Benim de öyle oldu. Maç 20.30 değil miydi, ben de açtığımda 37.dakikaydı.
Ben de herkes gibi rahat rahat izledim maçı. Ama maç sonu istatistikler dikkatimi çekti. Hemen her rakamlarda geride kalmışız neredeyse.
Neyse neticede nispeten önceki maçlara oranla daha iyiydik diyebilirim. Clean sheet deplasman, mis.
Ben 3-5-2 ile Başakşehir maçını kaybedeceğimizi düşünüyorum. Hatırlarsınız Tudor döenminde içerde bir takımı 3-5-2 ile farklı yendikten sonra dışarda Başakşehir maçına da aynı formasyonla çıkıp 5'lik olmuştuk.
Bu sistemde oynarken temel problemimiz kanatlarda birer oyuncuyla oynamamızdan dolayı 5'linin kenarında ki oyuncunun savunmada rakibini karşılarken tek başına kalması. Yani Mariano ve Emre T. rakiplerin kanat organizasyonlarını tek başına karşılıyorlar. Tabi Antep maçında rakipte buraları işleyecek yeterli kalitede kanatlar olmadığı için bu defomuz çok ortaya çıkmadı. Ancak Başakşehir'in Caicara ve Clichy gibi 2 tane hücumcu bekle oynaması, Visca ve Elia gibi etkili 2 kanat oyuncusunun olması Mariano ve Emre'nin tek başına orayı savunmalarını imkansız kılar.
Tabi 3-5-2'de 3 stoperle oynanması aslında Mariano'nun kademesinde Lyundama'nın ve Emre T. kademesinde de Marcao'nun olmasını gerektiriyor. Yani aslında sağ kulvarı Mariano-Lyundama, sol kulvarıysa Emre T. ve Marcao ile savunmamız gerekiyor.. Ancak ben Antep maçında ne Marcao'dan ne de Lyundama'dan o kaymaları göremedim. Çok fazla içerde oynadılar ve bekleri tek başına bıraktılar. Yani sistem orayı rakip kanatlara karşı tek savunma oyuncusuna bırakmıyor ama bu kaymaları yapmak üst düzey pozisyon bilgisi ve uzun süre çalışma gerektiriyor.
Kısacası 3-5-2 öyle 1 haftada geçilebilecek bir sistem değil. Rakip bekler orayı işlerse 3-5-2'yi yeterince çalışmamış bir takımın kanatlarını kevgire çevirirler ki Başakşehir ligde bu defoyu ortaya çıkarabilecek en etkili bek-kanat ikililerine sahip.
Gençler'i içerde 3-5-2'yle 5-1 yenmiştik, Başakşehir'e karşı Latovlevici'nin sol bek olduğu 4'lüye çift santrafor çıkınca 60 dakikada 5'lik olduk. Bu takımın 4'lüyü verimli oynadığı son bek rotasyonu Balta-Eboue'yle oldu. Ondan sonraki tüm 4'lü savunmalarımız ezber ve başarısız oldu. 3-5-2 tabii ki 1 haftada ustalaştırılacak bir sistem değil ama stoper rotasyonunun bek rotasyonundan çok daha iyi olduğu bir takım için elzem. Ki 4-2-3-1 oynayıp rezil rüsva olduğumuz ve 20'sinde de mağlubiyet yaşadığımız onlarca deplasmanın aksine 3'lüye döndüğümüz tüm deplasmanlarda iç sahadakinden bile eli yüzü düzgün top oynamamız Galatasaray'ın, en azından eldeki oyuncu kadrosuyla en verimli formasyonunun bu olduğunu gösteriyor. Ha tabii Linnes'e güveniriz, bir tane de sol ayaklı, Kolarov gibi bir sol bek alırız, o zaman 4'lünün de her türlü versiyonunu oynarsın. O zamana kadar içerde de dışarda da 3 stoperle, ayağı rakip yarı sahaya basan bek orijinli iki kanatla ve çok daha önemlisi normalde topla buluşturamadığımız santraforların yanına yardımcı bir 9.5 numarayla oynamak durumundayız. Açıkcası bunun dışına çıkılan her maçı şu saatten sonra üzerine yeterince kafa yorulmamış bir müsabaka olarak addederim.