2016/2017 Yeni Kadro Yapısı ve Hazırlık Dönemi

Son iki transfer hamlesi kağıt üzerinde açıklarımızı dengeledi biraz bekleyip görmek lazım suyun kendi yolunu bulması için. Bu kadar erken tarihte kadro kurup hatta üzerine iki de iyileştirici transfer yaptığımız bir sezonu hatırlamıyorum nerdeyse. Ekim sonunu bulurduk genelde...

Hala küçük soru işaretleri var ancak bunların doğru cevabını bulmak için dediğim gibi biraz bekleyip takımın alacağı şekle bakmak lazım... Ligde 6 yabancıyı 3 uzun 3 kısa şeklinde kullanacağımızı düşünüyorum. Tyus ve Thompson bireysel performansları ile Daye'in saha içi görevleri konusunda alacağımız yanıtlar önemli.
 
Olympiakos maçları sezon öncesi artılarımızı ve eksilerimizi göreceğimiz en son ve en önemli sınav olacaktır. Micov hariç tam kadro çıkacağımız için de takımı daha iyi analiz etme şansı da verir bu maçlar. (Başka sakatlık olmaz umarım)
Galatasaraylı olduğumuzdan dolayı genlerimizde hep kazanmak olduğu için de kazanmak isteriz ama galibiyetten veya mağlubiyetten ziyade ortaya koyacağımız oyun daha önemli olacaktır.

İnşallah bu maçlarının yayınlarıyla ilgili bir sıkıntı yaşamayız da takımımızı keyifle izleme şansımız olur...


edit: 29 Eylül: Galatasaray Odeabank – Olympiakos/ATİNA

1 Ekim: Galatasaray Odeabank – Olympiakos/ATİNA

Sezon 8 Ekim 2016 tarihinde açılıyor
 
Bugünkü sassari maçı, geçen bahsedilen kanalda yayınlanacak sanırım. Fakat internette maçın saatini 20.30 olarak yazanlar var. Ama o yerel saate göre. Maçın TSİ 21.30'da olması lazım.

Umarım geçenki gibi patlamayız da şu takımı adam gibi bir izleriz artık canlı canlı. Özellikle iki transfer daha yaptığımız düşünülürse takımı acayip merak etmeye başladım. Bir de Pleiss takıma katıldı mı? Bu maç oynar mı acaba?
 
Bugünkü sassari maçı, geçen bahsedilen kanalda yayınlanacak sanırım. Fakat internette maçın saatini 20.30 olarak yazanlar var. Ama o yerel saate göre. Maçın TSİ 21.30'da olması lazım.

Umarım geçenki gibi patlamayız da şu takımı adam gibi bir izleriz artık canlı canlı. Özellikle iki transfer daha yaptığımız düşünülürse takımı acayip merak etmeye başladım. Bir de Pleiss takıma katıldı mı? Bu maç oynar mı acaba?
Zannetmiyorum çünkü sağlık kontrolü vs görüntüleri hiç çıkmadı.

LG-D855 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
https://www.streamera.tv/movie/129752/basket-dinamo-galatasaray/

Şu maçı izliyorum. Daha bitmedi ama az bir kısım kaldı. Özellikle skorboardın olmayışı çok hoşuma gitti. Böylelikle skordan ve süreden bağımsız her pozisyonu, her hücumu, her seti kendi içinde izleyip bir fikir ediniyorum.

maç ile ilgili, skora hiç bakmayın. kimi zaman sahaya çıkan 5'ler çok farklı olabildi.bu maçta ki skor her hangi bir başka maç için bize bir şey söylemiyor. ancak bize önümüzde ki maçlarda görebileceğimiz sekanslar hakkında izlenimler veriyor. takımın hücum ve defansta eksiklikleri var hala. ama düzeleceğine dair ışıkta var. benim canımı sıkan 2 husus oldu. bir perde üstü şut savunması, bir de perde savunmasına karşı yardım. bu iki hususun gelişmesi gerekiyor. diğer eksikler zaten kendini kapayacaktır.

takım hala uyumsuz bu arada. herkes bir birini biliyor, kalitesini biliyor ama herkes tedirgin ve geç kalıyor. sadece maçta yandan çıkarılan toplarda rakip baskı yaptığında kaç top kaybettiğimize bir bakın. zamana ihtiyacı var takımın.

son olarak Can hakkında bir iki kelam etmek isterim. ben Şafak'ın hiç bir zaman özgüvenini kazanamadığını ve bu yüzden oynayamadığını düşünüyorum. Can az süre aldı ve alacak ama kendine güvenini çok beğendim. Onun yerine şafak olsa, oynadığı 5 dakikada topu hemen Daye'e vs bırakmaya çalışırdı.
 
Takımın savunma problemleri hakkında forumda oluşan endişeleri gayet iyi anlıyorum. Fakat işin bir başka yönü Ataman hiç bir zaman çok iyi savunma takımları kurmadı, bireysel savunma becerisi yüksek oyuncuları tercih etmedi. Genellikle gelen oyuncuların savunma gayretlerini artırmaya çalışır ve özellikle takıma uygulatmaya çalıştığı değişik savunma setlerini tercih ederdi. Bu sende farklı olacağını sanmıyorum. Benim tek beklentim özellikle üç sayı savunmasını biraz yukarıya çekmek. Son 2-3 senedir çok üç sayı yiyoruz. Bunu biraz geliştirebilirsek değmeyin keyfimize.
 
