Euroleague Top 16 5. Hafta | Panathinaikos 86-77 Galatasaray

Evet, şubede mali kriz var; evet, sırf bu nedenle takımdan ayrılan oyuncular oldu ve takımın kimyası bozuldu; evet, OAKA kolay bir deplasman değil...

"Evet"lerin sayısını artırmak mümkün ama parkeye çıktığınız anda bütün olumsuzları soyunma odasında bırakmak zorundasınız. Nasıl ki bir öğretmen sınıfta derse girdiğinde kafasındaki tüm olumsuzları rafa kaldırıyorsa, MEB´e kızıp zaman öldürmüyor, ders zilinin çalmasını beklemiyorsa Ataman da öyle davranmak zorunda.

Mağlubiyeti yönetime yazabilirim... Peki parkedeki ruhsuz oyunu, sezon başından beri savunma yapmayan takımı, maç seçen teknik kadroyu nereye yazmalı?
 
Çok yazık oldu. Baştan karakter koyabilseydik galibiyetle dönebilirdik ama son periyoda kadar maçta değildik. Hoca takımı izledi resmen, müdahale etmeliydi en baştan.

Son dakikalarda biraz kıpırdayınca fark birden eridi ama çok daha büyük bir fırsatı kaçırdık bu akşam.
 
İlk yarıdan sonra maçı izlemedim Malaga maçına baktım.Benim gözümde tam bir hayal kırıklığı yarattı takım ve hoca.Tekrarlıyorum Erceg bu sezon sonu lütfen takımdan git,ayrıl.Savunmanın 's' si yok adamda ve aldığı ücrete bak,kesinlikle hakketmiyor bunu.Hocanın benchte maçı seyretmesi hiç hoş değil bu sene her maç yaptı bunu ve neredeyse figüran gibi duruyor orada,Obra ve Plaza'yı görünce bunu da belirtmek istedim...
 
Hoca bıktı kafası karışık oyuncular bıktı kafası karışık. E biz ne yapalım abi kendimizi mi vuralım.

Ama bir hafta, ama bir ay sonra paranı çatır çatır alıyorsun. Almadığında takıma verdiğin zararı geri dönüp onarıyor musun.

Bizim iyi oyuncularımız, kötü profesyonllerimiz var. Kadın Basketbol şubesi her maddi sıkıntıya rağmen çıkıp canını dişine takıyor, onlar ne yapsın?

Ben artık bu şubenin kılından tüyünden cidden bıktım. 10 tane yabancı aldık, Atina deplasmanına çıkıyoruz 3 tanesi katkı veriyor.

PAO deplasmanını benim evimdeki koltuğumda oturduğum gibi kazanamazsın. Üçlük atan oyuncuya el kaldırma zahmeti göstermeden "neden böyle oldu ya" diyerek kazanamazsın.

Bu takım TOP16'ya çıkmamalıydı.

Belki katkı verir, belki iyi oynar. Belki bir şeyler değiştirirz diye diye Şubat ayını getirdik. Ne değişen var, ne katkı veren.

Erceg'in kafası atar oynamaz, Hoca'nın kafası atar benchten ayağa kalkmaz. E biz kafamız attığında ne yapalım? Duvara mı vuralım. Sizin kafanız kafa da bizimki değil mi?
 
İşin en kötü kısmı ne yazık ki kötü basketbol oynuyoruz, çabuk çözülebilen bir takımız. Bizimle oynayacağı maça ciddi hazırlanan ortalama bir takıma sahip ortalama düzey bir koçun yönettiği her ekip yener bizi çatır çatır üçlük sokmadığımız sürece. Allah aşkına sene başından beri hangi maçı rahat rahat kazandık? Yine yaklaşık 1.5 senedir oynadığımız kaç maçta baya baya zevk aldık izlerken hop oturduk hop kalktık, final serisi hariç? Sayısı bir elin parmağını geçmez. Akşam eve gelirken biramı çerezimi almışım, sezonun maçı olacak bu diye gelmişim, izlediğimiz rezilliğe bak. Gerçekten kötü basketbol oynuyoruz. Bir ara sanırım Nur Germen isyan etti küfredecekti zor tuttu kendini, o atmayacak o atmayacak kim atacak a.... dedi adam. Oyun sistemimiz cidden çok bayatladı. 4 adam dışarıda top beklesin Young içeride tek başına 2 uzunla cebelleşsin, topu döndür at, kaldır at, içeri girer gibi yap dışarı çıkar at. Bu kadarlık bi takım mıyız yani biz? 4 numaramız hani bildiğin POWER forward olarak oynattığımız adam içeri penetre ediyor çok hafif omuz koysa potaya bırakacak topu kendine o kadar güvensiz ki dışarı çıkarıp topu kaptırıyor. Bunun gibi her maç kaç pozisyon sayabiliriz. Yahu bu adam takımın en çok para alan 2 oyuncusundan birisi ve 4 numara, bir numara sadece üçlük ve serbest atış atmaz, 2 numara değil bu adam ki artık o tip 2 numaraların bile devri geçti bkz: eğer değerli olsa şu an Carroll 2.5 milyon euro falan alıp her maç 35 dakika oynardı, Ercegden daha seri şutu var. Yaka silktim yemin ederim şu adamdan.
 
