Hocam masal çok güzel. ben de blogda ve burada da aynı masalı anlatmıştım ve dediklerine çok çok büyük oranda katılıyorum lakin yanlış hatırlamıyorsam Siena Euroleagude oynadığı ilk sezonda F4 yapmıştı sevgili Ataman'la ve aynı ataman'ı postalamıştı o mükemmel organizasyon akabinde...
Ataman'ın iki yardımcısı karşı karşıyaydı dün akşam. Pianigiani maçtan iki önce Euroleague'e maça ilişkin görüşlerini göndermişti. Ez cümle: "ikili oyunları çok iyi oynayan iyi bir takımla oynayacağız diyordu. vs..." Ben buradan şu sonucu çıkarttım: kısacası rakibimizin ne yapacağını biliyoruz ve ona göre önlemler aldık diyor Pİanigiani. BUna karşın Mahmudi'nin açıklaması maçtan 2-3 saat önce kondu siteye. Muhtemelen maç günü açıklamasını gönderdi. Mahmudi "Bizim için bu bir euroleague maçı rakip güçlü..." mealinden birşeyler söylemiş. Bwn bu sözleri "biz herhangi özel bir önlem almadık" şeklinde yorumladım. Kısacası; onlar bizi, bizim onları öndesediğimizden ve ciddiye aldığımızdan daha fazla önbemsediler ve ciddiye aldılar. Aradaki temel fark bence budur. Kadro kalitesindeki fark20'li sayıları gerektirecek büyüklikte bir fark olmadığını düşünüyorum. Son söz şu McCalebb'i her gördüğümde her seyrettiğimde bizim basketbol takımlarımızın yöneticilerinin, teknik adamlarının hepsinin bilgisine, ilgisine ve aklına hayret ediyorum nasıl bu adamı ellerinden kaçırırlar diye...
Son söz demiştim ama; forumda (hızlıca baktığımda) 3 hafta evvel F4 adayı ilan edilen takımımızın şimdi grupta 4-5. lik mücadelesine düşürülmesi; skor odaklı düşüncenin bizleri ne kadar koşullandırdığının güzel bir örneği olduğunu hatırlatıyım istedim.
Bir son söz daha; Kerem Gönlümün bence şutu zayıf değil, hiç yok. Şut atmak için düngün bir bileğe sahip olmasına rağmen şutu çok çok zayıf.
Bir son söz daha olsun: Bu maçı kazanmayacağımızı zaten biliyorduk. Enseyi karatmayalım...