Son 2 hamleyle birlikte takım tamamlandı ve heyecan katsayımız giderek yükselmeye başladı. Son 2 transfere bakarsak; özellikle Tbl için yerli 3 numara açığını düşününce Emir çok yerinde bir hamle oldu. Pleiss'ta bu dönemde, bu şartlarda inanılmaz bir şans transferi oldu denebilir. Sezon başı alsaydık bayram ederdik, bu dönemde inanılmaz bir şans oldu.

Takım hakkında hücum-savunma dengesi yönünden çokça yorum yapıldı ve sezon boyuncada bolca yapılacak. Savunma anlamında aklımızda ne kadar soru işaretleri olsada, hücum konusunda inanılmaz potansiyelli bir takım olduk. Geleneksel Ataman takımlarından farklı bir takım kuruldu diyebiliriz bu sezon; bol rotasyonlu, farklı oyun planları olacak bir takım. Rotasyon ve uyum konusu aşıldığında heyecan verici bir takım ortaya çıkacak.

Tbl için bulunan 9 yabancıdan birine lisans çıkarılmayacağını düşündüğümüzde bu ismin Schilb olması yüksek ihtimal gözüküyor. Lig rotasyonunun genelde; Russ Smith, Dentmon, Can, Sinan, Göksenin, Micov, Emir, Daye, Orhan, Ege, Pleiss, Tyus şeklinde olacağını düşünüyorum.

Genel olarak bakıldığında; uzun rotasyonunda Pleiss-Thompson, Tyus-Daye ikililierini daha çok göreceğimizi düşünsemde; zaman zaman Thompson'ı 5, yeryerde Pleiss-Tyus ikilsinide aynı anda sahada görebiliriz. Tabii özellikle ligde Micov'uda yine 4 numarada zaman zaman göreceğiz. Yine koçun 1-5 numaralar konusunda Russ-Pleiss, Dentmon-Tyus ikililerini daha çok kullanacağını düşünsemde, zaman zaman Russ-Dentmon ikilsinide sahada göreceğimizi kesin.

Elde o kadar bol rotasyon mevcut ki insan ihtimalleri düşündükçe bile heyecan düzeyi artıyor. Başlasın bu oyun artık.
 
Yeni kadro yapımızda o kadar çok değişik fonksiyonlar var ki burada hepsini yorumlamaya kalksak sezon başına yetiştiremeyiz . Ergin hocanın neredeyse NBA'in normal sezonuna yaklaşan bu uzun maratonda rastlayacağı farklı durumlara karşılık bu kadar çeşitlilik elde etmesi hem rakibin kozlarına karşılık verebilmek hem de rakibi şaşırtmak açısından oldukça güzel . Genel olarak ben pota altında savunma olarak sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum . Galatasaray basketboluna merak saldığım kısa dönemde az çok gözlemleyebildiğim sürekli sayı yediğimiz dış şutlardı . Bu sorunu halledebilirsek ki baktığımda ön alanda Russ , ne kadar süre alacağı soru işareti olsa da Göksenin gibi savunma yönü var olan oyuncularımız var . Çok fazla konuşmaktan çekiniyorum aslında . Çünkü ne kadar kişi-kişi tartışsak da savunma , takımca yapılan ve odak işi olan bir şey olduğu için takım savunmasını oturtmak hepimizin önceliği olmalı . Hücum nedense bana kolay geliyor bu sene . Diebler , Daye şut mu atsın , Pleiss , Tyus tepeye çıkıp P&R mu oynasın yoksa Russ Smith içeri mi yüklensin ... Bu kadar çok opsiyon varken sayı üretmek ve bu kadar temiz şut atanların olduğu takımda ritmi yakaladığımız anda 9-12 sayılık farkların erimesi çok kolay olacak . Kişisel olarak , sıkı bir NBA takipçisi olduğum için Daye'den ve liderlik için Dentmon'dan beklentilerim olur . Onun dışında arkama yaslanıp izleyeceğim çok zevkli bir hücum takımı var .

Hazırlık döneminde Krstic'den ben de umutluydum şahsen . Son bir kez daha ben buradayım diyeceğini umuyordum . Olmadı , lakin temiz bir şekilde atlattık onuda . Belki de daha çok verim alacağımızı düşündüğümüz bir isimle . Ayrıca Ergin Ataman'ın tam anlamıyla istediği bir kadroyu kurduk . Artık top onda , ben güveniyorum Hocama . Güzel şeyler başaracağız umarım . Bu sakatlıklar hepimizin canını sıkıyor ancak bu yüklemeler olmazsa sezon içinde sıkıntı yaşayabiliriz maalesef . En basitinden Krstic'in 2 ay sonra sakatlandığını hiçbirimiz hayal etmek istemez . Genel olarak yorgunuz ve bu yüzden önceki Sassari maçı gibi son anlarda etkisini hissediyoruz . Yukarıda denildiği gibi Oly maçları en sağlam tecrübe olacak değerlendirme açısından .

İlk mesajım olunca biraz da yaş itibariyle karaladım bir şeyler :)
 

Üst