Eurolig ve Biz

Kesinlikle euroleague de oynamak için çok iyi bir altyapıya sahip olmak lazım ki antreman salonumuz floryada olduğu sürece genç sporcuların galatasarayı altyapıda tercih etmemesi doğaldır.Her sene değişen bir kadro ile bırakın euroleague i uleb de bile zor başarı görülür ne yazık ki bu günübirlik yabancı transferleri ülkemizde moda oldu.Euroleague için yapılacak en akıllı adım sene sonunda 2-3 tane genç (24-25 yaş altı) yerli oyuncu almak, antonio graves i ne yapıp edip takımda tutmak(hiç sanmıyorum ama çok iyi olur) MS 'i türk statüsüne geçirip kiralamak akıllıca olabilir.Milo-Gurovic-Ziziç ise çok tartışmalı bir karar olur.Bana kalırsa uygun imkanlar karşılığında bu 3 oyuncuyla da anlaşılabilir ancak eğer avrupada bir başarı istiyorsak bu başarı 1 senede gelmeyeceğinden bu oyuncuların yaşları herkesi düşündürüyor,bana kalırsa milo ile devam edip gurovic ve ziziç yerine yine sırp ekolünden gelen oyuncular almak.Buducnost gibi bir tane yabancısı bulunmayan bir takımın şut yüzdesini,setlerini ve oyuncuların yaşını gördük.Çok zor bir şey değil ancak Ahmet Dedehayır la olmaz bu iş.En önemli konulardan biri ise SALON ve TARAFTAR.2 sene önce Barcelona ya gittiğimde Nou Camp ı gezmek için koyldum yola vardığımda ise gördüğüme inanamadım o gün ne bir basket ne futbol maçı vardı (navarro nun barca da olduğu dönem) ancak gördüğüm sıra beni şaşkınlığa uğrattı en az 400 kişi sırada bir buz pateni gösterisi için ayakta dikiliyodu.Biz ise baskette ortalama 1000 taraftarla oynuyoruz işte olay bu.Salonumuz a.ipekçi - a.şahenk olduğu sürece sadece büyük maçlara taraftar çekeriz.Taraftarın gelmesiyle bitmiyor iş , bugun fener maçında 4000 e yakın taraftaar vardı ama dikkatinizi çekti mi bilmem çoğu oraya fenere küfredip su atmaya gelmişler.Yahu bilet fiyatları 5 lira millet hala bedavaya girebilirmiyiz diyo forumda sonrada takımın gelişmesini bekliyor.Ayıp vallahi ayıp hangi parayla gelişsin klüp peki sen 5 lira vermezsen ? Takımının sahasını kapattırırsan ?

Saygılarımla Doruk Ünlü
 
Bence bu mesafeyi en uzun kılan şeylerden biride transfer merakı..
Her lafın"transfer"ile başlaması
Her sorunun "transfer" ile çözülmesi
Her mutluluğun "transfer"ile gelmesi
 
Bence girmek önemli değil ; önemli olan girip birşeyler yapabilmektir . Şu mevcut durumda üstüne para bile verseler ben bu takımı sokmam bu lige . Başarı için girmek var , bir de girmek için girmek var sonuçta . Olur da önümüzdeki yıllarda Spor Salonu projesi gerçekleşip yeni ve ciddi sponsorlarla anlaşırsak ve bu bağlamda mevcut kadromuz ve teknik ekibimiz daha kaliteli olursa Eurolig'e girip başarılı olmamız neden olmasın ? Bu gelişmeler gerçekleşirse biz zaten bu durumda direk Final Four hedefi bile koyabiliriz önümüze.Sonuçta bu olaydaki herşey bu işleri planlı-projeli ve sistemli şekilde gerçekleştirmeden geçiyor.
 
Bizde bir eksik daha var. Özelde basketbol genelde de spor kültürü. Sidney olimpiyatlarını tvden izlerken 60-70 yaşlarında gönüllüler görmüştüm. Bizde maça giden var mı o yaşlarda?
Malesef bütün organizasyonlar İstanbul'da toplandı ve Anadoluya açılım gibi bir umutda görmüyorum. Aynı gün hem herhangi bir branşta maç veya en yeni filmleri izleyebilir, ünlü bir sanatçının konserine gidebilirsiniz. Ben cumartesi Artvin Bel. maçında 350 kişilik salonda yaklaşık 1000 kişiyle izledim amatör lig maçını. Maçın sonuna kadar da nerdeyse kimse çıkmadı salondan hem de 70 sayılık farka rağmen. Geçen senelerde Tekel maçının özetinden sonra oyuncu taraftar eksikliğinden bahsediyordu. Anadolunun pek çok şehrinde fabrikaları olan-yad ellere satılmadıysa eğer- Tekel kalkıp İstanbul'da bir avuç kişiye maç yapıyor. Mesela Samsun' da olsa o takım taraftar belki avrupa mücadelesi verirdi.
Bu arada biz kazandık maçı:124-56
 
