Euroleague 1. Hafta | Kızılyıldız 76-68 Galatasaray

8 sayı farkla kaybettik. Toparlanabilirsek evimizdeki maçta daha faklı kazanıp, ikili averajı alabiliriz.
 
Tüm hazırlık maçlarını , ilk hafta lig maçını ve bu maçı seyrettim. Bu takım çok kötü yahu , Avrupa da grubun en zayıf 3 takımından biriyiz , diğer bir zayıf takım bizi yendi , gerisi ne olur bilmem artık
 
Winner koçumuz Ergin Ataman averajı güzel hesaplayarak gruptan çıkmayı cebe koydu belki de. Tebrik ediyorum. Başarı isteyen arkadaşlar son 2 sezonda olduğu gibi son derece mutlu olacaklardır. Benim gibi basketbolsever olan arkadaşlar ise 2 senedir olduğu gibi mutsuz olmaya devam edecek. Sezon boyu yatıp da hedef maçları alan bir takım istemiyorum ben. Böyle iğrenç bir basketbolun sezon boyunca önümüze sürülüp son maçlarda zorlayıp gruptan çıkmak istemiyorum ben. Fener'den 1 maç alıp şampiyon olmayı deneyen takım gibi veya Kuban'ı son maçta yenip gruptan çıkan takım gibi. 2 senelik Ergin Ataman mutsuzluğum devam ediyor. Winner karakterini gösterince de Galatasaray'ın başarısı için sevinsem de mutlu olmayacağım yine. Bulunduğumuz durum benim için çok karanlık. 2 senedir olduğu gibi.
 
Önceki yorumlarım neden silindi acaba bir sebebi olmalı.

Maça gelirsek pota altımız çok kötü Furkana güvenmiştik ancak o da gününde değildi . Nolan , Arroyo yu yedekleyecek bir oyuncu değil savruk oyun stili ile bizi bir yere götüremez bence . Bu takım her maç kötü oynamayacak bir yerde toparlanacak eminim
 
Çok iyimser olmamakta fayda var bu takım için sezon içinde. He kritik maçlara konsantre olacağız bir şekilde. Kalitesi belli takımın ne yazık ki. Nolan berbat oyuncu. Jerry Johnson daha iyiydi. Ama beni sinir edecek olan Nolan bir gün çıkacak 25 atacak. Ya da yürek yiyip dalmaları bir gün maç kazandıracak. O gün Nolan iyi oyuncu olursa üzülürüm. Aynı şekilde Jawai. Jawai bitmiş ama 10 sayı attığı ilk maçta döndü denecek. Halbuki 5-6 maçta 1 kere iyi oynayacak. Takımın kapasitesi belli. Yukarıda mesajımda da yazmıştım kazanmamız sürpriz olurdu şaşırtmadı. Grupta zor. Valencia-Laboral-Olympiakos deplasmanlarından en fazla 1 galibiyet alırız. İçerde sürpriz bir maç kaybedersek gruptan çıkmayı riske atarız. Umarım o kadarı da olmaz.
 
Kadro mühendisliği çok yanlış.micov,nolan,jawai ve erceg le bu iş gitmez gibi gözüküyor.gordon tarzı atletik ve sert bir kısa olmalıydı.atletik uzun en az 2 tane,neyse.mola neden almayız maç içinde anlamAm.hoca da çok formsuz.
 
Ergin Hoca henüz maç başlayalı 1 dakika 40 saniye olmasına rağmen ve kendisinden sanırım 20cm uzun bir adama karşı teke tek kalmış olan Furkan hata yapınca direkt kenara aldı ve ben o an maçın bittiğini hissettim. Hocanın bence en büyük sorunu bu, konu Furkan, Cenk, Sinan olunca direkt ceza kesip Jawai, Bonsu, Erceg, Nolan Smith gibi adamlara bıkmadan sonuna kadar şans vermesi. Erceg gibi pamuk helva bir 4 numara varken 5 numaraya aldığımız iki oyuncu toplasan yarım savunmacı etmez. Smith desen geçen gün umutluyum yazmıştım ama bugün gördüm ki Arroyo'nun yedeği olamaz bunu günlük performansa göre söylemiyorum, oyun tarzı çok savruk ve takımı oynatabilecek bir oyun kurucu değil, tüm takımı küstürür. Onun oyun kurucu poziyonunda yapacağı işi Sinan hayli hayli yapar tabii bu Smith'İn bu haliyle.
 
Kerem Seçer;n887028' Alıntı:
Winner koçumuz Ergin Ataman averajı güzel hesaplayarak gruptan çıkmayı cebe koydu belki de. Tebrik ediyorum. Başarı isteyen arkadaşlar son 2 sezonda olduğu gibi son derece mutlu olacaklardır. Benim gibi basketbolsever olan arkadaşlar ise 2 senedir olduğu gibi mutsuz olmaya devam edecek. Sezon boyu yatıp da hedef maçları alan bir takım istemiyorum ben. Böyle iğrenç bir basketbolun sezon boyunca önümüze sürülüp son maçlarda zorlayıp gruptan çıkmak istemiyorum ben. Fener'den 1 maç alıp şampiyon olmayı deneyen takım gibi veya Kuban'ı son maçta yenip gruptan çıkan takım gibi. 2 senelik Ergin Ataman mutsuzluğum devam ediyor. Winner karakterini gösterince de Galatasaray'ın başarısı için sevinsem de mutlu olmayacağım yine. Bulunduğumuz durum benim için çok karanlık. 2 senedir olduğu gibi.

