Eve henüz yeni gelebildim. Sabah yazıcaktım ama bugün yöneticilerimizle konuşup öyle yazarım diye düşünmüştüm. Yazılanları da okudum aklıma gelenlere cevap veriyim.
Engin Kennerman denen hakem arkadaşla o diyaloğu yaşayan kişi bendim dün. Verdikleri 3-5 saçma sapan karardan sonra önümdeyken baya bi bagırdım arkasından ancak sözlerimde en ufak bi küfür yada hakaret yoktu. Ancak sağlam laf sokma ve iğnelemeler vardı. Küfür tabi ki olmamalı ama kurallar dahilinde baya bi bagırıp çagırdım diyebilirim. Tabi ki bizim oldugumuz bölgeden mutlaka küfür eden de olmuştur.
Neticede bu hakem arkadas bana önce "şe..siz" atarım seni dedi ve arkasından her pozisyonda beni izlemeye başladı. Aradan 2-3 pozisyon gecip de benim itiraz etmediğimi görünce dayanamadı ve güvenliklere küfür ettiğimi ve beni dışarı çıkartılmamı söyledi. Tabi ki küfür etmediğimi herkes gördüğü ve bildiği için böyle bişey olmadı ben bikaç sıra yukardan izledim maçı ve maç bitiminde de o olmaması gereken olay yaşandı. Hatta ben yanına giderken küfür ediceğini tahmin edemedim konusmak için gitmiştim yanına ama sagolsun kalitesini gösterdi. Üzerindeki üniformanın arkasına sığınıp küfürünü edip arkasına bakmadan soyunma odasına kaçmayı ihmal etmedi. Olayı anında gözlemciye ilettik ama o da sagolsun "ben görmedim" deyip olayı başlamadan kapattı.
Bugün salonda konuştuğum bi arkadaş maçtan sonra konuşmuş hakemle. Sanırım diğer siyah uzun saçlı hakem küfür ettiğimi söylemiş Kennermana ve o da gelip o tepkiyi göstermiş. Hatta maçtan sonra beni gözlemci raporuna yazıp salonlara giremememi sağlıycaklarmış ama yazdırmamışlar sanırım.
Maçın devre arasında bugün Hakan Üstünberke ilettim olanları. Çok bir beklentim yoktu ama en azından dinledi ve ilgilendi. Uzun uzun anlattım yaşanılanları. Ancak olayın birkaç şahitten daha fazla kanıtı olmadıgı için çok da yapıcak bişeyimiz yok açıkçası. Sonucta hakem de diğer hakemleri şahit gösterip küfür ettiğimi söyleyebilir yalan da olsa. Bu yüzden savcılık olayı hem uzun hem de sonucsuz bir süreç olucak takdir edeceğiniz üzere. Netice de olayı görmediğini söyleyen gözlemciye benim adımı yazdırıp benim ceza almamı bile sağlayabilen bir çarpık yapıdan bahsediyoruz. Kaldı ki böyle bir durumda dahi klübün ne kadar arkamda duracagını kestiremiyorum açıkçası.
Yönetim bazında yapılabilecek şeyler açıkçası kısıtlı ama yine de yapabileceğimiz aklınıza gelen bişeyler varsa buyurun yapalım ama ne federasyonun ne de klübün bir yaptırımı olacağını düşünmüyorum. Ligin en tecrübeli hakemlerinden kabul edilen biri çıkıp bütün maç kopnsantrasyonu maça değil bana harcıyor onlarca hatalı düdük çalıyor ama ben tribünde oldugum için suçlu durumuna düşüyorum. Her zaman üniforma kazanıyor. Yeterince komik ve ironik bir durum zaten.
Benim başıma gelsin diyenler olmuş ama sizin başınıza da gelse değişen bir durum olmaz. Netice de tepki verseniz vurmaya kalksanız yada küfür etseniz karşılık olarak adamın elinde istediği an haklı da haksız da olsa güvenliği polisi kullanma silahı var. Ve sizin arkanızda duran ciddi bir güç yok.
Resmen sahaya şov yapmaya çıkan, en ufak tepkiye eleştiriye tahammülü olmayan, federasyonun içine krallığını kurmuş, maça konsantre olmaktansa tribüne konsantre olup ön plana çıkmaya çalışan, basketbolu bilmeyen, gördüğünü çalamayan adamlar senelerdir bu ligde düdük çalıyorlar. Ve kimse de bunlara çıkıp siz kimsiniz arkadaş diyemiyor.
Şimdilik bu kadar yazıyım daha sonra aklıma gelen bişey olursa da ekleme yaparım. Dediğim gibi tribünsel bazda yada toplu olarak verilebileceğini düşündüğünüz tepkileri varsa yazın ortak olarak yapalım. Bugün benim başıma gelen olay yarın alışkanlık haline gelip hakemlerin keyfi haline dönüşebilir ki zaten o durumdayız.