TBL 28. Hafta | Mersin BŞB 106 - 99 Galatasaray MP

Yalnız herkes o kadar emin ki Yenilmez Armada´nın sürpriz kötü bir sonuca izin vermeyeceğine, birçok kişi kaybedilen maçtan ziyade basket puanları dert ediliyor. : )

İçimizdeki İrlandalı belli, tez elden tribünde cezası verile!..
 
Yalnız herkes o kadar emin ki Yenilmez Armada´nın sürpriz kötü bir sonuca izin vermeyeceğine, birçok kişi kaybedilen maçtan ziyade basket puanları dert ediliyor. : )

İçimizdeki İrlandalı belli, tez elden tribünde cezası verile!..
Yeminle buna benzer bir şey yazacaktım bende. :)

Bakıyorum kimse dert etmiyor, öyle bir takım olmuşuz ve kenetlenmişiz ki "canınız sağolsun" diyoruz sadece. Bu güveni ve böyle düşündürtmeyi sağlayan Yenilmez Armada'ya bir teşekkür etme sebebi daha bence. Varsın olsun, kaybedelim Mersin'e. Siz bu güveni sağladınız ya benim için gerçekten önemli değil mağlubiyet. Sizin canınız sağolsun Yenilmez Armada.
 
Son 5 dakikayı ve iki uzatmayı izleyebildim.Savunma takımıyız ama savunma falan yapmadık izlediğim kısımda.Normal sürenin bitmesine yaklaşık 3.5 dakika kala Maxim Mutaf'ın üçlüğüyle ilk kez geri düştük.Akabinde Gordon'ın basketi ve Göksenin'in ekstra üçlüğüyle 77-73'ü bulduk ve adamlar mola aldı.Mola dönüşünde sete sette drive üzerinden bomboş turnike yedik,basket faul oldu.Ne yardım vardı ne de silindirin içinde bizden bir isim.
Bu tarz takımları inandırmamak lazım.İnandırdığınız zaman bugün olduğu gibi,Antalya maçında olduğu gibi absürd şut performansları ortaya çıkıyor.Maçın özeti yukarıda anlattığım pozisyonken orada faul yapmak bence doğruydu,sizlerce değildi.Ama doğru soru bu değil.Soru soracaksak doğru soru ''maçı neden istemedik?'' olabilir.Derbinin galibiyetinin getirdiği enerji boşalması ve Çarşamba-Cumartesi programı geçerli bir bahane benim nazarımda.Ek olarak izlediğim kısımda rotasyonumuz 6-7 isimden oluştu.Djedovic,Savovic ve Shumpert hiç oynamadı mesela.Bu konuyu maçın tamamını izleyenler daha doğru yorumlar.
Lakovic'e yapılan faul çalınmayıp 2 saniye sonra ortadaki topta aynı faulün Mersin lehine çalınması maçın kırılma noktalarındandı.Keza 3'e 1'ken kaçırdığımız fast breakten tutun Gordon'ın buzzerlarına,Tutku'nun potanın içinden çıkan üçlüğüne kadar vah tüh demeye müsait çokça pozisyon vardı.Ama bu görüntüdeyken bunlarda boğulmamak lazım.Hak etmedik kazanmayı.Onur abinin yazdığı gibi kredi elde ettiğimizde anında harcıyoruz. :) Canları sağolsun,kalan iki maçı gereken şekilde oynayıp liderliği bırakmayız.
 
Ben de buradaki bir çok kisi gibi giden basketlere yanıyorum:) bence bize yakışan 2 macı da alıp ligi lider bitirmek. Ha bana sorarsanız playoffta bjk ile eşleşmek istemem oyunları bize ters geliyor ayrıca ligin bizimle birlikte en iyi 2 takımı. Ama çok da fazla hesap yapmaya gerek de yok saha avantajini alalım keyfini çıkaralım. Bizim gibi sistem basketbolu oynayan bir takımın 3 mac kaybedeceğini düşünmüyorum. Playofflarda hava farklı olur.
 
Bu sene büyük yol alındı inşallah arkadaşlar.Ama görüyorum ki rakibimiz olmayan takımlara kaybettiğimiz her maç bir kaos ortamı yaşanıyor.Bence maçın güzel olaylarına bakabilmeliyiz.Mesela Göksenin'in el titreyen dakikalardaki dış basketleri,hücumda boyalı alana yaptığı korkusuz koşular,ki Furkan bugün Mersin uzunlarına ezildi,bence 3 numara adına umut verici olmalı.Ayrıca Lakovic de bir ritim tutturdu.Bench'de takımı sahiplenişini görmelisiniz.Gordon,Furkan,Tutku dan 1 veya 2'si günlerinde olsalardı çok daha rahat maç olurdu.Ayrıca salona da değinmek istiyorum.Kolej salonu havasında,oyunculara antreman hissi vermiş olabilir.
 
Yalnız herkes o kadar emin ki Yenilmez Armada´nın sürpriz kötü bir sonuca izin vermeyeceğine, birçok kişi kaybedilen maçtan ziyade basket puanları dert ediliyor. : )

İçimizdeki İrlandalı belli, tez elden tribünde cezası verile!..


Giden basket puanı olsun canları saolsun :)
Bende belirttiğiniz gibi play-off havasının farklı olacağına eminim .
 