Sadece salon değil 10 bin kişilik salon gerekiyor minimum.

http://www.euroleague.net/euroleaguenew ... /2354/item

During this presentation Euroleague Basketball reiterated the importance of attaining stability for the clubs and the top competition so as to grow in the near future. With the new proposal Euroleague Basketball seeks to increase the arena capacity to a minimum of 10,000 spectators for those teams who hold a licence A contract, as well as encourage better television deals.

Euroleague' in sürekli bu standartı yükselteceğini ve NBA Europe organizasyonunun gerçekleşme olasılığını da düşünürsek, 15.000+ üzeri bir salon önemlidir ve bunun "arena" tipi localı olması önemlidir.

15binlik salon nasıl dolar sorusu hep gündemdedir. Aslında cevabı çok basittir ancak Aslantepe' de stadın yanında olmasının avantajını bir kenara bırakırsak, artık modern arenalar bir sürü seçeneğe sahip.

Örnek: Yeni yapılmakta olan Split Arena

http://i33.tinypic.com/mj5s41.jpg
http://i35.tinypic.com/r906pu.jpg
[youtube:2r051st3]http://www.youtube.com/watch?v=5nLpMs8SOME[/youtube:2r051st3]

Alt kat' ın 10 bin ve üst katın 5 binlik olacağını varsayarsak; üst kat komple karartılabiliyor. Yani bir anda salon 10 bin kişiliğe dönebiliyor. Peki 10 bin kişi de gelmedi, o zamane ne olacak. İşte Split Arena' da bu sorunda çözülmüş ve açılır kapanır raylı sistem koltuklar tasarlanmış alt kata. Yani seyirci sayısına bağlı olarak alt kat 5 bine hatta 2 bine kadar düşürülebiliyor.

Örnek verelim:

Galatasaray Cafe Crown-Erdemirspor maçı ve o gün futbol maçı yok. Arenanın üst katı karartılır ve alt katta koltuklar 2000-3000 bine ayarlanır.

Galatasaray Cafe Crown-F.Ülker basket maçı: 10 bin kişi geldi diyelim. Alt kat komple koltuklar açılır, üst kat karartılır.

Galatasaray Cafe Crown-CSKA Moskova maçı: 15 bin kişi geldi diyelim. Full salon açılır.

Bunun haricinde özellikle localardan gelen gelir altyapıya yöneltilir. Euroleague için mutlaka sağlam ve devamlı oyuncu yetiştiren bir altyapı şart.

Bu da yetmez tabi. Şovlar gerekiyor. Profosyonel bir ekip kurmak şart.
 
Biz burda stadımızı geleceği tartışalım duralım, adamlar zaten bizi euroleague almamaya kararlı.

Euroleague aldığı bir kararla efes pilsen ve fulkere garanti kontenjan veriyor. Bu kontenjan 9 takıma daha verilecek. diğer kalan 13 yer için 8 ülke federasyonun seçtiği takımlar, Eurocup şampiyonu ve 2 takım da ön eleme oynayarak gelecek. Yani biz şampiyon olsak da ön eleme oynıycaz. hemde 3 öneleme!
 
Can Akogul' Alıntı:
Biz burda stadımızı geleceği tartışalım duralım, adamlar zaten bizi euroleague almamaya kararlı.

Euroleague aldığı bir kararla efes pilsen ve fulkere garanti kontenjan veriyor. Bu kontenjan 9 takıma daha verilecek. diğer kalan 13 yer için 8 ülke federasyonun seçtiği takımlar, Eurocup şampiyonu ve 2 takım da ön eleme oynayarak gelecek. Yani biz şampiyon olsak da ön eleme oynıycaz. hemde 3 öneleme!

Kendi salonumuz olur ve ULEB' e üyelik gerçekleşirse durum değişir. Önce biz hazır olalım, ondan sonra gereken yapılır zaten.
 
