Arda Vekiloğlu
En son bu konulu yazıyı 2-3 yıl önce yazmıstım ama görünen odur ki son kullanma tarihini gecirmis
Arda Vekiloğlu henüz Karşıyaka Altyapısındayken bilip takip ettiğim bir isimdi. İzmir de aynı jenerasyon oyuncusu su anda yine kalburüstü 1. Lig oyuncularından olan Inanç Koç ile tatlı bir rekabetleri vardı ve bu rekabet hem klup takımlarına hem de oynadıkları lise takımlarında devam ediyordu. Eski basketbolcu Sn. Nadir VEKİLOĞLU' nun oğlu Arda o sıralar 1.98-2.00 cm. civarlarında bir boydaydı ve oynadıgı pozisyona göre büyük gelecek vaad ediyordu. Simsiyah gür sacları neredeyse gözlerini kapayacak durumdaydı ve bu sekilde maca nasıl konsantre oluyor diye kendi kendime sorup dururdum.
16 yasında bu seviyede olan Arda, bir süre sonra Istanbul' a Efes Pilsen' e transfer oldu ve artık o genç yasında A Milli Takım seviyesindeydi. Efes de o zamanlardaki uzun oyuncu sıkıntısı nedeniyle biraz da zorunluluktan dolayı genelde 4 numara pozisyonunda rotasyonda yer aldı. Pek alıskın olmadıgı ve yeteneğini gösteremediği bu pozisyonda üst düzey bir isim olmaktan uzaktı ve yanlısım yoksa Efes Pilsen' deki 2 sezon sonunda Galatasaray' a transfer oldu. İste o zaman beynimde bir ışık çakmıştı. Yıllar önce KSK de geleceğin yıldızlarından olarak gösterilen Vekiloğlu, artık benim takımım Galatasaray' daydı. Kendini göstermesi ve milli takımda da rahatca yer bulması icin kendisi icin daha iyi biryer olamazdı. Karsıyaka gibi bir kitle klubunden yetismisti ve Galatasaray' a adaptasyon sorunu cekmeyecegi düşünülüyordu ve ilk etapta da aynen böyle oldu. Arda ismine yakısır gibi ( kendimi de övüyorum burada caktırmayın
) oynuyor ve Arda' nın önderliğiyle Galatasaray' da yükseliyordu. Bu sayede bizleri çok da tatmin etmese de normal sezonu 3. sırada bitirdik ve bunda da Arda' nın büyük özverisi, hırsı ve oyun yeteneği ön plandaydı.
Arda sezon içinde zaman zaman kötü diyebileceğimiz performanslar sergiliyordu ama kötü oynadıgı zamanlarda bile takımın yıldızı oldugunu unutmuyor ve skor katkısı yapmadıgı anlarda bile takımı yönlendirip karşılaşmayı kazanmalarını sağlıyordu.
Daha sonra ne mi oldu ..... Maalesef egolarının kurbanı olup Ülkerspor' un yolunu tuttu. Pek tabiki bu secimde Galatasaray' ın o dönemdeki yönetimsel hatalarını da göz ardı etmemek gerekir. Sonuç olarak Galatasaray' dan kopup gitti ve Ülkerspor gibi oyuncu harcama fabrikasında boy göstermeye basladı. Ülker' de genelde yine 4 numaraya kaydırılıyordu ve zaten rotasyonda pek fazla oynama süresi bulamayan Arda bu pozisyonda istediği oyunları sergileyemeyerek bir süre sonra Galatasaray' a geri döndü.
Galatasaray' a tekrar geldiğinde ise işler biraz daha karışmıştı. Takım eski gücünde değildi ve bu sefer Arda' ya çok daha fazla ihtiyaç vardı. Muratcan GÜLER' in ayrılması ve yerini doldurması için alınan Tufan ERSÖZ' ün de bir türlü yeteneklerini sergileyememesi ( hala da bu sorunu devam ediyor ) bütün yükü Arda' nın omuzlarına vermiştı. İşte böyle bir ortamda Arda belki de sorumluluktan korktu ya da kendine yeteri kadar güvenmeyerek başarılı karşılaşmalar çıkaramadı; ve bu yerinde sayma bugüne kadar da geldi. Bu sezon başında ise performansını beğenmediğimiz Tufan ERSÖZ' ün de takımdan ayrılmasıyla birlikte artık takımda ismi telaffuz edilebilen bir tek Arda VEKİLOĞLU kalmıştı.
Belki dedik, Arda artık yegane yıldız isim olarak üzerine düşeni yapar. Zincirlerini kırar ve kendisini çok seven Galatasaray taraftarlarını da arkasına alıp bu sezon ismini tekrardan A Milli Takım aday kadrosuna yazdırır. Ancak yine eksik birşeyler vardı. Neydi ne olabilirdi ? Bu sonuctan kim sorumluydu? Yönetim mi? Teknik heyet mi? Yeterli desteği veremeyen taraftarlar mı , yoksa yoksa yoksa ARDA VEKİLOĞLU mu ?
Kadroda tek kalmak kesinlikle bir sıkıntı yaratmamalıydı. Teknik Üniversitede Harun ERDENAY' ın performansını göremeyen biri var mı? Takımda ilk etapta Erdenay haricinde bir isim sayabilir misiniz?
Potaya bakmaktan korkan, pas almak için dahi özel bir harekette bulunmayan Arda VEKİLOĞLU artık üzerine düşeni yapmalıdır. Sorunları sıkıntıları varsa ve bunları yönetim ya da teknik heyet çözmekte zorluk cekiyorsa bizler buradayız.
Vekiloğlu ; nasıl Hanımeller Reklamında annesini özlediğini beyan edip annesini arıyorsa, taraftarlar da artık Arda Vekiloğlu' nu özledi ve ONU ARIYOR ! Maalesef telefon kapsama alanı dışında, haydi gel artık çalsın şu telefon !!!
Arda EZER
13.01.2005