Sistem ve Kadro Yapısı

Salsabasket'in haberine göre Sertaç Şanlı Tofaş yolcusu.Bununla birlikte "ismi lazım değil"de takımdan kovulursa, takımda gereksiz kadro şişkinliği kalmaz ve kalan oyuncularımızı daha efektif kullabiliiriz...
 
Bununla birlikte "ismi lazım değil"de takımdan kovulursa, takımda gereksiz kadro şişkinliği kalmaz ve kalan oyuncularımızı daha efektif kullabiliiriz...
Bu üslup en çok Evren'e yarıyor.Gitsin diyeceği varsa da diyemiyor insan,korumaya alıyor kafasında.Oktay Mahmuti'ye,finale,Euroleague'e,Cumhurbaşkanlığı Kupası'na,7'de 7'ye giden yol nasıl açıldı diye durmak düşünmek lazım.
O yaz yaşanan Trabzon sürecinden bihaberim.Ama eskiden Galatasaray basketbolunun nasıl yönetildiğini az çok biliyorum.Bu sebeple teknik-taktik konuşulan bir konuda Evren'in kovulmasının istenmesi bana batıyor.
 
Takımda yerliler ve yabancılar arasında [Songaila süre almasa bile] çok büyük bir fark var.Eğer Songaila gönderilir ve daha fazla güvenilecek-süre verilecek bir uzun forvet gelirse bu fark uçurum seviyesine gelecek.Gelecek sezona kadarda kapatılabilecek bir fark değil bu...
 
Lakoviç kesinlikle bu kadar kötü bir oyuncu olamaz. Yıllarca avrupanın en üst seviyesinde yıldızlaşmış bir adam var elimizde. Ancak onun verimsizliği sadece formsuzluk değil. Alternatif tehditler üretmemiz lazım ki Lakovic öne çıksın. Örneğin ben Lakoviç'in bomboş attığı şutu çok az hatırlıyorum.

İkili oyunlarımı çözüldüğü için değil, bizim ikili oyunlarımızı rahatlatacağımız ekstra silahlarımız zayıfladığı için bazen kilitleniyoruz. Rakip istediği kadar seni çözsün sen en bir işi çok iyi yapıyorsan çaresiz kalır. İşte bu noktada bizim asıl yapmamız gereken ikili oyunları rahatlatacak tuzaklar kurmamız. Örnek ; geçen sene Preston tarafından yardım gelecek şekilde zorluyorduk rakibi. Sonuçta yardım gelirse dışarıda, gelmezse içeride uygun pozisyon bulabiliyorduk.

Sene başında çok hareketli hucümlar izledik ama son maçlarda biraz da fiziksel yorgunluklardan dolayı yeterince hareketli olamıyoruz.

Ayrıca çok iyi hızlı hucüm silahlarımız olmasına karşın (Andriç, Shipp, Furkan) yeteri kadar kolay sayı bulamıyoruz. Bunları biraz sıklaştırsak rakip için de çok büyük mental çöküntü hazırlayabiliriz.

Yukarıda hep eksik yaptığımız şeyler var. Hiç mi doğrumuz yok. Eksiklerin kat be kat fazlası en üst seviyede yaptığımız işler var.

Muhteşem bir takımız. Hiçbir zaman pes etmiyoruz ki bu mental olarak ne kadar iyi hazırlandığımızı gösteriyor (koç tarafından).

Geçen sene görmeye alıştığımız ekibe Gordon gibi bir savunma sanatçısı ve Furkan gibi bir savaşçı eklendi.

Geçen yılın aksine Riboundlarda gözle görülür bir sıkıntı yaşamıyoruz.

-----

Ben takımımdan umutluyum, çünkü onlar kendilerinden umutlular. Birşeyler başarmak adına çalışıyorlar. Karakter koyuyorlar parkeye. Bazen istedikleri gibi olmuyor. Olmayınca da mahçup oluyorlar, suç işlemiş gibi.

Bu özelliklere sahip bir takımımız olduğu için gurur duymalı daha iyisi için onlara elimizden gelen desteği vermeliyiz.
 
Ben Lakovic'in dünkü performansının neden eleştirildiğini anlamıyorum hala. Adam 10 sayı attı sanırım, ribaund aldı, asist yaptı , tempoyu artırdı olabildiğince. Siz dün 55 sayı 70 ribo 45 asist falan mı bekliyordunuz Lakovicten anlamıyorum ?
 
