Menü
Neler yeni

Muhteşem Yüzyıl

Muhteşem Yüzyıl'a bir tepki de Arınç'tan! Gereğini yapacağız!

Devlet Bakanı Bülent Arınç, Muhteşem Yüzyıl dizisiyle ilgili, ''Şikayetleri süratle dikkate alacağız ve kanun çerçevesinde gereğini yapacağız'' dedi.

Show TV'de başlayan ''Muhteşem Yüzyıl'' dizisiyle ilgili tepkiler olduğunun anımsatılması üzerine Bülent Arınç, bunun kamuoyunda da büyük bir yankı bulduğunu söyledi.

''Ben de şahsen endişe ve üzüntü içindeyim'' diyen Arınç, şunları kaydetti:

''Kanuni Sultan Süleyman gibi bütün dünyada ve Osmanlı döneminde büyüklüğü bilinen ve 'Muhteşem Süleyman' olarak tanıtılan bir insanın harem, içki düşkünü, hatta bazı sahnelerinde söylemeye dilim varmayan bir ilişki içerisinde göstermeye matuf... Fragmanlarından böyle anlaşıldığı düşünülebiliyor. Böyle büyük bir masraflarla dizinin çekilmiş olması ve gösterilmeye bir kaç gün önce başlanmış olmasından üzüntü duyuyorum. Ancak RTÜK yayına giren ve yayın sırasında yayın ilkelerine aykırı olduğu itirazıyla, şikayetiyle önüne gelen konular hakkında karar verebilmektedir. Önleyici bir imkanımız bulunmamaktadır. Önleyici imkanımız sadece tasarının 7. maddesinde kabul edilmiş olan milli menfaatler veya bu konudaki olağanüstü günlerde alınması gereken tedbirleri içermektedir. Kamuoyunun tepkilerini dikkate alarak televizyonun bunu kendiliğinden kaldırması belki düşünülebilir. Ancak bu tür yapımların reyting ve kar amacıyla yapıldığını hepimiz bilmekteyiz. Bu diziyi ilginç kılmak için senaryosunda farklı argümanlar kullanılmıştır. Sadece Atatürk ile ilgili hatırasına alenen hakareti suç sayan bir kanun yürürlüktedir. Bunu diğer tarihi şahsiyetler için de geçerli kılmak herhalde mümkün değil.

Ancak gönlümüzden geçen, aklımızdan düşünebildiğimiz, tarihimizin önemli şahsiyetlerini olduğundan başka türlü görerek küçültmeye, aşağılamaya çalışan ne olursa olsun karşılığını bulmalıdır. Diziyle ilgili şikayetleri süratle dikkate alacağımızı ve kanun çerçevesinde gereğini yapacağımızı söyleyebilirim.''

Link:http://www.medyafaresi.com/haber/54...ir-tepki-de-arinc-tan-geregini-yapacagiz.html
 
Katılmasamda mantıklı dayanakları olan bir fikir Sühan Abi hiç bir şey diyemem ama bi gün bir maçın devre arasında seninle konuşalım bu konuyu olurmu yetmezya o zaman neyse.

Ya bu arada Allahınızı severseniz artık sefere katılmamışmı falan demeyin abi (senin ironi yaptığının farkındayım bu arada)
Osmanlı Tarihinde en çok sefere giden Padişah, ömrünün 11 yılını Savaşlarda, yollarda geçirmiş. Bizzat katıldığı savaşları yazdım daha ne yapmalıyım bilmiyorum.
 
Sühan Abi fikrine katılmıyorum; şöyle ki bugüne kadar harem ile ilgili vizyona giren üç film, iki dizi biliyorum; benim yakalayabildiklerim bunlar ve hepsi aşağı-yukarı aynı minvalde; halkın tarih ilgisi de o dizi ve filmlerdeki yalanlardan başka bir şey kazanmadı yazık ki...
 