Öncelikle sınırlı iyi yanlardan başlayalım.Carter ve Young'a içten teşekkürler.Takım depresyon etkisi yaratabilecekken -artık profesyonel tabirlerden de geçtim- candan ve istekli basketbollarıyla bizi bir şekilde sahada tutuyorlar.Böyle kafaca maçın içinde,her daim iyi niyetli basketbolcunun gözünü seveyim.Bir de benim gibi takıntılı insanlar için maçın 57-32'den 83-77'ye gelmesi değerli.Yıllar sonra ''OAKA'daki ilk maçımız ne oldu?'' denildiğinde en azından maçın skoru gözü tırmalamayacak.
Ergin Ataman erkek basketbolda üst seviyede kalmamızın sigortası gibi duruyor şu aşamada.Başta Sırp oyuncularımız olmak üzere şu süreçte takımdan ayrılmayan herkese de teşekkürler.Bilhassa yabancılarda ana sebebin burada geç de olsa kazanacakları parayı Dünya'nın başka yerinde kazanamama psikozunun etkin olduğunu tahmin ediyorum.Fakat yine de yönetim ve Kızılyıldız maçından sonraki ilk maçta tribün öyle şeyler yaptı ki iktisadi baksalar bile kendi açımızdan düşündüğümüzde bir minnet gerekiyor.
Üst iki paragrafı yazdıktan sonra hayli yüklü olan serzeniş bölümüne geçelim.Yahu arkadaş çıktığınız deplasman OAKA.Elinden gelenin en iyisini yapan Carter ve Young dışındaki herkes Avrupalı olduğundan bu deplasmanın bir basketbolcu için anlamını bildiğini farz ediyorum.Yönetim tarafından sabote edildiniz tamam,geçen hafta grubun anahtar maçını dış etkilerle kaybettiniz tamam,zihinsel ve fiziksel yorgunluk birikti tamam.Fakat yine de hayatınızda kaç defa OAKA'ya çıkacaksınız?Bugün oynamayacaksınız da bu saatten sonra en fazla sıralama bakabileceğimiz normal sezondaki Banvit maçında mı oynayacaksınız?Bu kafayla Barcelona ve Tel Aviv ne olacak?25. dakikada sahadaki görüntümüzden bıkan rakip zihinsel olarak maçtan kopacak da farkı 25'ten 5'e düşürüp 8-9'la mı kaybetmeye uğraşacaksınız yine?Her şeyi geçtim Carter ve Young kadar Euroleague'i umursamıyorsanız sahada işiniz ne?
Bu gruba düştüğümüz gün çıkma şansımız yoktu bana kalırsa.İlk 4'ü belli bir gruba düştük.Yapabileceğimiz en iyi şey 14. haftaya kadar ilk 4'ü kovalayıp Olympiakos galibiyetiyle doğan hikayeyi kuvvetlendirmekti.Bu bağlamda esas amaç bilhassa İpekçi'deki maçlarda keyif alıp üstteki takımlara ''en yukarıyı isteyen gelir buradan çıkar'' diyebilmek.Geçen sezonun kadınlar Euroleague şampiyonuyuz,erkeklerde ise Top 8'i gördük.Hal böyleyken Top 16'da veda etmeyi kafaya takmayabiliriz fakat takım bize buyrun maçların tadını çıkarın demek zorunda.Çocuklarını oyun parkına bırakan,mısır-kolayla maç izleyen,İpekçi'yi tüketim alanı olarak gören insanlar değiliz zira.Burada bir kültür var ve okları üzerine çekmek istemeyen buna katkı sağlayacak,sağlamalı.
Oyuncuların haklılığı daha fazla gevşekliğe dönüşmez umarım.
 
