Lig başlamadan en azından tek devre oyuncuları görmeden şu kesin kalmalı bu gitmeli demek çok kolay değil biz tutmak istesek bile tutabilecek miyiz başka etkenler olacak mı bunları bilmek çok kolay değil, yine söyleyelim Galatasaray tarihine geçebilecek kupa kazandırabilecek oyuncu ve koçun mental olarak çelik gibi olması lazım.
Yapılanma konusuna tekrar dönecek olursak: bizim ligimiz Sırp, Hırvat ya da Rus ligi değil yani biz zaten genetik olarak yetenekli oyuncuları alalım fazla para harcamadan ligde başarılı olur millî takıma katkı yapar, yurt dışına ihraç ederiz diyebileceğimiz bir yapıda değil. Biz bugün yerli oyuncu iskeleti kurmak için de zaten bir harcama yapmak durumundayız ve yapıyoruz İlkin dışında. Fenerbahçe'nin zamanında Eda, Seda, Çiğdem ve Özlem'i alması gibi tabii ki siz toplama bir takımla şampiyon olamazsınız ama voleybol iyi oyuncular ile oynanır bir filenin ayırdığı bir alanda fiziksel temas olmayan bir oyunda ya ben kapanayım temaslı sert oynayayım yetenek ve kalite olarak geride olsam da belki kazanırım diyemezsiniz. Olması gereken Daikin gibi büyük ya da irili ufaklı birçok sponsorun bulunarak istikrarlı bir yatırımın iyi bir voleybol aklı ile birleşmesidir. Bu noktada şimdi yıldız almayalım nasılsa şampiyon olamayız ama üç yıl sonra yaparız demek Türkiye şartlarında Galatasaray gibi bir kulüpte çok uzun vadeli planlardır o açıdan ben çok gerçekçi bulmuyorum bulanlarla da görüş farkı derim. Zeren için de kadrosu bir Vakıfbank, Eczacıbaşı ayarında zaten değil o açıdan kadro çok iyi ama tecrübe yetmez diyemeyiz bizim gibi potansiyelli bir kadroları var antrenör birlikte ne oynayacakları önemli bu yıl için önümüzdeki yıllar sonra değerlendirmeye tabi tutulur.
Bu kez sadece yanlış anlama ve buradan kaynaklanabilecek yanlış yönlendirmeye neden olabilecek yorumlar için yazıyorum ve maksatlı saldırı yapılmadığı takdirde, en az bir süre sessiz kalmayı yeğleyeceğim.
1- Hiç kimse, şu kalsın bu gitsin demiyor zaten bizler karar verici konumda değiliz. Sadece şu ana kadarki performanslar itibarı ile, takıma alışmış ve önemli katkı veren İlkin, Lazovic, Timmerman, Bongaerts ve Alexia isimleri öne çıkmış diyebiliyorum.
2- Bu takım, eğer sezon sonunda hedeflenen başarıyı yakalarsa ve eğer koç ilgili oyuncuların takımda kalmasını isterse, hiç kuşkunuz olmasın bu oyuncular takımımızda kalır. Bunda en önemli etken de, hiç kuşkusuz Galatasaray gibi büyük ve büyülü bir camia ile, taraftarın sevgisi olur. LOVB tek tehdit olarak kenarda durur.
2- Yukarıda adı geçen oyuncular, bize kupa kazandırabilecek deneyim ve kaliteye sahip oyunculardır. Tümü milli takımlarda oynayarak kendi kalitelerini kanıtlayarak takımlarına ciddi katkılar yapmış ve bazıları da önceki kulüplerinde lig veya kupa şampiyonluğu yaşamış oyunculardır.
3- İlkin dahil, yukarıda adı geçen oyunculara, ki buna Güveli de dahil, tatminkar bir transfer ücreti ödendiğinden eminim. Bu düzeydeki hiçbir profesyonel oyuncu, sadece keyif alma adına transfer yapmaz hele ki son yıllarda Galatasaray gibi voleybolda zayıf düşmüş ve iddiasız görünen bir takım için kariyerini de 3 düşünerek karar verir.
4- Bu yılki Galatasaray, kapanarak oynayayım, yada temaslı sert oynayayım, kalite olarak geride olsam bile belki kazanırım tanımına hiç uymayan çerçevede bir takım oldu. Zaten bu tanımlama veya teşbih, salon voleybolu konseptine tamamen aykırı bir benzetme ve tanımlamadır. Bu yılki Galatasaray'ı önceden paylaştığım tablodan da görebilirsiniz. Şu ana kadar hazırlık ve turnuva maçlarında özellikle hücumda öne çıkan en agresif takımız. Alınan sonuçlara toplu olarak bakarsak, bunu bu resimde de rahatlıkla görebiliriz.
Galatasaray 3 - Aras Kargo 0 ; Setler 25-12, 25-15, 25-21 (4.set 15 sayı üzerinden antrenman havasında rakibe verildi 12-15)
Galatasaray 3 - Beşiktaş 1 ; Setler 19-25, 25-16, 25-18, 25-19
Galatasaray 3 - ZOK Igman 0 ; Setler 25-6, 25-7, 25-16
Galatasaray 3 - KV Drita 0 ; Setler 25-8, 25-12, 25-7
Galatasaray 3 - PAOK 0 ; Setler 25-17, 25-21, 25-20
Galatasaray 3 - Zeren 0 ; Setler 25-18, 25-19, 25-21
Galatasaray 3 - Sarıyer 0 ; Setler 25-21, 25-23, 25-16
Galatasaray 3 - Nilüfer 0 ; Setler 25-19, 25-15, 25-18 (4.set yine antrenman havasında oynandı ve 25-18 Galatasaray üstünlüğü ile bitti)
Bu sonuçlara bakınca, tabii ki güç dengelerini de dikkate almak lazım ama önemli olan, takımımızın normal maç süresince, 1 set dışında hiç set vermemiş olmasıdır. Bunun dışında kupa Volley'deki tüm takımları ve oynanan tüm maçların istatistiklerini dikkate alarak paylaştığım tabloda %50 Hücum ve %36 Etkinlikle hücumda en başarılı takım olduk. Bizden sonra ise hücumda en başarılı takım %42 hücum ve %29 etkinlikle Aras Kargo oldu. Yani burada da açık ara öndeyiz ve oldukça agresif bir takımız.
Geçen yıl bize yakın orta düzey takımlara karşı bile zaman zaman ne kadar zorlanığımızı ve hatta maçlar kaybettiğimizi dikkate alırsak, bu yılın farkını daha iyi görebiliriz. Tabii ki herşey, lig başladıktan sonra ve özellikle ilk yarı sonunda daha net görülebilecek.