Mithat Duran' Alıntı:
tabi seyirci faktörünü untmamak lazım.Adamlar işi çözmüş tamamen shov business bizle kıyaslayınca aradaki uçurumu görmemek mümkün değil.
En başta taraftar organizasyonunu ele alalım bizdeki gibi harala hürele yok nerde ve ne zaman bağıracaklarını ,hakemi nasıl baskı altına alacaklarını iyi öğrenmişler maçın en önemli anında seyirci bir saniye bile susmuyor ,bizde nasıl maç başlar bizimkiler bağırır sonra aradan 20 dakika geçer bağıranlar yarıya düşer son 1o dk. kimseden ses çıkmaz.
Sanırım geçen sene fener seyircisi Euroleage'in en iyi seyircisi seçilmişti.Bu kupaya katıldıktan sonra bizde de bu kültür oluşacaktır zamanla.Salon sorununun çözülmesi gerekiyor tabii en başta...
 
Nette yapılan oylamalara göre seçildi diye biliyorum :)

Yoksa salonun 10'da 1'inin dolu olduğu bir seyirciyi neye göre seçmiş olsunlar ki?

Bu arada bir anektot;

Geçen hafta Efes-BJK maçını 100 BJK'lı, dün Efes-FB maçını 300 FB'li dağılmış şekilde izledi. Bizim Efes maçını İpekçi'de diye katmıyorum geçen seneki de. Daçka maçını kaç kişi izledi diye de bir soru sormak istiyorum. Üstelik Türkiye Kupası rezaletinden sonra.

Biz alıştık da uzaklara gönderilmeye bazıları hayatta alışamaz diye düşünüyorum. Şu anda bile basketbola ilgi olarak çok üstünken salon ve Euroleague olduğunda neler olacağını tahmin bile edemiyorum.
 
Kerem SEÇER' Alıntı:
Nette yapılan oylamalara göre seçildi diye biliyorum :)

Yoksa salonun 10'da 1'inin dolu olduğu bir seyirciyi neye göre seçmiş olsunlar ki?

Bu arada bir anektot;

Geçen hafta Efes-BJK maçını 100 BJK'lı, dün Efes-FB maçını 300 FB'li dağılmış şekilde izledi. Bizim Efes maçını İpekçi'de diye katmıyorum geçen seneki de. Daçka maçını kaç kişi izledi diye de bir soru sormak istiyorum. Üstelik Türkiye Kupası rezaletinden sonra.

Biz alıştık da uzaklara gönderilmeye bazıları hayatta alışamaz diye düşünüyorum. Şu anda bile basketbola ilgi olarak çok üstünken salon ve Euroleague olduğunda neler olacağını tahmin bile edemiyorum.
Netteki oylara göre mi seçildi bilmiyorum.Ama sene başında resmi bir tören yaptılar gibi aklıma geliyor.
3 büyükler içinde en fazla basketbola ilgi (yetersiz olsa da) bizim taraftarımızda görünüyor.Fener maçları dışında salon belki hiç bir zaman dolmayacaktır ama salon ve Euroleage olursa ilgi hatırı sayılır biçimde artacaktır diye düşünüyorum.
 
Uzun zamandır eurulige takılmadım maç için,geçen gün yine bir maça denk geldim.

Madrid,Macabi maçı maç kafa,kafaya devam edince seyretmek için bahanem oldu.

Macabi pini'nin dönmesine rağmen sıkıntılarından kurtulamamış,takım oyunundan uzak bir görüntü sergilerken maçın ne zaman kopacağını tahmin etmeye çalışıyordum.

Öbür taraftan kadro olarak macabiden aşşağı gibi gözüksede,salon ve seyirci avantajını maç boyu rakibine hissettirmeyi bildi.

Tabi maçı seyredenler arasında efsanevi oyuncu zidane zidan olması daha farklı bir renk kattı ortama.

Macabide bizim eski dostları görünce gönlüm birazda macabi tarıfındaydı.Gaines maça bayağı hırslı başladı savaşçı ruhunu takıma hissettirdi.Taki belinden sakatlanana kadar dee ise yedek kalmayı sorun ediyor olacak ki!! surat bir karış benhce de oturuyor,bir gözlede pini ye bakıyordu.

Uzun süredir savunduğum basketbolun özerk hale gelmesini uygulayan Madrid ve Barcelona bu olayın meyvelerini toplamaya başlamış,biz ise hala bahçe arıyoruz.

Sonra biz ne zaman kupa göreceğiz diye bir,birimize hayıflanıyoruz,aslında çok basit önce salon sonra iyti bir yatırım karşılığını üç yıl sonra almaya başlarsınız.

Euro ligde oynayan bir Galatasaray'ı hayal etmeye devam edeceğiz ki!! bu çok üzüzcü.

Eğer Tuncay bey Beşiktaşa başkan olursa efesin kartalla birleşmesi söz konu olacak ki !!! bizden başaka ezeli rakiplerimiz o ligde oynayacak.
 
