Geçen senede anı muhabbetler vardı. Ondan önceki senede, ondan önceki senede ve şampiyon olduğunuz senede... 1-2 maç kötü gittik mi hemen koç arayışları başlar bizim forumda (bugünden sonra sizin)...
Bu forum, sana yıllar sonra şampiyonluk getiren, tarihinde ilk Avrupa kupasını aldıran koça, yeni sezonda ve yepyeni bir takıma sadece 5 resmi sabredebilen ve sonrasında kendisini "BÜYÜK GS TARAFTARI" diye adlandıran bir grup maalesef...
Maçlara gelince, Kızılyıldız maçını Ergin Ataman'ın rotasyonu yüzünden kaybettik, Banvit maçında da hatalı kadro seçimi kabul....
Ancak ne bu takım ne koç bu kadar çabuk silinecek türde...Soruyorum Peliss'ın son iki haftadır ne kadar gelişim gösterdiğini göremeyecek kadar körmüsünüz ? O çok övdüğünüz Vidmar'ın Peliss karşısında ne kadar aciz durumda kaldığını izlemediniz mi ? İhtiyaç olan sadece zaman. Avrupa'da bizim gibi yeni kadro kuran takımların tamamı (Maccabi, Pana, Barca, Baskonia....) benzer sorunları yaşarken, hatta oturtmuş kadro olmasına rağmen çok övdüğünüz FB bile Yeşil Giresun gibi küme düşme adayı karşısında ecel terleri dökerken...
Fazla uzatmayacağım, benimde kadroda eleştirilerim var. Bana göre kadroda Schilb, Smith, Diebler fazla. Yerine oyuncu aramaya da gerek yok, bu adamlar olmadan takım marjinal fayda veriyor. Bu arkadaşları rotasyona sokmazsak bütün sorunlar zaman içinde çözülecek cinsten, bu durum açıkça görülüyor. Ama Ergin Hoca inatla bu oyuncuları da kazanmak istiyor. Hatta bu oyuncuları kazanmak onun için maç kazanmaktan daha önemli şu an.
Bir paragrafta Theodre'a yazıcam. Thedore küçük takımların büyük oyuncusu, Datcka'nın da hiçbir savunmacısı geçen hafta durduramadı bu adamı...Savunması ile övülen Wanamaker bile çaresiz kaldı...
Neyse ben kime birşey anlatmaya çalışıyorumki. anlamak isteyenler zaten anlamıştır baştan. Kazlauskas, Pesic, Gershon, Reneses, Scariolo gibi yüksek bütçelere rağmen başarıya ulaşamayan vasat koçları, geçen sene GS'ın üstünde bütçesi olmasına rağmen, Ergin Hocaya kaybeden - Almanya liginde de vasat bir performans sergileyen Obradovic'i dahi Ergin Ataman'a tercih eden bir topluluk ile aynı foruma artık yazmak istemiyorum...Bu arada Savovic'li günleri özleyenler yakında Mahmudi diye de yazmaya başlar. İşte o zaman hiç dayanamam...
Bu forumdaki son yazımdı. Herşeye rağmen hoşçakalın...
Abi bu düşünce bana pek doğru gelmiyor maalesef. Sporda dün yok. Fatih Terim de çok büyük başarılar kazandırdı ama kendini yenileyememesinden dolayı şuan oynattığı futbolu görüyoruz. Veya bu kadar başarı kazanan adamın hiç kredisi yok mu demek ile 3 kupa kazanan Hamzaoğlu'nu hemen siliyorsunuz demek aynı geliyor bana. Ergin Ataman'ı çok severim. Formsuz olduğunu düşünüyorum açıkçası. Beşiktaş zamanından önce de Efes ile sıkıntılar yaşamıştı. Bir süre dinlenip kendini yeniledikten sonra çok daha iyi dönmüştü. Şuan kendisinin yine dinlenmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum o nedenle. İki taraf içinde kötü bir yere gidiyor çünkü muhabbet. Bu takım belli ölçülerde toparlayabilir. Ama toparladıktan sonra iş işten geçmiş olacak. Elindeki bir çok oyuncuyu küstürmüş, oyuncuları gitmiş ve kulüp yine kullanamadığı bir sürü oyuncu için borç yükünün altına girmiş olacak.