TBL 15. Hafta l Ted Ankara Kolejliler: 67 - Galatasaray: 75


Halil kardeşim bu başlık yeri deil ama kendime göre cevap vermeye çalışayım. Bu turnayı yakınen takip ettim, göktürk bu takımda kontenjan oyuncusu idi yani 95 li olarak yaşı en buyuk oyuncuydu. Örneğin pertevniyal de kontenjan yoktu. Kendi jenerasyonu içinde ki bu sene avrupa şampiyonu olan ümit milliler oluyo, göktürk bu kadroya son anda giremedi diye biliyorum. Forvetlerde cedi ve metecan vardı. Benim izlediğim göktürk potansıyel olarak tb2l oyuncusu ne yazık ki. Potansıyel demek furkan, cedi, kartal, egemen, tolga gibi oyuncular için geçerli.

Ege ise mevcut fiziği ile ancak 4 numara olabilir eğer sutunu geliştirise ara sıra 3 de oynayabilir ama hem guclenmesi hemde cabuklaması gerek. Uzun lafın kısası ben pek bir ışık görmüyorum, ama umarım yanılırım.
 
Takımla ilgili hiçbir ümidim kalmadı. Erceg'i savunmasından ötürü 40 atsa da sevmiyorum. Sinan'ın sayı atmasa da hastasıyım. Ben de büyük çoğunluk gibi ''hücum maç savunma ise şampiyonluk kazandırır'' görüşündeyim. Burada amacım Mahmuti-Ataman tartışması yaratmak değil. Mahmuti takımları daha dengeliydi. Ataman takımları değişken. Tavanı ve tabanı görebiliyoruz. Tabi ki playoffta her şeyi değiştirebiliriz ancak bu sezon bu çok zor gözüküyor. Elimizdeki oyuncu grubuyla savunmayı en üst seviyeye çekmek imkansız. Erceg öleceğini bilse savunma yapmaz. Euroleague'de savunduğu adamları MVP yapmaya ant içmiş. Micov, Pocius savunma yapamayan adamlar. Anca takım yaparsa. Arroyo aynı şekilde savunmada sorunlu. Bilmiyorum. Umudum çok kırıldı son zamanda. Biri savunma yapsa diğeri yapmıyor. O yapacak olsa diğer ikisinin dünya umurunda değil. Tamam tüm takım savunma yapsın demiyoruz ama savunmayı yeterli seviyeye çekmek için bu oyuncu topluluğuyla belli bir standart yakalamak çok zor.


Sorun takımın hücum takımı olmasından ziyade ağır kalması şampiyon olduğu sene de baya baya hücum ederek şampiyon oldu. Hücum ettikçe, savunma yaptı. Ama bu takım hücum ettikçe, savunma yapamıyor savunmayı tamamen unutuyor. Attığımız sayının anonsu bitmeden sayı yediğimizi bilirim.
 
Benim yıllardır kafamı kurcalayan birşey var.Hangi branş olduğu farketmiyor.Örneğin bu takıma şutör,3 lükçü vs birini getiriyoruz ama bizim takımda o özelliklerini göremiyorum.Micov sakatlıktan sonra çok kötü.Dikkat ediyorum takımda gülen oyuncu yok.Her takım kendini geliştiriyor biz daha geriye gidiyoruz.Umarım düzeliriz.
 
Alpaslan, Bu maç başlığında yazdığın için eleştirilerini bu maç özelinde alıyorum. Bu maç bence iyi savunma yaptık. Bu savunmayı yapan takıma haksızlık yapmamak lazım. üstelik ERceg de savunma da dikkatli ve istekliydi. Maçı kaçırdım tekrarını izledim şimdi durdurup ileri geri alarak izledim bazı pozisyonları. Takımın sıkıntısı belli ama artık nidir bindir onu söylemeyeceğim. Bir yararı olmadığı gibi başka bir şey bilmiyo musun denmeye de başlayabilir. Tek diyeceğim Allah Sİnan'ın ayaklarına güç versin. Sezonun kilit oyuncusu o ve micov. İyi oynarlarsa maçlar bizim için kolaylaşır

Bu maç özelinde değildi genel olaraktı abi. Kesinlikle haklısın maç özelinde Sühan abi. Ben Euroleague'de deplasmanlarda tek çeyrekte maç kaybettiğimizi görmekten sıkıldım. Rakip vitesi 1den 2 ye atıyor. Olmadı 3'e atıyor maç bitiyor. Sonra vites boşta takılıyorlar. Çok farklı bitmeyince de hala umut dolu konuşmalar.Biz her büyük maçta herkesten katkı almak zorundayız. Normal sezonu çöpe attık. Geçen de konuştuk zaten. Umarım playoffta şaşırtırlar bizi.
 
