Ben bu adamı izlerken sinirlerim alt üst oluyor. Elimde ne varsa televizyona fırlatmamak için kendimi zor tutuyorum. Vücudum için zararlı Micov'u izlemek benim adıma.
Ben bu kadar ruhsuz bu kadar isteksiz oynayan bir adam görmedim. Maç eşitlikle devam ediyor hiçbir hırs hiçbir istek yok. RUH YOK RUH !!! Hele ki savunmada iyi savunuyor demişlerdi ama savunduğu adam hep faul ile çıkıyor girdiği pozisyondan. Nereden baksan zarara giriyoruz. Sırbistan koçu iyi bir hamle yapmış demek ki. Basketbol demek hırs demek. Kendi ülkesinin takımında hırs yapmayan oyuncu biz de ne yapsın. Bizim de böyle birşey beklememiz hata. Galatasaray formasını öyle herkes giyemez bu forma kıymetli bir formadır.
Ayrıca o Nikola Tesla'lığını, zeka fışkıran ellerini, büyük maçlarda görmek istiyoruz. Ve de basketbol demek üçlük demek. Buldum mu atacaksın. Onu da pek atamıyor.
Markoishvili'den özür diliyorum. Forma için savaşan, gözünü hırs bürüyen, savunmada geri adım atmayan, makineye bağladım mı rakibi delik deşik eden bir adamla eşdeğer tutmuşum.
Bir maç iyi oynar sevinirim, Fener maçını kazandırabilir sevinirim, Galatasaray için atıyor sayılarını çünkü. Ama genel olarak baktığımda zararlı olarak görüyorum takım adına. Benim düşüncem budur.
Çünkü bir Justin Carter'ın, bir Patric Young'ın, Ender-Sinan-Kerem'in, bir Pocius'un hırsına baktığımda onlarda kazanma arzusu, savaşma isteği görüyorum. Erceg'de bile çok olmasa da ucundan kıyısından bir hırs var.