Öncelikle sonda yazacağımı başta yazayım. GS'ın amatör şubelerinde hiç bir sporcuyla yönetici ile antrenörle organik-inorganik bir bağım yok. Bir şey yazıyorsam birilerine bağım var diye yazmıyorum ortaya kendi fikrimi yazıyorum. "Allah kelamı" etmiyoruz, dediklerimizin hepsi doğru olacak diye de bir kaide yok. ama bakıyorum Oktay hocayı veya yönetimi kollayacağım diye iyicene cılkı çıktı ortamın.
@ Kerem, öncelikle sana demogoji kelimesini gidip öğrenmeni tavsiye ediyorum. Cem hocayı karıştırmanın neresi demogoji? Eğer ben çıkıp burada "Ama Oktay hoca ile en başarılı sezonumuzu geçirdik" veya " aslolan GS'dır kişiler değil GS önemli!!" gibi laflar etseydim o zaman demogojiye girerdi. Cem hocanın konusunun ne gibi bir demogoji olduğunu bir açıkla da öğrenelim bakalım neymiş oradaki demogoji?
@ Kutay, eğer seni bilmesem 16-17 yaşında bir çocuğun mesajı sanırdım o mesajı. Zamanında Ali Tanrıyar "GS'ı sevmeyen ölsün!" demişti günün ve tribünlerin ünlü sözünden esinlenip. Herkes yüklenmişti Mesela ben GS'lıyım ama küçük kızım FB'li şimdi o olsun mü sayın başkan " (bak bu demogojidir Kerem) diye. İşte senin yaptığın da aynen bu. Olayı egzajere etmek. Gerçekten ben okurken utandım. Şimdi dur sana analtayıom da itiraz hakkın elinden alınmasın.
Orada bir olgudan bahsediyorum. Ki o mesajdan bir sonraki mesajımda bu platformda yazanları (GS Basket) değil genel GS taraftarını kastettiğimi belirttim. Tekrarlıyorum, ben GS taraftarının genelinden bahsediyorum. Buradan tanıdığım Ayşe-Mehmet temsil etmiyor sadece GS taraftarını. Şimdi tarihsel ve genel olarak bakıldığında GS taraftarı tepki veren bir taraftar değil. Tarih boyunca da özellikle amatör şubeler başta olmak üzere kulüp, taraftara inat yönetilmiş. Taraftarın sevdiği isimler olmuş ama ilk sallanma da daha iyisi gözükeni getirmişler sevileni unutturmuşlar. Bu sadece basketbolda mı oluyor sanıyorsunuz? Düşünün 2000-2002 arasında CL'de bize Çeyrek final oynatıp bir kerede kapısından döndüren 1 lig ve 1 süpe rkupa aldıran Lucescu da üstelik şmp olduğu gün gönderilmedi mi? Yerine daha iyisi diyip Terim getirildi taraftar susturuldu. O zamanlar duydun mu Lucescu'yu isteriz!!! diye bağıran bir taraftar. Hani basketbolla kimse ilgilenmiyor istediklerini yapıyorlar sanıyorsuınuz ya ondan futboldan örnek verdim.
GS'da bu her zaman oluyor. Cem Akdağ gider Mahmuti gelir Mahmuti gider İvkoviç gelir bir şekilde taraftar ikna edilir. En tepedeki geldikten sonra birden alt yapıya dönüş denir tekrar sıfırdan başlanır. Taraftar o itiraz olayını evet kaybetti. Cem Akdağ bunun için bir milattı orada o tepki verilebilseydi yönetimler daha farklı davranmak zorunda kalabilirdi. Şimdi ben verdim ben de tepki verdim aaa ben yarım tepki verdim diye başlamayın GALATASARAY TARAFTARIndan bahsediyorum. Şurada 3 kişi tepki verdi diye Cem Akdağ'a gerekli saygı gösterildi triplerine girmeyin. aynı mantıkla gidersek Cem Akdağ'a "Kara gün dostu" pankartı açıldı. Mahmuti giderse, "hangi şampiyonluk senin kalbinden büyük aslan hocam" pankartı açılır tamam. Bu mu tepki?
Oktay Mahmuti için evet gerçekten GS taraftarında hatırı sayılır bir kısım tarafından tepki veriliyor. Bu tepkiyi sağlıklı şekilde verirsek bir sonraki bu tarz durumda kesinlikle yönetim, taraftarı dinlemek zorunda kalır. Şu an için "Cem Akdağ milatını" kaçırdığımızdan bir etki beklemiyorum. Oktay Mahmuti olayını milat görürsek bu Galatasaray'ın geleceğini kurtaracaktır. GS taraftarı da artık etken olmalı kulüp içine. Bizim bildiğimiz tek şey "İSTİFA" demek. onu bile artık sağlıklı diyemiyoruz. Sağlıklı diyebiliyor olsak GS basketbol takımı idarecileri Murat Tümer, Ali Türsan başta olmak üzere hepsi gönderilirdi. Ama Ali Türsan GS liseliydi değil mi aaa tabii o da gönderilmez.
Neyse Kutay sen Cem Akdağ olayında itiraz etmişsin. O zaman şimdi itiraz edebilirsin, buyur et bakalım itirazını. Hala bunu böyle anladığına inanamıyorum. Sonuçta Psikiloji ile ilgilenen birisin bu tarz dezenformasyon yapman gerçekten dumura uğrattı beni.
