Hocam siz bence Türkiye gerçeklerini unutarak yazıyorsunuz.Bu ülkede hiç bir zaman kalıcı projeler başarılı olmadı.Çünkü küçümseme dediğiniz o renktaşlarım en ufak bir sportif başarısızlıkta kelle istiyorlar.Ayrıca ülkemizdeki sportif rekabet de kalıcı projeleri uygulamaya, kurumsal yapılara geçmeye pek müsait değil.UEFA Kupasından sonra ne oldu diyorsunuz.Şahsi fikrim ne olduğu çok da umurumda değil.Doğru büyük bir borç oldu.Peki değmez miydi buna? Çünkü bu tarz bir başarı bu ülke şartlarında başarılabilecek en üst seviye.110 yıllık ülke futbolunda bir kez başarıldı.Ayrıca UEFA'nın ardından gelen 10 yıllık süreçte de hiç bir zaman rekabet anlamında rakibimizin gerisine düşmedik ve kazandığımız tarihi başarı,sportif anlamdaki büyük üstünlüğümüz olarak yanımıza kar kaldı.Bir şeyleri başarmak istiyorsan bir şeylerden feragat etmelisin.
Sizi kesinlikle anlıyorum, bunlarla yetinmiyor daha kalıcı oluşumları, zirveye çıkıldığında orada tutnulabilecek başarılı projeleri istiyorsunuz.Ama diyorum ya ülke gerçeklerini unutuyorsunuz.Bu ülkede Lucescular falan başarısız diye kovuldu.Bence yetinmeyi bilmelisiniz.Malesef bahsettiğiniz kurumsal oluşumların bu ülkede yeri yok.Çünkü burada başarıya endeksli bir düzen var
Bakalım kardeşim ben Türkiye'den fazla şey bekleyecek kadar romantik miyim yoksa bu zor döndürmeye başladığımız ekonominin ve kurumsallaşmadan uzak yapının bizi çok kötü günlere götürebileceğini mi öngörüyorum zaman ortaya çıkaracak (Özellikle amatör şubeler büyük zararlar görebilir bu işlerden)...Umarım yönetim doğru işler yapıyordur ve ben yanılırım...Allah ömür verirse buralardayız nasılsa, tartışmaya giriştiğimiz konu çok geniş ve bol bol konuşuruz daha...