BBL 13. Hafta | Banvit 74 - 67 Galatasaray MP

Ergin Ataman'a yüklenemiyorum ama takımdaki bu ''yarım''lık hali duyarsızlaşmaya sebep oluyor o kötü.Arroyo hamlesi bundan sonra saha dışı sıkıntılar yaşanmayacağına işarettir umarım.
 
Takım pek iyi bir dönemden geçmiyor,üst üste gelen sakatlıklar da iyice can sıkıcı olmaya başladı açıkçası umarım bir an önce toparlarız.Dikkat çekmek istediğim bir nokta var,o da N'dong'u yeteri kadar efektif kullanmadığımız gerçeği, Banvit maçında kendisine hazırlanan bir tane bile düzgün pozisyon hatırlamıyorum.Halbuki bu maçta en çok kullanmamız gereken oyuncuydu,rakipte N'dong'la eşleşebilecek bir oyuncu yoktu.Eğer N'dong'u kısalarımız oyuna dahil edebilseydi hem rakibin pota altı oyuncularını faul problemine sokardı hem de savunma içeri gömüleceği için daha rahat dış şut bulabilirdik.
 
Bu mağlubiyet sonrası ligde 5. sıradayız. "Her şeyden bağımsız olarak" ligde gelinen bu nokta bana göre fiyasko.

He işte bir felaket tellâlı abi daha :) sende hoşgeldin Utku Abi :) Galatáray taraftarının şu karamsarlığını şu acziyetini kaldıramıyorum yahu. Canım abilerim,canım büyüklerim. Henüz ligin başı ve ilk 5 oyuncumuzun 2si sakatlıktan sezonu kapadı. 2 oyuncumuz 2-3 maçtır sakat sakat oynuyor. Oyuncularımızın paralarını almadığı ve mutsuzlukları olduğu söyleniyor. Allah aşkına el insaf yahu. Biraz umudum var onu da böyle karamsar iletiler görünce kaybetmekten korkuyorum.. Galatasaraylıya ümitsizlik,karamsarlık,acziyetlik yakışmaz...
 
Bu mağlubiyet sonrası ligde 5. sıradayız. "Her şeyden bağımsız olarak" ligde gelinen bu nokta bana göre fiyasko.

Utku, Mahmuti´yi ne kadar çok sevdiğimi beni tanıyanlar bilir. Ancak geçmişi inkar etmemeli. Geçen sezon ligi 5. bitiren Ataman´ın Beşiktaş´ı şampiyon oldu.

Zaman destek zamanı, muhasebeyi sezon sonu yapmalı...
 
adam daha ligin ilk yarısı bitmeden averajla 5. sırada olmaya fiyasko diyor. üstelik 2. yarıda neredeyse bütün büyük maçlarımızı evimizde oynamak gibi bir fikstür avantajı elde etmişken.

sonra da oturup bu profilde insanlarla basket konuşmaya çalışıyoruz. hata bizde.
geçen seneden sonra hala normal sezon sıralamasını çok ciddiye alan var mı?
 
Orhun Ene'nin iyice pisip elit bir antrenör olduktan sonra koçumuz olmasını istemisimdir hep, oyunculuk yıllarında çok severdim kendisini, eski kaptanımız olması da cabası.

Ama maçtaki tavırları, mimikleri, el kol hareketleri ve abartılı sevinçleri hiç hoş degildi. En gereksiz yerlerde bile uzun uzun itiraz etti hakemlere. Hiç hoşuma gitmedi tavırları
 
Kusura bakmayın ama daha ligin koca bir yarısı varken, takımda herkesin bildiği malum sorunlar varken ortada bir fiyasko yoktur, asıl o yorum fiyaskodur, daha öteye gidemez.
 
