TBL 20. Hafta | Galatasaray CC 80 - 64 Efes Pilsen

Maça gidemedim, Tv'den canlı da izleyemedim ama yorumlardan anladığım kadarıyla sadece Efes'i değil, hakem üçlüsünüde yenmişiz.

Akşam SKYTürk'de pozisyonları seyrediyorum. Ortadaki yorumcu her kimse her pozisyonda verilen kararların Galatasaray lehine Efes aleyhine olduğunu yorumlarıyla belirtti. Biz o kadar Engin'i ve diğer hakemleri eleştiriyoruz ama beterinde beteri varmış be arkadaş. Bu kadar mı Galatasaray düşmanlığı açık bir şekilde sergilenir ?

Neyse bu galibiyetle beraber düşmanı susturmaya devam.

Tebrikler 12 Dev Aslan

merhabalar..dün halemlik birşey yoktu..bence gayet adil yönettiler..maç çok önce kopabilirdi ama bizde ermal ve haluk şut konusunda birza günlerinde olsalar çok önce kopardı..özellikle ermal çok kolay atışları kaçırdı..andric onu fazlasıyla telafi etti..ama son çeyrek muazzamdı
ikinci bitirirsek sanırım euroleage ön elemelerine katılabiliriz..ama bu takıma çok iyi bir 4 numara lazım ve bence tutkudan çok daha iyi bir oyun kurucu..gelecek oyun kurucu tutkudan çok daha iyi olması lazımki euroig ve şampiyonluktan bahsedelim..sonuçta seneye shumpert türk olarak oynayacak..bütçe ne kadar olacak bilmiyorum ama transfer yetkisi bende olsaydı ilk iş 4 numara-çok iyi oyun kurucu ve ray allen tarzı şutör:))))
 
Maç mükemmeldi. Galibiyetin yanında Gsbasket ahalisiyle maç izlemek de ayrı bir güzeldi. Fazla yoruma gerek yok, skor her şeyi anlatıyor. Yağmur altında yürümemizin tek suçlusu da Onur Abi'ydi burdan yine söylüyorum :D. Ama hakikaten yolda yapılan muhabbetin tadı da ayrıydı :)
 
Ucu ucuna yetiştiğim yada başını kaçırdığım maçların hepsini kazanıyoruz, totem yapmak geliyor içimden :)

Maça çok kötü başladık ama işte bu takımın bize verdiği bir güven var, 30 sayı geriye düşsek de biliyoruz ki maç içinde kazanma fırsatını yaratacak bu takım.

Böyle maçları oynamayı seven Ermal kötü başladı maça. Pota altından basit atışlar kaçırdı. Efes ise ne atsa sokuyordu, çoğu el üstü üçlükler olmak üzere... Hakemler de pota altındaki mücadelelerde inanılmaz kötü yönetiyorlardı maçı. Ufak ufak doğramak deyimi bu gibi maçlar için söyleniyor sanırım. Tüm bunların üstüne, devreye girmek üzereyken, Kerem Gönlüm'ün Shumpert'a yerdeyken yaptığı sportmenlik dışı faulü vermeyince taraftarı iyice çıldırttılar. O gerginlikte Shumpert 2'de 0 attı ve devreye önde girme fırsatını da kaçırdık.

Devrede konuşulan şey Efes'in sezonun en iyi oyunlarından birini oynamasına rağmen skorun denk gitmesiydi. Biraz iyi oynasak maçı rahat alabileceğimizi herkes biliyordu sanırım. 2.yarıda zaten ne olduysa Tutku-Andric-Shumpert üçlüsü oyuna girdikten sonra oldu. Sanıyorum 19-0'lık seri yakalamışız, hiç farkında bile değildik.

Normal şartlarda 30 sayıyla bile kazanabileceğimiz maçı, hakemlere rağmen 80-64 kazandık.

Taraftarın maça ilgisi de fena değildi. Yönetime tepkiden bu maç arada kaynar diyordum, neyse ki taraftar maça ilgi gösterdi sayılır. 6-7 bin civarında taraftar vardı sanırım ve en önemlisi oyunun içinde olan bir taraftar vardı.