Her maçta Erceg e sallamalar artık tekrara giriyor , adam iyi oynasa da savunma yapmadı lafı yapıştırılıyor ezberci eğitimin zararı bu olsa gerek herhalde .
Bu arada Arroyo bir kaç maçtır çok bencil oynuyor olur olmadık yerler de kaldırıp atıyor, onun biz de kredisi çokta neden bu şekil de yaptığını anlamadım . Bu arada hocanın Micov ısrarı maç kaybettiriyordu ki yine Ergin ATAMAN şansı devreye girdi Micovun sayılarıyla maçı kazandık enteresan gerçekten şu basketbol.
 
Sorun takımın hücum takımı olmasından ziyade ağır kalması şampiyon olduğu sene de baya baya hücum ederek şampiyon oldu. Hücum ettikçe, savunma yaptı. Ama bu takım hücum ettikçe, savunma yapamıyor savunmayı tamamen unutuyor. Attığımız sayının anonsu bitmeden sayı yediğimizi bilirim.

Dediğin gibi baya hücum ettik ama savunmanın üst düzey olduğu bölümler vardı. İlk çeyreği kafa kafayaysa ikinci çeyrek maçı alırdık. İlk çeyrek farkı yakalarsak 2.çeyrek az daha savunma yapıp nakavt ederdik rakibi. O hücum performansına ulaşabilecek kadromuz var ama asıl sorun ona yakın savunma yapmak. Şampiyonluktan da öncesine gidiyorum. Andric ruhsuzunun 1 hücum için yerden yere atladığı günler geliyor her maç akla. Atarak her zaman kazanamayız ama savunmak kötü hücum gününde bile seni maçın içinde tutar. En basitinden Real Madrid geçen sene kusursuz hücum performansı sergiliyordu. Savunma alışkanlıkları çok yoktu. O alışkanlık yok diye Euroleague finalinde attıklarının fazlasını yediler. İyi kötü bir savunma alışkanlığı şart kısaca. Playoff gelince ne yapmak gerekiyorsa yapmaya çalışırız kafasındayız şu an. Umarım pahalıya mal olmaz sonucu.
 
Artık ligde her maç çok önemli .Biraz toparlansak ikinci yarı oldukça iyi bir fikstürümüz var . Sekiz maçı içeride oynayacağız ve üst gruptaki altı takımdan dördü ( FBÜ,Daçka .Banvit ve KSK ) İpekçi'ye gelecek sadece BJK ve Efes deplasman ayrıca kalan bes deplasmanda da ortam olarak pek sert deplasmanlar değiller .İpekçide 9/9 ! yaparsak 2-3 ilk dörde Kapağı atarız ilk ikiyi zorlarız diye düşünüyorum .Tabi "toparlanırsak".Ayrıca deplasman olan Efes maçı başta olmak üzere İpekçi'de destek şart
 
Dün sadece belirli aralıklarda iyi oynadık. Sürekli aynı şeyleri konuşur olduk, aynı konuları anlamakta zorluk çekiyoruz. Dün seriyi yediğimiz dönemdeki beşimiz Arroyo-Ender-Micov-Erceg-Kerem. Hoca baya da ısrar etti. Mola almama konusunu söylemeye bile gerek yok. Hocanın mola takıntısı var bu apaçık. Tamam maçı Micovun şutları ile kazandık ama maç oraya gelmeden bile kopartabilirdik. Hoca dün Micova karşı gösterdiği sabrı Maricede göstermeli. Tamam Marici hiçbirimiz tutmadı ama madem aldık ona top indirmezsek adamı nasıl forma sokacağız. Dün hoca aldı kenara bir daha da almadı. Sabır gösterecekse Marice göstermeli.
 
Dün sadece belirli aralıklarda iyi oynadık. Sürekli aynı şeyleri konuşur olduk, aynı konuları anlamakta zorluk çekiyoruz. Dün seriyi yediğimiz dönemdeki beşimiz Arroyo-Ender-Micov-Erceg-Kerem. Hoca baya da ısrar etti. Mola almama konusunu söylemeye bile gerek yok. Hocanın mola takıntısı var bu apaçık. Tamam maçı Micovun şutları ile kazandık ama maç oraya gelmeden bile kopartabilirdik. Hoca dün Micova karşı gösterdiği sabrı Maricede göstermeli. Tamam Marici hiçbirimiz tutmadı ama madem aldık ona top indirmezsek adamı nasıl forma sokacağız. Dün hoca aldı kenara bir daha da almadı. Sabır gösterecekse Marice göstermeli.

