Işıl Alben

Ağır ithamlardan neyi kastediyorsunuz. İmza attıktan sonra kalmak istiyorum demesini mi eleştirmek yoksa bu kadar simge bir isim olmuşken erken imza atarak sezon sonunu beklememesini eleştirmek mi ?

Yönetimi zaten dışarıda bırakıyorum.
 
Ağır ithamlardan neyi kastediyorsunuz. İmza attıktan sonra kalmak istiyorum demesini mi eleştirmek yoksa bu kadar simge bir isim olmuşken erken imza atarak sezon sonunu beklememesini eleştirmek mi ?

Yönetimi zaten dışarıda bırakıyorum.


Mantıksal olarak dediklerinde haklısın Okan. Bu anlamda sana kızılması garip olur bence. Kaldı ki görüşlerin de senin görüşündür.

Ama senin de atladığın parametre, bahsettiğimiz kişinin Işıl olması:) Yani Işıl bu muameleye her sezon maruz kalıyor. Hatta 2 sene önce EL F8'i evimizde, yani İstanbulda oynanmıştı. F8 esnası Işıl'a iki kulüp ciddi teklifte bulundu hatta Önder de burada yazmıştı -Işıl'a teklifler var- diye. Burda çoğu kişi "yaw he he!" demişti. Ki aynı mantık yöneticilerde de vardı. Işıl ne zaman gideceğim dese (ki kızın aslında yurtdışında da bir sezon oynayayım hissi var) "Ya Işıl'dan bahsediyoruz iki azarlarız ıııı GS ııı sen efsanesin Dişi MEtin Oktay ııııı deriz tamam!" modundaki rahatlığı da vardı.

Bugün başka bir başlıkta da yazdım. 1 ay önce -bak 1 ay önce diyorum- EL şampiyonu olmadan UMMC'yi yenmeden 3 saat önce KAdın basketbolu takip eden herkesin bildiği bir şey vardı. Önümüzdeki sezon GS kadın basketbolunda belki Bahar olacak. Işıl Alba Nevriye Sancho hepsi gidiyor. Şimdi durum böyleyken ve kadın basketbolun tüm pazarı orada dönerken sana teklif geldiğinde (ki kulübün aldığı kararı biliyorsun)

"durun bizim kulüpte işler belli olmaz 2 saat sonra UMMC'ye bir çakarız ardından gelir döner bir de FB'ye gömeriz EL şampiyonu oluruz. Yahu bir de işler iyi gider lig şampiyonu da olursak GS yönetimi hasbelkader biraz bütçe ayırabilir ben onu bekleyeyim ona göre size haber vereceğim!!" mi deseydi?

Vallah yazarken gülerek yazdım okurken saçma geldi:)) Ama dediğim gibi durum bu yani. Sen mantıken haklı olsan da işte bazı parametreleri atlıyorsun sorun o. Yoksa Işıl için öyle düşünmüşsün böyle düşünmüşsün derdim değil. Nelerini gördüm. Şu an heyoo süper aslan laflarını da ciddiye almıyorum o yüzden :)

Not: Işıl tut ki yurtdışına gitti bir sene sonra geri döndü. Ne farkeder? Işıl kaybeder mi kalbimizdeki ışıltısını? Metin Oktay değil midir kalbimizin en önemli köşesine koyduğumuz GS'lı? Ve o Metin Oktay da gitmedi mi 1 sezon Palermo'ya? VE aynı şekilde geri dönüp devam etmedi mi kaldığı yerden kupaları kaldırmaya :))
 
Ağır ithamlardan neyi kastediyorsunuz. İmza attıktan sonra kalmak istiyorum demesini mi eleştirmek yoksa bu kadar simge bir isim olmuşken erken imza atarak sezon sonunu beklememesini eleştirmek mi ?

Yönetimi zaten dışarıda bırakıyorum.