Jaka Lakoviç, hakkında çok fazla söylenebilecek bir şey yok, Bodirogayı nereye koyursak onu da oraya koyarız en azından ben koyarım.Ama perfomansıdaki yaklaşık üç senelik düşüş elbette göze çarpıyor.Bu durum Barcelonada oynarken de böyleydi,Slovenya milli takımında oynarkende böyle.Çünkü artık yaşlanıyor Lakoviç ve tecrübesine rağmen oyundan mental olarak çabuk düşebiliyor.Kendisine yapılan ağır savunmalar,herkesin dilinden düşürmediği Lakoviçe önlem onu yıldırmıyor değil, buna oyundan düştüğü anlarda savunduğu adamın sayı bulduğunu da eklersek Lakoviç'i mumla arar hale geliriz parkede.Hatırlayınız Slovenya ile Türk milli takımları arasında yapılan karşılaşmada Ömer Onan'ın savunması altında hafızam beni yanıltmıyorsa sadece 4 sayı bulmuştur. Lakoviç liderliğinde ki Slovenya gibi bir takımla yapılan maç henüz 3. periyot olmasına rağmen bitmiştir.Ama ben Lakoviç'in bu oyununu artık onun yaşlanmasına ve şartların değiştiğine yorumluyorum ona yapılan savunmadan çok.Günümüz basketbolunda zaten yazıf savunma yapan takım azdır,hedefi olmayan takımları saymıyorum, Lakoviç tabiki her şutör, her sg gibi bundan payını alacaktır ve alıyor da. Örneğin Lucas'ı Domercant'ın peşine takan,üstüne yıkan Oktay Mahmudi sonuç alabilmiş midir,hayır? Spanoulis'e,Teodosiç'e,San Emeteryo'ya, Navarro'ya önlemler alınmıyor mu ? Sıkıntı Lakoviç'in mental düşüşü ve parke de kendini tanıyamaması.Kötü niyatinden değildir fakat olmuyor bir sıkıntı var. Bu nokta da bir takım cözümler üretilmesi gerekiyor aksi takdirde sıkıntıların daha büyük olacağı gözden kaçmamalıdır.

Ayrıca Lakoviç oynadığı Unics maçında 12 sayısının ve 2 asistinin birini de kısa bir süre içersinde Unics rehavete girmişken, hızlı hücümlarla yapmıştır.İstatistikler yanıltıcı olmasın. 3 aylık perfomansı gayet yazıf kalmıştır Lakoviç'in ama Oktay Hoca'ya güvenimiz sonsuz mutlaka bir çözüm bulacaktır.
 
Lakovic hala aldigi rolun ve takimdaki gorevinin farkinda degil..Unics macinda gozumuzun onunde Oktay hocanin kendisini 2 kere nasil da hasladigini bizzat gordum. Ben sana ne diyorum sen ne yapiyorsun diye agzindan Turkce cumleler cikti ayni sekilde Zaza Pachulia'ya da teknik faul sirasinda bayagi ofkelendi..

Lakovic'i ben futboldan mukaise etmek gerekirse son donemlerini yasayan 33-34 yasindaki eski superstar futbolculara benzetiyorum. Her seyden artik doymus,son zamanlarini yasayan oyunculara. Mactan once zaten otelde bir terslemedigi kalmisti bizleri ya,yanina giderken o soguk yapisiyla neyse..Aldigi paranin bir sekilde hakkini versinde,isterse buzdan adam olsun sorun degil..

Su an ki yapisi ile benim gozumde takimin en degerli yabancisi J. Gordon'dur. Henry Domercant'i resmen bitiren ve Oktay hocanin kenara almasiyla 2.periyot kendisini bir anda Kazan'i maca ortak eden J.Gordon benim icin en cok katki veren oyuncudur bu takimda.
 
