Mete Bey, üst üste ikinci defa doğru düzgün bir okuma yapmadan cevap veriyorsunuz bana. Üçüncü defa yaşanmayacağını ümit ederek bir kereye mahsus, maddeler halinde yanıt vereceğim.
-Mert Dervişoğlu değil de Önder Çiçekoğlu'na tabi bir forum Gsbasket. Kimin sorumluluğunda, kime karşı sorumlu şekilde yazdığınızı bilmenizde fayda var.
-Yaşım 32. 12 yaşımdan beri kimi aralıklar dışında Gsbasket'e yazıyorum. 20 yılda bir kez olsun branşlar kapatılsın demedim. Dünya üzerinde var olan her takım sporunda Galatasaray var olmalı dedim. Galatasaray'ın 8, Fenerbahçe'nin 6 Olimpik takım sporunda var olmasını her daim yüceltiyorum. Hentbolda kadın ve erkek takımları kurulsun diye takriben 10 yıl önce yazdım, muhtemelen de fazlası var. Hali hazırda kadın sutopu takımının final serisini ailelerinden daha ilgili şekilde takip ediyorum.
-KADIN VOLEYBOL TAKIMI CHALLENGE CUP'A DEĞİL DE CEV CUP'A, BİR ÜST KUPAYA KATILMALI YAZDIM. KADIN VOLEYBOL TAKIMI AÇIK KALSIN, KAPATILSIN DİYENLERE KARŞI DA TÜM AVRUPA'DA HABER DEĞERİ TAŞIYACAK BİR KUPAYI KAZANSIN YAZDIM. YOLCULUKLARI KOLAY OLSUN YAZDIM, ÇABALARI SONUÇ VERDİĞİNDE TAKDİRE ŞAYAN OLSUN YAZDIM. BUNLARIN TAM OLARAK NESİNİ, NERESİNİ ANLAYAMADINIZ?
Şayet Burhan Felek'e yolunuz düşüyorsa, Savaş Eskigülek abinin varış hakemliğinde Ali Çayır'dan, Krnic'ten, Djerisilo'dan, Calderon'dan, Gulinelli'den, Burutay'dan bahsedebiliriz. Burhan Felek çevresindeki mekanlarda müdavim konumunda olduğumu da belirtmemde fayda var. Sizi ve hayatınızı bilemem, internet üzerinden Galatasaray voleybolu takip ediyor da olabilirsiniz. Fakat her iki ihtimalde de okumak, anlamak ve bu şekilde yanıt vermek zorundasınız. Gsbasket'in düşünsel düzeyi hep buralarda oldu zira.
Bitirirken, siz yazmasanız da ben yazmasam da; ben iradi bir biçimde yurtdışında yaşasam da Önder Çiçekoğlu bu forumu açık tutar. 25 yılın ardından, tecrübeyle sabit.
Onur bey,
Doğru dürüst okuma yapmadan size yanıt verme söylevi yerine, önceden paylaştığım gibi edebi üslupla yazdığınız bazı yazılarınızı beğendiğim noktasından baksanız, herhalde daha sakin kalabilirdiniz. Yazımda adınızı kullanma nedenim de, 4.lük veya 5.liğin çok da önemi olmadığı ve bu ortamda 'stüdyodaki gerginliği manalı bulmadığınız' yönünde yapmış olduğunuz yoruma, kinayeli bir yaklaşım göstererek, aslında hibirşeyin tartışmaya veya fikir belirtmeye değer olmadığı bu nedenle de foruma da gerek kalmadığı yönündeki, biraz espirili biraz da kinayeli bir yaklaşımı, bu kez siz yanlış algılamışsınız. Bu sizi anlamadığım, yanlış anladığım veya görüşünüze karşı olduğum anlamına gelmiyor.
Camianın bu denli içinde olan birisi ile konuşmak veya tartışmak, ayrıca değerli. Bu denli açık fikirli olup kendinizi ortaya koyma şeklinizi de ayrıca takdir ettim. Herhalde yanlışlar ve talepler konusundaki fikirleri, sizin veya en azından Önder Çiçekoğlu'nun vasıtasıyla yönetime aktarma imkanı oluşur. Mert bey'e gelince, bu forumu takip etmeye başladığımdan bu yana, bu foruma en çok katkı yapan arkadaşlardan ve neredeyse forumu sahiplenmiş birisi olarak adından sözettim. Bir kez daha kendisine teşekkür ederim.
