Gerçeklerle yüzleşmek!..

Dün gece Beşiktaş'tan tarihi fark yeyip, hâlâ Beşiktaş'ı elemenin hesaplarını yapanlar var!

Tarihi fark yedik, tarihi! Farkında mısınız?!

Bu şube çok ağır yenilgiler gördü ama, böylesini hiç görmedi!

Galatasaray taraftarı tarihi hezimetleri bile kanıksamış. "Olur böyle şeyler" deyip, geçiştirenler var!

Beşiktaş'ı elesen ne olur, elemesen ne olur?!

Elle tutulur iki-üç oyuncusu olan Beşiktaş'tan tarihi fark yiyen, tarihinin en pahalı kadrosuna sahip takımı, Efes Pilsen'e karşı ne yapar?

Kendinize sorun, Efes Pilsen'den iki maçta da tarihi fark yemek içinizi acıtmaz mı?

Düşünün ve kendinizi kandırmadan yanıt verin...
 
Benim için önemli olan bir takımı elemektir,fark yemek değil.Her takımın çok kötü bir günü olabilir.Bir musibet bin nasihatten iyidir.Önemli olan gerekli dersleri çıkarıp rakibi elemektir.
 
Ahmed selam!

Biraz abartmadınmı? Neyin hesabında olmamız gerekiyor?

Tabiki BJK yi eleyip Efes ile eşleşme hesabında olacağız!

Bu takım hala bir şey kaybetmiş değil, dünkü maç çok üzücüydü ama farkın sebebi takımın yenilgiyi kabul etmesinden sonra oyunu bırakmasıyla oldu!

GS sporcusu bunu yapamaz, yapmamalı, ama bu iş bitti elenelim gidelim tavrınıda GS taraftarı yapamaz!

Sonuna kadar destek olacağız, ve direneceğiz, çünkü ''GS nin olduğu her yerde umut vardır''!

BJK'Yİ ELEYİP EFES KARŞISINA ÇIKACAĞIZ VEDE ASLANLAR GİBİ MÜCADELE EDECEĞİZ!
 
Efes,Daçkayla antreman maçları yaptı.Eğer onlarla oymadığımız maçlarda arada sırada gösterdiğimiz inanılmaz şut yüzdemizi gösterebilirsek,onları şaşırtıp maç alabiliriz.Ha bu şekilde sadece 1 maç kaybedip,3 maç alabilirmiyiz?Zor hatta çok zor ama imkansız değil.Tarihin yazdığı ilk mucize olmaz bu yaptığımız.
Onun dışında bizim oyuncuları Efes serisinde taraftarın çok da etkileyeceğini sanmıyorum.O tip oyuncu değiller.Şuta dayalı oyuncular mücadeye değil çünkü.
 
Eyüp YILDIZ' Alıntı:
BJK'Yİ ELEYİP EFES KARŞISINA ÇIKACAĞIZ VEDE ASLANLAR GİBİ MÜCADELE EDECEĞİZ!
Eyüp bey,
Hüseyin ve Milo çıkarıldığında geriye kalan takım için her hangi bir taktik anlayış falan görebiliyor musun? Bir de Tolliver hakkında düşüncelerini gerçekten merak ediyorum. Bu adam basketbolu nerede öğrenmiş, ya da Türkiye Basketbol Ligini 5. sınıf bir lig zannedip küçümsüyor mu? Yoksa tatile gelmiş de hobi olarak üçlük atmak için mi oyuna giriyor?
 
Sevgili Eyüp,

Siz tarihi yenilgileri bile kanıksayacak raddeye gelmişsiniz.
Bu yenilginin sıradan bir yenilgi olmadığını görmüyorsunuz!
Takımın ne kaybettiğinin farkında değilsiniz.
Tarihi fark diyoruz, tarihi fark!
Daha ne kaybedeksiniz?!
Şimdi tepki vemezseniz, ne zaman vereceksiniz?!

Şube birilerinin elinde oyuncak olmuş, siz hâlâ Beşiktaş'ı elemenin hesaplarını yapın!

