2023-2024 Kadın Voleybol Takımı (Galatasaray Daikin)

Sene başından kupa maçlarını izlerken çanlar bizim için çalıyor fikrine kapılmıştım zaten inşallah rövanş maçına transfer yetiştirirler aksi halde Avrupa'ya veda kapıda.
 
Kısa bir süre önce, bu takıma gerekli ve doğru yeni transferler yepılıncaya kadar, özür dileyerek ve sizlere teşekkür ederek, yorumlarıma ve yazılarıma ara vermek konusundaki kararımı paylaşmıştım. Bugün sabahleyin GS TV'de, Cibara beyefendinin , yavuz hırsız evsahibini bastırır örneği gibi, erkek takımımızın maç sonunda verdiği saçma sapan ve kızgın beyanlarını, hayretler içinde izledim. Beyefendi diyor ki; "taraftarlar sosyal medyada yazı yazıp eleştirceklerine maça gelsinler".

Önceden direkt olarak kimseyi suçlamamaya çalışarak, eleştirilerimi düzeyli tutmaya çalışmıştım, ama artık mızrak çuvala sığmıyor beyefendi.
Bazı taraftarların sert çıkışlarını, zamanında eleştirmiştim ama belki de fazlasını hak ediyordunuz.

1- Siz Galatasaray camiasını, sadece oturduğunuz semt veya Istanbul'mu sanıyorsunuz ki yorumcuları eleştirip, maça geliniz diye çağırıda bulunuyorsunuz?
2- Bu büyük camiada, Istanbul dışındaki taraftarların ve izleyicilerin sizce görüş bildirme veya eleştirme hakkı yokmu?
3- Bu takım oluşturur ve transfer yaparken, hangi voleybol aklı ile hareket ettiniz? Gidenler ile gelenlerin muhasebesini neye dayanarak yaptınız?
4- Çevrenizde bulunan ve transferler konusunda karar vericiler, iddia edildiği gibi komisyonmu alıyorlar?
5- Sezon başından itibaren, Yağmur Karaoğlu, Melisa Sazalan, Elifsu Ericek, Selen Ursavaş kaç maç oynadı ve toplamda bu takıma ne kattı?
6- Sezon başından itibaren, berbat bir performans sergileyen Libero Bihter'in yedeği, hiç maç oynamayan Selen Ursavaş'mı olacaktı? Libero konusundaki uyarılar neden dikkate alınmadı?
7- Hücum yönü güçlü, savunma yönü göreceli zayıf olan Logan ile ve servis karşılamada iyi (ki son dönemde servis karşılama sıkıntısı yaşamaya başlayan) hücumlarda ise ortalama performans sergileyen Sude ve son maçlarda hücum hattında çok büyük düşüşe geçen İlkin ve maç oynamayan 2 smaçörle bir yere varılamayacağı hesaplanmadımı?
8- İki sezon önce gönderilen ve Adam Voleybol'da yer bulabilen Fatma Beyaz, hangi akla hizmet yeniden transfer edildi ve şu anki katkısı ne?
9- Emine Arıcı şu sıralarda ne ile meşgul? Gerekli kilo'ya düşemedimi?
10- Heather, boyuna rağmen nasıl bir savunma katkısı sağlıyor? Normal oyununu bile unutmuş görünüyor. Kimse bunları görmüyor'mu?
11- Hernandez ve teknik ekibi, mevcut oyuncuları, fizksel ve mental olarak geliştirmek ve gerçek bir takım yaratma konusunda ne yapıyor? İleri'mi, geri'mi gidiyor?

Siz beyefendi, önce bunlara bir cevap verin de, taraftarlarla uğraşmayı bırakın...

Ve son olarak, Galatasaray üst yönetimi, artık taraftara çile çektiren ve azarlamaya kalkan bu şube yönetimini karşınıza alıp bir sorgulayın ve tümü için gereğini yapın. Gerekçesi ne olursa olsun (bütçe imiş vs) yaşananlar, bu camiaya yakışmıyor...
 
Erkeklerde dahi Selim Kalaycı'nın Kayseri'de iyi oynadık fakat kaybettik dediği ortamda Savaş Eskigülek dışında kimse konuşmasın demek geliyor insanın içinden. Savaş Abi iğne iplikle dikiyor, kendisi dışındaki hemen herkes mikrofon uzatılır uzatılmaz anında söküyor. Kötü polis olmak asgari düzeyde iletişim yetisi gerektirir.
 