Bana gellince, belki önceden okumuşsunuzdur. Eğitimi ve mesleği Istatistik olan bir kişiyim. Yaşım sizden oldukça ileride ve 80li yıllarda Hacettepe voleybol seçmelerinde lisans hakkı kazanan ayrıca yurt dışında lisanslı voleybol oynamış, Galatasaray sevdalısı birisiyim. Konunun hem bilimsel hem de pisikolojik yönlerini de değerlendirme kapasitesine sahibim. Rahmetli Payidar'ın kuşağından diyebilirsiniz.
Bunların yanısıra, buradaki rumuzumla, başta inside. volleycountry. com gibi forumlarda, hem uluslararası hem Vodafon Sultanlar ligi hem de milli takımlar konularında (başta milli takımımız ve Galatasaray olmak üzere) takımlar ve oyuncularla ilgili olarak yorumlar ve bilgiler paylaşıyorum. Bazı ligleri de yakınen takip ediyorum. En uzak durduğum konu ise X (twitter) gibi resmi veya kurumsal olmayan platformların seviye altı yorumlarıdır. Bunlar zehir saçmakla kalmıyor, bazılarını da yanlış ve saçma sapan yorumlarla zehir saçmaya teşvik ediyor. Esas endişem, bu etkinin forumlara taşınmasıdır ve ne yazık ki olumlu olan birtakım gelişmelere rağmen, tek olumlu birşey söylemeyerek, fırsatını bulduğu anda hep eleştiren kişilerin yarattığı ortamdır. Eleştiri olmazsa gelişme de olmaz ama bari eleştiriken, aynı zamanda, kabul görebilecek akılcı öneriler yapılsa ve uygun bir üslupla bunlar tartışılabilse diyorum. Hep eleştiri ve ötesi suçlama ile hiçbir yere varılamaz. Yani sözün özü, sizin savunduğunuzu savunuyorum.
O zaman yeri gelmişken, camianın bu kadar içinde olan birisi olan sizler vasıtası ile bir voleybolsever olarak taleplerimi sıralayım
1- Önder Çiçekoğlu'na erişiminiz varsa, artık Voleybol forumunu özerkliğe kavuştursun. İki ayrı temel branş olan Basketbol ve Voleybol sözkonusu iken neden bu forum Basket adı altında yer alıyor? Buradan başlamak mantıklı olur.
2- Galatasaray twitter X hesabı ile ilginç gözlemlerim var. Mesela an itibarı ile milli takımımızdaki İlkin'imiz Hollanda karşısında mükemmel maç çıkarıyor ve voleybolseverler ya maç anında veya başka hesaplardan bunu öğreniyor veya detaylara başka siteler aracılığı ile sahip oluyor. Kendi oyuncusunu bile onore etmekten uzak bu hesap niye var? Bu konuda birşeyler yapılamazmı? Bu, erkek takımımızdaki oyuncularla da ilgili bir konu. İlgilenmeniz mümkün'mü?
3- Turnuvalar sırasında, Eczacıbaşı, Vakıfbank ve hatta Kuzeyboru bile tanıtım ve reklam yaparken, bu noktada niye GS yok? Bununla ilgili hiçbirşey yapılamaz'mı? Hani biz yetiştirici kulübüz?
3- Birey olarak, konulara bu denli duyarlı iken, şimdilik belki detay olarak görülen bu tür konuları halletmenin bir yolu varmı? Bu konularda ne düşünüyorsunuz?
Evet, ümit verici birçok gelişme var ve beklenti içerisindeyiz ama artık bazı konuların da ele alınması gerekiyor. Doğruya doğru derken, eğriye de eğri demeyi veya tam tersi eğriye eğri derken, doğruya da doğru demeyi bilmek lazım. Tüm konunun ve buradaki tartışmanın özü de bu.