Bak kardeş; Yönetimi dışarıda bırakmanız zaten olayı tam olarak anlamadığınızdan kaynaklanıyor, peki neden dışarıda bırakıyorsunuz ? Yönetim işin zaten başından beri içinde ama kadın takımımızı GALATASARAY SPOR Kulübünün dışındaymış gibi umursamayıp nasıl olsa başaramazlar havasıyla hareket ettiler taki Euroleague,de Ev Sahibi EKA takımını yerle bir edip Finalde FB,yi eze eze yenerek ŞAMPİYON oldu e tabii doğal olarak gündeme oturdu.Bir anlamda Yönetimin hesaplarını alt üst etti takımımız. Eleştirenler Özellikle IŞIL,ı Cinsiyet ayırt etmeksizin kendi yerlerine koysunlar ilgilenen yok,fedakarlık desen tek taraflı Sporculardan beklenmiş nasıl olsa aynı şey bu senede olacaktır gibi doğal olarak kendi geleceğini düşünmüş buda en doğal hakkı. Umarım anlatabilmişimdir; Hala aynı düşüncede olacaksanız sizin yönetimi dışarıda bırakmanızı art niyetinize bağlayacağım ( Buda Benim Düşüncem ) :D
 
Oncelikle kadın basketbolunda Avrupa'da takımlar transferlerini Nisan ayına kadar bitiriyor ve kadrolarını şekillendiriyorlar, futboldakiyle karşılaştırmayın bu durumu, onu not olarak ekleyip bahsedeyim biraz bildiklerimden.

Işıl defalarca kendisine teklifler olduğunu belirterek şube yöneticilerimize bu tekliflerin varlığından bahsedip doğal olarak sözlü de olsa teklif beklerken dalga geçer gibi her defasında bütçemiz belli değil, durumumuz ne olur bilmiyoruz cevapları karşısında sezon sonu ne olacağı belli olmadığı için başka takıma imza atmak zorunda kalmıştır. Kendisi Kursk ile imzalamasa muhtemelen o yol kapanacaktı Kursk başka bir oyuncu alacaktı, ya da başka bir takım da onunla ilgilenirken o takımlar da kadro planlamalarını Işıl'dan gelecek habere göre yapıyorlar ve süre veriyorlar oyuncuya. Murat Özyer'in düşüncesi zaten F8'de bizim takımdan bir halt olmaz, ligde de gene Fenerbahçe'ye eleniriz, takımdaki küçülme kararı değişmez, Işıl'a da şu an aldığı parayı sezon sonu teklif ederiz kalırsa kalır giderse gider olduğu için takımın şampiyon olması tüm planları alt üst etmiştir. Sarayın Sultanları o şampiyonluklarla yönetimi çok zor duruma düşürmüştür, bunun için oyuncuların özür borcu var yönetime ve Özyer'e! Yahu biz Işıl'ın yerine zaten başka oyuncu bakıyorduk o dönemler küçülmeye yönelik 2 genç guard vardı listede bunu bilin öncelikle. Ayrıca Işıl'ın başka takımla imzalama durumunu, dolayısıyla teklif beklediği durumunu niye sadece Özyer ve Arıboğan biliyordu? Niye bu durum başka yerlere iletilmedi sezon sonu bütçemiz ne olur bu kıza bir cevap verelim denilmedi bunları bir düşünün derim. Kabaca yaptığıım bir hesapla Işıl'ın 3 senelik olası imzası o dönem imzalasaydı Galatasaray'ın kasasından 3 senede atıyorum 600 bin euro çıkacaksa, F8 sonrası Kursk'a da verilecek olası bir bonservisten sonra yaklaşık 1m euro ödemek zorunda kalacağız, yaklaşık 1 trilyon zarar edeceğiz ve kadın basketbolu için bütçemizi de düşünürsek çok büyük bir paradan bahsediyoruz. Buna sebep olan kişi o zarara rağmen de görevden alınmıyorsa şube için yönetim anlamında umudumu tamamen kaybedeceğim son olay olur.
 
Guzel abiler kardesler.Uzun suredir herkes yogun bir tartisma uzerinde.Suclu veya hatali kimse yok herkes kendi fikrini ortaya koyuyor.Bukadar super bir sezon yasamisken birakin tadini cikartip guzelliklerinden bahsedelim.Olumsuzluklari daha yumusak bir sekilde masaya yatiralim.Biz bu sezon yasanmayacak mutluluklari yasadik cok sukur.Birbirimize dusmeden saygiyi kusur etmeden guzelce forumumuzu degerlendirelim.
 