@ Sarper Yönetim konusunda seninle aynı düşünmüyoruz. Ama bu düşüncene saygı duyuyorum. Tabii anlaşmadığımız kesin
![Smile :) :)](data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7)
Büyük başkan diyenleri ben de anlamış değilim. bir - iki senede kimse büyük olamaz.
***********
Şimdi bizim gibi, kimseye karın bağı olmayan bir ton GS'lı var. Hiç umurumda değil Mahmuti - Ünal Aysal. Sizlerin kafası çalışıyor ayıkıyorsunuz biz salağın önde gideniyiz anlayamıyoruz piyasadaki dezenformasyonları. Gazetede biri yazmış Oktay Hoca küfür etmiş ondan GS sözleşmeyi uzatmayacak diye. Oradan diğeri zıplıyor hayır yalaaannn'' diye. Kardeşim nereden biliyorsun? Bir durun bakalım olayın aslını öğrenelim. Oktay hocaya küfür ettiniz mi? diye sorsan "evet anasını bile belledim!!" mi diyecek sana sanıyorsun?
Gazetecilerin bilgi alırken en büyük suçu, haberi "bir" kaynaktan almalarıdır. Çünkü normal şartlarda haberi aldıktan sonra bir başka yerlerden doğrulatmaları gerekir. İşte bunu yapan adam dolandırıcı satılık yalancı oluyor ama kulüpten, teknik heyetten, yönetimden, bir kişinin dediğini kesin doğru kabul edip herkese ayar verebilen var. Ne yönetimden birileri dedi diye -Mahmuti küfür etti- diyorum, ne teknik kadrodan birilerinin -hayır etmedi- demesine bakıp etmemiştir diyorum. Ama kafamda şöyle bir sorun var. Aynı durumda ben olsam -GS yönetimine küfür ettiğim- söylense anında bir basın açıklaması veya toplantısı yapar bunun doğru olmadığını açıklardım. Zaten kulübün resmi sitesi kulüp çalışanlarının emrinde. Mahmuti'nin "GS'a, başkanına, veya yönetimine kamuoyunda bahsi geçen şekilde herhangi bir küfürüm saygısızlığım olmamıştır" diye bir mesaj yayınlatma şansı da var. Bunun olmaması bana o küfür olayının doğru olduğu konusunda fikir edindiriyor. Geciktiği her gün polemiklerin artmasına neden de olacaktır.
Para olayı konusunda daha önce de bir şeyler yazmıştım. Mahmutinin parası iki katına falan çıkmıyor.Adamın maaşında çok az bir artış var ki bu normal. CEO'luğu da verdikleri için +500 gibi bir artış var ki bu gayet normal. CEO'luğu kolay bir iş sanmayın. Zaten CEO'luğa başka kimi getirsen en az 50.000 maaş vereceksin o da yılda 600.000 yapar. Yani Mahmuti büyük paralar istemiyor. Ama hala "yuhhh!! o kadar para artışı mı olur!!" diyen var
Zaten ben GS'ın mali müşaviri değilim hiçte umurumda değil, kime ne maaş verildiği. Ben Şampiyonluk istiyorum ligde ve Avrupada. Spanoulis'i Krilenko'yu istiyorum. Kaç lira verirler alırlar umurumda değil. Getiremezlerse onların sorunudur. Krilenko gelecek de ben ne kadar maaş aldığına mı bakacağım? Bana mı kalmış ?? Yani sonuç olarak umurumda değil Oktay Hocanın maaşı. 2 milyon versinler 3 milyon versinler umurumda değil. Ama ortada bir küfür varsa bunun gerçeğinin ortaya çıkması gerekiyor. Küfür illaki olur ama nasıl ve ne boyutta olduğu irdelenmeli. Yoksa biz sevinirken bile küfrederek sevinen bir toplumuz ve finale kalamamış takımın orada herkese her şeye küfür edeceği bir gerçek. Bunu biraz da gol yedikten sonra defans oyuncusunun ofsayt diye elini kaldırmasına benzetebilirsiniz. Nabız 140 atarken insanların ağzından çıkana göre karar verilmez. GS yönetimi bunu anlayacak olgunluktadır. O küfürden rahatsız olan yönetici ve "GS'lılar" kimlerse ilk olarak onların GS'dan gönderilmesi lazım. Zira Ünal Aysal'ın en büyük sorununun saçma sapan bir yönetim kurmak olduğunu herkes biliyor. Bir Celal Gürcan diye lise efsanesi var ki şaka gibi gerçekten. Ne iş yaptığı ne ettiği belli değil. GS liseli ya o yeter kontenjanından dahil olmuş şahsiyet.
Neyse çok uzattım. "demogoji" yapmayayım gene. GS'lılara da sesleniyorum. Aman sahip çıkmayın kimseye üzerinize toz bulaşır. Geçmişte Lucescu gider dün Cem Akdağ bugün Mahmuti siz de birilerini haklı görüp oradan kalbinizi rahatlatın. GS yönetimi de at oynatmaya devam etsin. O zaman tabii haklı, kongredeki adam "sokaktaki adam farklı, Kongredeki adam farklı! GS sokaktan yönetilemez!!" demekte.