Işıl'ın gelen ( Anlaşılan ) oyuncular sonrası takımın guard bölgesinin durumundan dolayı gitmesi gerektiğini yazan arkadaşların gerekçeleri var onlara yüklenmenin anlamı yok mantıksızda değil düşünceleri,onlara yükleneceğinize kulübün ve takımın hedeflerinden habersiz kulübü 2 yıldır yönetmelerine rağmen GALATASARAY'ın büyüklüğünü hala anlayamamış takımın bütçesini vede hedefini sürekli düşük tutmaya kalkışan hala sponsor bulamayan! mevcut çapsız yönetime yüklenin arkadaşlara değil,bununla birlikte kanaatimce Işıl'ında gitmesi taraftarı değilim,aldığı ücret yüksekse gerekirse indirime gitmesinide bilir ben kalması taraftarıyım,guard bölgesi varsın bol olsun birbirlerini iyi dinlendirirler,yoğun tempoda faydasını çok görürüz,esas sorulması gereken şu; bu guard rotasyonunun anlamlı olması için uzun rotasyonunu nasıl yapacaklar ? sağlam en az 1-2 kıta dışı savunmacı ve ribaundçu uzun oyuncular almaları şart,1 kıta dışı sağlam oyuncu alacaklarsa o zaman devşirme veya yerli iyi bir uzun bulmaları şart bunun içinde iyi araştırma ve iyi seçim yapmalarıda şart haline geldi eğer EL'de ve Lig te ezilmek istemiyorsak,mevcut başkan vede yönetimini bildiğimizden şunu yapabilirler bile diyemiyoruz o kadar .eş yönetim var karşımızda.
2017-2018 Transferler ve Kadro Yapılanması
- Konbuyu başlatan Yasin Yıldırım
- Başlangıç tarihi
Burda çoğu kimse yönetimi suçluyor. Galatasaray yönetimin hataları olduğu doğru; ama başkalarının suçu yok mu. Niye yönetimlere destek verilmiyor. FB herkes destek veriyor. Bizim kongre üyeleri hiç destek vermiyor. Galatasaray spor kulübünün branşlarının sponsorlarına bakin. Hangi sponsor firmasının sahibi galatasaray kongre üyesi. Herkes başkanlık seçimlerinde var. Bittiğinde kimse yok. Aynı pazartesi yapılan divan kurulu gibi. Başlarında atıyorum 500 kişi var. Bitme aşamasında 50 kişi kalıyor. Herkes galatasaray için çalış sa inanıyorum başarılar gelir. Siyasetçiler gibi koltuk sevdasına girildiği için bu durumdayız. Asıl sorunumuz bu bence
Biz de sorun kimsenin para yönetimini bırakmak istememesi. Misal ben çıksam desem ki Kadın ve Erkek takımlarına 30 milyon avro yatıracağım lakin bu şubeleri ben yöneteceğim izin vermezler.
"Duayenler" çıkar ve bizim kendi içimizde değerlerimiz var onlar yönetsin diye lobi yaparlar.
Galatasaray iş bulma kurumu gibidir. İşsiz mezun ve mezun yakınları kulübün sırtından geçinir.
Söylediklerinize katılmamak elde değil. Sorunumuz bu bizim.
K
Kürşat Kosovalı
Misafir
Sancho ile ilgileniyoruz keşke gelse ama para yetermi bilmiyorum.
Sancho Lyttle ile ciddi olarak ilgileniyormuşuz..
K
Kürşat Kosovalı
Misafir
Cansu 25-30 dakika süre alabileceği bir takımdan. 5 dakika süre alacağı bir takıma para için gitmeyi tercih ediyorsa kendi bilir diyecek fazla birşey yok.
Tilbede çok acayip bir paraya Fenere gidiyor galiba.
Tilbede çok acayip bir paraya Fenere gidiyor galiba.
