Bu biat muhabbeti nerden dilinize pelesenk oldu yav? Takımın başında bitirdiği 10 tam sezonun 8'inde şampiyon olmuş, Türk futbol tarihinin en büyük başarısını kazanmış, milli takıma gittiği her seferde bir yaraya dokunmuş ve ilklerini yaşatmış, Adana'nın köyünden çıkıp dünya futbolunun en büyük 3 takımından birine alnının teriyle geçmiş adama sabır, güven ve sevgi gösterilmeyecek de kime gösterilecek Igor Tudor'a mı? Şimdi Galatasaray basket takımının başına kulübe 30 yıl sonra ilklerini yaşatan Ergin Ataman'ın gelmesini istesek ne olacağız biatçı mı, çıkarcı mı, menfaatçi mi? Fatih hoca başarılıdır, başarısızdır orası ayrı, ki 4 sene FFP'yle boğuşup tek maliyetli transferini 8 milyonluk Luyindama'yla yapan adam bu 4 seneye 2 şampiyonluk sıkıştırdıysa benim ve istatistiklerin gözünde hala Galatasaray tarihinin tüm antrenörlerinin %90'ından daha başarılıdır. Biz oyun olarak 2011'deki kadar büyük fark yaratamadık ama eldeki ölçülerde 2 yıl üst üste şampiyon olduğumuz sezonkilerden daha kötü değiliz. Ki o kadrolardan Mariano-Fernando-Gomis-Belhanda gibi adamlar fiziken, Feghouli-Muslera gibi adamlar mental olarak eksildi. Eldeki tam 11 devre arası Berat eklemesiyle bence Trabzon'un da dahil 3 takımın gerisinde, Terim'le aynı isyanı gösteren Sergen hocanın çeyreği kadar cezayı zor almış, futbol tarihinde ilk defa bir adama hedefsiz videodaki küfüründen 2 maç ceza gelmiş, sezonun en önemli maçı 1 defaya mahsus rakip holiganlarla oynatılmış, son 10 yılın belki oyuncu karakteri anlamında en yumuşak Galatasaray'ı toplam kart sıralamasında ligin en çok görenleri arasında 4. sırayı almış. Oyun stili rakibi sindirmek olan Beşiktaş aynı listede 6, oyuncu yeteneksizliği nedeniyle çoğu pozisyonu illegal kesen, Serdar Aziz gibi cebinde 10 hafta sarı kart sınırında gezen bir adamla Fenerbahçe 8. sırada.
Hoca kendi taraftarı dışında kimin canını bu kadar yaktı bilmiyorum ama bu yıl onunla özel bir hesaplaşma olduğunu görmek için at gözlüklerini çok az indirmek yeterli. Başarısız olsun diye ekstra bir çaba harcandı, devre arası istediği 3 orta sahanın hiçbirinin alınmamasıyla yönetim tarafından katmerlendi, hocanın da bir türlü değiştiremediği nato mermer anlayışı ve garip tercihleriyle finallendi. Her şeye rağmen adaletin en azından ilk hecesini görebildiğimiz bir sezonda olsaydık bizim önümüzde uçup kaçmadan dolaşan rakiplerle çok daha başabaş bir son 8 haftaya girebilirdik. Hocayla derdi olanlar Galatasaray'ın yakasından düşecekse hoca gitsin ama aynı minvalde devam edip esas dertleri hocayla değil, daha korkuncu Galatasaray'sa bizi daha kötü günlerin de beklediği aşikardır. Hoca sene sonu teknik direktör olarak bıraksa iyi olur ama hala alacak nefesi varken Galatasaray'la bağı kopartılmamalı, öncekilerde olduğu gibi zor zamanda bizi kurtar diye yakasına yapışılacak bir pozisyona düşmemelidir. Açıklanan başkan adayları ya Koç'un maaşlı elemanları ya da lisenin vasıfsız evlatları. Gönlümden geçen hocanın güçlü bir yönetimle Galatasaray'a hizmet etmediği tek pozisyona geçmesidir ama inadını bildiğim için bu çarpık düzeni yıkana, en azından adaletsizlikte standartı getirene kadar çırpınacaktır. İnşallah bu süreçten Galatasaray bu yıl olduğunun aksine en az hasarla çıkar. Bizim tek derdimiz, tek menfaatimiz Galatasaray'dır. Ondan en sağlıklı şekilde çıkmak için işin en güçlü adamının arkasında durmak da biatçılık değil, akıllılık, gerçekçiliktir.