Taraftar konusunda buradan maça gelen her insana ne kadar teşekkür etsem az. Hakemler zaten kötü yönetiyorlar, art niyetli oldukları belli ama bir yerden sonra baskı altına almayı başardık diyebilirim. Rakip oyuncularla da bayağı bir diyaloğumuz oldu sayılır :) Basketbolu bilen insanlarla yan yana maçı izlemek, takıma destek vermek, oyuna müdahale edebilmek çok güzel gerçekten. Kerem Gönlüm-Shumpert pozisyonunda salonun büyük çoğunluğunun sportmenlik dışı faul hareketini yapabilmesi bile ne kadar yol katettiğimizi gösteriyor. Bu maçta yaratılan sinerji her maç yaratılmalı, bu maça gelen herkesten ricam, bir sonraki maç yine herkesin bench arkasında aynı yerinde olması.

Oktay Hoca'ya da bu maç bir kere daha hayran kaldım. Böylesine bir maçta 5 sayı gerideyken bile kenarda Andric dururken önce Sertaç'a başvurması, bu yol ile Ermal'e mesaj vermesi, çalışana formayı vereceğini göstermesi mükemmeldi gerçekten. Efes gibi bir takımın 2.yarıdaki savunmamıza karşı çaresizliği, Kerem Tunçeri gibi bir guardı bitiren bu savunma, büyüksün Oktay Hoca...

Son olarak final yolunu ardına kadar açtı bu maç. 2 galibiyet önlerine geçtik Efes'in. Bizi geçebilmeleri için bizim 3 maç kaybedip, Efes'in tüm maçlarını kazanması lazım ki bu da pek gerçekleşmeyecek bir senaryo. Yarı finalde Banvit'i eleyip finale çıkmak şuan çok güzel bir hedef gibi duruyor önümüzde. Bunun için de Bandırma'da Banvit'i yenmek çok önemli, o maça da bu gruptaki insanlar desteklemeye giderse, sanmıyorum ki üzgün ayrılırız o salondan :) Mikrofonlarımız Şamil Abi'de, feribotla 2 saat sürüyor diyorlar :)
 
Harbiden o yağmurda o kadar yürünürmü ya muhabbet adına iyi olduda hasta olduk ya:) Gençler birileri bi fotoyu avatar yapacaktı sanırım..
 
Elbette maça dair en güzel nokta olan birlikte maçı takip etmemiz ile başlayalım. Her zaman yan yana olduğumuz isimlere yeni isimler de katılınca etkimiz daha da arttı kesinlikle. Türkiye'deki maçlarda sahaya direk etki konusunda en iyi taraftarlardan biri olduğumuzu söylüyorduk, dün daha da pekişti bu olgu. Bench arkasında sezon başından beri takımımıza desteğimizi veriyoruz. Yeri geldi 5 kişi de olduk ancak dün gösterdiğimiz birliktelik, müthiş mutluluk verdi bana. Hem hakemleri etki altına alma, hem de oyuncularımıza olması gerektiği gibi verdiğimiz destek muazzamdı. Bu birlikteliğin her maç daha da büyümesini diliyorum, salonda pozitif yönde dikkat çektiğimiz kaçınılamaz bir gerçek, bu bilincin çoğalması için önümüzde bir engel yok.

Maça gelirsek, son maçlardaki performansımızı beğenmediğimizi belirtmiştik. Özellikle Pepsi ve Trabzon maçları kalitemizin çok altında kalan maçlardı. Avrupa sahnesini kenara koyduğumuzda bu kötü gittiğimiz dönemde ligde kayıp yaşamamız önemli detay. Ancak bu performansın değişeceği de çok açıktı nitekim dün bu değişimi fazlasıyla yaşadık. Aynı F.Ülker maçındaki gibi kötü başladık oyuna. Bundaki asıl sebebin müthiş bir yüzde tutturan Efes hücumu olduğunun altını çizmek gerekir. Bu iyi oyunları sürerken bile farkın çok açılmaması gücümüzü net ortaya koyuyor. Eh bu kadar iyi atamayacakları ortadayken belki de kimsenin beklemediği 19-0'lık serimiz geldi. Bu seneki kesinlikle en iyi oyunumuzu sergiledik o anlarda. Sert savunma, bilinçli hücum ve sonrasında gelen doğru tercihler vs. Sonucunda maçı kopartan ve rakibi moral açısından çökerten 6 dakika oynadık. Bu 6 dakika içerisinde son maçlarda aşırı zorluk çektiğimiz alan savunmasını parçalamamız da en önemli nokta bana kalırsa.