Esasında ilk yarıda seriyi yediğimiz dönemde kerem mariç ikilisi vardı pota altında, oyun kurucu olarakda ender vardı ve alan savunmasına tıkandık kaldık. Alan savunmasını açmanın temel noktası sütör ve pasör dört numara ki oda erceg oluyo bizde. İkinci yarıda bence daha iyi hucum ettik ama bu seferde boş şutlar girmedi. Bide üçüncü ceyrekte ender felaket savundu marques green'i, galıba o savunurken 3 tane ucluk soktu. Daha sonra son ceyrekte koc bence uyandı mevzuya ve Carter'ı verdi green'in üstüne, zaten ondan sonra kolej hucum edemedi ve erceg'le micov uclukleri sokunca maç bitti.

Bence maçlara Carlos, Sinan, Justin, Erceg ve Young beşiyle başlamalıyız. Bu beş ile ön sahada baskı kurmamız daha kolay olur diye düşünüyorum. Bu sayede Zoran'nın savunma acıkları kapanacaktır ayrıca Justin'nin rebound destiği gene işimize yarar. Micov bence bu sene başında yaptığımız tek doğru transfer, ama elinin sakatlığı hala onu belli ki top elinden çıkarken zorluyor. Gene ben kendime göre Micov'u bir numara gibi oynatabileceğimiz bir beş'de düşündüm. Örneğin Sinan,Micov,Justin,Erceg ve Kerem beşi ile gene savunmayı baskılı yapıp, hücumda ise topu sinan veya justin ile getirip seti micov ile oynayabiliriz.

Büyük ihtimalle koç ve staff da benim yukarda bahsettiğim gibi bir cok alternatif plan üzerinde düşünüyolardır. Ama unutmamak gerek ki savunma ön alanda başlar ve kısalar ön alanda birebir yenildiği sürece içerde isterse Ömer Aşık tarzı bir uzun olsun gene cok bir şey farketmez. O yüzden bence maça sinan ve carter ile baskılı başlamalıyız, hücumda zaten oyucuların bireysel yetenekleri çözüm noktalarında yeterli olabiliyor.
 
Dün sadece belirli aralıklarda iyi oynadık. Sürekli aynı şeyleri konuşur olduk, aynı konuları anlamakta zorluk çekiyoruz. Dün seriyi yediğimiz dönemdeki beşimiz Arroyo-Ender-Micov-Erceg-Kerem. Hoca baya da ısrar etti. Mola almama konusunu söylemeye bile gerek yok. Hocanın mola takıntısı var bu apaçık. Tamam maçı Micovun şutları ile kazandık ama maç oraya gelmeden bile kopartabilirdik. Hoca dün Micova karşı gösterdiği sabrı Maricede göstermeli. Tamam Marici hiçbirimiz tutmadı ama madem aldık ona top indirmezsek adamı nasıl forma sokacağız. Dün hoca aldı kenara bir daha da almadı. Sabır gösterecekse Marice göstermeli.
Koç gerçektende bazen garip, anlamlandıramadığımız işlere imza atıyor. Maç içinde iyi oynayan bir adamı ufak bir hatasında bir daha oyuna almıyor, ya da tam tersi maçı öldürme noktasına getiren adamlara maç sonuna kadar sabredebiliyor. Sadece dünkü maçla ilgili değil bu, hep dediğimiz gibi koçun genel formsuzluğu. Nolan disiplinsizdi eyvallah dedik, Aradori'nin de üzerine pek düşülmedi bence o da artık son zamanalarda bıraktı zaten. Pocius da öyle olacak gibi, geçen hafta iyi gidiyordu İbb maçında sonra kayboldu, bu hafta sınıra takıldı Mariç'i aldık maç kadrosuna ama Mariç için oyunda kalabilmesi için ne yaptık hiçbir şey. Belki şartlarımız iyi değil, alabildiğimiz oyuncular bunlar ama bu malzemeden daha iyi bir şey de ortaya çıkarılabilirdi bence bu zamana kadar.
 