Kaybetmek bu şubenin iliklerine işlemiş, genlerine kadar!
Tarihi fark yerken gülebiliyorlar!
İflah olmaz bir "loser" olmuşlar.

Kazanmayı bilenler, kaybetmeyi kabul etmeyenlerdir!
Anlayana...
Nokta
 
Sevgili Ahmed!

Ben tarihi yenilgileri kabul edecek raddeye geldim evet!

Ama bunun senin yaptığın gibi ''teslimiyetçi, ve yıkıcı tavırları'' sahiplenmekten daha iyi olduğunu düşünüyorum!


Benim için onursuzluk sahada alınan sonuç asla değildir, tarihi farkla yenilmek asla değildir!

Bunun için sindiriyorum, hazım ediyor bünyem! Bilmem anlatabildimmi???

Benim ahlak anlayaşım çok daha farklı, takımını satmak, ihanet etmek, kasıtlı bir şekilde oynamamak vs.... bu davranışları ben kabullenemem, sindiremem!

Dünkü sonuç üzücü olmuştur benim için, ama bunun sorumluları sadece hatalıdır, bu hatalarınıda düzeltecektir!

DESTEK OLMAYA DEVAM EDECEĞİM!
YAPILAN HATALARIN DEĞERLENDİRMESİNİDE AKLI BAŞINDA BİR TARAFTAR OLARAK SEZON SONU YAPACAĞIM!

Önemli not: Belki bu cevabım, vede üslubum daha seninkine benzediği için anlaşılır olmuştur!
 
Ahmed Bey,

Bir tepki gösterilecekse sezon başında gösterilmeliydi, göstermeliydik.

Özyer'le devam edildiği gün kayıp bir sezon olarak görmeye başlamıştım zaten. Ardından da sezon boyunca bol miktarda hata görmeye devam ettik.

Bu düzenin değişmesi zor. Kongre içinde basketboldaki yönetim zaafiyetlerinin farkında kaç kişi vardır, bunlar nasıl değişir? Aklımda bunlar var.

Bakın, bayan basketbolda biz bu sezon başarısız olduk. Oynanan oyun olarak, yönetimsel bazdaki hatalarla başarısız olduk. Burada bayan bölümünde yazdıklarımdan dolayı ihaleyi Okan Çevik'e yüklemek istediğimi sananlar olabilir; ama bu sene başından itibaren takım olarak başarısız olduk demeye çalışıyorum. FIBA Cup her şeyin üstünü örttü, başarılı sezon gibi lanse edilmeye başlandı. Geçen sene kupa kazanamayan takım hepimizin gözbebeği olmuştu; ama bu sene öyle değil. Seneye de aynı tas aynı hamam devam edilecek gibi görünüyor.

Peki, taraftarların arasında ve kongrede kaç kişi bundan haberdar, camiada ağırlığı olan insanlar bu düzeni değiştirmeye uğraşırlar mı? Yoksa, yetersiz antrenörleri sportif nedenlerin çok dışında sebeplerle takımlarımızın başında görmeye devam edecek miyiz?

Ne yazık ki, taraftardan bu sıkıntıları aşmak adına bir reaksiyon beklemiyorum, bekleyemiyorum. Söylediklerinizi, düşüncelerinizi anlıyorum; ama yapılanma açısından baktığımızda öyle bir düzensizlik ve başıboşluk var ki, sıfırdan Galatasaraylı ya da değil; ama profesyonel bu işi bile insanlarla bir yendiden yapılanmaya gidlmedikçe durum zor değişir.
 