Arkadaşlar bişey soracağım,hafta içi Bjk Efes'i yenince play-off'ta saha avantajını ele geçirdi diye bir haber çıktı.Yeni sistemde her iki maçı kazanınca 1-0 başlamamanın yerine saha avantajını mı veriyorlar?Eğer öyleyse biz Banvit'i 2 maçta da da yendik o zaman lig birinciliğimizin ne anlamı olacakki?
 
O zaman en kötü ihtimal 3.olsak bile neden bu kadar liderlik stresi yaşıyoruz ki,bu duruma göre Efes'le,Banvit'e karşı her türlü saha avantajımız var,şu durumda 8.Tofaş,7.Aliağa,6.KSK her üçünüde 2 maçta da yener eleriz,bence 2.ya da 3.olup yarı finalde Bjk yerine Efes ya da Banvit'i tercih etmek daha mantıklı geliyor bana.
 
Şu taktiksel hamleler adı altında söylenenler hiç hoşuma gitmiyor arkadaşlar. Ligi lider bitirmemiz lazım. Lazım kere lazım. En başta 43 yıldır ligi lider bitirmemişiz. Böylece bu zinciri kıracağız.

Ayrıca FB-BJk eşleşmesinden kaçalım diyen arkadaşlar var. Şu şike gündemi bile bize bir şey anlatmıyor mu? GS sahaya her zaman kazanmak için çıkar. Galip gelmesi halinde Fb şampiyon olacaksa bile GS maça yenmeye çıkar. Bundan taviz vermemeliyiz vermeyiz. Olası Play off eşleşmelerinde rakiplerin analizini yaparız tabii ki ama bizim için en tehlikeli rakip gene de Efestir.

Bu sene BJK'a ve FB'ye yenildiğimiz maçlara bakarsanız kazanmamız gereken maçları kendi hatamızdan kaybettik. bİz yenildik onlar yenmedi. Ama Efes'e hem de İpekçi ortamında yenildiğimiz maçta (üstelik Zaza'da varken) Efes bizi yendi. Efes efestir sonuçta. TBF'de lobisi olan basketbol kültürü olan ve bu maçları bolca oynamış oyuncu kadrosu ihtiva eden bir kulüp Efes.

Bu yüzden takımın bu mağlubiyeti bence üzücü. Obsiyonumuzu ikidir elimizden atıyoruz. Takımın tekrar direnç kazanacağı bir diriliş olur umarım bu yenilgi.
 
Yapmamız gereken tek hesap var. FB ya da BJK ile İpekçi'de oynadığımız maçlarda takımımızı Euroleague maçlarındaki gibi destekleyip; olaysız, ceza almadan finale çıkmanın hesabını yapmalıyız.
 
Aynen kimseden çekinmeye gerek yok ister bjk milangaz isterse fenerbahçe ülker hangisi olursa olsun yar finaldeki rakibimiz eleyeceğiz ikisindende iyi takımız şampiyon olmak için hep en iyileri yenerek yada güçlüleri yenerek şampiyon olmayı daha zayıf ekipleri yenerek kazanmaya yeğlerim ben... UNUTMAYIN KAZANILAN NE KADAR ZORSA DEĞERİDE O KADAR BÜYÜK OLUR....
 
Arkadaşlar bişey soracağım,hafta içi Bjk Efes'i yenince play-off'ta saha avantajını ele geçirdi diye bir haber çıktı.Yeni sistemde her iki maçı kazanınca 1-0 başlamamanın yerine saha avantajını mı veriyorlar?Eğer öyleyse biz Banvit'i 2 maçta da da yendik o zaman lig birinciliğimizin ne anlamı olacakki?

Saha avantajı derken bu galibiyetle ligi büyük oranda 4. Bitirip ilk turda 5.ye karsı saha avantajı aldılar. Onu kastediyor
 
Göksenin'in yaptığı faul öncesi molada hocanın bunu istediğini sanmıyorum, faulden sonra hocanın mimikleri, hareketleri bunu gösterdi. Ama Göksenin'in maç boyunca sergilediği iyi performansı da göz ardı etmemek gerek. Ben görünen kısımlar dışında görünmeyenlere değinmek istiyorum aslında.

Mersin takımında bu sene bu kadar antipatik oyuncular olduğunu bilmiyordum. Mutaf, Fenerbahçe kanı taşıdığını net şekilde belli ediyor, bir pozisyonda kendini öyle bir fırlattı ki yere, dirsek yemiş gibi -halbuki hiç bir müdahale yok-. Mutlu desen ayrı bir olay, sürekli tribüne oynamalar, her basketten sonra sürekli bizim tribünü tahrik etmeye çalışmalar. Ömer Onan'ın İpekçi'de basketlerden sonra tribüne küfreder gibi bakmasını Cumartesi günü Mutlu'dan gördük.

Hakem için de bir kaç şey söylemek gerek. Alper Altuğ Köselerli'nin tribüne dalga geçer gibi bakıp gülmesini kimse fark etmemiştir. Birileri Alper Altuğ Köselerli'ye hakemin tribünle konuşmaması gerektiğini hatırlatmalı. Bize dönüp gülerek 'noldu ki' diyememeli.

Takımın Adana hava alanına gelmelerinden salonda maç bitimine kadar iyi ağırladığımızı düşünüyorum. Elimizden gelenleri yapmaya çalıştık, yapamadıysak ta affola.
 

Üst