Ligin zor olarak nitelendirilebilecek üçüncü deplasmanından da mağlubiyet ile ayrıldık. (Karşıyaka - Fenerbahçe - Banvit) Takımda her ne durum yaşanıyor olursa olsun, (sakatlıklar, maaşların ödenmemesi, transferin geciktikçe gecikmesi) şu tabloda eleştiriler mutlaka gelecektir bazı kesimler tarafından. Neticesinde sezonun başında önüne kim gelse sahadan galibiyet ile çıkan bir takım görüntüsünü gören kişilerin mağlubiyetler karşısında reaksiyon göstermesi anormal değil. Anormal olan yaşanan olumsuzluklardan bağımsız şekilde hareket edip takıma ve hocaya aşırı keskin yorumların getirilmesi ki henüz 13. haftasını geride bıraktığımız ligde gelinen konumu fiyasko ile yorumlayan arkadaşlarımız bile mevcut. 2013 yılına geldiğimiz şu hayatta hala daha eleştiri yapmanın sınırları hiç kimse tarafından belirlenemiyor ve işin kötüsü yapılan içi boş eleştirilerden etkilenen bir çok insanın bulunması.

Takımın kötü basketbol oynadığına katılıyorum, ancak takımın Avrupa'nın top seviyesinde oynadığı basketbolu da -sezon başında- unutmuyorum. Maçları ilk periyotta bitiren takım görüntüsü varken şu an zor olarak nitelendirilebilecek maçlardan mağlubiyet ile ayrıldığımız gerçeğini de atlamıyorum. Ne yazık ki yaşanan süreç herkesi tam ortadan böldü, hiç kimse kendi doğrularından vazgeçmediği gibi karşı tarafın sunduğu argümanlara göz ucuyla olsa dahi bakmıyor, üstüne yaptığı yorumlara inanılmaz derecede saygısızca yaklaşıyor.

Unutanlara, 3 mağlubiyet ile sezonu kapatanlara, ligin başında gelen seri galibiyetler sonucunda oynadığımız bütün kupaları müzeye götüren kişilere hatırlatma yapılma gereği zaruri hale gelmiş;

Galatasaray erkek basketbol takımı, Türkiye Kupası'nda namağlup olarak son 8 takım arasına kalmış, ligde oynadığı ilk 8 maçtan galibiyetle ayrılmış, geri kalan 5 karşılaşmada 3 mağlubiyet almıştır. Bu süreçte Fenerbahçe Ülker - Anadolu Efes - Beşiktaş gibi takımlar mağlubiyete uğratılmış, ''çerez'' olarak nitelendirilen hiç bir maçta fire verilmemiş, deplasmanda oynanılan Fenerbahçe - Karşıyaka - Banvit karşısında mağlubiyetler yaşanmıştır. İkinci yarı Beşiktaş hariç bütün büyük takımların Abdi İpekçi'de karşımıza çıkacağı gerçeğinin altını çizmekte fayda var.

Eurocup'ta Kuban karşısında herkesin bildiği koşullarda çıkılan maçta mağlubiyet ile ayrılmış, gereken fark avantajı rövanş mücadelesinde 1 sayı ile kaçmıştır. Son maçta liderlik fırsatı elimize gelmesine rağmen oyunun sonlarında çok kötü oynamamız ile beraber grubu ikinci bitirerek bir üst tura çıkılmıştır.

Şimdi bütün tabloyu toparlıyorum, oynadığımız 3 kulvarda da ne kazanılan ne de kaybedilen bir şey görünmemekte. Deplasmanda oynanılan Lokomotiv Kuban maçı hariç sahadan büyük farkla mağlubiyet alan bir takım yok. İlla kaybedilen bir şeylerden bahsetmek isteniyorsa; Henry Domercant - Göksenin Köksal. Sezon öncesi oynanılan oyun seviyesini de kaybetmiş olarak nitelendirebilirdim ama o seviyeye bir daha çıkamayacağımız anlamına gelir bu, ona da katılmıyorum net şekilde, takıma saygısızlık olur çünkü.

Umarım bir gün gelen mağlubiyetler sonrası oyunda eksik görülen noktalar üzerinden ilerlenir de biz de saha içi hariç bir şey konuşmak zorunda kalmayız. Bir sonraki mağlubiyette sadece saha içini konuşmak dileğiyle.
 
Ne fiyaskosu yahu ? :D Asıl fiyasko Ülkerspor ile Efesdir.. milyon dolarlık yatırımları ve fiyasko oyun sistemleri ve ağır maglubıyetlerı.. Arroyo gelirse ve Domercant iyileşirse rahat olun şampıyon biziz, buraya da yazıyorum !
 