Artık şunu da görmesi lazım kulübün Voleybol çok fazla taraftar çekmeye başladı belki ülkemizde bir kaç yılla basketbolu yakalayacak kadın voleybolu şimdiden yatırım yapılması gereken bir branş ortalama bir futbolcu maaşına her takımla mücadele edecek bir takım kurulabilir 850 bin Euro civarı komik bir rakamı var kadromuzun
 
Basketbol ve voleybolun toplam popülerliğinin futbola yaklaştığı bir dünyada bu branşlara yatırım yapmamak kabul edilemez bir durum.
Şu an İtalya’da voleybol yükselişte.
Almanya’da basketbol yükselişte.
Fransa’da basketbol Tony Parker’ın da hem yeni salon yapması hem yatırımı arttırması nedeniyle yükselişte.
ABD ve Çin’de zaten basketbol futboldan çok daha popüler.
Basketbol ve voleybolda başarı yoksa futboldaki başarının da pek önemi kalmıyor. Lig şampiyonluğu ile mutlu oluyoruz sadece.
 
Basketbol ve voleybolun toplam popülerliğinin futbola yaklaştığı bir dünyada bu branşlara yatırım yapmamak kabul edilemez bir durum.
Şu an İtalya’da voleybol yükselişte.
Almanya’da basketbol yükselişte.
Fransa’da basketbol Tony Parker’ın da hem yeni salon yapması hem yatırımı arttırması nedeniyle yükselişte.
ABD ve Çin’de zaten basketbol futboldan çok daha popüler.
Basketbol ve voleybolda başarı yoksa futboldaki başarının da pek önemi kalmıyor. Lig şampiyonluğu ile mutlu oluyoruz sadece.
Yok hocam zarar ediyormuşsun, 10 yatırıp sadece 1 alıyormuşsun, paranın geri dönüşü yokmuş. basketbola ve voleybola yapılan yatırım ölü yatırımmış. bana Galatasaraylılar öyle söyledi.
 
Tamemen iyi servis ne kadar önemli onu gördük İlkinin önderliğinde serviste rakibi domine ettik Beşiktaş bu kadar kötü manşet almasa bu maçta gidebilirdi ama özellikle son sette çok iyi servislerle çok rahat oyun sergiledik
Katılıyorum. Oyunun her anı ve görevi önemli. Servis önemli, servis karşılama önemli, blok önemli, dig önemli veee smaç önemli.
Geçen günkü ve önceki yorumlarıma sadık kalarak, şunları söyleyebilirim;

1- Genellikle servis değerlendirmeleri, atılan ace ile ölçülüyor oysa ki önemli olan sadece ace değil, etkili servis kullanabilmek ve rakibin iyi manşet alarak hücuma kalkmasını güçleştirecek servisler atmak da, bir o kadar önemlidir. Genel olarak İlkin, Ayçin, Sude, Kanami ve Duygu, zorlayıcı servisler atabilen oyunculardır.
2- Servis karşılamaları, yukarıda da belirttiğim gibi, takımın hücuma kalkma noktasındaki ilk temasdır ve özellikle libero ve smaçörler için, pozitif ve mükemmel servis karşılamaları yüzdesinin yüksekliği son derece önemlidir. Pozitif ile mükemmel servis karşılama arasındaki fark, pasöre iletilen topun, pasöre alternatif pas verebilme olanağına (pas kalitesine) göre değişir. Pası alan pasör, eğer pasını uygun pozisyondaki oyunculara, farklı seçenekleri düşünerek gönderebiliyorsa, bu mükemmel pas, eğer aldığı pas, pas verme noktasında pasörü kısıtlıyorsa pozitif pas oluyor. Daha net söylemek gerekirse, eğer pasörün aldığı pas, pas dağılımında hem Çapraz, hem orta hem smaçör (4 numara) veya 6 numara hücumuna olanak verecek şekilde gönderilebiliyorsa, buna mükemmel servis karşılama deniyor. Bu servis karşılama değerlendirmesi ayrı verildiği gibi, aynı zamanda pozitif karşılamanın içerisine de dahil ediliyor. Yani pozitif karşılama olarak gösterilen rakam, asında pozitif ve mükemmel karşılamaların toplamından else edilen yüzdedir. İlkin şu anda %53 ile 9 olan Gizem Örge'nin bir hane üzerinde 8. sırada yer alıyor. An itibarı ile, en iyi servis karşılayan ise %57 ile Gabi'dir. Tuğba %49 ile 15., Hande ise %47 ile 19. sıradadır.
3- Bir diğer önemli görev ise dig dediğimiz, rakip hücumlarının karşılanması, dublajlar ve çıkarılan toplar. Bihter bugün servis karşılamada üst düzey olmasa dahi, %43 pozitif servis karşılama ve %22 mükemmel karşılama ile kötü bir performans sergilemedi ancak dig'lerde hakkını yememek için net gözlemimi aktarırsam, mükemmele yakın oynadı.
4- Bloklarda, kaybettiğimiz ilk set resmen uyuduk. 0 blok. 2. set Ayçin faktörü, 4 blok ile sonuca etki yaptı. 3.ve 4. sette de İlkin ve Heather de buna eşlik edince, yine sonuca etki ettiler.
5- Ve smaç... Top öldürme ve hücum etkinliği... Her iki kanat da mükemmele yakın bir performans sergiledi. Hem İlkin hem de Cuttino, alkışı hak etti. Buna, orta oyuncular Ayçin ve özellikle Heather de ayak uydurunca, zaten başka bir sonuç düşünülemezdi.