Bu kadar kötü oynayabileceğimizi düşünmemiştim.
2 önemli şansı kaybettik.
Alba ve eksik Pana'yı yenmeliydik.
Önümüzde ki Maccabi ve Pana maçlarından pek umudum yok.
Sanırım top 16 şansımız bitti.
Artık lige önem verme zamanı geldi diyeceğim de yetersiz yerli kadro ile bu sene işimiz çok zor.
 
Sevinmek daha mı hayırlı bilemiyorum bu maç özelinde. Düşük bütçeli takımlar gelince birde yenince kralsın. Herkesin malumu Oaka'dan çıkmanın zor olduğu ama bu kadar mı aciz takımız biz. Hadi sayı atamazsın anlarım, pick and roll, adam adama savunmaları hadi bunları da geçtik bari elini kaldır bi çaba göster ne kadar kabullenir olduk yenilgileri. Paramız verilmiyor boykot ederizciler önce haketseler keşke.

Kötürüm Erceg'e bu maç Arroyo'da uyunca yenilgi kaçınılmaz oldu.
 
Oyuncuları parkeye salıp risk almayın olursa olur olmazsa bizden iyiydiler mantığından artık gerçekten sıkıldım . Senden iyiyse oyuna müdahale edeceksin , maç önü önlemleri alıp yeni şeyler üreterek rakibi hataya zorlayacaksın . Mola almıyoruz da aldığımızda da bir tane güzel işleyen setle dönelim artık . Mola çıkışı ivme kazanan takımlara imrenir oldum oysa bu yıllardır süregelen bir durum.
 
Gelecek bu takimda Arroyo, Carter, Micov ve Young haricinde bi tane bile yabanci kalmasin. Savunmasi olmayan, ribaunda el kaldirma zahmetinde bile bulunmayan adam alinmasin.
Hicbir mazeret dunku rezaleti aklamaz yok kafalari karisikmis bilmemneymis. Oyle yada boyle hepsi aliyor parasini, alacakta. Alacaklarini onlarda iyi biliyor.
Dun KSK, Banvit gibi TBL icin bas alti tabir edilen bi takim ciksaydi OAKA'ya bastan sona kafa kafaya oynardi.
Verin sunlarin parasini istemeyen defolsun gitsin.
 
Pana'ya mağlup olmak sorun değil sorun kabullenmek. Arkadaşlar yazmış daha hava atışından itibaren bitse de gitsek havasındaydılar.
 
Ne yazık ki, kafaca hiç hazır olmadan çıkılan ve son çeyrek hariç mücadele etmeden kaybedilen bir maç daha! Pao'nun ciddi eksikleri vardı ve bu maç Kızılyıldız deplasmanından daha zor değildi. Maalesef takım kazanmayı istemedi. Evet, maaş ödemelerinde sıkıntı var ama, sonuç olarak o sahaya çıkmışsan elinden geleni yapacaksın ki, paranı isterken herkes senin arkanda olsun. Bu maçı kazanmak çeyrek finalin kapısını açacaktı, olmadı maalesef. Umarım bu isteksiz görüntüyü bir daha izlemeyiz!
 
Hangi açıdan bakarsak bakalım bu mağlubiyet, yine yönetimin maddi sorunları sezon başından beri çözememiş olmasıdır. Hep söyledik birtek Arroyo ile bu iş yürümez. Ona destek verecek, sakat, formsuz olduğunda direksiyona geçecek bir oyun kurucunun şart olduğunu. Aslında sezon başında eldeki imkanlarla Nolan Smith alındı. Fakat diğer yabacılar gibi sorunlu çıktı ve gönderildi. Daha sonra maddi krizde büyüyünce yerine de oyuncu alamadık. Hangi ucundan tutarsak tutalım olmuyor. Zaten geçen haftaki Alba yenilgisinden sonra artık ilk dörde girmemiz zorlaştı.
Bence bu sene çok fazla üzülmeden maçlara gidip takımımızı yalnız bırakmamak,sezon sonuna kadar tüm kulvarda gidebildikleri yere kadar gitmelerine destek vermek ve sezon sonunda gelecek yeni yönetimle, daha ciddi bir sponsorla, önümüzdeki seneye umutla başlamayı ümit etmek hedefimiz olsun.
 

Üst