Bu filmin fragmanlarını izleyince bile vicdanım sızladı gerçekten ömrünü savaş meydanlarında geçirmiş zamanın en mühim şahsiyetlerinden biri olan kanuni nin sözde hayatını anlatıyormuş bu dizi. OSM hakkında hiç bir bilgiye sahip olmayan bu devlet nasıl 500 yıl dünyaya hükmetti bu devleti bu güce kavuşturan etkenler neydi diye hiç araştırmayan insanlar için varsa yoksa harem..ya kardeşim soruyorum size içki düşkünü kadın düşkünü bir şahsiyet nasıl dünyaya hükmedebilir binlerce tarihi hakikat varken, fransa da oynanan bir dansı bir fermanla bitiren bir padişahı bu şekilde tanıtmak hangi mantığa sığar.Bu ülkede tarihinde utanan tarihini hep kendi zihninde tasarladığı gibi öğrenmek isteyen insanlar var yapacak bir şey yok.Reytinglerde birinci olmuş dizi hayırlı olsun işte tamda istenen buydu ne de olsa derin dekolteli kızlar sürekli ekranda 1. olmasa şaşırırdım zaten...
Bu yazım kimseye bir cevap niteliğinde değildir.
 
Öncelikle siyasetle ya da bu görüşlerle pek ilgim yoktur, taraf değilim bu konularda.

Ama ilköğretimdeki Tarih hocam sayesinde Tarih'i çok severdim, hala severim, anlattıkları da dün gibi aklımda.

Kanuni bana göre de Osmanlı'ya her ne kadar en şaşalı günlerini yaşatsa da Osmanlı'nın duraklamasına sebep olan padişahtır.

Ben işin harem kısmına girmeyeceğim ama Şehzade Mustafa konusuna biraz değinmek istiyorum.

Birçok kaynakta Şehzade Mustafa'nın, en az Kanuni kadar cesur, yiğit ve iyi bir şehzade olduğu belirtilir. Hürrem Sultan Osmanlı'nın tarihini, akışını değiştirmiş nadir kadınlardan biridir.

Muhteşem Yüzyıl'da da yansıtıldığı üzere Hristiyan, saraya zorla getirilmesinden dolayı sinirli, hırslı, öfkeli ve Kanuni'yi kendine aşık ederek, belki de kendi intikamını bu şekilde alan kadındır. Sırf bu yüzden kendi oğlunun tahta geçmesi için Şehzade Mustafa karşısında Kanuni'yi dolduran kadındır. Mustafa öldükten sonra Mahidevran Sultan'ı da beş parasız bıraktıran kadın Hürrem Sultan yine çoğu kaynağa göre.

Hani bu biraz sığ bir mantık ama ya Şehzade Mustafa tahta geçseydi diyor insan. O zaman belki hala Osmanlı'ydık, belki hala dünyaya hükmeden devlettik. Bu iyi mi kötü mü tartışılır tabiki.

Daha önce yanlış hatırlamıyorsam Star Tv'de de yine Kanuni dönemini anlatan bir dizi vardı, orada da benzer bir senaryo vardı.

Sonuç olarak kimse o dönemleri yaşamadı ve şu şöyledir diyemez ama çoğu tarih kitabında yazan ve benim araştırdığım, bildiğim şeyler de bunlar.

Harem konusu çok ayrı bir konu tabiki, bana göre de Harem ne tam anlamıyla ilim-irfan yuvası, ne de tam anlamıyla padişahın canının istediği kadını istediği zaman aldığı yerdir.

Bu dizi çok yankı uyandıracak, çok izlenecek gibime geliyor. Önerim burada biraz olaylar yönünden değil de dizi yönünden, sanat yönünden bakalım.

Mesela Hürrem Sultan'ı canlandıran oyuncuyu hiç duymamıştım, oyunculuğunu beğendim ilk bölümde.
 
Diziyi izlemedim ama bu kadar tartışma konusu olunca merak etmedim de değil.

Başlığa uygun olan; tarihi değil diziyi tartışmak, dizinin olumlu - olumsuz yönlerine değinmektir.
 