Bu maç ile beraber ligde yenemediğimiz takım kalmadı ve Playoff yolunda ne kadar güçlü bir ekip olacağımızı bir kez daha kanıtladık. Her maç sonrası vurgulamaktan yorulmayacağım, bu takım daha yapılanmanın ilk senesinde ve her hafta yüzümüzü fazlasıyla güldürüyorlar. Bu bile benim için fazlasıyla yeterli ancak çıta herkeste yükseldi artık, şampiyonluk yoluna çoktan girdik bırakmayız.

Playoff öncesirrakip takımların aklında tek bir düşünce olacak buna eminim artık, '' İnşallah Galatasaray bize gelmez, önümüz tıkanır kesinlikle. '' Bu düşüncenin oluşmasına emeği olan herkese sonsuz teşekkürler, yükseliyor sesimiz..
 
Taraftarın maça ilgisi de fena değildi. Yönetime tepkiden bu maç arada kaynar diyordum, neyse ki taraftar maça ilgi gösterdi sayılır.
Maçtan önce bir grup "Florya'da katliam var" bestesini söylemeye çalıştı ama gerekli tepkiler geldi hemen.Zaten herkes böyle bir takımın böyle önemli bir maçta desteklenmesi gerektiği kanısındaydı.Futbol takımını ve ya yönetimi protesto etmek o salon içerisinde olmaması gereken bir şey.
 
Yapılabilirmi bilmiyorum ama gelecek hafta Telekom maçına veya Fener maçından sonra oynanacak olan Bjk maçına ''Gururumuzsunuz'' adlı, altında da oyuncularımızın ve teknik ekibin resimlerinin veya isimlerinin olduğu bir pankartla çıksak aslında tüm sezonun teşekkürünü etmiş olmazmıyız ?

Ayrıca maçın tamamı ile ilgili link konulacaktı ne oldu o iş ?
 
Bu galibiyetle bence 2. yada 3. olmayı garantiledik.. Öncelikle hepsine tebrik ve teşekkürlerimi iletiyorum. 4 kritik maçımızdan biri gitti, geriye Fülker Banvit Olin deplasmanları kaldı. Maksimum 7 mağlubiyetle kapatırız ligi en berbat şekilde.. Fülker maçı bir kenara, diğer iki deplasmandan birini alırsak en az ve eğer bu deplasman Banvit deplasmanı olursa da Galatasaray - Fülker finali gerçekleşir. Zaten Banvit'te bir süredir düşüş söz konusu. Eğer onları yenip saha avantajı değerini taşıyan 2.liği alırsak önümüz komple açılacaktır. Bu takım deplasman sıkıntısını umarım Banvit maçıyla start vererek çözmeye başlar...

Ancak herşey bir kenara, bize bu mutlulukları ve gerçekçi bir şampiyonluk inancı yaşattıkları için hepsine helal olsun. Ve son söz, Oktay Mahmudi iyiki varsın...
 
Elinize sağlık, ilk Fener maçından sonra hayatımda en zevk aldığım maçlardan biriydi :)
 
Geçen hafta boyunca 19-0 ve 32-7'lik serileri hatırlayıp gülümsedim.İç sıkıntıları,kırılgan yapıları faktördür kabul ederim.Yalnız adamlar Ender ve Murray'den ilk defa bize karşı katkı aldı.İlk devre boyunca dış şut yüzdesinde sınırları zorladılar.Maça baya hazırlanmışlar kısacası.
Fenerbahçe Ülker'den sonra Efes Pilsen'i de son çeyrek kilitleyerek yendik.Play-off öncesi güven aşılıyor bu tablo.Abdi İpekçi'de oluşan atmosfer katlanacaktır o dönemde.
Maç sonu metrobüse topluca yürüyüş çok keyifliydi.Benim için maçın yıldızı devre arası Rakocevic'in üzerine yürüyen 'yenilmez armada' tişörtlü küçük aslan parçasıydı.Eğer burayı okuyorsa kendisine Telekom maçında bir şeyler ısmarlamak isterim.:D
 

Üst