EuroLeague Fantasy Challenge 2019-2020

Ben bunları yazdıktan sonra Larkin bi anda şov yaptı. Rodriguez de bi anda Nedovic’in önüne geçmeyi başarmış.. çok ilginç oyun. En son De Colo’dan tereddüt yaşadığımda 41 yapmıştı kaptanım olarak. Sanırım bütün hakkımı o hafta tüketmişim oyunda.
 
Tavares bir çuval inciri berbat etmeye yemin etmiş.. Teşekkürler Tavares!

2 teknik faulle oyundan atıldı.
 
Son düzenleme:
Higgins tam 15 takımımın hepsinde var. Nazar boncuğu olur umarım bu kötü performansı. Ayrıca kimin kadrosunda Brandon Davies varsa herhalde bir daha hiçbir takımına bu ismi almaz. -12 akıl alır gibi değil.
Aynı Davis geçen sene aynı deplasmanda aynı pota altına karşı 34 pır yapmıştı. Hatta çok fazla aklımı karıştıran bir detaydı. Şans melekleri yanımdaymış.
 
Ben defalarca kez yazdım arkadaşlar. Bu adam cidden sorunlu bir adam. Calathes’den bahsediyorum. Bileği bu kadar basketbola aykırı ama yıldız statüsünde sayılan çok az adam gördüm. 10 asist 4 ribaund 4 faul yaptırma ile bi insan nasıl bu kadar düşük kalıyor açıklayamazsınız. Saçmalamaya başladığında Göksenin ondan daha iyi oynuyor. Katlanılacak adam değil Calathes, çift maç haftasında ben her şeyi anladım.
Papapetro 41 yapmış ve dehşet bi şut yüzdesiyle oynamış, bilhassa 3 sayılıklarda. Oyun çok acayip gerçekten. Mesela haftaya 15 bile yapamayacak bu adam, hatta belki de -2 bile getirebilir..
Davies -12 yapmış mesela, hangi akıl bunu izah edebilir burda? Daha önce de yazdığım gibi oyun tamamen şansa evrildi , bu sezon özellikle.
 
Benim için ilk gün çok da kötü geçmedi ama kaptanlık olayında oluşan hatadan dolayı-ya benden ya oyundan- 12 puanlık bi kaybım oldu maalesef.. Geriye James, Monroe, Paul kaldı bakalım..
 
higgins bu sene papatya falı gibi bir kötü bir iyi (0-29-0-20-3-36-3) . Haftaya tekrar sırası iyiye geliyor diye umarak, aldığım takımlardan çıkarmam muhtemelen.
shengelia'yı haftaya almak isteyen de 2.96 civarı bir para vermeyi göze almak zorunda kalacak. Daha önce de dediğim gibi artık düşsün de alayım diye bir durum pek yok oyunda.
 
Muhammed artık dayanamayıp şu şans faktörüne karşı muhalefet şerhi koyacağım. Elbette şanslar veya şanssızlıklar bu oyunda her zaman var. Ama sonucu etkileyecek türden değil. Yani istikrarlı bir şans faktörü hayatın doğal akışına aykırı. Arızi şanslar olabilir ama 30 hafta sürdürülebilir değil.

Bu oyunun ilk yüzüne giren isimlerini- yalnızca bu sene değil geçmiş seneleri de nazara alarak inceleyecek olursan- karşında hep aynı isimleri, aynı kullanıcıları görürsün. Bu isimlerin de genel olarak tek takımıyla değil 2-3 takımıyla ilk 100'deki yarışta olduğunu da görürsün. Bu bilgi bir kenarda kalsın.

Devamla, mesela Papapetru'nun bugünkü performansı evet şans. Anlık, şans faktörüyle bazı oyuncular çok yüksek verimler getirebilir. Ama uzun vadede sonuca etkili değil. Bunu şuradan da anlayabilirsin: her haftanın birincilerine hatta her haftanın ilk 10'una girmiş takımlarına bak, 10 hafta sonunda bu takımlar bugün yarışta değiller. İlk 100'deki takımların çoğu hiçbir haftanın birincisi olmamış, hatta belki hiçbir hafta ilk 100'e bile girmemiştir. Benim genel sıralamada şu an 9. olan takımım hiçbir hafta ilk 500'e bile girmedi.

