Muhteşem Yüzyıl dört 'köşe'
Henüz fragmanları gösterilirken bile eleştirilere maruz kalan ve ilk bölümüyle reytingleri altüst eden Show TV'nin yeni dizisi 'Muhteşem Yüzyıl'a köşe yazarlarından destek geldi. Eleştirileri yorumlayan tarihçiler ise, bunun bir belgesel değil 'kurgusal dizi' olduğuna dikkati çekti
Nurbanu GÜNEY ELBİR
Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatını konu alan Muhteşem Yüzyıl, büyük bir reytingin yanı sıra tartışmaların da merkezinde yer aldı. Henüz fragmanları gösterilirken bile eleştirilen Türk televizyon tarihinin en büyük dönem dizisi Muhteşem Yüzyıl'ın tarih danışmanı Erhan Afyoncu, merak edilen soruları ve eleştirileri cevapladı. En büyük yanılgının dizinin 'dökümanter bir belgesel' şeklinde değerlendirilmesi olduğunu söyleyen Afyoncu, 'Muhteşem Yüzyıl'da kimsenin Kanuni'ye hakaret etme gibi bir derdi yok, öyle olsa ben bu işin içinde olmam. Bu bir dökümanter belgesel film değildir. Bu kurgusal bir dizi. En önemli özelliği tarihten ilham alıp, özel hayat ve haremle ilgili diyalogların kurgulanmasıdır. Kanuni'nin sadece harem hayatı değil, ilerleyen bölümlerde askeri seferleri de anlatılacak' diye konuştu.
KUTSALLAŞTIRMAK YANLIŞ
Dizi için Osmanlı kaynaklarının incelendiğini, İtalyan ve Alman kaynakların tercüme edildiğini belirten Afyoncu, 'Bütün devlet adamlarımız tarihimize hizmet etmiş değerli insanlardır. Ancak tarihi kişilerin kutsallaştırılıp, peygamber seviyesine çıkarılmaması gerekir. Padişahın birkaç kadınla birlikte olması onun şehvet düşkünü olduğu anlamına gelmez. Hanedanın devamı için çok çocuğu olması gerekir. Kanuni'nin en az 5 tane eşi vardır ve bu 5 eşin dördünden çocukları bulunur. Çocuğu olmayan, başka gözdeleri de vardı. Günümüzün değer yargılarıyla bakıldığı için Harem kurumu bu denli tuhaf karşılanıyor' şeklinde konuştu.
PADİŞAHI ORADAN ORAYA MI TAŞISAYDIK
- Kanuni içki içmeyen bir padişahtı. İçki içiyor diye iddia edildi ama dikkat ederseniz dizinin o sahnesinde 'Hünkarım şerbetinizi buyurun' deniyor.
- Kayzer kelimesi 9. yüzyıldan itibaren kullanılan bir kelimedir ve imparator manasına gelir.
- Valide Sultan'ın Rusça bilmediği söyleniyor. Hafsa Sultan Kırımlıdır. Hafsa Sultan'ın Rusça bildiğine dair kaynak yoktur ama bilmediğine dair de bir kaynak yoktur. Hatta Kanuni'nin de bazı Slav dillerini bildiği söylenir. Bilme ihtimali vardır.
- 'Harem orada değil de eski saraydadır' diyorlar. Biz de biliyoruz bunu ancak dizi mantığı içerisinde padişahı kaldırıp oradan oraya getirip götürmemiz mümkün değil. Dizinin çekilmesi için pratik şeyler lazım.
- Fatİh Sultan Mehmet'ten sonra padişahların divan toplantılarına katılmadığı söyleniyor, bu resmiyette böyleydi ama özellikle sefer zamanında divan toplantıları padişahın başkanlığında yapılırdı.
- Günümüzün dili konusunda eleştiriler var. Bunu kamuoyu seyrediyor. Eğer Osmanlı Türkçesi konuştursak bu halka hitap etmez. Anlaşılabilir bir dil kullanılması gerekiyordu.