Oncelikle kadın basketbolunda Avrupa'da takımlar transferlerini Nisan ayına kadar bitiriyor ve kadrolarını şekillendiriyorlar, futboldakiyle karşılaştırmayın bu durumu, onu not olarak ekleyip bahsedeyim biraz bildiklerimden.

Işıl defalarca kendisine teklifler olduğunu belirterek şube yöneticilerimize bu tekliflerin varlığından bahsedip doğal olarak sözlü de olsa teklif beklerken dalga geçer gibi her defasında bütçemiz belli değil, durumumuz ne olur bilmiyoruz cevapları karşısında sezon sonu ne olacağı belli olmadığı için başka takıma imza atmak zorunda kalmıştır. Kendisi Kursk ile imzalamasa muhtemelen o yol kapanacaktı Kursk başka bir oyuncu alacaktı, ya da başka bir takım da onunla ilgilenirken o takımlar da kadro planlamalarını Işıl'dan gelecek habere göre yapıyorlar ve süre veriyorlar oyuncuya. Murat Özyer'in düşüncesi zaten F8'de bizim takımdan bir halt olmaz, ligde de gene Fenerbahçe'ye eleniriz, takımdaki küçülme kararı değişmez, Işıl'a da şu an aldığı parayı sezon sonu teklif ederiz kalırsa kalır giderse gider olduğu için takımın şampiyon olması tüm planları alt üst etmiştir. Sarayın Sultanları o şampiyonluklarla yönetimi çok zor duruma düşürmüştür, bunun için oyuncuların özür borcu var yönetime ve Özyer'e! Yahu biz Işıl'ın yerine zaten başka oyuncu bakıyorduk o dönemler küçülmeye yönelik 2 genç guard vardı listede bunu bilin öncelikle. Ayrıca Işıl'ın başka takımla imzalama durumunu, dolayısıyla teklif beklediği durumunu niye sadece Özyer ve Arıboğan biliyordu? Niye bu durum başka yerlere iletilmedi sezon sonu bütçemiz ne olur bu kıza bir cevap verelim denilmedi bunları bir düşünün derim. Kabaca yaptığıım bir hesapla Işıl'ın 3 senelik olası imzası o dönem imzalasaydı Galatasaray'ın kasasından 3 senede atıyorum 600 bin euro çıkacaksa, F8 sonrası Kursk'a da verilecek olası bir bonservisten sonra yaklaşık 1m euro ödemek zorunda kalacağız, yaklaşık 1 trilyon zarar edeceğiz ve kadın basketbolu için bütçemizi de düşünürsek çok büyük bir paradan bahsediyoruz. Buna sebep olan kişi o zarara rağmen de görevden alınmıyorsa şube için yönetim anlamında umudumu tamamen kaybedeceğim son olay olur.

( Sarayın Sultanları o şampiyonluklarla yönetimi çok zor duruma düşürmüştür, bunun için oyuncuların özür borcu var yönetime ve Özyer'e! )
ADMIN; Bu yorumun bu bölümünü bile anlayamayacak kişiler olabileceğini maalesef tahmin edebiliyorum, Murat ÖZYER,e gelince daha öncede yazdım o Sosyal Medya ve Ekran Şarlatanı. Normalde bu zaaflarını Yönetimde biliyordur ama sanırım o görevde torpilli olarak bulunduğuna kanaat getirdim.Genel anlamda takımlarımız bu yönetime ve Murat ÖZYER gibilere ( çok fazla ) net söylüyorum <=-P
admın
 
Gitse de kalsa da Işıl bizimdir, bizdendir.

Zamanında yaptığı fedakarlıkları düşününce O´nun Galatasaraylılığını sorgulamak, eleştirmek en hafif tabirle ayıptır.
 
Işıl yerine koyun kendinizi tüm transfer pazarlıklarının döndüğü bir turnuvaya gidiyorsunuz ve yönetimden kimse yanınızda gelmiyor. Etkisiz bir eleman var başınızda. İstanbul'dan gelen haberlerde şubenin durumu iç açıcı değil. Sonra ne oluyor finale kalıyorsunuz ve sadece 1 kişi geliyor İstanbul'dan. Karşı tarafa bakıyorsun tam kadro Rusya'da. Işıl ne yapsın?
 
