2020-2021 Galatasaray Futbol Takımı

Silahla hastane basmak hata değil, güvendiğin yerden aldığın gücü başkalarına karşı kullanmaktır. Hocası ne ki kaptanı ne olsun.

Bir yerden aldığın güce güvenip yapmaman gereken şeyleri yapman da hatalı bir davranıştır. Önemli olan özür dileyip benzer icraatlara girmemendir. Arda, Galatasaray'a geldiğinden beri tek bir magazinel olayla bile adı geçmemiş, çok iyi çalışarak beklenti üstü bir performans sergilemiştir.

Fiyat-performans olarak belki de takımın en iyisi olup, kaptanlık konusunda takımda a'dan z'ye tüm oyuncuların benimsediği bir görüntü çizmiştir.

Nasıl ki Arda'nın hastane basması yanlışsa insanların pozitif değişimlerini görmezden gelip eski hatalarını temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp gündeme getirmek de yanlış bir davranış örneğidir.
 
-Aslında dün ilk yarı ben takımı beğendim. sağlı sollu baya atak yaptık ama oğulcan hep kötü yerlerde durdu ve golü bulamadık. ikinci yarı ise emrenin kırmızısı ve golü bulamamız maçı sıkıştırdı zaten. marcao'nun üstün performansı olmasa dün maçı da kaybedebilirdik.

-Luyindama bu sene çok vasat.
-Arda ise beni şaşırtmaya devam ediyor, beklentinin üstünde.
- Falcao ise tarihimizin en kötü transferi olabilir.
 
Son düzenleme:
Bir insan yaptığından utanmıyorsa, yüzüne vurulmasından da utanmamalı. Benim için yok hükmünde öyle de olmaya devam edecek.

Gerektiği zaman hataların dillendirilmesinde bir sorun yok. Ancak tekrarlanmayan ve gerekli derslerin çıkarılmış olduğu gibi görünen durumlarda inatla eski hataların gündeme getirilmesi art niyetten başka bir şey içermez.

Nasıl ki Arda hastane olayından sonra toparlanmış, kendini futbola vermiş ve takımına katkı sağlayıp magazinel olaylardan uzak durarak yanlışından dönmüşse, senin de bu art niyetli tavırlarından vazgeçmen yanlışından dönmendir bana göre.

'' Benim için yok hükmünde öyle de olmaya devam edecek'' kayıtısız, şartsız geleceğe yönelik kurmuş olduğun şu cümle bile ne denli yanlış bir tavır içerisinde olduğunu gösteriyor
 
Bi top oynuyor ki sorma gerçekten. Barcelona, Real Madrid, Bayern Münih kapısında yatıyormuş. Onlara da silah çekmiş ben Gsliyim diye. Taç çizgisi kenarında 4. hakeme yaptığını Başakşehir formasıyla yapsaydı bol bol konuşulurdu. Neyse :)
 
Sahada ki futboldan (dün için) utanılacak hiç bir şey yoktu. Yahu çıkan kadronun kale önüne otobüs çekmiş rakibe karşı zorlanacağı ve kısır yarı geçireceği belliydi.
ilk yarı boyunca hoşuma giden en önemli şey önde yapılan pres ve atak sürekliliği oldu. Tabi bunu değerlendiremedik.
Burada ben Fegouli’den çok Taylan’ın eksikliğini hissettiğimizi düşünüyorum. Taylan’lanın olmaması oyun hızını önemli derece düşürdü.
İkinci güzel şey ise savunma arkasına yapılan koşular oldu. 5-6 defa yaptık ama burada da ceza sahasında kalabalık olamadık. Aslında çok etkili olabilecek ataklardı ama sonuçlandıramadık.

İkinci yarı doğru bir değişiklikle başladık. Hemen etkisini gösterdi de. Baskı arttı şutlar gelmeye başladı ama maalesef Emre gereksiz bir kırmızı kart ile tüm planları alt üst etti.

açıkçası dün çok iyi bir Galatasaray yoktu ama kötü de bir takım yoktu. Takım yapısı ve yeteneğindeki ile en iyisini yapmaya çalıştılar.

Salı günü eksikleri daha da artmış şekilde Konya deplasmanına gideceğiz.
 
Arda içinde bir şey yazmak gerekirse; gayet iyi oynuyor. Saha dışında da hatalarından ders çıkartmış bir görüntü veriyor.
Böyle devam etsin hatalarla dolu kariyerini güzel şekilde bitirsin. Gerisi çokta umurumda değil.
 