Yapılacak sudur.Turkiye liginde sampiyon olan Euroleague'e kesin gider.Final oynayan ise kontenjana bagli on eleme oynar veya gider.Ayni sampiyonlar ligi statusunde ki gibi olmali.Fenerbahce Efes Pilsen'e tanınan ayrıcalıklar kalkmalı.Bugun yarin GS Cafe Crown veya Telekom sampiyon olursa bu iki takımdan birisi mi Euroleague'e gidecek?Hayir o yuzden bu adaletsizlige Uleb-Euroleague sacmaligi bir son vermeli ve Sampiyonlar ligi statusunde oynanmalidir.Avrupa kupaları sadece Cska,Barcelona,Panathinaikos uzerinde oynanmamalıdır.Bir Danimarka,Ingiltere gibi ulkelerin Sampiyonlari da en azindan puan durumuna gore on eleme oynamalıdır.
 
Zamanında ULEB kurulurken onlara destek vermek yerine korkudan FIBA'nın yanında olduğumuz için şimdi ligimiz belli bir kaliteye sahip olsa da belirli sayıda kontenjanı alamıyoruz. Bazen karşına gelen fırsatları iyi değerlendireceksin. FIBA'nın yanında olmamız bize ne kazandırdı bilemiyorum. İspanya o zaman rest çekmişti mesela ama milli takımda bazında yine her türlü lobiye sahipler. E biz?
 
Danimarka veya İngiltere gibi basketbol kültürü hemen hemen hiç olmayan ülkele bu ligde boy göstermek için zerre kadar çaba harcamadıklarından alınmamaları daha isabetli olur.Şampiyonlar liginde herkesin olmak istemesinin sebebi ise paradır ve basketbolda bu kadar para olmadığını hepimiz biliyoruz.Zaten eurolig'deki takımlar belirlenirken basketbola yapacakları yatırım göz önünde tutuluyor.Avrupa'da başarı her yıl oyuncu değiştirme ile sağlanmaz.Mesela Beşiktaş şimdi şampiyon olmuş olsaydı kim bizi avrupada temsil etmesini isterdi ki?
Avrupa yer almanın koşulu sağlam bir organizasyon ve para.Görmekten sıkıldığımız takımlar bunu çok iyi yaptığı için oradalar.Ayrıca şuanda efes ve fener ligdeki tüm diğer takımlara göre daha iyi organize olmuş durumda.
 
Şu şartlarda şu rezil sponsorla zaten euroleague e gitmeyelim mümkünse.Zaten bu sponsorluk anlaşmasıyla elle tutulur bir başarı gelebileceğini düşünmüyorum.Avrupanın en iyi stadlarından birini yapıyoruz ve adı türk telekom arena olacakkken ve ciddi reklam ve sponsorluk anlaşması yapılmışken neden basketbolda da artık telekomla birleşmiyoruz.Adnan Polat ın bu konuya da eğilmesini bu kadar detaylı ve önemli bir anlaşma imzaladığı telekomla parkelerde savaşmak yerine birleşmelidir.Bu iki tarafın da kesinlike yararına olacaktır.Cafe crown a gelince yumruğu masaya vurup bana da fenere verdiğiniz kadar ya da ona yakın verin yoksa sözleşmeyi tanımam denmesi lazım.Türkiye'nin en büyük ve en çok taraftarına sahip klübe ve başkanına yakışan budur.Önce bunları halledelim, sonra euroleague i konuşuruz.
 
FIBA ve ULEB basketbolda boluculuk yapmaktadırlar.Basketbolun her turlu A'dan Z'ye gelisimini,maddi manevi bir cok seyi yok eden kuruluslardir bunlar.
Basketbolda para az diye Ingiltere,Danimarka ligindeki takımlari ust duzey yerlerde oynatmamak Basketbolun yayılmasını,gelismesini engeller ve bizler 3-5 ulke ile kendi aramızda maclar yapariz..Her sene en az bir kere CSKA Panathinaikos Cibona vs...
 
Anlatamadım sanırım Emir.Danimarka, Norve, İngiltere gibi basketbol kültürü var olmayan ülkelerde Eurolig'e girecek kadar yatırımı kimse yapmaz.Eğer illa bu ilkelerde olsun dersen önce bu ülkelerin altyapılar kurarak, salonlar inşa ederek başlangıç noktası oluşturması lazım.Yoksa Uleb'in görevinin gidip o ülkede basketbolu başlatmak değil, olanı geliştirmek olduğunu düşünüyorum.Bu ülkelerin basketbol umurlarında değilken neden sırf çeşit olsun diye bende 50 sayı farkla bitecek maçlar izleyim?
 

Üst