Benim şahsi inancıma göre Osmanlı padişahları kendilerine oğlancı denmesini hakaretten ziyade bir tavır olarak kabul ederler ve bu yüzden bu minvalde söylenen bir söz de benim içimde atalarıma küfredilmişcesine fırtınalara sebebiyet verir. Hasılı bu noktada benim de karşımdakine bir çift laf edebilme hürriyetim olmalı, ayrıca silinen iletimin içinde ne hakaret ne de küfür vardı ki etsem de yeridir...

444 1 178 RTÜK'ün numarası... Araması da ücretsiz.
İsteyen arasın, istediğini söylesin ;)
 
Alperen, iletini silen kişi olarak yanıt vereyim...

Konuya devam edelim uyarısına rağmen diziyle alakası olmayan, kişiye özel yanıt vermişin.

Doğru söylüyorsun, silinen iletinde bir hakaret veya küfür vs. yok ama ti´ye alma var. Karşı taraf senin sözüne yanıt verse, sen cevap hakkını kullansan konu uzasa doğru olur mu? Kaldı ki sen konuya ilişkin düşünceni daha önceki iletilerinde belirtmişin. Aşağıdaki alıntıda görüleceği gibi...

Alperen Kaplan' Alıntı:
Osmanlı Sarayındaki oğlancılar meselesine gelecek olursak da, milyonda bir olsa oran geliyorlar o 'biri' gözümüze sokuyorlar. Anlamıyorum yani bu ülkede niye olduğu gibi bilen yok geçmişini, hoş hiçbir meselede geçerli değil söylediğim de... Kimi tutar Osmanlı sarayında gelmiş geçmiş bir tane bile teheccüd kaçmamıştır der, kimi de onların hepsi oğlancıydı der; ülke ikiye bölünük ama yazık ki iki kesim de cehalet içinde. Burada yazanlara söylemiyorum da Şamil Abi gibi, ben de çıldırabiliyorum arada..
Genişletmek için tıkla ...
 
Abi esas ti'ye alma benim silinen iletimdeki alıntıladığım iletide var.

Biz eşekbaşımıyız detaylıca yazıyoruz Şamil Abi, Sühan Abi, Mithat Abi ile birlikte fikirlerimizi de adam iki ileti yazıyor iki cümle ile ve ortalığı mahvediyor çekiyor gidiyor umrunda olmuyor. Belki de şu yazdıklarıma bakıp öküzü görüyor musun diyerek gülüyordur da. O zaman silinmesi gereken ileti benimki olmamalı diye düşünüyorum abi. Neyse ya, tanımadığım insanlar yüzünden değer verdiğim insanları kırmaktan korkuyorum, ben sana daha evvel de icazet vermiştim hangi iletimi silersen sil bana bir izahat gerekmiyor, ben sildim de tamamdır :)
 
Bunların eğlencelik atıştırmalık şeyler olduğunun farkına varmadığımız sürece TV'larımızda daha iyi programlar görmemiz hayal olur.

Misal dizi sektörü gelişti. İlk Özel TV'ler açıldığında çoğunuz hatırlamaz şu an için senin benim çekeceğim kalitede diziler çekilirdi. Yavaş yavaş tempoyu arttırdılar. Hiç kuşkusuz o zaman dizi çekenler de gecelerini gündüzlerine katmışlardı. Şu anda da öyle ağır tempo çalışıyorlar. Bir diziyi eleştirirken bunları da gözönüne alın. 18-19 saat çalışan adamlar var. Üstelik haftada yedigün çalışınca bitmiyor işleri. Bu kez diğer bölüm geliyor ona çalışıyorlar. Hiç film sanayiinde çalışan tanıdığınız varmı bilmem. Bir diziye (bakın filme demiyorum) karşı bir eleştiri getirirken o dizi için emek veren o insanları da düşünün (ki geçen gün eylem yaptılar işlerinin yoğunluğundan şikayet edip)