Moderatör tarafında düzenlendi:
Tilbe yüksek paralara gitti Fb'ye, Tuğçe senelik 500 bine kaldı, Deniz 300 bine gitti Mersin'e, Ayşegül de bize 400 bin civarı paraya imzaladı Işıl'dan indirim bekleyen var 
Işıl'ın bizdeki maaşı bu sene 750 bin tlydi sanırım, Ydü 3 katı para teklif etti düşünün, kalma ihtimali bence baya düşük ama bu sistemde piyasadaki en değerli yerli kesinlikle devşirme Kuanitra'yı saymazsak çünkü Latoya da Rusya'ya transfer oldu.
Işıl'ın bizdeki maaşı bu sene 750 bin tlydi sanırım, Ydü 3 katı para teklif etti düşünün, kalma ihtimali bence baya düşük ama bu sistemde piyasadaki en değerli yerli kesinlikle devşirme Kuanitra'yı saymazsak çünkü Latoya da Rusya'ya transfer oldu.Ayşegül'ün 400, Tuğçe'nin 500 alması ne bileyim hayat vapur falan... İnanılmaz şişmiş piyasa yahu. Kadın basketbolunun erkekler kadar gelir hacmi geniş değil. Bu paraların dönmesine izin verilmesini aklım almıyor. Rekabeti azaltır bu durum.
Işıl'ı kaybedecek olmamız çok üzücü ve onu yine ararız. Umarım burada kalmayı seçer fakat aradaki fark çok uçuk düzeyde. Yapacak bir şey yok.
Işıl'ı kaybedecek olmamız çok üzücü ve onu yine ararız. Umarım burada kalmayı seçer fakat aradaki fark çok uçuk düzeyde. Yapacak bir şey yok.
Pornografik rakamlar dönüyor.
Gerçekten bu rakamlar akıl alır gibi değil!! Doğal olarak bu paralar altında oyuncular eziliyor..Işıl konusuna gelince evet yüksek paralar teklif edilebilir ki Işıl bunları hak eden bir sporcumuz ama bu seviyelere gelmiş ve kulübümüzün sembol oyuncularından biriyken paranın onun için ikinci planda olması lazım..Ben para için Işılın bizi bırakacağına inanmıyorum, giderse huzursuz ve mutsuz olduğu için gider..
Tilbe yüksek paralara gitti Fb'ye, Tuğçe senelik 500 bine kaldı, Deniz 300 bine gitti Mersin'e, Ayşegül de bize 400 bin civarı paraya imzaladı Işıl'dan indirim bekleyen var
Işıl'la ilgili geçen yaptığım yorumda Işıl için gerekirse indirime gider ama kalması taraftarıyım yazmıştım lakin yerli piyasasının bu kadar azmış olduğunu bilmiyordum,kulüp ve Işıl karşılıklı anlayış gösterip anlaşarak takımda kalmalı çünkü Ayşegül 400b ₺ alacaksa Işıl 750b ₺ ve biraz üstünüde gayet hak eder,bakalım çapsız yönetimin tavrı ne olacak,kadın takımımız için,iyi yabancıların adı geçiyorken ve bazıları gelmişken Işıl'ı takımdan koparmamalılar bu sezonda eski arkadaşları ve iyi oyuncularla oynasın oda rahat etsin,kalitesi,verimi düşük oyuncularla oynayıp bir kaç maç kötü oynadığında Işıl'ı kötülemek kolay geliyor bazılarına.( Ayrılması anlamında mantıklı açıklama yapanlar hariç ).
Itiraf edelim %90'imiz kazandigimizin 3 katina birakin firma degistirmeyi, sektor bile degistiririz.
Ancak bunlar zaten yuksek ucret kazanan insanlar, biraz kulup, biraz kaptan adim atip iki tarafinda gonlu olacak sekilde bir anlasma yoluna gidilir umarim.
Tabii burda onemli olan yonetim, onlar adim attiktan sonra Isil acisindan bir problem olmaz. Umarim kalir.
Ancak bunlar zaten yuksek ucret kazanan insanlar, biraz kulup, biraz kaptan adim atip iki tarafinda gonlu olacak sekilde bir anlasma yoluna gidilir umarim.
Tabii burda onemli olan yonetim, onlar adim attiktan sonra Isil acisindan bir problem olmaz. Umarim kalir.