5 tane zorlu deplasmanın 4'ünü tamamladık, sadece Efes galibiyeti ile. Geriye bir tek Beşiktaş deplasmanı kaldı. Eğer takım sezon başındaki istek ve performansına ulaşırsa zorlu takımlarla maçlarımızı evimizde oynayacağız için oldukça iyi bir tablo ile normal sezonu bitirmemiz kuvvetle muhtemel. Ben kaybedilen bir şeyin olduğunu düşünmüyorum. Fakat dürüst olmak gerekirse Karşıyaka ve Banvit maçlarından hiç değilse birini kesin kazanırız, bu da ilk 2 için kritik +1 galibiyet olur diye düşünüyordum. Ama ne olursa olsun kaybedilen bir şey yok, her şey takım ve taraftarın elinde olacak..

Takım formsuz, Ergin Ataman formsuz... Ama unutmamalıyız ki 2 tane önemli oyuncumuz sezonu kapattı ve bunun haricinde gene bazı önemli oyuncularımız sakat sakat oynadılar Banvit maçında. Arroyo'nun takıma monte edilmesi ile performansımızın yükseleceği görüşündeyim. Tek üzüldüğüm nokta Engin Atsür gibi bir oyuncudan yararlanmamamız. Burada açıkçası Ergin Ataman'ın hatalı olduğu görüşündeyim, yazık oluyor Engin'e gerçekten. Umarım bundan sonra faydalanabiliriz kendisinden. Ne kadar değerli bir oyuncu olduğunu tekrar tekrar belirtmeye gerek yok.

Bir çok kişinin dediği gibi, daha konuşmak için erken. Ama ben takımdan oldukça umutluyum. Yazımın ilk başında da dediğim gibi, Beşiktaş maçı hariç bütün zorlu maçlarımızı evimizde oynayacağız. Takım içindeki sorunlar halledilir, takım performansını istenilen seviyeye çeker ve taraftar da bu zorlu maçlarda gerekli sinerjiyi yarattığı takdirde ligi 4 mağlubiyetle kapatacağımızı düşünüyorum. Umarım bu pozitif düşüncem gerçekleşir ve ligi iyi bir yerde bitiririz, bu iyi yer de inşallah ilk 2 olur..
 
Utku, Mahmuti´yi ne kadar çok sevdiğimi beni tanıyanlar bilir. Ancak geçmişi inkar etmemeli. Geçen sezon ligi 5. bitiren Ataman´ın Beşiktaş´ı şampiyon oldu.

Zaman destek zamanı, muhasebeyi sezon sonu yapmalı...
Abi ben herkesin görüşüne saygı duyuyorum. Sen ve senin gibi düşünen arkadaşlarımızın, büyüklerimizin fikirlerini okumak beni çok mutlu ediyor, ben rahatsız değilim bu durumdan. Elimden geldiğince destek de veriyorum zaten. Bu sene 3 tane maça gittim, takımı destekledim, daha da giderim kısmet olursa.

Ben zaten "bana göre" dedim, insanlar yine de kızmışlar ama olsun. Kaybedilmiş birşey yok. Ama doğru gitmeyen sadece teknik değil birçok şey var aslında. Ben şundan dolayı lider değilizle ilgilenmiyorum ya da birileri gitmeseydi liderdik de demiyorum. İçimden geçenlerin %10'unu bile yazmıyorum zaten.

Bence, teknik ekibini, oyuncu seçimlerini, kadronu, sağlık ekibini, yönetimini vs. her koşula hazır oluşturursan beşincilikte kalmazsın. Bunlar bugüne kadar yapılmamış, ders alınsın istiyorum.

Son olarak, "fiyasko" yazarken Türk Dil Kurumu'nun sözlüğüne bakmıştım, abartı birşey yazmayayım diye. Lütfen bu kelimeden dolayı beni eleştirenler de baksınlar. "Bir girişimde başarısız sonuç" demektir. Ligde gelinen noktanın fiyasko olduğunu söylemiştim sadece. Lig sonunda bu takım 5. olur falan demiyorum ya da play off-larda başarısız olur demiyorum, gelinen nokta için konuşuyorum ve söylemimin arkasındayım "fiyasko".
 

Üst