Bu detayları belirtmem gerekiyordu, çünkü devamında yapacağım Wiesbaden maçı ve rövanşında olabilecekler için, bir ışık tutmasını istedim. Bu yazı ile ilgili son söz olarak, yeniden Hoşgeldin İlkin... Devamını bekliyoruz diyorum.
 
Son düzenleme:
Dün Sinan Erdem'de sezona ilk imzasını atan, bugün uzun zaman sonra Ankara deplasmanına giden keza başkan seçen Beşiktaş'ı; bu denli tanıdık yüzlerden oluşan kadrosunu yenmek önemli iş. Takım bütçe üzerinden gücü ölçüsünde bu sezon sadece derbilerin hakkını verdi. Tebrikler, teşekkürler.
 
Önceki paylaşımımı, 'Hoşgeldin İlkin... Devamını bekliyoruz diyorum', diyerek bitirmiştim. Evet hoşgeldin İlkin. İyi ki geldin... Niye biliyormusun? Çünkü ilk duyduğumda inanamamıştım. 'Benim için hücum da önemli ama servis karşılama herşeyden önemli ve maçta iyi servis karşıladığımı hissediyor ve biliyorsam, kendimi mutlu hissediyorum' dediğin yazılmıştı... Dün bu söyleşiyi Sports TV'de mola programında senin ağzından da duyunca, hadi canım! dedim...

Evet, iyi veya çok iyi smaçör, hem servis karşılama, hem top öldürme, hem de hücum etkinliğinin olabildiğince yüksek olması ile ölçülür. %50 ve üzeri pozitif servis karşılama çok iyi bir performans olarak değerlendirilebilir. Hele ki %30 ve üzeri mükemmel karşılama ile birlikte olursa, tadından yenmez.

Gelelim, Wiesbaden maçına....Orada, servis karşılamada ne yapmışsın? %58 pozitif ve %9 mükemmel karşılama ile oynamışsın... Yani mükemmel karşılama daha yüksek olsa çok daha iyi sayılabilirdi ama yine de kötü bir performans sayılmaz hatta başarılı diyebilirim.
Pekiii.... Hücumda ne yapmışsın? %26 top öldürme ve sadece %3 hücum etkinliği ile oynamışsın.... Sonuç olarak yapmış olduğun 3 blok'a rağmen maçı -1W/L ile tamamlamışsın.Yani bir smaçör için, tam bir felaket. Dün ise %65 pozitif servis karşılama ve %30 mükemmel karşılama ile defansif olarak harika bir iş çıkarmışsın ama asıl önemlisi, hücumda da %54 top öldürme ve %43 hücum etkinliği ile harika oynamışsın. Bunun sonucu olarak da maçı +17W/L ile harika bir şekilde tamamlamış ve maçı almışsınız.

İyi bir smaçör olarak, %45 top öldürme ve %30 hücum etkinliği altına düşmemelisin.

Demek ki neymiş? Sadece defansif özellikli smaçör, tek kanatlı kuşa benzermiş. Çakılırsın.... Bunu benden daha iyi bildiğini düşünüyorum bu nedenle Wiesbaden maçında, kriterler ve üzerinde uçmaya hazır ol....

VNL'de kendini kabul ettirdiğin zaman, Vital Heynen'in ve diğer koçların, seni işaret ederek, seni durdurmaya çalıştıklarına da eminim bizzat sen şahit olmuşsun. Wiesbaden rövanş maçında da farklı olmayacak... Yeter ki hücumda anlamsız hatalar yapma ve karşına dikilecek blokları, aklın ve fizik gücünle aş... Ayçin ve Heather ile Cuttino da, sana ayak uydurursa ve liberomuz da az hata ve bugünkü dig'lerine devam ederse, tie break'e gitmeden, maçı 3-0 veya en kötü 3-1 alabileceğimiz konusundaki inancımı sürdürüyorum.

Wiesbaden'in, bizden üstün hiçbir yanı yok. Önceden de yazmıştım. Alman ekolu olması nedeni ile, sadece ve sadece, odaklı, motivasyonlu ve disiplinli oynuyorlar. Yapılabilecek hataların etkisi altında kalmadan, geriye düşsek bile motivasyonu asla kaybetmeden, üzerinizdeki formanın hakkını vererek oynadığınız takdirde, bu turu hep birlikte geçeriz.

