Maça Çıkmıyoruz!

Boşverin onların ne dediğini... :) Maça çıkmama kararı aldığımızda "sıkar biraz" minvalinde açıklamalar yapmışlardı. Sözümüzde durup çıkmayınca da korktuğumuzu söylemeye başladılar. Ağızlarından çıkanlar ile kulakları arasında kompleks duvarları örülmüş bir camia işte... :)
 
Herkesin fikrine saygılıyım ancak bence o günün şartlarına göre doğru bir karardı. Marko'nun pozisyonunu hatırladıkça hâlâ içim cız eder. Satılmış federasyonun şeref yoksunu hakemlerinin maçı almamıza izin vereceklerine zerre inancım yoktu. Şikecilerin işbirlikçisi Turgay'ın canlı yayında ağlaması da çok güzel bir andı benim için. Selam olsun!
 
Devamı gelmeyen, devamı gelmediği için de elimizde patlayan duruş. Duruşumuzu düşüşümüz takip etmemeliydi, duruş da anlamını yitiriyor.

Aynen sen "gelecek sezon hem kadın hem de erkekler de F4 oynayacak kadro kuracağız" diye haber yaptır sonra da gerisi gelmesin. Bu kulüp kadınlar Euroleauge şampiyonluğunu bir tane skorer oyuncu alınmadığı için kaybetti.
 
Bu olay bizimle TBF arasındaydı; yani süper kadro kursak, şu problemlerin hiçbirini yaşamasak da başarısız olacaktık, bunların maça çıkmamayla alakası yok!

Turgay Demirel' e bazı şeyler değişmeli, buna sen de dahil olabilirsin dedik ve aksi halde maça çıkmayacağımızı hatta gelecek sene ligde de olmayabileceğimizi belirttik.

Ne oldu?
Doğal olarak değişen bir şey olmadı, olayı güvenlik sorunu gibi aksettirdiler ve TBF de ve hakemlerde değişiklik olmadı.

Biz de hiçbir değişiklik olmadığı halde ligde ilk maça çıktığımız an o duruşu anlamsız ve boş hale getirdik.

Giden şampiyonluk oldu, diğer yandan şunu da kendimize itiraf edemiyoruz ama sanmıyorum ki herhangi bir Galatasaray taraftarı da o deplasmanda şampiyonluk bekliyor olsun. Umarım bu sezon şu deplasman fasit döngüsünü kırarız.
 
Türk spor tarihinde, taraf tutan bir federasyon başkanını televizyonlara çıkıp ağlama noktasına getirecek müthiş olay. Devamı gelmeliydi.
 

Üst