A
Ali Parlak
Misafir
Totti de gidip Amerika da ya da zamanında kupalar kazanacağı bir kulübe çok rahat gidebilirdi, bu takımda kimse karın tokluğuna oynamıyor, aksi karın tokluğuna çalışıp maça bilet alanların Türkiye'sinde yaşıyoruz.
Yine de kaptanın kararıdır. Hayırlısı olsun. Yakın Doğu ile kariyerine bir kupa eklersin, belki biraz daha para ama hiçbir şey yuva gibi olmaz.
Yine de kaptanın kararıdır. Hayırlısı olsun. Yakın Doğu ile kariyerine bir kupa eklersin, belki biraz daha para ama hiçbir şey yuva gibi olmaz.
E
Erdoğan Selkan
Misafir
Yakın Doğu çok ürkütücü bir yolda gidiyor. Bu işin sonunda tüm lig ciddi bir krize girebilir.
YDÜ bölgesel lige alınmadan önce KKTC liginde oynuyordu. O zamanlar üniversite takımlarının ağırlıkta olduğu bir amatör lig idi. Daha sonra birkaç takım çekilmek zorunda kalınca üniversite ligine döndü. Transfer ücretleri sporcu bursu adında yapılan harç indirimleri ve aylık yol ya da konaklama desteği gibi kalemlerden ibaretti. YDÜ yatırım yapmaya karar verdiği sezon ligi alt üst etti, lige fazla gelen birkaç transfer bir kenara diğer takımların tüm elle tutulur oyuncularını lige göre uçuk paralarla topladı. Ertesi sezon YDÜ bölgesel lige kabul edilse de diğer takımlar ne oynatacak oyuncu ne de bütçe bulabildi ve lig kapandı. 4 sezon sonra bu sezon tekrardan başlayabildi KKTC'de kadın basketbol ligi.
Ligin toplam bütçesine yakın bir bütçesi var YDÜ'nün. Fiyatları astronomik seviyeye çekiyorlar. Bugün için kulüplerin işine gelir, çünkü sonuçta sıcak para akışı olacak. Ancak o para harcanıp ertesi sene hiçbir yerli oyuncunun yanına bile yaklaşamayınca biz dahil tüm takımlar kafasını duvarlara vuracak ama çok geç olacak. Belki KKTC ligi gibi kapanma noktasına gelmez ama makasın çok çok çok açılacağı bir gerçek. Ne idüğü belirsiz bir adam gelip bir takım satın alacak ve 2 senede ligin bütün kaderini değiştirip annesinin ligine çevirecek...
YDÜ'nün sahibi Suat Günsel, bizim Kıbrıs'ta "Suat Hoca" olarak da bilinir. Bilinen serveti yaklaşık 1.8 milyar dolar. Yıllardır Forbes'in ilk 1000 listesinde yer alıyor. 2000'li yılların başında bu listeye ilk giriş yaptığında serveti 1.2 milyar dolar seviyesindeydi. Aradan geçen 15 yılda Dolar'ın Türk Lirası karşısındaki akıl almaz yükselişine rağmen dolar bazındaki serveti neredeyse iki katına çıkmış durumda. 300 bin nüfuslu bir adada yaşayıp servetini bu süratle geliştirmesine rağmen yıllardır vergi rekortmenleri listesinde yer almıyor. Yaklaşık 30 sene önce devlet tarafından hibe edilen 2 göz bir binada dersanecilik yaparak başlamış bu işlere. Şu an Lefkoşa'nın üst tarafındaki tepelerde bitmek bilmeyen ve devamlı büyüyen bir kampüsün sahibi. Servetinin önemli bir kısmını yurtdışı herhangi bir denkliği olmayan bölümlerde fahiş fiyatlarla "okumak için okuyan" öğrencilerden kazandı. KKTC içinde bile denklik alamayan bölümlerde öğrencilere fahiş fiyatlarla eğitim verdi, çoğunu da çok düşük ücretlerle bünyesinde çalıştırarak sömürmeye devam etti. Kampüsün belirli bölgelerinde sürekli bir inşaat var, böylece "inşaat alanı" olarak göstererek elektrik kaçakçılığı yapıyor. Devlet bütçesiyle yarışan serveti sayesinde dönem dönem kamu maaşları konusunda devlete yardım ettiği bile oluyor.
