Re: 2010-2011 Transfer Sezonu
Evren konusunda yazılan bazı goruslere zerre kadar katılamayacagım. G.Saraylılık ve Evren arasında nasıl bir bağ kuruldugu gercekten ilginç geldi bana. Emre B'ôğlu ve Evren arasında benzerlik yok denecek kadar azdır.
Emre bizi hakkı olmadan bir yıl önceden el altından başka bir kuluple sözleşme yaparak milyonlarca dolar zarar sokmuştur. N'castle sonrası dönüşünde ise en ufak bir hatası yoktur. Orada duygusal davranan G.Saray olmuştur. İnter'e en genç ve en iyi oyuncunu bedava kaptırman N'castle'ın hatası değil, elbette bonservis isteyecekti. Emre içinse F.Bahçe yıllık ucret olarak bizim verdigimizin 2 katını verirken, niye bize gelsin ki?
Geldik Evren'e bir kere Evren'in bu kulube maddi bir zararı dokunmamıştır. İş bilmezlik yine bizdeydi, tıpkı Ribery, Emre, Spehar, Horvath, Felipe vb. olaylarda oldugu gibi. Sen en iyi yerlinin sözleşmesini sene boyunca uzatma ya da uzatama, ondan sonra mayıs ayında tutuş. Kimse kusura bakmasın ya da demogoji yapmasın. Dodo gibi karakteri ve tarzı belli bir adam da bu boşluğu değerlendirdi. Ne yani Evren o zaman sözleşmesi bitmişken 800bin tl veren Trabzon'u reddedip, nerdeyse yarı paraya bizde niye kalsın? Bunun neresi ihanet ya da döneklik? Çıkış yapan oyuncularla onceden sözleşme uzatmayı akıl etmek cok mu zor? Ya da yerli, oyuncu piyasası az çok belliyken, oyuncularla 2-3 yıllık sözleşmeler imzalamak neden yıllar sonra akla geliyor? İş bilmeyen çavuş biziz, başkalarına kızmamız yersiz bence.
Dunku maçı izleme sansım oldu. Pota altı kesinlikle takviye istiyor, genç Volkan ve Sertaç ne yapacak belkirsiz ama Ümit Milli takımın maçlarını gözönüne alınca sertlik konusunda zayıf kalabiliriz. Ermal tahmin ettiğim gibi, beklentileri şimdilik karşılıyor. Rancik bildigimiz Rancik ama dunku maçta da nerdeyse 3 uzunla maçı bitirdik. Luksa'nın faul sorununu da dusunce 3 uzunla rotasyon sağlıklı ilerleyemez. Her şey bir yana sırf Ermal'in oyunda olmadıgı dakikalarda 3+2 kuralında iki yabancıyı pota altında oynatma zorunlulugu bile rotasyon dengesini bozacaktır. Taylor'ın pg yetenekleri iyi ama savunması ve atletik yetenekleri zayıf, baskı altında zorlanabilir izlenimini veriyor. Acıkcası tarz olarak dogru seçilmiş biri, oynatan bir guard, bu anlamda Tutku'nun gerçek bir ikamesi olabilir. Ama kalite olarak cok ust duzey gelmedi bana. Şu an için Tutku'nun yedeği konumunda olacak gibi. Takım olarak topa baskıyı iyi yapıyoruz ve organize olmaya çalışan bir ekip oldugu açık, bu işin güzel tarafı. Eskisi gibi hucumlar doğaçlama ve oyuncu/sut endeksli değil. Ama daha alınacak çok yol var.
Eurocup haberi çok güzel ama st.p'bourg güçlü bir rakip.