Çok sinirliyim dün geceden sonra bişeyler yazmak için sinirimin geçmesini bekledim.Dün bizler için tam anlamıyla bir utanç gecesiydi.Bu utancın bir benzerini FB ye 6-0 yenildiğimiz maçtan sonra yaşamıştım ama bence bu daha ağır bir hezimet sen tarihinin en iyi kadrosunu kurmuşsun 3 tane doğru düzgün oyuncusu olmayan beşiktaşa yeniliyorsun evet yenilebilirsin ama 42 sayı fark yiyemezsin bunun adı lakayıtlıktır bunun adı üstündeki formanın ne olduğunun farkında olmamaktır.Çok ağırdır böyle yenilgiler.Bu takımın kimyası sene başında yanlış kuruldu bu takım karakter itibariyle çok kolay dağılan bir takım bu takımı kuranda sevgili Murat Özyer ona da selam olsun...
Bu takımın oyuncuları 1 2 si dışında loser olmuşlar 42 sayı fark yerken bile hala gülümsüyorlar ben sahada 42 sayı fark yiyecem benim oyuncum sahada 42 sayı fark yiyecek ben taraftarımın bana inananların suratına bakamam.Biz bunu bu sene ilk defada yaşamadık bu sene bize bunu çok yaşattılar.Buducnost maçlarını unutmadık.

Bu takımın oyuncuları tek tek belki iyi oyunculardır.Ama Bu takımın oyuncuları takım olamamıştır.Bu takımın oyuncuları birbirine kenetlenmeyi takım olmayı maalesef ki öğrenememiştir.Çok yanlış bir kimyayla kuruldu bu takım maalesef...Bu sene bunun acısını biz çok yaşadık.

Bu takım belki Galatasaray tarihinin en pahalı kadrosudur ama bu takım 1 2 oyuncusu dışında Galatasaray takımının En VURDUMDUYMAZ kadrosudur.maalesef ki bunu söylemek zorundayım bu kadro 1 2 oyuncu dışında Galatasaray tarihinin EN RUHSUZ takımıdır maalesef çok üzgünüm.
Geçen seneki oyuncular Belki Bu kadar yetenekli bir kadro değildi bu kadar pahalı oyuncular değillerdi ama kesinlikle bu takımdan çok daha yürekli oyunculardı.Gerald Fitchli Burak sezginli Mithat demirelli o vasat kadro bile bunlar kadar vurdumduymaz bişeyleri kanıksamış bir kadro değildi.Hatta daha ileri gidiyorum halil ünerin son senesindeki kadro bile Malik Dixonlı Desean Hadleyli umut yeniceli Kadro bunlar kadar pahalı değildi bunların belki yarısından az bütçeyle kurulmuştu ama bunlardan çok daha fazla yürekliydiler

hiç bir sporcu hiç bir koç hiç bir idarecinin Galatasaray taraftarına böyle bir utancı yaşatmaya hakkı yoktur

Son sözüm o gün sahaya Galatasaray forması üzerinde türkiyenin 4 bir yerinden Galatasaray taraftarı olan aslan gibi savaşan liseli basketbolcuları koyduğun takdirde bile bu fark yenmezdi

Son olarak eyüpe katılıyorum.Ne yapılacaksa ne söylenecekse sene sonu beklenmelidir sene sonunda organize şekilde gereken tepkiyi veririz

Şu güne kadar basketbolda istikrar adına hiç bir kadronun sil baştan yapılmasını istemedim ama bu sene bittiğinde bu kadro 3 4 oyuncusu dışında sil baştan yapılmalıdır ki.Bu vurdumduymazlık bu ruhsuzluk gelecek senelere yeni oyunculara sirayet etmesin
 
Neresinden bakarsanız bakın dünkü mağlubiyetin tutulacak yanı yoktur.
Şerefli mağlubiyetler vardır hani oynarsın da olmaz, sen iyi savunursun da onlar sürekli atar.Dün gece böyle değildi saha da maç bitsin diye duran oyuncular vardı.
Bu mağlubiyet bizi yıprattı hem de çok.
 