Lüzumsuz saldırıyorlar
TOPKAPI Sarayı Müze Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, diziye karşı yapılan eleştirileri yorumladı. Bunun bir belgesel olmadığının altını çizen Ortaylı, 'Bazı yanlışları olabilir ama hiç de kötü bir dizi değil. Tarihi bakımdan bir tezi ve tasviri var. O tez üzerinde tartışılabilir. Tarihi film için kötü kategoriye koymam, lüzumsuz saldırıyorlar. Bir beklesinler bakalım, dizi devam etsin ve izlesinler' diye konuştu. Önceki gece katıldığı Teke Tek programında da diziyle ilgili tartışmalara değinen Ortaylı, 'Ben de beğendim. Dizide hatalar olabilir. Niye olur? Çünkü en detaylı ilimden en popüler senteze kadar 16. ve 17. yüzyıl yazılmamış. Böyle şeyler olur. Bunlar tarihi eser değil sanat. Bunun dışında o kadar kötü bir hücum edilmemeli. Daha bir defa gösterildi' dedi.
BU BİR BELGESEL DEĞİL
Diziyle ilgili tartışmaların haftalardır yoğun yaşandığı gazete köşelerinin dünkü konusu da 'Muhteşem Yüzyıl'dı. Diziyle ilgili önyargılı olunmaması gerektiğini vurgulayan yazarlar yapıma övgüler yağdırdı.
Diğer kanallar da benzer diziler yapsın
Habertürk Gazetesi yazarı Murat Bardakçı, 'Muhteşem Yüzyıl' başlıklı yazısında, 'Durdurulmasını bir tarafa bırakın, devamından ve diğer kanalların da benzer diziler yapmasından yanayım... Muhteşem Yüzyıl'ın akademik danışmanlığını klasik dönem Osmanlı Tarihi'nin önde gelen uzmanlarından olan dostum Dr. Erhan Afyoncu yapmıştır, dizide konu edilen tarihi olaylar doğrudur. Senaryo ve sinema tekniği, konuları abartıp olduklarından daha hafif şekilde ortaya koymuş olabilirler ama Muhteşem Yüzyıl bir 'belgesel' değil, 'dizi'dir ve abartılar, gerçeklerin değişmemesi şartıyla normaldir... Ve en önemlisi: Söz konusu mesele dini yahut ilahi bir konu değil, dünyevi hadiselerin teşkil ettiği tarihtir' dedi.
Muhteşem buldum
Vatan Gazetesi Yazarı Ruhat Mengi, 'Kanun padişahın dediğidir!' başlıklı yazısında diziyi 'muhteşem' bulduğunu belirtti. 'Osmanlı dönemini, hele de Kanuni Sultan Süleyman dönemini bu kadar güzel anlatan, dekoruyla, (bazılarında biraz İngiliz kraliyet kostümleri etkisi görünse de) kostümleri ve oyuncularının gücüyle böylesine kusursuz hazırlanmış bir dizi olamaz' diyen Mengi yazısında, oyuncuların Hollywood klasikleriyle rekabet edebilecek düzeyde oyun sergilediklerinden bahsetti.
Önyargı ile celalleniyorlar
Hürriyet Gazetesi yazarı Cengiz Semercioğlu köşesinde, 'Benim için 'Muhteşem Yüzyıl' dizisini protesto edenlerle, Said-i Nursi filmi 'Hür Adam'ı protesto edenler arasında hiçbir fark yok. Hatta fazlasıyla ortak yönleri var. Sıralayayım: Her iki taraf da yapımı izlemeden önyargılarıyla celalleniyor. 'Kanuni karalanıyor' diyenlerle, 'Atatürk karalanıyor' diyenler keşke önce yapımları izleme zahmetine katlansalardı' diye konuştu.
Dizi setinden çok etkilendim
Dizinin setini gezdiğini ve çok etkilendiğini belirten Sabah Gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ, 'Dekor ve kostüm Muhteşem' yazısında, 'TEM stüdyolarında gördüklerim, beni ilk bölümden daha çok etkiledi. Topkapı Sarayı Müze Müdürü gelip gördüğünde gözlerine inanamamış. Ama mutlaka hataları olacaktır. Zira bir belgesel çekmiyorlar. Kanuni Sultan Süleyman ile Hürrem Sultan'dan 'esinlenip' bir drama çekiyorlar' diye konuştu.
Akşam Gazetesi