Bu maçtan sonra karalara bağlamaya gerek yok. Eksikler biraz belimizi büktü. Yine de ikinci yarıya iyi başlamıştık. Oğulcan kalabalık savunmada kaybolduktan sonra sağ kanata geçince takımda hareketlenmişti, gol de gelebilirdi ama Emre'nin hareketten sonra zaten maç adına konuşacak pek bir şey kalmıyor. Ama benim bu maç adına tek eleştirim Taylan'ın oynadığı yerde Donk ile başlama tercihi olur. Tamam, Taylan'ın bir alternatifi yok ve kağıt üstünde orada oynamış tek oyuncu Donk ama 33 yaşına gelmiş Donk'un artık orayı fiziksel olarak kapatamayacağı çok aşikardı. İlk Donk'u gördüğümde Donk'un daha savunmaya gömülüp beklerin çok daha ileride oynayabileceği bir düzen olabilir mi diye düşünmüştüm ama hoca kazanan dizilişi bozmak istemedi. Karagümrük maçındaki gibi de kontrolsüz bir hücuma kalkışmamak da o maçtan ders alındığını gösterir. 40 maçlık lig maratonunda her maçı kazanacağız diye bir kaide yok. Bu yüzden az kayıpla, stabil bir form grafiği yakalamak daha elzem.
 
Bir Galatasaray vardı ülkede vizyonerliğiyle, geleneğiyle rakiplerinden ayrılan. Onda da taraftar vasata alıştırıldı, kadroda Galatasaray seviyesinde 5 oyuncu sayamazsın, avrupada başarı falan zaten hayal oldu, herkes süper(!) ligde aldığımız 1 puanı nasıl savunuruz moduna geçmiş iktidar partisinin yandaşları gibi. Aman Ali Rıza Bey tadımız kaçmasın. Her topluluk hakettiği gibi yönetilir.
 
Silahla hastane basmak hata değil, güvendiğin yerden aldığın gücü başkalarına karşı kullanmaktır. Hocası ne ki kaptanı ne olsun.

Hocası Türkiye'nin en başarılı hocası. Ligin en iyi oyununu oynatan hocası.
Arda Türk Futbol tarihinin şu ana kadar açık ara en kariyerli oyuncusu.
Fatih Hoca'dan nefret eden fenerli, beşiktaşlı çok gördüm de bu taraftara yakışmıyor.
Neyin kinidir bu anlamış da değilim?
 
Vasatlığa alışmaktan ziyade günün koşullarını göz önünde bulundurarak bazı maçlarda ki puan kayıplarını daha ılımlı bir şekilde yorumlamak diyelim yoksa kimse berabere kalınmasından memnun değil. Ama bu takımın as kalecisinin 6 aydır olmadığını unutmamak lazım ki bu adam Türk futbol tarihinin seyrini değiştiren bir isim, hem teknik ekibin bir önceki yıllarda ki hataları hemde yönetimin transfer konusunda ki rezalet hamleleriyle beraber yetersiz ve dar bir kadro kuruldu, pandemi dönemindeyiz her takım normalden fazla sorunla baş ediyor, yine takım pandemi dışında birçok sakatlık sıkıntısı yaşadı içeride ki puan kayıplarına gelince de diğer büyük liglerde ki takımlar bu seyircinin olmadığı veya az olduğu dönemde bu tip puan kayıpları yaşayabiliyor mesela geçen hafta liverpool Wbayı bir türlü açamadı maçı kopartamadı bir tane yediler berabere bitti ki bu takım tarih yazıyor kendi evinde bu hafta Wba dört yedi arsenal den. Şuan hiçbir ligde favori takımlar acayip bir top oynamıyor aksine tuhaf puan kayıpları yaşıyorlar. Ülke ekonomisi ve yıllardır kötü yönetilen Türk futbolu ile de Galatasaray seviyesinin de doğal olarak düştüğünü de kabullenmemiz lazım o yüzden Oğulcan, Taylan ve Emre gibi oyunculardan ekstra birşeyler çıkartmak zorundayız yoksa herkes ister duran top olunca topun başına sneijder Selçuk Drogba hamit gelsin ama geçti o günler geri gelmesi de mümkün değil.
 
Galatasaray iyi mi oynuyor ? :D yaptığımız rakipler 2 pas yapamayan ne oynadığı belli olmayan takımlar. bitik beşiktaş ve sergen bile oynadıkları oyunu sürdürürse yani lige yayarsa bu sene şampiyon bile olabilir. hemde o rezil defans ve kaleci hattıyla.

fatih terim 2 senedir ciddi anlamda sınıfta kalıyor, fatih hocanın yerine hamza bile olsa belki daha iyi durumdaydık. şu lige iyi giriş yapsaydık şuan çok rahat gidiyorduk. herkesin gömdüğü erol ile aynı puanda olmak bile her şeyi anlatıyor zaten.

Ve sergen lider. Anadolu takımları bu kadar berbat haldeyken en iyi değerlendiren kendisi oldu. Bizi yenerlerse yolları açık .
 

Üst