Eğer halkımız bu veya bunun gibi dizilere böyle tepki vermeye devam ederse dizilerin senaryosu klasikleşir. İşte ailenin kızı zengin erkeğe aşık olur. Erkek başka adamlarla onu aldatır derken biri kanser olur (sanki grip olluyor 4 ay sonra iyileşiyor) böyle gider. Bu yüzden bu diziye şans vermek lazım. Eğer bu dizi gerekli ivmeyi yaratırsa zaten hemen ardından buna benzer başka diziler çekilir. Yavuzu Fatihi analtır birileri bu kez daha bizim istediğimiz gibi olur. ama olur . DSiziler nasıl 20 yılda dizi ihrac eder hale geldiyse bunalrda olur. Ama daha ilk bölüm başladığı gibi birileri başlıyor itiraz etmeye. Alperene hiç yakıştıramadım şahsen hemen RTÜK numarası vermesini. Beni bağlamıyor ben dizi seyretmiyorum (komedi değilse) Ama Tarihteki gizli kalmış şeylerde ancak böyle ortaya çıakr. Birileri gelir suya taş atar su bulanır gerçek çıkar. Bu dizinin yararıda bu olacaktır. Doğrumu anlatıyor yanlışmı bilmem ama RTÜK'e harcayacağınız eleştirileri Dizinin üzerindne tartışma platformuna harcarsanız daha yararlı olur. sevmediklerimiz gitsin ölsün bitirilsin mantığı hoş mantık dğeil. Bu yüzden herhangi bir program için RTÜK'ü asla aramam. Bana kalsa TV'lerde erotik filmlerde gösterilsin. Her malın alıcısı vardır. Başka malın alıcıları kullanmadıkları mallar hakkında veya kullanmayacakları malın pazarda olmasına karışmamalı.

Hepimizin bilmesi gereken bir şey var. Seyretmediğimiz, beğenmediğimiz şeyleri izlememe hakkımız her zaman vardır. Çoğunuz bilmezsiniz, biz tek kanallı devirleri de yaşadık. Tercih şansımız o zaman bile vardı. Kapatırdık TV'yi, ailecek muhabbet ederdik. Sizler de olmadı bunu deneyin.
 
Normalde tartışma ile ilgili daha fazla bir şey yazmayacaktım ama Sühan abinin anlatmak istediği farklı bir durum var buna binaen bir kaç şey söylemek isterim. Sühan abi sana katıldığım noktalar var, RTÜK konusunda bende Alperen'den farklı düşünüyorum belirli bir otoriteye şikayet etme yerine izlemeyerek cezalandırma taraftarıyım, RTÜK dediğin kurum ne kadar güvenilirki zaten, tamamen iktidar odaklı bir kurum dün iktidar farklıydı bu kurumda tamamen başka kararlar alıyordu, yarın iktidar değişince yine başkalaşacaklar. Malesef ki ne Basın ne Rtük bağımsız bu ülkede.

Televizyon sahiplerinin bin tane işi var hop bi vergi cezası yayınlarda 180 derece dönüş. Bağımsız bi basın yayın yok bu memlekette ya öylesin ya böylesin.
Dizilere laf söylemeyelim abi eyvallahda baksana koca delikanlı adam çıkmış Atasına ceddine bilip bilmeden Sapık Oğlancı muamelesi yapıyor, dediğim gibi Atatürk için de böyle söylentiler çıkaran çevreler oldu bu ülkede bir tanesi de çıksa böyle böyle dese sıkmayacakmıyız canımızı. Fatih gemileri karadan yürütmemiştir gibi garip bi iddia sahibi insan bu dizinin tarih danışmanı. Ayrıca ilk bölüm yetti kesinlikle fikir sahibi olmama.

Yol açar diyosunda abi 100 tane 80 öncesi dizisi çevrildi hepside aynı bakış açısı ile sürekli yeni diziler geliyor ama değişen hiç bir şey yok. Sürekli bi fikri empoze etme isteği olunca tamamen sanat diye bakamıyorum malesef ben bu yapımlara.
 
Olaya senin gibi yaklaşan bir insanla sabaha kadar sıkılmadan konuşurum abi ben, yanlış düşünüyosamda kesinlikle kabul ederim ama yeterki senin gibi düzgün dayanakları olan fikirler sunsun.
 