Şans faktörü yalnızca hafta birinciliği için var. Oyunda sürdürülebilir bir yarış için şans faktörünün etkisi sıfır. İlk satranç oynamaya başladığımda, büyükustaların oyunlarını izlerken benim de öyle oynayabileceğimi düşünüyordum. Çok basitti. At aynı at, fil aynı fil. Taşlar aynı taşlar. O hamleleri ben de yapardım, hatta onların hamleleri izlediğimde öyle sıradışı bir şey de fark etmiyordum. Ama oyunu ben oynamaya başladığımda öyle olmadı. En basitiyle, fili nereden çıkacağını, atı hangi kareden geliştireceğini düşünmeden oynarsan sonunda yaya kalırsın. Bu oyunda da oyuncular aynı oyuncular, krediler aynı kredi. Herkes eşit. Hangi oyuncuyu ne zaman alacağını, hangi oyuncuyu ne zaman çıkacağını bilmen gerek. Arada şanssızlıklar olur ama bu sonuca etkili değildir. Ha devamlı şanssızlık olursa o zaman tercihlerinde hata vardır. Yani ortada bir şanssızlık yoktur. Devamlı şanslılık oluyorsa, o zaman ortada şans yoktur, doğru tercihler vardır:)

Şans hakkında diyeceklerim bu kadar:)
 
Abi anladım teşekkürler de benim demek istediğim şu;
Mesela geçen hafta herkes guard mevkinde genelde Calathes veya Shved tercihleri vardı. Ben gidip Lorenzo Brown alsam herkese fark atıp fırlardım yukarılara. Bu hafta da sallıyorum Higginsler alınmış, ben de gidip Papapetrou’ya güvenip alsam yine açık ara farkla zirvede olacağım.
Tabiki bu sürdürülebilir bir şey değil. Biraz hissiyat gibi bir şey.
Herkesin zaten Calathes aldığı haftada ben niye Calathes alayım ki misal. Orda farklı bir arayışa gidilip kendi şansını yaratırsın. Örneğin geçen sene Bitadze keşfeden baya kârlı çıkmıştı kısa sürede.
Ya da daha basit bir örnekle anlatayım: bu hafta herkes Larkin aldı diyelim, ben de farklı olsun diye Calathes seçtim ama herkes basıp gitti ben geride kaldım, benim haftaya tekrardan Calathes’e dönmem neyi değiştecek ki? Veya Calathes 40 yaptı Larkin 20 de kaldı, sizin haftaya Calathes’e saldırmanız neyi değiştirecek ki?
Yani adam mvp Davies alıyor ertesi hafta 5 yapıyor, e tamam ama bu adam sağlam bundan çıkılmaz uzun vadede kâr getirir diyorsun adam 8 yapıyor, sonra geliyor -12 yapıyor noldu peki bu süreçte ? Diğer bütün rakip oyuncular Üsküdar’ı geçti, geçmiş olsun.
Yani en basitinden; bugün Milutinov’dan çıkıp 1/5 fiyatına Sertaç Şanlı alsan müthiş bi fark yaratacaksın.
Ben söylemek istediklerinizi gayet iyi anladım, umarım ben de anlatabilmişimdir dilim döndüğünce 😄Biraz uzun ve karmaşık anlattım sanırım kusura bakmayın.
 
Muhammed sans faktoru bu oyunun değişkenlerinden biri olsada uzun vadede dominant bir belirleyici değil. Oyunun dinamiklerini bilerek ve dogru tercihlerle stabil bir yapı kurmak ve bunu korumak esas faktör.

Şöyle ki şu anda Dünya 1. si ortalama 156 PİR almış. Bu ortalama PİR ile ne haftanın birincisi olabilirsin ne de haftalık siralamaya girebilirsin. Önemli olan her hafta 140-160 bandında istikrarlı bir PİR alacak yapıyı olusturabilmekte. Mesela bu hafta kaptan yapmaya en uygun isimler Calathes, Shengelia, Shved di. Ben tercihimi Calathes ten yana kullandım çünkü OAKA da karşısında birçok sakatlığı bulunan görece zayıf rakibine karşı ihtiyacı olan galibiyeti Panathinaikos un alabilecegini düşündüm.Ustelik takımın all around en iyi oyuncusu Calathes'ken. Buna rağmen işler ters gitti ve sürpriz isimler (Wiley ve Papa) iyi PİR getirdi. Bu benim için kötü şans değil kötü tercih oldu. İyi tercih Shengelia yi kaptan yapmamdi. Calathes yine çok skor uretmesede ortalama skoruna yaklaşarak ama 9 top kaybı yaparak buna zemin hazırladı. Şans Papa yi kaptan yapmamdi ki o kadar şanslı değilim. Oyunun dinamiklerini iyi okumak, oyuncuların form durumu ve takım içi rollerini bilmek gibi faktörler şansa baglanamaz bence. Oyuncunun kötü günü olabilir ve o hafta seni bulabilir ama yine de takım olarak iyi bir yapı oluşturmussan ortalama PİR ine yaklasirsin.
Mesela Micic i evinde almak, formda Shengelia nin formu yükselirken ki (Baskonia nin ona ne kadar bağlı olduğunu takip edersen yükselmeden yakalayabilirsin) almak, all around Calathes i Atina da takıma almak çok şans işi olmasa gerek. Mesela Dunston sakatti ve Efes in pota altı sorunu Dunston siz bu kadar gün yuzundeyken deplasmana gelen Ayon un iyi Pir yapacağını bilmek şans değil oyun içi dinamikleri takip etmekle ilgili. ( Ki Ayon Efes e karşı takip ettiysen hep iyi oynamıştır)..Milutinov u alıp 3 Pir getirdiği zamanlarda elbet olacak ama bunlar oyuncunun ve takımının kötü günüyle ilgili senin şansinla değil.
 