Taraftarlik misyonumuzu yerine getirirken tabii ki bazi "mit"ler olusturacagiz. Fakat genel kaninin aksine dusuncelere sahip olan ve bunu uygun bir uslupla sunabilen insanlara karsi daha saygili olunmali.
Gsbasket boyle bir olusum degildi, gudusel olarak basariyi paylasma talebi ve zor zamanlarinda ona sadece biz sahip cikmistik vurgusunu yapma istegi, maalesef ki kendisi gibi dusunmeyen insanlara karsi saldirgan bir tavir sergilenmesine sebep oluyor, gercekten hos degil.

Isil kisisel olarak da tanidigim ve Galatasarayli kimligiyle diger sporcularimizdan ayrilan bir isim benim nazarimda.
Genel olarak Isil ile ilgili yasadigimiz sureci, onun acisindan degerlendirirsek eger, sube yonetiminin ve hatta taraftarin ilgisizligi yuzunden boyle bir tercih yaptigi sonucuna varabiliriz.
Iki ay once atmis oldugu imzada kendisine gore hakli sebepleri oldugu asikar, yalniz diger tarafta ise sikayetci oldugu odaklar ve sartlarin da degismedigi ortada.
Yani Nisan ayi itibariyle keyifli bir sevgi seli yasaniyor olsa da, kisa bir zaman zarfi icinde bircok taraftarin azminin sureksiz oldugu ve gelecek sezon yine iki haneli seyirci ortalamalarinin onunde lig maclarina cikacagimiz kimse icin surpriz degil. Diger taraftan, ilgisizligiyle elestirilen ve belirsiz bir ortam yaratmakla suclanan yonetici guruhun da degismeyecegini gormek icin kahin olmaya gerek yok. Yani gunun sonunda, ustu ortulmus gibi gorunse de, Isil'in rahatsiz oldugu tum hususlar devam etmektedir.

Bundan sonrasi icin kulubun neler yapacagini bilmiyorum, ustlerinde olusan yogun baski sebebiyle muhtemelen onemli harcamalar yapip, o kontrati geri satin alacaklar. Fakat "ayni tas, ayni hamam" sekliyle tabir edebilecegimiz duzen ise istikrarini koruyacak, yani elimizde havaya sacilan anlamsiz bir israf daha kalacak. Idare goreviyle sorumlu kisiler mutlaka bunun hesabini yapiyordur.

Fakat beni ilgilendiren kismi daha cok Gsbasket icerisinde yasanan anlamsiz bir saldirgan tutumun varligidir. Sevgili arkadaslar, buradaki herkes daha basarili ve guclu bir Galatasaray gormek isterken, sirf sizin kutsaliniza ayni sizin gibi yaklasmadigi icin degisik imalarla onlara yuklenmemelisiniz, zira kisisel tatmine ihtiyac olan noktalarda, kimse Isil'in arkasinda durmazken, sizin onu savundugunuz gercegini hatirlamak zaten yeterli olacaktir.

Saygilar
 
Mantıksal olarak dediklerinde haklısın Okan. Bu anlamda sana kızılması garip olur bence. Kaldı ki görüşlerin de senin görüşündür.

Ama senin de atladığın parametre, bahsettiğimiz kişinin Işıl olması:) Yani Işıl bu muameleye her sezon maruz kalıyor. Hatta 2 sene önce EL F8'i evimizde, yani İstanbulda oynanmıştı. F8 esnası Işıl'a iki kulüp ciddi teklifte bulundu hatta Önder de burada yazmıştı -Işıl'a teklifler var- diye. Burda çoğu kişi "yaw he he!" demişti. Ki aynı mantık yöneticilerde de vardı. Işıl ne zaman gideceğim dese (ki kızın aslında yurtdışında da bir sezon oynayayım hissi var) "Ya Işıl'dan bahsediyoruz iki azarlarız ıııı GS ııı sen efsanesin Dişi MEtin Oktay ııııı deriz tamam!" modundaki rahatlığı da vardı.

