Size olan sevgimizi, saygımızı biliyorsunuz Sedat Hocam. Biz sizi 8.5.2011´de ne kadar çok sevdiysek, 6.5.2012´de de o kadar çok sevdik, emeklerinizi takdir ettik. Birlikte nice yıllara...
Geçen sene Sedat Hoca´mıza yapılan sürpriz doğum günü organizasyonu...
Geçen sene Sedat Hoca´mıza yapılan sürpriz doğum günü organizasyonu...
Sedat İncesu | Doğum Günü Organizasyonu
Pazar sabahları erkenden kalkıp yola çıkmak Engelsiz Aslanlar için düzenli olarak yaptığımız ve bundan keyif aldığımız bir olaydır zaten bizler için. Metrobüsün bile tenha olduğu saatler, maça yetişmek için araya sıkıştırdığımız ve bizler için boğaza nazır kahvaltı kadar değerli olan ayran eşliğindeki simidimiz, ve susamlar üzerine döküldükçe sakındığımız, elimizle sirkelediğimiz atkılarımız boynumuzda.
Bir süre aradan sonra dün yine öyle bir gündü bizim için. Bu kez Engelsiz Aslanlar yoktu belki, lig onların şampiyonluk zaferiyle tatile girmişti. Kimisi memleketinde kimisi tatilde dinleniyorlardı şimdi. Bizim dünkü heyecanımızın sebebiyse Engelsiz Aslanlar’ın baş mimarı, bu branşın dünya üzerindeki en başarılı antrenörü, hem milli takım hem kulüp bazında bu branşa çağ atlatmış bir insandı, İmparator Sedat İncesu’ydu.
11 Temmuz’un doğum günü olmasını da fırsat bilerek Sedat Hoca’mızla bir söyleşi yapmayı düşündük ve bunun için kendisinden 10 Temmuz Pazar için görüşme talep ettik. Kendisi saolsun kırmadı bizi ve Bostancı’da buluşmak üzere sözleştik. Doğum günü ile ilgili niyetimizi hocaya açık etmemek için söyleşi bahanesini öne sürdük tamamen ve sadece 2-3 kişi gelip sohbet edeceğimizi düşünmekteydi hocamız. Hatta ilk başta onu 3 kişi karşıladık ve bizi arabasına alarak sohbeti gerçekleştirdiğimiz mekana doğru hareket ettik. Allahtan çok uzağa sürmesine mani olduk hocamızın da o sırada bizden ayrı ellerinde pastayla beklemekte olan topluluktan kopmamış olduk. J
Genel bir sohbetin ardından başladığımız söyleşide 2-3 soruyu geride bırakmıştık ki, Bağdat Caddesi’nde “iyi ki doğdun, iyi ki doğdun, iyi ki doğdun imparator !” sözleri yankılanmaya başladı. O derece ki birkaç dakika sonra arka sokaktaki evlerinde olan Sedat Hoca’nın eşi meraklanıp hocamızı aradı. J Hocanın yanında söyleşiyi gerçekleştirenler olarak daha iyi takip ettik hocanın önce şaşkınlığını ardından yaşadığı mutluluğu. Her birimizin yüzünde de aynı mutluluk ve gurur vardı. Bağdat Caddesi’nde oturduğumuz mekana doğru gelirken yakılmış olan mumları üfleyen imparator çok mutluydu. Ağzından “hayatımda gördüğüm en muazzam ve sürpriz doğum günüydü” sözleri dökülen imparator bizim mutluluğumuzu da bir kat daha artırıyordu.
Ardından bu kez daha kalabalık bir şekilde devam ettiğimiz söyleşide Sedat Hoca’mızın değerli eşi ve biricik kızı Lara da bize eşlik ediyordu. Hoca anlattıkça bizler pür dikkat kesilip dinliyorduk. Saatler göz açıp kapayıncaya kadar geçiverdi. Bununla da kalmadı bizi zorla evine davet etti Sedat Hoca, pastalarımızı yerken sanki kimse inanamıyordu olan bitenlere. Bir Galatasaray antrenörüyle Pazar gününü beraber geçiriyorduk, saatler süren sohbetin ardından evine çıkıp misafiri oluyorduk. Hem de rakip takım taraftarları acaba kim tutuklandı kim teşvik yaptı diye titrerken, camialarını yerin dibine sokmuş başkanları için birkaç yüz metre ötemizde toplanıp yürüyüş organizasyonları yaparken bizler hocamızın zamanlayıcısını ayarladığı şahsi kamerasına toplu fotoğraf pozu veriyorduk. Evinden ayrılırken hocamızın yüzünde mutluluk, biz de iyi bir şeyler yapabilmiş olmanın gururu vardı.
Galatasaray’lılık değerini bir kez daha derinden hissettik. İyi ki doğdun İmparator, iyi ki Galatasaray’lısın, iyi ki Galatasaray’lıyız …
Bence Galatasaraylılık din gibi, mezhep gibi yerleşmiş, köklü bir inançtır. Galatasaray’ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaraylılığımla her zaman gurur duyarım.
” Metin Oktay”
http://blog.ultraslan-uni.org/?p=375