Burak Barut' Alıntı:
Neresinden bakarsanız bakın dünkü mağlubiyetin tutulacak yanı yoktur.
Şerefli mağlubiyetler vardır hani oynarsın da olmaz, sen iyi savunursun da onlar sürekli atar.Dün gece böyle değildi saha da maç bitsin diye duran oyuncular vardı.
Bu mağlubiyet bizi yıprattı hem de çok.
Bu sene yenildiğimiz maçların %80 inde böyle oldu.Bu oyuncuların ve koçun vurdumduymazlığıdır tamam rehavete girersin maçı kaybedebilirsin ama 42 sayı farkla maç kaybedilmez insan utanır.dediğim gibi bu takım Galatasaray tarihinin en pahalı ama en vurdumduymaz takımıdır.Ya insan kendini yırtar savaşır yerlere atlar maçı kaybeder ona kimse bişe demez zaten öyle bir takımda 42 sayı fark yemez.Sen kimyacısın burakcım bu takımın kimyası %0 aralarında zerre kadar uyum yok herkes ayrı telden çalıyor.Takım değil bunlar takım...Bir çoğu bireysel anlamda iyi oyuncu olabilir bunlar takım değil.

Şimdi sana bir soru sence Bu oyuncular takım mı olamadı yoksa Koçları bunları takımmı yapamadı.Bence sene başından beri iki koçta bu oyuncuları bir takım haline getiremedi.Tamam belki kolay iş değildi ama bu kimyada takım kuruyorsan bunları takım yapabilecek bir koç getirirsin başlarına...

Bu yüzden diyorum ki 3 4 oyuncu dışında şube dağıtılsın masöründen yardımcı antrenörüne kadar herşey değişsin.sponsor değişsin.Şube başkanı değişsin herşey değişsin güçlü bir oluşumla yeni sezonda yeni bir sayfa açalım.Çünkü bu oyuncular bu staff alışmış bazı şeyleri kanıksamış.Bunlar artık onlara normal gelmeye başlamış bazı şeyler hepsine sirayet etmiş
 
Kimya demişken Hosley bu takımın kimyasını tamamen bozuyor.Hatta alt üst ediyor.2 güzel smaç basıyor diye bize rehin aldı açıkcası.
Onur Yavuz abinin çok güzel bir sözü vardı,
Geçen sene gelmedi şampiyonluk gitti,Bu sene geldi Şampiyonluk gitti.
 
Burak Barut' Alıntı:
Kimya demişken Hosley bu takımın kimyasını tamamen bozuyor.Hatta alt üst ediyor.2 güzel smaç basıyor diye bize rehin aldı açıkcası.
Onur Yavuz abinin çok güzel bir sözü vardı,
Geçen sene gelmedi şampiyonluk gitti,Bu sene geldi Şampiyonluk gitti.
Evet maalesef hosley denilen oyuncu mixer.Gurovic belki süper oynamıyordu ama bu takımın kimyasını bozmuyordu
 
Eyüp YILDIZ' Alıntı:
Sevgili Ahmed!

Ben tarihi yenilgileri kabul edecek raddeye geldim evet!

Ama bunun senin yaptığın gibi ''teslimiyetçi, ve yıkıcı tavırları'' sahiplenmekten daha iyi olduğunu düşünüyorum!


Benim için onursuzluk sahada alınan sonuç asla değildir, tarihi farkla yenilmek asla değildir!

Bunun için sindiriyorum, hazım ediyor bünyem! Bilmem anlatabildimmi???

Benim ahlak anlayaşım çok daha farklı, takımını satmak, ihanet etmek, kasıtlı bir şekilde oynamamak vs.... bu davranışları ben kabullenemem, sindiremem!

Dünkü sonuç üzücü olmuştur benim için, ama bunun sorumluları sadece hatalıdır, bu hatalarınıda düzeltecektir!

DESTEK OLMAYA DEVAM EDECEĞİM!
YAPILAN HATALARIN DEĞERLENDİRMESİNİDE AKLI BAŞINDA BİR TARAFTAR OLARAK SEZON SONU YAPACAĞIM!

Önemli not: Belki bu cevabım, vede üslubum daha seninkine benzediği için anlaşılır olmuştur!