Bugün başka bir başlıkta da yazdım. 1 ay önce -bak 1 ay önce diyorum- EL şampiyonu olmadan UMMC'yi yenmeden 3 saat önce KAdın basketbolu takip eden herkesin bildiği bir şey vardı. Önümüzdeki sezon GS kadın basketbolunda belki Bahar olacak. Işıl Alba Nevriye Sancho hepsi gidiyor. Şimdi durum böyleyken ve kadın basketbolun tüm pazarı orada dönerken sana teklif geldiğinde (ki kulübün aldığı kararı biliyorsun)

"durun bizim kulüpte işler belli olmaz 2 saat sonra UMMC'ye bir çakarız ardından gelir döner bir de FB'ye gömeriz EL şampiyonu oluruz. Yahu bir de işler iyi gider lig şampiyonu da olursak GS yönetimi hasbelkader biraz bütçe ayırabilir ben onu bekleyeyim ona göre size haber vereceğim!!" mi deseydi?

Vallah yazarken gülerek yazdım okurken saçma geldi:)) Ama dediğim gibi durum bu yani. Sen mantıken haklı olsan da işte bazı parametreleri atlıyorsun sorun o. Yoksa Işıl için öyle düşünmüşsün böyle düşünmüşsün derdim değil. Nelerini gördüm. Şu an heyoo süper aslan laflarını da ciddiye almıyorum o yüzden :)

Not: Işıl tut ki yurtdışına gitti bir sene sonra geri döndü. Ne farkeder? Işıl kaybeder mi kalbimizdeki ışıltısını? Metin Oktay değil midir kalbimizin en önemli köşesine koyduğumuz GS'lı? Ve o Metin Oktay da gitmedi mi 1 sezon Palermo'ya? VE aynı şekilde geri dönüp devam etmedi mi kaldığı yerden kupaları kaldırmaya :))

Sühan abi öncelikle sonunda uzlaşmacı ve ayrıştırıcı olmayan bir üslupla yazan birinin bana cevap vermesi çok memnun etti tsk ederim.

Işılın fedakarlıkları tabi ki inkar edilemez geçmişte. Ben sadece bu imzaya kafayı taktım bunu da anlatmaya çalıştım. Yönetimin yanlışların da zaten hepimiz hemfikiriz.

Aklımda ki soru işaretlerini giderdiğin için ayrıca tsk ederim.
 
Bak kardeş; Yönetimi dışarıda bırakmanız zaten olayı tam olarak anlamadığınızdan kaynaklanıyor, peki neden dışarıda bırakıyorsunuz ? Yönetim işin zaten başından beri içinde ama kadın takımımızı GALATASARAY SPOR Kulübünün dışındaymış gibi umursamayıp nasıl olsa başaramazlar havasıyla hareket ettiler taki Euroleague,de Ev Sahibi EKA takımını yerle bir edip Finalde FB,yi eze eze yenerek ŞAMPİYON oldu e tabii doğal olarak gündeme oturdu.Bir anlamda Yönetimin hesaplarını alt üst etti takımımız. Eleştirenler Özellikle IŞIL,ı Cinsiyet ayırt etmeksizin kendi yerlerine koysunlar ilgilenen yok,fedakarlık desen tek taraflı Sporculardan beklenmiş nasıl olsa aynı şey bu senede olacaktır gibi doğal olarak kendi geleceğini düşünmüş buda en doğal hakkı. Umarım anlatabilmişimdir; Hala aynı düşüncede olacaksanız sizin yönetimi dışarıda bırakmanızı art niyetinize bağlayacağım ( Buda Benim Düşüncem ) :D

Yönetimin yanlışlarında hemfikir olduğumuz için yönetim hakkında yazmıyorum o yüzden dışarıda bıraktığımı belirtmek istedim. Düşüncenize saygı duyarım.
 
Oncelikle kadın basketbolunda Avrupa'da takımlar transferlerini Nisan ayına kadar bitiriyor ve kadrolarını şekillendiriyorlar, futboldakiyle karşılaştırmayın bu durumu, onu not olarak ekleyip bahsedeyim biraz bildiklerimden.