Vallah Şamil onlar dizidir. Tamamı gerçek olmak zorunda da değil. Dizilere laf olmaz bence. Ama burada kafasına göre yorum yapıp altını dolduramazsa insan ondan altını doldurmak istenmeli. Çünkü burada yazan kişiler reel kişiler, herhangi bir dizi karakteri değil.
 
Gazanfer Tosun' Alıntı:
Mesela Hürrem Sultan'ı canlandıran oyuncuyu hiç duymamıştım, oyunculuğunu beğendim ilk bölümde.
Genişletmek için tıkla ...
Almanya doğumluymuş. Türkçesi de bozukmuş eğitim falan alıyormuş şimdilerde. Çok iyi bir seçim olmuş aslında bu. Yani saraya yeni geliyor falan aksanın gerçekten bu şekilde olması. Zaman içinde gerçekte öğrendikçe diziye de yansıyacaktır.
 
Kendi adıma noktayı koymadan önce kendimi ifade etmek adına bir şey söylemek istiyorum. Bu dizilere (öyle bir geçer zamanki vb.) laf ederken beğenmediğimi söylerken şunu da belirmek isterim STV ve Kanal 7 de yayınlanan tamamen insanların duygularını sömürmeye yönelik aptalca yayınlar bana bunlardan daha antipatik geliyor, üstüne konuşmaya değer olarak bile görmüyorum.
 
Mithat abi dün beni fırçalamak için aradığında kızı bende sordum Baba Alman Anne Türkmüş Almanya'dan bulmuşlar orada yaşıyormuş. Çok güzel bir kız gerçekten.
 
Sühan Abi, mesele bambaşka,
bambaşka...

Bak abiciğim, bu güne kadar defaatle tarihi irdeleyen yapımları gördük televizyonlarda ve vizyonda, haremle ilgili birçok film çekildi dizi geldi ya da daha önce Hürrem Sultan vardı. E oluyor da ne oluyor, insanların ilgisi-milgisi artmıyor insanlar tutuyor orada duyduklarıyla tarihi öğreniyorlar. Roman ve filmler,dizilerdir tarihin ülkemizde öğrenilme yöntemi ve bu dönemde bir dizide bir padişah nasıl gösterilirse mesele öyle yürür. Ben sakin adamımdır, gelip yüzüme tükürene bile derdini sorarım yalancının dediği gibi ama insanların kafasındaki tarih algısının bir diziyle şekillenmesini, heleki içerisinde iğrenç şeylerin bulunduğu bir diziyle şekillenmesini kabullenemem ve bunun gerçekleşmemesi için de elimden geleni ardıma koymam.
 
Alperen 600 yıllık iktidarın öncelikle Osmanlı padişahının gücünden oluştuğuna dair inancımızı bir kaldıralım ortadan. Osmanlı Padişahı çok erkek yada çok feminen olmuş değişmezdi. Unutmayın uzun soluklu olmak için öncelikle altyapınızı iyi sağlamalısınız. Bu hayatın her alanında geçerli. Devletlerde böyledir. Osmanlıyı bende yönetseydim hürremde yönetseydiuzun yılalr dururdu. Çünkü Ertuğrul gaziden başlayıp olgunlaşan bir gelenek var. Ki onun öncesi de hepimizin bildiği gibi Selçuklulara dayanıyor. Bu ülkke insnaının hamurunda var. Mesela çok övülen avrupada Devletler halkı için vardır. Bizde ise devlet için halk vardır anlayışı hakimdir. Ki 10-100 yılda dğeil 1000lerce yıllık gelenekten gelen bir anlayışdır. Can bulubay az önce demiş ya Padişahım çook yaşaaa. Oysaki Tarih boyunca bu böyleymiş. Şu anda da böyle. Şu an Tayyip Erdoğana Kemal Kılıçdaroğluna yapılıyor Devlet Bahçeliye yapılıyor. Bu adamalrın haberi olmadan seçim günleri insanalr tekme tokat kavga ediyor. B (RTE-KK-DB) onların suçumu? Değil tabii ki. Osmanlıda da bu tarz olayalr olmuştur. Resmi Tarih bile anlatır hep Osmanlı haremindne ülkeyi yönetme çabalarını. Ki bunların en ünlüleridir Kösem ve Hürrem Sultanlar. Bırakalım Osmanlıyı bir başkasının gözündne görmeye çalışalım. Dogmatik olarak bir bilgiyi alıp başkası olamaz demekten daha iyidir.