Olur da; birgün doğru adımlar atılır; 10-15 yıl sonra falan Galatasaray-Beşiktaş final serisi oynarsa; saçları hafif beyazlamış; belki biraz daha kilo almış Kaan Kural; tecrübeli bir yourumcu olarak; genç nesile; Galatasarayın tarihinde Beşiktaş karşısında aldığı en farklı mağlubiyetteki anılarını anlatacak. Kimse kusura bakmasın, Galatasaray; yarısı kadar bütçeli; onu da ödemeyi beceremeyen bir takımdan 42 sayı fark yemiştir; ve bu fark ; sadece bugüne değil; tarihe de bir not oalrak düşülmüştür.

Bu mağlubiyet; Galatasaray başkanına tarihi bir sorumluluk yüklemiştir. Galatasaray; sponsorundan; abisine ; dayısına halasına; Galatasaray üzerinden kendi operasyonlarını yürütmeye kalkan bütün unsurları şiddetle tasfiye edip; yeni ve profesyonel; kongre koridorlarından; futbolcu transferinden uzakta bir yapılanma tesis etmelidir. Lakin; içinde bulunduğumuz görüntü, yöneticisinden koçuna, taraftarına " Ya ; ne oalcak 2 oyuncu alırız ; susar herkes" zihniyetinden doalyı bu durumun becerilemeyeceğini gösteriyor. Öyle ya; seneye Erman Kunter; veya da Sebahattin Kart biraz bastırırsa; Murat Didin gelir; herşey güllük gülistanlık olur; biz yine şampiyonluk şarkıları söyleriz 2 ay kadar kurulan kadroların; hangi arkaplanlarla kuruldukalrına bakmadan; ondan sonra kaldığımız yerden devam ederiz; nbdl'den oyuncu istatistiklerine bakıp; hocalar almayınca onları salaklıkla suçlamaya...

Acı ama gerçek; bu mağlubiyet, öyle " ya ne oalcak ; 4. maçı alırız ; olur biter" ile geçiştirilebilecek bir mağlubiyet değildir; bu mağlubiyet; Galatasarayın basketbol zihniyetinin açık şekilde iflas ettiğinin ilanıdır.
 
Dün alınan 42 sayılık mağlubiyet sadece sıradan bir yenilgi veya hata olarak geçiştirilemez. Ünsal Abi'nin dediği gibi bu tarihe geçmiştir. 42 sayılık bir mağlubiyet alınırken sahada oyuncuları bunu umursamayan bir takım kimse kendini kandırmasın şampiyonluktan söz edemez. Biz bu takımdan ilk önce mücadele etmelerini ve pes etmemelerini bekledik. Ama Burak ve Can Abi'nin de yazdığı gibi bize bu sene yaşattıkları ilk olay değil bu...
 
Ufak bir not : Beşitaş'ın son 18 yıldaki en farklı 3. galibiyeti... Belki daha öncesine de gidiyordur; ben son 18 yılın datalarına sahibim.
 
96 senesinde play-off çeyrek finalinde Darüşşafaka'ya karşı alınan 74-116'lık bir Fenerbahçe galibiyeti var. 42 sayılık bir fark tıpkı bugün olduğu gibi.. Bunun haricinde son 15 yılda play-off'larda alınan 40 sayılık bir galibiyet yok.

98-99 sezonunda Efes çeyrek finalde Tuborg'u 95-56 ile geçmiş, 39'da kalmış fark.

95 senesinde Fenerbahçe Oyak'ı 79-43 yenerken 36 sayılık bir fark oluşmuş. 2003'de çeyrek finalde Efes Beşiktaş'ı 93-57 geçerken yine 36 sayılık bir fark oluşmuş.
 
Gerçeklerle yüzleşe yüzleşe bir hal olduk.Ama bir türlü bu gerçekleri bir Allah'ın kulu görmedi.Artık göstermenin zamanı gelmiştir.En yakın Ayhan Şahenk'deki maça bu tepkilerimizi protestolarla,pankartlarla yani bir şekilde göstermemiz lazım.Yoksa biz böyle hezimetler daha çok görürürüz.
 

Üst