Artık ligde her maç çok önemli .Biraz toparlansak ikinci yarı oldukça iyi bir fikstürümüz var . Sekiz maçı içeride oynayacağız ve üst gruptaki altı takımdan dördü ( FBÜ,Daçka .Banvit ve KSK ) İpekçi'ye gelecek sadece BJK ve Efes deplasman ayrıca kalan bes deplasmanda da ortam olarak pek sert deplasmanlar değiller .İpekçide 9/9 ! yaparsak 2-3 ilk dörde Kapağı atarız ilk ikiyi zorlarız diye düşünüyorum .Tabi "toparlanırsak".Ayrıca deplasman olan Efes maçı başta olmak üzere İpekçi'de destek şart

Efesi kesin yeneriz...Tepedeki takimlardan en kolayi.. Sinan-Kerem Gonlum tecrubeleri yeter. Sinan'in yapacagi topa presle Cedi osmanlar,furkanlar heyecandan toplarini kaybeder dururlar. Yabanci kalitesi zaten Draper falan hic ic acici degil.. Perperoglou-Lasme ve caylak Saric... vs...fena degil. Ivkovic-Ergin ATAMAN eslesmesinde herkes Ivkovic belki onde diyebilir ama, benim gozumde Ergin ATAMAN herkesden farkli. Farkliligi,azmi,hirsi,klubune bagli olmasi yeter artar. Tarihte hangi bir sehir ( Izmir-Karsiyaka) hangi bir ulke bir basketbol antrenorunden Ergin ATAMAN'dan korkar,tedirgin hale gelmis ki? Sirplarin amaci Ergin olmadan kolayca maci almak psikolojik.. Yoksa kendileride biliyorlar ki olum kalim maci bu mac. Kaybederlerse isleri finito.

O yuzden Efes'i 5-10 sayi farkla yenecegimizi kesin dusunuyorum. Ondan sonra ilk 3'e bir sekilde adimimizi atariz.

Tahminim sezon sonunda. 1.Fb 2.Efes 3.GS 4.Banvit 5.Dacka 6.Ksk 7.Bjk seklinde bir siralama bekliyorum.
 
Biz El'de havlu atmadığımız sürece 3.olmamızı zor görüyorum,iki tarafı kaldıramıyoruz.İddiamız son haftalara kadar devam ederse ligde süpriz yenilgiler devam eder gibi duruyor.

Keza Fenerbahçe Ülker için de aynı durum geçerli.Onların sorunu daha çok laubalilik ve konsantrasyon eksikliği.Onlar da kendini lige veremeyecektir iddialarının muhtemel devam edeceğini düşünürsek.Efes ligi lider bitirmesi en muhtemel takım Cenk ve Birkanın dönüşüyle neredeyse 15 kişiden de katkı alabilecek noktaya gelecekler ve açlar.Kadronun bu denli geniş olması onları kolay kolay yıpratmaz.Beşiktaş dar kadrosundan dolayı düşüşte bir süre daha böyle devam ederler,Daçka da ligde üstlerde kalır haftada 1 maç oynuyorlar sonuçta rahatlar.Banvit ne olursa olsun kendini çok düşürmez aşağı falan filan derken ilk 4 bizim için kapalı gözüküyor şimdilik,umarım yanılırım saha avantajsız playoffta işler zordur her daim.
 
Tribünlerdeki kalabalık, keşke hava güzel olsaydı dedirtti içten içe. Eğer olumsuz hava şartlarının etkisi olmasa Anıtkabir organizasyonunun da etkisiyle tamamen dolu bir tribüne oynardı Galatasaray. Gerçi gelenlerin hakkını yememek gerek, bu hava koşullarında bu kadar taraftarın gelmesi de takdire değerdi bence. Demek ki takım kötü olsa da bir umut var insanlarda geleceğe yönelik.

Peki takım umut veriyor mu parkede, pek değil doğrusu. TED Kolejliler bile çift haneli farklardan geri gelip oyuna ortak olabiliyorsa oturup düşünmeli Ergin Hoca ve oyuncular. Kazanmak güzel, Micov´un oyunun en kritik anında sorumluluk alıp noktayı koyması güzel, olumsuz hava koşullarında gelip destek verenlerin eve yüzü gülerek gitmesi güzel...

Hele bir play off´a kalalım, gerisini düşünürüz...
 
Efes i yenemeyiz fanatik lik yapmanın bir anlamı yok tarafsız bakalım bencede keşke bizde olsa Furkan ile cedi çok iyi oyuncular

Efesi deplasmanda da olsa,evimizde de olsa yeneriz derken, bugunku Telekomun deplasmandaki Efes galibiyetinden esinlendim. Telekom sadece geri donus yapti Efese karsi. Biz maca ruzgar gibi girer,Malaganin ilk yari yaptigini yapar en fazla 5 sayiya kadar farki dusurmelerine izin veririz o da Perperoglou veya yasli Krstic devreye girerse..

Yoksa Carlos ve arkadaslari Efes'i supurur.
 

Üst