Son düzenleme:
Son dakikada Garuba karasızlığı biraz kötü oldu, mesela liglerdeki takımımda Zyatsev den çıkmışken takımı değiştirip Garuba dan çıktım, 8.8 puan ve Garubanın getireceği krediden oldum.
Jerebko da günün karı diyebilirim, Casspi den çıktığım hemen her takıma almıştım neredeyse.
Tavares - Pleiss arasında yanlış seçim yapmak da üzücüydü..
 
Teşekkür ederim, gerçekten çok iyi anladım anlatmak istediğinizi. Onları ben de biliyorum mesela Calathes banko kaptanlığa adaydı bu hafta ama kasıtlı olarak almadım çünkü oyuncuyu biliyorum şut zaafiyeti ve top kaybı sıkıntısı var, bu yüzden almadım ve şükür yanıltmadı. Pire’de Milutinov’dan çıkıp, Fener deplasmanında, kazanmanın şart olduğu maçta kasıtlı olarak Monroe alıp neredeyse 30 a yakın puan da aldım. Ama adam gibi pivotu olmayan CSKA’ya karşı, son 1.5 sezondur düzenli 20 bandı getiren Milutinov bana 9 getiriyorsa istersen yıllarca takip et şans devreye giriyor. Ha yine ısrarla çıkmadım, ama yine 10 getirdi bu sefer. Ki bu adamlar kolay kolay 2 maç arka arkaya düşük getirecek adamlar asla değiller.
Söylemek istediklerimi tam anlatamıyorum cümle bulamıyorum maalesef. Yani ben 2 hafta önce falan çift maç haftasında sezon index rating sıralamasında ilk 5 ten 3 oyuncuyu kadroma almıştım farkında olmadan ve üçünün toplamı 40 anca getirmişti bana. Bu adamların bir tanesi 25 getirmeliydi normalde. Takip etmek de çok önemli değil yani. Param yok diye Paul aldım adam 20 ye yaklaştı piyango oldu ama biraz da izlediğim için umudum vardı. O hafta Micov alanlar batarken ben ucuza Paul alıp öne çıktım. Haftaya yine Micov’a ya da Higgins’e döner düzenimi devam ettiririm. Zaten bi süre sonra herkes aynı kadrolarla oynayacak oyunda. Benim 25 potansiyelli aldığım 4 yıldız oyuncu toplamda 50-60 getiriyorsa ben nasıl düzenli 150 getirecek takım kurabilirim ki? Ha yan parçalarım yine iyi getiriyor ama yıldızlar 15 te 13 te kalınca ne yapabilirim?
 
Bu hafta kadroyu kurarken çok kararsızlık yaşadım son gün Gudatis ve De Colo'dan zaten çıkmam gerekiyordu sakatlıklardan dolayı üstüne Garuba belirsizliği ve Ukhov gibi oynamayan bir oyuncu vardı kadromda Ukhov'dan mı Garuba'dan mı çıksam derken bir anda Simon da yokken Micic-Larkin yapasım geldi ve ikisinden de çıkmayıp De Colo-Gudaitis-Mike James out Micic-Larkin-Monroe in yaptım kaptanım da Shengelia'ydı.İlk gün için hem Micic-Larkin ikilisinden gelen harika puanlar hem de kaptanım Shengelia'nın çok iyi getirmesiyle riskim tutmuş gibi gözüküyor ama bugünden pek ümitli değilim Monroe-Brandon Paul ve Ukhov kaldı umarım Ukhov da süre bulup 3-5 bir şey getirir de pişman olmam yaptığım hamlelerden.
Bu arada benim bu oyundaki yıllardır en büyük hatam o an kafam neye eserse ileriki haftaları düşünmeden onu yapmam ama bu huyuma da bir türlü engel olamıyorum haftaya ki kadroyu da haftaya düşünürüz bu haftakiler oynasın önce modundayım her zaman
 
Kaptan konusundaki problemden dolayı 13 puan kaybım oldu, yoksa Ümit Berk beyle haftanın en çekişmeli maçına aday olacakmışız😄 Fark burdan dönmez gibi maalesef..
 
Şu Garuba olayıyla kafam karışmasa James’i kaptan yapıp Micic-Larkin kombini yapmıştım. Sonrasında o kadar çok kadro değiştim ki sonunda ya benden ya oyun hatasından kaynaklı Rodriguez kaptan olmuş. Kötü hafta geçirmedim ama çok daha iyisini kaçırdım..
 
Geçen hafta Mirotic'i çıkardım şov yaptı bu hafta da M.James'i çıkardım o şov yapıyor. Çok pahalıya patladı şu 2 değişiklik bana
 

Üst