Oynanan ya da oynanamayan futbolu geçtim, 3 senedir zemine, pandemiye, tff, mhk, pfdk, fenerbahce' ye, beşiktaş' a, taraftara, futbolculara, yönetime, gazetecilere, hava sıcaklığına, saat farkına, yorgunluğa suç bulup, kadroyu kendisi kurup yönettiği halde hiç bir sorumluluk ve suçluluk kabul etmeyen Fatih Terim' i de geçtim...
Fatih Terim' i Galatasaray' dan fazla seven arkadaşlarımıza bir kaç naçizane sözüm olacak. Biliyorsunuz pandemi ve ülkenin özel durumu nedeniyle ağır bir ekonomik kriz içerisindeyiz. Döviz almış başını gidiyor, bunu söylememe gerek yok. 3 senedir kamyonla adam alındı, maaşlar bonservisler derken yüz milyonlarca euro futbol takımına saçıldı. Tribün geliri var mı? Hayır. TFF' den şampiyonluk geliri var mı ? Hayır. Avrupa' da galibiyetler ve üst tur için para kazandık mı ? Hayır. Galatasaray büyük bir borcun altına girdi mi? Evet. Bankalara esir durumda mıyız ? Evet.
Bu futbolcuların bonservislerini, maaşlarını, Galatasaray Spor Kulübü' nün giderlerini ne siz ödüyorsunuz, ne de Fatih Terim hesabından ödüyor. Çıkan para kulübün kasasından, çıkan para sattığımız arazilerimizden, bankalara ipotek koydurduğumuz mal varlıklarımızdan. Başarı olmayınca para da girmiyor kulübe. Başarı olmayınca iyi para veren sponsporlar da uğramıyor size. Umarım bunun farkındasınızdır.
Fatih Terim 2004' te giderken arkasında 2 senede alınmış 20' den fazla topçu ve 90 milyon dolara yakın maaş ve bonservis bırakmıştı. Bizlerde 2004-2012 arası parasızlıktan İnomoto' ları, Mehmet Güven' leri, Barış Özbek' leri, Mustafa Sarp' ları, Serkan Kurtuluş' ları, Zapata' ları ve aklıma gelmeyen bir çok yeteneksiz ve ucuz futbolcuyu izlemek zorunda kalmıştık. Sağolsunlar Gerets ve Kalli-Cevat Hoca sayesinde alakasız kadrolarla 2 mucizevi şampiyonluk aldık ta o dönem, fazla hırpalanmadık. O dönemki ekonomik şartlarla toparlanmamız 7-8 sene sürmüştü. Şimdi yine aynı uçuruma doğru ilerliyoruz. Alınan kamyonla oyuncu, ödenen fahiş maaş ve bonservisler, gelmeyen başarılar ve kulübün kasasına giremeyen paralar. Ülke ekonomisinin şakası yok malesef. 2000' li yılların başında ekonomik toparlanma daha rahat olabiliyorken şu dönemde bu çok zor. Bazı şeyleri düşünürken öncelikle bunu göz önüne getirmemiz gerekiyor. Bu camiadan Ali Sami Yen, Brian Birch,Metin Oktay, Kosecki, Hagi, Hakan Şükür, Melo, Sneijder gibi isimler geçti. Ama Galatasaray kulübü hep var oldu, olmak zorunda. Galatasaray varsa biz varız. Bunu düşünerek hareket etmeniz gerekir. Bir kişinin sırf geçmişte elde ettiği başarılar yüzünden kulübü uçuruma sürüklemesine ses çıkar(a)mıyorsanız bu büyük sorun. Hiç bir isim Galatasaray' dan büyük olmadı, olamazda.
Genç arkadaşlara da bir tavsiye. Hani diyorsunuz ya Fatih Terim giderse biteriz, yerine kim gelecek, Prandelli' ye mahkum edeceksınız bizi gibilerinden.
2002 yılında Lucescu' nun Uruguay, Kolombiya 1. ve 2. liglerinden kiralık aldığı oyucularla şampiyon yaptığı kadroyu,
2005-2006 sezonunda Gerets' in kendisi ve futbolcuların 8 ay boyunca maaş alamadan şampiyon yaptığı kadroyu,
2008 yılında Kalli ve Cevat Hoca' nın tarihin en düşük bütçesiyle şampiyon yaptığı kadroyu;
İncelemenizi tavsiye ederim. Hangi futbolcu nereden gelmiş, ne kadara oynamış açın bakın. Sonra da Fatih Terim için kurulan kadroların isimlerine ve maliyetlerine bakın. Belki Fatih Terim giderse biz biteriz adlı şehir efsanesini de kafanızdan atmış olursunuz.
Ayrıca imkan bulursanız o dönem oynadığımız maçların özetlerini de izleyin youtube' da var bol bol. Güzel futbol izlemek için 15-20 maç beklemiyorduk. Bir oyun anlayışımız, taktiğimiz vardı o kimsenin ilk 5' e giremez dediği kadrolarla. Maç günümüzü iple çekerdik.
Bizi şampiyon yapan Hamza Hamzaoğlu' nu hiç yazmadım bile. Garibim parasızlıktan CL' de Bilal'ler, Rodriguez' ler, Jem Karacan' larla sahaya çıkıyordu
Son kez, kişiler geçici, kalıcı ve aslolan Galatasaray' dır. Böyle bir dönemde ekonomik çöküntüyü bu kulüp kaldıramaz.