Bu arada, bir söz de Hernadez'e. Tashiro/Duygu tercihini bir kez daha gözden geçir... Tashiro, neler yapabileceğini dün birkez daha gösterdi. Bu kıza da iyi bak ve ne kendini ne de takımı sabote etme...

Sahi, bunca sıkıntılı mevki varken, yeni pasörün ne amaçla alındığını bilen varmı?
 
Son düzenleme:
Bu sene bu takımı taşıyan çok net bir şekilde İlkin o oyundan düşünce bütün takım duruyor zaten Lozo transferi muhtemelen olucak gibi ne manşete ne hücumda smaçör mevkisinde sorun yaşamıycaz belli ki umarım Lozo iki senelik gelir Ayçin ve Bihterle sözleşme uzatılıp Bihterin yanına Buse Kayacan alınırsa seneye güzel bir omurga olur iki yabancı hakkımızı da üst seviye oyuncular alarak kullanırsak seneye ilk 4 yapabiliriz. Umarım bu kadar hızla yükselen bu spora kulübümüz hem lig seviyesinin hem de Galatasarayın seviyesinin artması için yatırım yapar ligde ki rekabet Avrupa maçlarını da etkiliyor İtalyanlar bunu bize gösterdi o kadar düzenli oynuyorlar ki çünki bu zorluk seviyesine yakın maçlar çıkarıyorlar ligde de bu şekilde devam ederse İtalya ligi en iyi lig koltuğunu elimizden alır Gabi gibi bir oyuncunun seneye İtalya da oynayacağını düşünürsek bizim takımımıza da bu lig kalitesi için büyük görev düşüyor umarım o doğru kadro kurulur çünkü yerli omurgamız var.
 
Bu sene bu takımı taşıyan çok net bir şekilde İlkin o oyundan düşünce bütün takım duruyor zaten Lozo transferi muhtemelen olucak gibi ne manşete ne hücumda smaçör mevkisinde sorun yaşamıycaz belli ki umarım Lozo iki senelik gelir Ayçin ve Bihterle sözleşme uzatılıp Bihterin yanına Buse Kayacan alınırsa seneye güzel bir omurga olur iki yabancı hakkımızı da üst seviye oyuncular alarak kullanırsak seneye ilk 4 yapabiliriz. Umarım bu kadar hızla yükselen bu spora kulübümüz hem lig seviyesinin hem de Galatasarayın seviyesinin artması için yatırım yapar ligde ki rekabet Avrupa maçlarını da etkiliyor İtalyanlar bunu bize gösterdi o kadar düzenli oynuyorlar ki çünki bu zorluk seviyesine yakın maçlar çıkarıyorlar ligde de bu şekilde devam ederse İtalya ligi en iyi lig koltuğunu elimizden alır Gabi gibi bir oyuncunun seneye İtalya da oynayacağını düşünürsek bizim takımımıza da bu lig kalitesi için büyük görev düşüyor umarım o doğru kadro kurulur çünkü yerli omurgamız var.
Tabii ki şunu söylemeden de geçmeyelim... Nasıl ki, hücumda İlkin'in durduğu noktada işler iyi gitmiyor, Cuttino'nun da aksadığı noktada aynı şekilde işler iyi gitmiyor. Cuttino'nun ilk haftalardaki saçma sapan hücum hataları nedeni ile de bayağı zorlandık ve puan kaybettik, ancak son dönemde bu hataları azaltmış olması ve etkin hücumları ile de, Cuttino iyi bir seviyeyi yakalamış görünüyor. Belli ki uyarılar işe yaramış ve takıma alışması nedeni ile performansını artırmış.
Wiesbaden maçı ile son maçtaki istikrarlı oyunu ve hücum başarısı ve hücum etkinliği yüzdeleri de bunu kanıtlıyor. Şöyle ki, Wiesbaden maçında, %52 hücum başarısı ve %43 hücum etkinliği ile oynamış, dünkü maçta ise, %48 hücum yüzdesi ve %42 hücum etkinliği ile çok iyi bir hücum performansı sergiledi. İki kanat da verimli olursa, diğer noksanlıklar ve eleştiriler saklı kalmak üzere, bu takım herkese kafa tutabilir ve başarılı olur. Dünkü İlkin/Cuttino performansı adeta araya karbon kağıdı konmuş gibi idi. Cuttino 18 İlkin 17 W/L ile tamamladı. Cuttino toplamda 23 İlkin ise 21 sayı ile tamamladı. İki kanat da çok başarılı idi. Bunda, özellikle Tashiro ve diğer oyuncuların da önemli bir rolü vardı.
 

Üst