''Lakovic'i tut adamlar tıkanıyo zaten.''
El seviyesinde olaya baktığımızda bunu görüyor rakiplerimiz. Çünkü bizim elimizde rakip defansı içeri gömecek bir uzunumuz yok. Diğer takımların uzunlarından daha dominant olamıyoruz malesef. BU gayet ortada olan herkesin görebileceği bir durum.
Diğer taraftan dış oyuncularımız kesinlikle kaliteli oyuncular. Ender Lucas ve Tutku gerçekten kaliteli bir rol oyuncusu. Burada artık bir karar vermemiz gerekiyor bence bizim.
Biz ya savunmamızı 1 level daha yukarı çekmeye çalışarak hücumda zaman zaman takım olarak kabızlaşmamızı kabul edeceğiz. Ya hücumda herkesi 1 level yukarı taşıyacak bir oyuncu transfer edeceğiz.
Bence savunmamızı daha yukarı çekemeyiz şu an için. Zaten sezon ortası geçince vidalar sıkılır bi nebze ancak şu an sıkmanın bize avantajı değil dezavantajı olabilir.
Yani bana göre bir adet skorer transferini düşünmeliyiz. Ve bu oyuncu bence topu eline verebileceğimiz bir oyuncu olmalı. Öyle oyunu okuması filan gerekli değil bana kalırsa. Çok yüzdeli de atmasa olur. Savruk da olsa olur. Ama rakibin dikkatini çekebilecek bir oyuncu almalıyız. Yukarda bahsettiğim oyuncu tipinden Avrupa'da 10larca var. Savruk , topla oynamayı seven , savunmanın dikkatini çeken bir skorer bulmak çok zor değil. Yapabiliriz , yapmalıyız bence. Mümkünse Eric Daniels tipinde elinde topu tutabilen 3-4 oynayan bir oyuncu olmalı. Eric Daniels'ı hatırlayanlar vardır 2 sene önce eurocup maçından Ahmet Cömertten.
 
Hala ribaunt ve pota altı savunmamızda ciddi sıkıntılar var.Erdemir pota altına bile üstünlük sağlayamayacaksak kime sağlayacağız? Takım maçları kazanıyorsa fuardları sayesinde kazanıyor.Takımdaki ribaunt sorununun kaynağı ise net olarak Andric.Kimse aksini iddia etmesin
 
''Lakovic'i tut adamlar tıkanıyo zaten.''
El seviyesinde olaya baktığımızda bunu görüyor rakiplerimiz. Çünkü bizim elimizde rakip defansı içeri gömecek bir uzunumuz yok. Diğer takımların uzunlarından daha dominant olamıyoruz malesef. BU gayet ortada olan herkesin görebileceği bir durum.
Diğer taraftan dış oyuncularımız kesinlikle kaliteli oyuncular. Ender Lucas ve Tutku gerçekten kaliteli bir rol oyuncusu. Burada artık bir karar vermemiz gerekiyor bence bizim.
Biz ya savunmamızı 1 level daha yukarı çekmeye çalışarak hücumda zaman zaman takım olarak kabızlaşmamızı kabul edeceğiz. Ya hücumda herkesi 1 level yukarı taşıyacak bir oyuncu transfer edeceğiz.
Bence savunmamızı daha yukarı çekemeyiz şu an için. Zaten sezon ortası geçince vidalar sıkılır bi nebze ancak şu an sıkmanın bize avantajı değil dezavantajı olabilir.
Yani bana göre bir adet skorer transferini düşünmeliyiz. Ve bu oyuncu bence topu eline verebileceğimiz bir oyuncu olmalı. Öyle oyunu okuması filan gerekli değil bana kalırsa. Çok yüzdeli de atmasa olur. Savruk da olsa olur. Ama rakibin dikkatini çekebilecek bir oyuncu almalıyız. Yukarda bahsettiğim oyuncu tipinden Avrupa'da 10larca var. Savruk , topla oynamayı seven , savunmanın dikkatini çeken bir skorer bulmak çok zor değil. Yapabiliriz , yapmalıyız bence. Mümkünse Eric Daniels tipinde elinde topu tutabilen 3-4 oynayan bir oyuncu olmalı. Eric Daniels'ı hatırlayanlar vardır 2 sene önce eurocup maçından Ahmet Cömertten.

Temel sorun bu işte..Bunu hep söyledik katılanlar oldu katılmayanlar oldu..Sırtı dönük oyunu olan dominant bir uzun euroleague'de şart..Oyunu sadece kısalara ve sadece ikili oyunlara yıkarsanız oyun tıkanır..Her ne kadar yüzde yüz randımanla oynamasa da iyi oynadığı maçlarda zaza gibi bir oyuncunun oyunu açmakta ne kadar önemli olduğunu gördük..Çünkü böyle ciddi bir arenada opsiyonları çeşitlendirmezseniz çok başınız ağrır..O yüzden en başta kimyada sırtı dönük bir uzun..ve gerektiğinde sorumluluk alabilecek bire birleri zorlayabilecek domercant tarzı bir 2-3 numaranın gerekli olduğunu söyledim kendi adıma..Oktay hoca tarz olarak sistemden ödün veren bir koç değil..Zaten takımın bu günlere gelmesini sağlayan da bu sistem,inkar edemeyiz..ama bazı maçlarda düğümü çözebilecek bir oyuncu şart..illa domercant olmasına gerek yok..Ya da dominant uzun dedik diye illa pekovic olcak diye bişey yok ama bu tarz oyuncular sağlam kimya için bence şart..