Böyle akıl almaz bir servet ve akıl almaz pişkinlikte/arsızlıkta bir adam var. Herhangi bir denetimin olmadığı KKTC'de istediği parayı istediği yere istediği şekil altında aktarabilir. Yıllık takım bütçelerinin 1-2 milyon euro seviyesinde bile olmadığı ligde 15-20 milyon euroyu sponsorluk adı altında akıtabilir. Her sene "evlat" çığlıklarıyla indirim yapan, 1-2 yıldız oyuncuya bel bağlayan "büyük" kulüplerin; hatta belediyelerin, kanalizasyon idarelerinin falan para akıttığı takımların bile başetme şansı yok...
YDÜ 2 sezon önce Basketbolu Geliştirenler Derneği ile beraber lige çıkmıştı. O takım Girne Üniversitesi oldu. O takımın ve üniversitenin sahibi İrfan Günsel, Suat Günsel'in oğlu. Normal bir ülkenin normal bir liginde aynı ligde olmaları imkansız. Asıl YDÜ bir galibiyet farkla ligde kaldı. Avrupa kupası ve Türkiye kupasını namağlup kazanan takım, normal sezonda 2 Fenerbahçe maçı ve Eurocup finalleri arasında yedeklerle çıkıp kaybettikleri Kayseri deplasmanı hariç tek mağlubiyetlerini "nasıl bi tesadüfse" Girne karşısında aldı. Sezon sonunda o maçın sağladığı puan avantajıyla Girne kümede kaldı. Aziz Yıldırım'ın final serisinde çıkardığı rezillikten ziyade tepkinin aslında sezonun en başından çıkarılması lazımdı. Bu sene kulüpler gelen paralarla ihya olur belki ama önümüzdeki yaz umarım kafalarını duvarlara vuruyor olmazlar...
YDÜ bölgesel lige alınmadan önce KKTC liginde oynuyordu. O zamanlar üniversite takımlarının ağırlıkta olduğu bir amatör lig idi. Daha sonra birkaç takım çekilmek zorunda kalınca üniversite ligine döndü. Transfer ücretleri sporcu bursu adında yapılan harç indirimleri ve aylık yol ya da konaklama desteği gibi kalemlerden ibaretti. YDÜ yatırım yapmaya karar verdiği sezon ligi alt üst etti, lige fazla gelen birkaç transfer bir kenara diğer takımların tüm elle tutulur oyuncularını lige göre uçuk paralarla topladı. Ertesi sezon YDÜ bölgesel lige kabul edilse de diğer takımlar ne oynatacak oyuncu ne de bütçe bulabildi ve lig kapandı. 4 sezon sonra bu sezon tekrardan başlayabildi KKTC'de kadın basketbol ligi.
Ligin toplam bütçesine yakın bir bütçesi var YDÜ'nün. Fiyatları astronomik seviyeye çekiyorlar. Bugün için kulüplerin işine gelir, çünkü sonuçta sıcak para akışı olacak. Ancak o para harcanıp ertesi sene hiçbir yerli oyuncunun yanına bile yaklaşamayınca biz dahil tüm takımlar kafasını duvarlara vuracak ama çok geç olacak. Belki KKTC ligi gibi kapanma noktasına gelmez ama makasın çok çok çok açılacağı bir gerçek. Ne idüğü belirsiz bir adam gelip bir takım satın alacak ve 2 senede ligin bütün kaderini değiştirip annesinin ligine çevirecek...
