Re: Kepez Bld. : 74 - GALATASARAY : 63
Cemal 22 yaşında ve şu an Türkiye'nin en kuvvetli yerli uzunu. İçeride pozisyon alma işini Cemal kadar iyi yapabilecek çok az oyuncu var. Bir pota altı oyuncusu için "pozisyon alma" çok önemli... Türkiye'de pota altı oyuncularını besleme konusunda koçlar pek sebatkâr davranmaz ama, bilhassa Litvanya ve Yugoslav ekolünde "iyi pozisyon alan, kuvvetli uzunlar" her zaman çok iş yapmıştır. Şu an Panathinaikos'un en önemli iç oyuncusu olan Nikola Pekovic'i 3 sene önce kaç kişi tanıyordu? Ben size Pekovic'in profesyonelliğe adım attığı ilk dönemleri anlatsam o zamanlardaki haline bakarak "bu oyuncudan birşey olmaz" diyenler de çıkacaktır.
Pekovic, muhteşem bir şutörlüğe mi sahipti, topla birlikte içeriye drive eden bir uzun muydu, ne yaptı, ne özellikleri vardı da bu kadar üst düzey bir oyuncu oldu?
Pekovic'in en önemli yetisi kuvveti ve içeride pozisyon alıp güçlü bitirebilmesiydi. Zamanla sırtı dönük oyununu geliştirerek, Dusko Vujosevic ustanın ona hazırladığı setlerde öne çıkmaya başladı ve bitiriciliğini daha da keskinleştirerek Partizan'ın ona endeksli oynadığı bir yılda patlama yaptı! Eğer o yıl Partizan, Pekovic'e sorumluluk vermeyip "bu oyucudan birşey olmaz, iki metreden şut atamıyor" düşüncesiyle hareket edip yerine Amerikalı bir uzun getirseydi şu an Pekovic'i Partizan benchinde görüyor olabilirdik.
Pekovic, ekstrem bir örnek olabilir ama, buna benzer birçok örneklemeyi yapabilirim. En son geçen hafta Efes Pilsen karşısında burada çok az kişinin tanıyacağı Aron Baynes'in Efes'in şöhretli/kariyerli uzunlarına nasıl üstünlük kurduğunu izledik. Baynes, olağanüstü yeteneklere mi sahip?! Hayır ama, çok güçlü! Cemal, Pekovic gibi olabilir demiyorum fakat, iyi kullanılırsa Aron Baynes gibi içeride durdurulması çok zor bir oyuncuya dönüşebileceğini, çünkü fiziksel özelliklerinin buna olanak sağladığını belirtiyorum. Zaten dikkatle izleyenler bilhassa bu sezon Cemal'in içeride topla buluştuğunda ya sayı yaptığını yahut faulle durdurulduğunu görebiliyorlardır. Ayrıca Oyak Renault maçında yaptığı 6 asisti tekrar izleyip, o asistleri kaç uzun oyuncu yapabilir sualini de sormak lazım. Cemal, elbette her maç 5-6 asist yapamaz ama, mühim olan o hareketleri yapabilecek seviyede olduğunu göstermesidir.
Kepez maçında ise neredeyse içeriye hiç top inmemiştir ve Cemal bu sebepten etkisiz kalmıştır. İçeriye top inmezse değil Cemal Nalga, yakın mesafede sırtı dönük oyuna dayalı hiçbir oyuncudan verim alamazsınız. Üstelik maçları dikkatli izleyenler Cemal'in asla istatistiklere oynamadığını da görürler.
Cemal Nalga'ın şayet üzerinde durulursa ve çok çalışırsa kesinlikle çok iyi yerlere gelebileceği kanısındayım. O hem çok iyi bir bitirici, hem de iyi bir savunmacı olabilir. Yeteneklerine güvensin ve mental yönden kuvvetli kalsın. Oyun içinde kendisine yapılan sertliklere karşı direnç göstermeyi öğrensin. Sahaya çıktığı her an sadece oyuna konsantre olsun.
Burada yapılan eleştirilere bakınca maalesef bu genç oyuncumuzun kaybedilmesi için ziyadesiyle mesnetsiz ve merhametsiz yorumlar görüyoruz. Hiçbir dayanak koymadan, Cemal'in iyi oynadığı maçlardan sonra bile "direkt oyuncunun motivasyonunu kırıcı" sözler okuyoruz. Şayet Cemal dayanaksız eleştirileri okuyorsa asla etkilenmemeli, zira en kolay şey geçmişi ve geleceği düşünmeden eleştiri yapmaktır.
Bu işin transferle yürümeyeceğini, öncelikle bir sisteme haiz olmak gerektiğini anlamak da zor değil. Transferle olsaydı Efes Pilsen 20-25 milyon dolar harcayıp, burada kimsenin ismini bile bilmediği oyunculardan kurulu takıma/takımlara yenilmezdi.
Daha evvel söylemiştim, tekrar edeyim. Kepez maçı, transfer yapılmamasından ötürü kaybedilmedi. Zira Kepez'den daha iyi bir kadromuz var, aksini iddia eden varsa iki takımdaki oyuncuların geçmişlerini araştırsın. Kepez, maçı daha fazla istedi, daha düzenli oynadı ve kazandı.