor. Çünkü doğru şutları değil, zorunda kaldığı şutlara oynuyor.
Skor potansiyeli ise yine bazı farklılıklar barındırıyor. Benim izlediğim Cedevita maçlarında Nolan Smith’in en büyük skor opsiyonu transition hücumlardan çıkarttığı sayılar. İkinci opsiyon ise ikili oyun sonraları potaya penetreleri. Yani Nolan’ın 16 sayı ortalamasını paylara ayırdığımızda büyük kısım hızlı hücum sayılarına gidiyor. Sete sette kendisine yarattığı bölüm ise beklentilerin aksine daha küçük.
Nolan Smith’i Nasıl Kullanmalıyız?
Nolan Smith bir vizyon transferi, burada sıçrama yapıp daha yukarılara çıkabilecek bir yetenek, özel bir oyuncu. Ancak onun verimliliği, sadece bizim sistemimizle de alakalı olmayacak. Galatasaray, Nolan’ı daha doğru setler üzerinden kullanırken, Nolan da neyi, ne kadar yapması gerektiğinin farkında olacak. Burada topa yön verecek birincil opsiyon o olmayacak hakeza skor üretme konusunda da ilk onun eline bakmayacağız. Eğer zorlamalarını dizginler ve doğru şutları seçerse bence sorun yaşamayız.
Gelelim Nolan’ın bu handikaplarını nasıl nötralize edeceğimize. Öncelikle direksiyonda Nolan otururken “Topu getirdin, haydi bize bir şeyler üret” dememeliyiz. Mümkün mertebe onu da, Carlos Arroyo da olduğu gibi perdelemelerden çıkartarak üstüne hand-off veya re-screen’lerle Nolan’a alan açmalıyız. Burada önemli olan Nolan’a yaratılan hareket alanından aslında takımın geri kalan şutör oyuncularının ve hızlı devrilebilen uzunlarının en doğru pası alabilmesini sağlamaktır -ki potaya bir boşluk yaratılırsa, zaten Nolan oradan sayıyı çıkartacaktır.
Biz genelde Carlos Arroyo için tepede iki uzunla (Zoran Erceg pop-out, Furkan Aldemir devrilme) perde kuruyorduk ve Arroyo bu perdeleri rakibe ve oyuna göre kullanıyordu. Nolan için ise topu screen sonrası veya hand-off’tan aldırıp pick&roll setlerini oynatmak ve hücum alanına erken gelip pick&roll setlerini oynatmak en büyük silahımız olmalıdır.
Daha fazla turnover sayısı kovalamalıyız. Elimizdeki arka alan oyuncularında Nolan ve MartynasPocius’un biraz daha riskli savunma hamlelerine girmelerine göz yumabiliriz.
Hızlı hücum denemelerini artırmalıyız. Nolan oyundayken, ribaund sonraları 5 numarayı koşturarak Nolan’ın kolay bir sayı üretimine gitmesine yol açmalıyız.
Vladimir Micov’la birlikte, bol bol 4 kısalı beşler izleyeceğiz. Burada topun daha hızlı dolaştığı ve daha fazla hareketin olduğu hücum setlerinde Nolan Smith’i topsuz cut eden (özellikle Spurs motion hücumlarında gördüğümüz, potaya tepeden cut yapan kısa) rollerde kullanmalıyız. Nolan Smith’li beşte topu olabildiğince sete setten önce kullanabilmenin yolunu aramalıyız.
Son olarak, Nolan Smith yetenekli ve çok önemli bir oyuncu, ancak elimizdeki oyuncuyu tanımamız şart. Eğer Nolan Smith’i mevcut Arroyo setleriyle ve Arroyo’nun muadil back-up’ı olarak düşünürsek bence çok büyük hata ederiz. Manuchar Markoishvili setlerinde oynayan Malik Hairston’u hatırlatırım.