Euroleague'de Galatasaray diyince Lakovice özel önlem al,ikili oyunları iyi savun,Galatasarayı yenersin diye düşünüyorlardır muhtemelen..Zaza o açıdan önemliydi..oyunu açabilirdi kalsaydı..ama maalesef gitti,o yüzden bence de bir hamle yapılmalı,bu iş sertaçla olmaz..Top16ya kalırsak muhtemelende yapılacaktır..
 
Shipp'in talihsiz sakatlığının ardından mevcut 3 numara alternatiflerimiz Caner, Haluk, Shumpert olarak kaldı.

Kendisinin en iyi ihtimalle Play-Off'lara yetişeceğini varsayarsak ve Oktay Hoca'nın transfer istemeyeceğini tahmin edersek, normal sezonu bu rotasyonla bitirmek durumunda kalacağız. Daha önümüzde FB ve BJK ile yapacağımız maçlar da var, umarım ligi lider bitirmek konusunda bir terslik yaşamayız.
 
Bence Shipp'in takımda yer alamayacağı dönemlerde, Shumpert 3 numara olarak kullanılmalı.Caner ilk 5 başlasın daha sonra da oyuna Shumpert dahil olsun.Belki ayakları yavaşlamış olabilir ancak o bölgede şu anda en iyi katkıyı verecek oyuncuda Shumpert, hiç kuşku yok.4 numarada da Cevher daha fazla süre almalı ve Savovic'le süreyi paylaşmalı.Cevher'in BJK'de önemli bir skor opsiyonu olduğunu biliyoruz.Hem istikrarlı bir şekilde maçlarda süre alması onunda performansını olumlu etkileyecektir.
 
Haluk Yurekli ‏ @hyurekli
Shipp'in alçısı yenileniyor.Raporları Amerika'daki doktoruna göstermek istiyormuş.Gelecek habere göre ameliyat olacak. Ama en az 3 ay yok...


Şayet Haluk Yürekli'nin bu yazdığı doğruysa, benim de bir mesaj üstte yazdıklarım değişir, transfer şart olur...
 
3 ay değil 2 ay bile olsa transfer şart. Kırık olan bacağı uzun süre alçıda kalacak ve güçsüzleşecek. Tam olarak sahalara dönmesi öyle alçık çıktıktan hemen sonra olmaz. Önce güçlendirme yapması gerekecek. Sezon sonuna kadar bir oyuncu kiralayabiliriz.
 
Bilmiyorum Oktay Hoca ne düşünür ama bence de transfer yapılmalı.
Hani geçen sene yaptığımız Jerry Johnson transferi kıvamında, bizi sezonun geri kalan kısmında idare edebilecek bir adam.
Zaten üst düzey bir oyuncu getirmek imkansız şu anda.
Ama alınan adam mutlaka savunma ve ribaund katkısı olan bir adam olmalı. Çünkü Shipp'in yokluğunda en çok böyle bir adama ihtiyacımız var.
Tabi bunun yanında Caner'in de vites artırması gerekiyor. Shipp'li rotasyondaki 5-10 dakikanın üstüne çıkmalı.
(Eğer düşünülür ve olursa) alınacak oyuncuyla orayı yarı yarıya yakın paylaşabilmeli.

Daha sonra Shipp dönerse ve sağlıklı bir dönüş yaparsa alınan oyuncu tribüne çıkarılır.

Tabi söylediğim gibi koç ne düşünür, yönetim bu konuda bütçe ayırabilir mi bilmiyorum ama şampiyonluk yolunda bu kadar iddialıyken ben kesinlikle transfer yapardım.
Yani bir 300-500 bin Dolar harcayıversinler bu iş için.

Şu anda Shipp'siz 3 numara rotasyonumuza bakıyorum da tüylerim diken diken oluyor.

Bu mevzuyu konuşmak şu anda çok üzüyor, Shipp'in sakatlandığı sahne aklıma geldikçe kafam hala zonkluyor ama hem koç hem de başta Shipp olmak üzere bütün oyuncular bu şampiyonluğu sonuna kadar hakediyorlar.
Shipp'in yerini doldurmak imkansız ama en azından başımızın ağrısını biraz olsun azaltabiliriz.
 
Şampiyonluk istiyorsak Shipp'in yerine iyi bir 3 numara almamız lazım Shipp işin sayı kısmından ziyade mücadele,savunma ve ribaund özellikleri bizim için çok değerliydi.
 

Üst