Türk insanının içinde var bu, genlerimize işlemiş. Nasıl kurtuluruz bilemiyorum.
Rakibin başarısını küçümsemek, daha üste çıkmak için rakibi aşağı çekmeye çalışmak, en ufak bir güzelliği göklere çıkarmak, en küçük olumsuzlukta yerin dibine gömmek....
Hiç seyretmediniz Aris maçı dışında ama önce euroleague şampiyonu yaptınız, şimdide yerin dibine gömüyorsunuz.
Keşke seneye de el de olsaydınız.
Bence deplasmada 20 fark yiyeceğiniz maçlarda olur, aynı takımı içeride de yenebilirsiniz. Ergin hoca matematiğini çoktan yapmıştır. Cska maçlarına 0 puan, milano maçına en az 4 puan + ikili averaj gibi.
Statü ne kadar değişsede en önemli dönem ocak-şubat sonrasında başlayacak her zaman olduğu gibi. Önemli olan o zaman hazır olmak.
Bizde de aynı durum geçerli, daçka maçı sonrasında bir sürü eleştiri başladı ama hiç endişelenmiyorum ben. Takım geçen seneden daha iyi ve ciddi bir sakatlık olmazsa gene f4 ün en güçlü adaylarındanız. Yeri geldiğinde takım vitesi yükseltip gerekeni yapacaktır. Bugün bobby nin, vesely nin formsuz olması benim için önemli değil, kaliteleri belli ve zamanı geldiğinde gerekeni yapacaklardır. Aynı durum sizin oyuncular için de geçerli, micov, dentmon, tyus, sinan, tecrübeli oyuncular, pleiss, diebler, emir, schilb de bence el seviyesinde oyuncular.