Sezon içerisinde olası düşüş ihtimalinde tonu bir parça daha aşağı çekeceğini umarak, Gizem Hanım'ın hem Galatasaray kadın voleybol takımına yönetimin daha çok para harcaması; hem de Galatasaraylıların Burhan Felek'e daha ciddi bir nicelikle gitmesi noktasında etkin bir provokatif tavır sergilediğini düşünüyorum.
Tavrına provokasyon diyorum zira geçtiğimiz sezon Galatasaray-Vakıfbank ve Galatasaray-Beşiktaş maçlarını salonda izlemiş, Beşiktaş-Fenerbahçe maçının öncesini ise Burhan Felek'in çevresinde İtalyan kahvesi içerek gözlemlemiş, Galatasaray-Fenerbahçe maçında ise mevcut dinamiklerle neyin olacağını ve neyin olamayacağını bilen bir Galatasaraylı olarak; herhangi hiçbir maçta rakip takım taraftarı Galatasaraylılardan fazla değildi. 2000'lerde doğan kuşağın salonu hınca hınç doldurduğu garip günde Fenerbahçeliler Beşiktaşlılardan fazlaydı fakat tribün yapan grup 50-60 kişilik Beşiktaş taraftarıydı. Zaten Vakıfbank ve Eczacıbaşı'nın taraftarı olduğu iddia edilen insanlar taraftar değil de izleyici olup, Galatasaraylıların aklına en fazla Fenerbahçeli ya da Beşiktaşlı oldukları vurgusuyla girebiliyor. Söz gelimi Zehra Güneş milli takım formalı ufaklıklara ve ebeveynlerine gülümseyerek sayılara sevinme şansını biz verdik Vakıfbank maçında, file arkası üst tribünde.
Gelecek sezonlarda amatör branş demeden bütçe artarsa, Galatasaraylılar Burhan Felek'i ciddi şekilde doldurursa Gizem Hanım'ın yazıları da amacına ulaşmış olur zihnimde. Bir noktada şerh koyuyorum, zira yakın geçmişte forumda geri örneklerini gördük; takımın düşüş yaşadığı dönemde provokatif tavır insanı günah keçisi haline getirir.