Işıl defalarca kendisine teklifler olduğunu belirterek şube yöneticilerimize bu tekliflerin varlığından bahsedip doğal olarak sözlü de olsa teklif beklerken dalga geçer gibi her defasında bütçemiz belli değil, durumumuz ne olur bilmiyoruz cevapları karşısında sezon sonu ne olacağı belli olmadığı için başka takıma imza atmak zorunda kalmıştır. Kendisi Kursk ile imzalamasa muhtemelen o yol kapanacaktı Kursk başka bir oyuncu alacaktı, ya da başka bir takım da onunla ilgilenirken o takımlar da kadro planlamalarını Işıl'dan gelecek habere göre yapıyorlar ve süre veriyorlar oyuncuya. Murat Özyer'in düşüncesi zaten F8'de bizim takımdan bir halt olmaz, ligde de gene Fenerbahçe'ye eleniriz, takımdaki küçülme kararı değişmez, Işıl'a da şu an aldığı parayı sezon sonu teklif ederiz kalırsa kalır giderse gider olduğu için takımın şampiyon olması tüm planları alt üst etmiştir. Sarayın Sultanları o şampiyonluklarla yönetimi çok zor duruma düşürmüştür, bunun için oyuncuların özür borcu var yönetime ve Özyer'e! Yahu biz Işıl'ın yerine zaten başka oyuncu bakıyorduk o dönemler küçülmeye yönelik 2 genç guard vardı listede bunu bilin öncelikle. Ayrıca Işıl'ın başka takımla imzalama durumunu, dolayısıyla teklif beklediği durumunu niye sadece Özyer ve Arıboğan biliyordu? Niye bu durum başka yerlere iletilmedi sezon sonu bütçemiz ne olur bu kıza bir cevap verelim denilmedi bunları bir düşünün derim. Kabaca yaptığıım bir hesapla Işıl'ın 3 senelik olası imzası o dönem imzalasaydı Galatasaray'ın kasasından 3 senede atıyorum 600 bin euro çıkacaksa, F8 sonrası Kursk'a da verilecek olası bir bonservisten sonra yaklaşık 1m euro ödemek zorunda kalacağız, yaklaşık 1 trilyon zarar edeceğiz ve kadın basketbolu için bütçemizi de düşünürsek çok büyük bir paradan bahsediyoruz. Buna sebep olan kişi o zarara rağmen de görevden alınmıyorsa şube için yönetim anlamında umudumu tamamen kaybedeceğim son olay olur.

Açıklayıcı yazınız için tsk ederim. Murat Özyeri burada defalarca eleştirmiş biri olarak bütçeye verdirdiği zararı sonucu hala görevinde olması beni de ziyadesiyle sinirlendiriyor.
 
Nedendir bilmem,okula gelmiş kaptan bugün.Rusya muhabbetini sordum,hala belli değil,gerçekten yoruldum ama bilmiyorum dedi.Bu kadar çözülemez olan ne anlamak güç.
 
Yolun açık olsun kaptan. Verdiğin tüm emekler için sana teşekkür ederim. Bu kulüpten kazandığın tüm paralar da helal olsun. Yeni takımında da umarım başarılı olursun.
 
Işıl'ı tutamadıysak, yabancıya fazla para harcamaya gerek yok, dağılabiliriz.
Kadın takımı da, bu başarılar ve Işıl'ın ayrılmasının ardından benim gözümde misyonunu tamamlamıştır.
Şimdi isteyen istediği gibi at koşturabilir.
 
İçimde hep küçücük de olsa bir umut vardı ama artık yok malesef. Buradaki kök Galatasaraylı basketbolseven abi ve ablalarımızı saymazsak benim jenerasyonumun kadın basketboluna da ilgi duymasını sağlayan yegane isimdi Işıl. Has Galatasaraylı, kaptanlığın şu camiada son 10 yılda en çok yakışanı , sahadaki Galatasaray taraftarı Işıl Alben yolun açık olsun . İnşallah bu ayrılık 1 yıldan fazla sürmez de 1 yıl sonra yine o çok sevdiğin Galatasaray forman üzerinde Abdi İpekçi'de tekrar çıkarsın maçlara, tekrar alırsın karşı yakanın uzunlarının avuçlarından ribaundları ve tekrar kazanırsın bizle birlikte yeni şampiyonluk ve madalyaları .

Bu taraftar bu şubeye yapılanları unutmayacak günü gelince hepsini o takım elbiseli tayfanın yüzüne vuracak inşallah.
 

Üst