Hangi adalet?
Kanun, kural, bilmem ne bilmem ne sana var, bana var, kanun, kural sana işler, bana işler!
Ama bazı kriterleri yerine getirirsem kanun da ben olurum, kuralı da ben koyarım!
Gerekirse bir gece yarısı bana özel her türlü kanunu çıkartırım, sabah ezanı okunmadan imzalanıp yürürlüğe girmiş olur!
Sen spor müsabakalarından 1 sene men alırsan hayatın allak bullak olur, her maç karakola gidip imza verirsin, yaşadığın şehri bırak, evinden bile zor çıkarsın, ama ben stad, salon ne demek, ülkeden bile elimi kolumu sallaya sallaya istediğim kadar giriş çıkış yaparım! Çünkü kanunlar, kurallar, adalet denen "hayalet" bir cümle senin için var!
Sen "Allah korusun" hapis cezan mahkemede falan onanırsa, yüreğini avucuna alıp acaba beni ne zaman içeri tıkarlar diye beklersin. Ama benim için mahkemeymiş, yargıtaymış, cartmış, curtmuş diye bir kavram yok!
Sen içeride bulamadığın şeyi mecburen dışarıda aramaya başlarsın, ben de "belediyenin bana verdiği yetkiye dayanarak" seni "vatan haini" olarak ilan ediyorum!
Spor senin için bir eğlence, sosyalleşme, vakit geçirme, bilmem ne bilmem ne gibi bir sürü "saçmalık". Ama benim içinse bir oyuncak, araç! Ben her şeyi yaparım, bana herşey mümkün!!! En çok benim dediğim olacak!!!
Neyse, siz enayilere laf anlatacak zamanım yok, işlerim var. Daha 7.ci maça hazırlanmam lazım! Her şeyi kontrol altına almam lazım! Son maça saha kapatma cezası verirlerse allam eder, kallam eder o cezayı iptal ettiririm, ya da her zaman yaptığım gibi çamurluk yapıp kanun ve kuralları yok sayarak "seyirci" alırım!