Bak Einstein modern dünyaya geçişimizi sağalayn Rölavite kuramını oluştururken ne yaptığını biliyormusun? Şu zamana kadarki tüm fizik kuralları özlelikle Newton'un kiler saçmadır yalandır demiş o yoldan gidincede Rölavite kuramını ardından İzafiyeti geliştirmiş. Yani bazen başka gerçeklere ulaşmak için en saçma yolu denemek lazım. Tamam senin bildiğin bir tarih var doğru oalbilir ama bir başkasının gördüğü tarihi de izlemekte dinlemekte sakınca yok. Mesela geçen cumartesi ben Alenden başka bir Tarih dinledim başka bir konu hakkında ve çok hoşuma gitti. Ortam dinlemeye müsait olmadığından yarım kaldı. bir dahaki görüşmemizde ben susacağım onu konuşturacağım kesin. Sende eğer izlersen bu diziyi bu yönleri ile gör.

Sonuçta bir şeyler anlatırken bile bir albeni sunmak zorundasın. Misal Beyaz show ilk başladığı zamanalrı bilirmisin? Ki hala her programına en az bir tane de yarı cıbıldak bir konuk çağırır az konuşsa bile. Çünkü önemlidir ilzenirliği sağlamak. İZlenirliği sağaldıktan sonra esas yolada girebilirsin ama önce izlenirliği sğalamalısın. Beyaz showu geçtim Kurtlar vadisinin ilk bölümleri nasıldı? Bir mafya dizisi iken birden ülke içindeki karanlık hesaplaşmalara girmedimi? Dizinin izlenirliği artınca esas yörüngeye oturmadılarmı? Bir diziyi daha ilk bölümünü seyredip (ki izledinmi bilmiyorum ben izlemedim GS'ın maçı vardı aynı saatlerde) karar vermek hoş bir durum değil. 5-6 bölüm sonra belkide sen daha çok savunacaksın. Ya da izlenmeyecek sadece kadın vücudundan nemalanan bir dizi olarak algılanıp ratingleri bitecek. Ülkenin yarısı bu diziyi seyretmiş ne olmuş önemli olan 3. hafta kaç kişinin seyrettiği ve dizinin yörüngesinin ne olacağı. Şu Berrak Tüzünataç'ın Bülent İnal'ın oynadığı bir dizi vardı 12 Eylül'e ışık tutacak olan hani:) O dizi ne oldu? ilk 2 bölüm rating rekoru kırdı ama dizinin yörüngesi aşk duygusallığa kayınca rating düştü bu kez hemen hard konulara getiler ama tutunamadılar. Dizilerin ana senaryosu vardır ama anlık ratinglere göre değişen ara senaryoları vardır ki esas yoluda o belirler. Biraz sabreder 3 hafta sonra konuşursan daha sağlıklı olur.


Bunları diyorum dizi ile alakam yok. Dizi izlemem ben hayata genel bakış açınızı konuşuyorum aslında.
 
Sühan Cem' Alıntı:
Alperen 600 yıllık iktidarın öncelikle Osmanlı padişahının gücünden oluştuğuna dair inancımızı bir kaldıralım ortadan.
Genişletmek için tıkla ...
400 çadırlık Kayı boyu kolundan olan Oğuzlar
-Padişahların yetenekli ve gayretli olmasından
-Çevresindeki Müslümanlarla savaş yapmaması
-Gaza ve Cihat politikası
-Bizansın güç kaybından
Hızlı şekilde büyümüştür.
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.

Üst