YDÜ'nün sahibi Suat Günsel, bizim Kıbrıs'ta "Suat Hoca" olarak da bilinir. Bilinen serveti yaklaşık 1.8 milyar dolar. Yıllardır Forbes'in ilk 1000 listesinde yer alıyor. 2000'li yılların başında bu listeye ilk giriş yaptığında serveti 1.2 milyar dolar seviyesindeydi. Aradan geçen 15 yılda Dolar'ın Türk Lirası karşısındaki akıl almaz yükselişine rağmen dolar bazındaki serveti neredeyse iki katına çıkmış durumda. 300 bin nüfuslu bir adada yaşayıp servetini bu süratle geliştirmesine rağmen yıllardır vergi rekortmenleri listesinde yer almıyor. Yaklaşık 30 sene önce devlet tarafından hibe edilen 2 göz bir binada dersanecilik yaparak başlamış bu işlere. Şu an Lefkoşa'nın üst tarafındaki tepelerde bitmek bilmeyen ve devamlı büyüyen bir kampüsün sahibi. Servetinin önemli bir kısmını yurtdışı herhangi bir denkliği olmayan bölümlerde fahiş fiyatlarla "okumak için okuyan" öğrencilerden kazandı. KKTC içinde bile denklik alamayan bölümlerde öğrencilere fahiş fiyatlarla eğitim verdi, çoğunu da çok düşük ücretlerle bünyesinde çalıştırarak sömürmeye devam etti. Kampüsün belirli bölgelerinde sürekli bir inşaat var, böylece "inşaat alanı" olarak göstererek elektrik kaçakçılığı yapıyor. Devlet bütçesiyle yarışan serveti sayesinde dönem dönem kamu maaşları konusunda devlete yardım ettiği bile oluyor.
Böyle akıl almaz bir servet ve akıl almaz pişkinlikte/arsızlıkta bir adam var. Herhangi bir denetimin olmadığı KKTC'de istediği parayı istediği yere istediği şekil altında aktarabilir. Yıllık takım bütçelerinin 1-2 milyon euro seviyesinde bile olmadığı ligde 15-20 milyon euroyu sponsorluk adı altında akıtabilir. Her sene "evlat" çığlıklarıyla indirim yapan, 1-2 yıldız oyuncuya bel bağlayan "büyük" kulüplerin; hatta belediyelerin, kanalizasyon idarelerinin falan para akıttığı takımların bile başetme şansı yok...
YDÜ 2 sezon önce Basketbolu Geliştirenler Derneği ile beraber lige çıkmıştı. O takım Girne Üniversitesi oldu. O takımın ve üniversitenin sahibi İrfan Günsel, Suat Günsel'in oğlu. Normal bir ülkenin normal bir liginde aynı ligde olmaları imkansız. Asıl YDÜ bir galibiyet farkla ligde kaldı. Avrupa kupası ve Türkiye kupasını namağlup kazanan takım, normal sezonda 2 Fenerbahçe maçı ve Eurocup finalleri arasında yedeklerle çıkıp kaybettikleri Kayseri deplasmanı hariç tek mağlubiyetlerini "nasıl bi tesadüfse" Girne karşısında aldı. Sezon sonunda o maçın sağladığı puan avantajıyla Girne kümede kaldı. Aziz Yıldırım'ın final serisinde çıkardığı rezillikten ziyade tepkinin aslında sezonun en başından çıkarılması lazımdı. Bu sene kulüpler gelen paralarla ihya olur belki ama önümüzdeki yaz umarım kafalarını duvarlara vuruyor olmazlar...
İyi de Totti Roma'da iyi para kazanıyordu. Sadece maaşı ile değil yapmış olduğu sponsorluklar ile de kazandı.
A
Ali Parlak
Misafir
İyide diyelim ki Roma'da 7 kazanır Real Madrid vs 11 verir 15 verir...
Işıl Alben Yuvaya Döndü - GALATASARAY.ORG
Isil temmuz 2015te 3 yillik sozlesme yani 2018de bitiyo. Kulup izin vermezse bide alacagi yoksa gidemez ama 3 kati teklife gitmek isterse anlayisli olup izin vermek gerekir bir yillik ucreti kadar bonservis karsiliginda.
Isil temmuz 2015te 3 yillik sozlesme yani 2018de bitiyo. Kulup izin vermezse bide alacagi yoksa gidemez ama 3 kati teklife gitmek isterse anlayisli olup izin vermek gerekir bir yillik ucreti kadar bonservis karsiliginda.