Senin duygularına benzer benimkiler de.

Ergin Ataman ilk geldiğinde ve D.Hawkins'in doping olayı olmadan önce çılgın attığı dönemlerde herkes burada övgü dolu sözler yazarken, ben takımın oyununu beğenmediğimi yazacaktım, ama yine millet sataşır diye söylemedim. Ergin Ataman konusuna da değineceğim ama taraftar profili de çok önemli bence. Özellikle Hawkins'in tek başına aldığı, o herkesin övdüğü maçları izlediğimde asist ve organizasyon anlamında hiçbir şey göremiyordum. Sokak basketbolu oynuyorduk resmen. Arroyo gelince biraz keyif almaya başladım.

Şimdi kaybettik diye ortalığa çıkmış değilim, ki bence Ergin Hoca ciddi anlamda şu an Avrupa'daki en iyi 5-6 koçtan biri kesinlikle, ancak ben ne yazık ki Oktay Mahmuti ve Cem Akdağ dönemlerindeki keyifi alamıyorum. O kora kor mücadeleyi onların seviyesindeki kadar göremiyorum. Yani elbette keyif aldığım maçlar var ancak genel olarak sadece kazandığımız için seviniyorum. Ha şimdi kazanmak mı daha önemli yoksa güzel oyun mu diye sorarsanız net cevap veremem. Ayrıca Ergin Hoca'nın Oktay Hoca'yı stratejik anlamda nasıl alt ettiğini de gördük sonuçta.

Beni bu sene Ergin Hoca'nın yabancı oyuncu tercihleri biraz şaşırttı açıkçası. İçlerinde forumdaki çoğu kişinin de belirttiği gibi beğendiğim isimler var ama bu oyuncular Oktay Hoca'nın seçimlerine daha çok benziyor, genelde ağır hareket eden, saha görüşü yüksek, pasör ve şutu olan oyuncular. Ergin Hoca bu sene kendi karakterinin oyuncularını seçmedi. Öncelikle bu ilginç geldi bana. O daha hareketli oyuncularla başarılı oluyor genelde. Nolan Smith'i denemesini bile anlıyorum ama Kerem, Furkan ve Erceg gibi uzunlara sahipken, Jawaii ve Vuyukas gibi benzer özellikte iki kalın, ağır ve atletik olmayan uzun alması bence en büyük hatası. Kaldı ki Erceg'li Beşiktaş'ta Pops gibi bir atletik savunmacı ve hücumda bitiriciyle neler başardığını hepimiz gördük. Bu sene savunmada zaafa sebep olacağı ve hücumda tam olarak domine edemeyecek uzunlar tercih etmesi onun en başarılı olduğu konulardan biri olan iyi oyuncu seçme özelliğinin uzağından bile geçmiyor.

Ha tüm bunlara rağmen, Kerem'in de belirttiği gibi takım iki gün sonra önemli maçlarda çıkar yener hepimiz tekrar susarız, o da bir gerçek. Ergin Hoca'yı Ergin Hoca yapan asıl özelliği zaten tıpkı bir oyuncu gibi maçına göre takımın performansını artırabilmesi. Ama o gün gelene kadar, takımın maçlarını izlemek için eskisi kadar hevesli olmayacağım. Bir taraftar olarak benim için en önemli şey de bu diye düşünüyorum.
 
Oyuncalar tek tek incelendiğinde cok değerli yönleri var ama takım olarak bakınca ciddi sıkıntımız var. İlk olarak kısa oyuncularımızda ciddi olarak atletizm eksikliğimiz var, ayrıca hiçbiri birebir savunmada iyi değiller. Esasında uşak maçı bunun için iyi bir gösterge idi. Eğer kısalar bu kadar çabuk geçilirse içerde kim olursa olsun savunmada acık verir. Bu maç ve Uşak maçı özelinde bence en büyük sorun Nolan Smith, geçen sene canlı olarak iki bjk maçında da izlemiştim ve felaket bir performans ortaya koymuştu. Daha sonra burada bazı arkadaşlar oyuncuyu öyle bir yazdı ki heralde dedim ben cok kötü bir gününe denk geldim. Ama görünen o ki bu oyuncu en fazla eurochallange seviyesinde, hadi hucumunu veya yerlerde sürünen saha görüşünü yada göksenin köksal'dan bile kötü olan top hakimiyetini geçtim; arkadaş bari savunma yap yahu. Üçüncü çeyrek sonu marcus williams karşısındaki savunmayı lise oyuncusu yapmaz. Her perdeye takılıyor ve dağılıyor, üç sayı çizgisinin orda perde yiyo ordan uzunu takip etmesi gerek ama baba orda kalıyo sonra da pota altı savunması kötü diyoruz. Açık söylicem Marshall Strickland'dan sonra bu forma altında gördüğüm en kötü guard. Keşke eski oyuncumuz Lucas Gordon'u alsaydık diyorum ama iş işten geçti. Mevcut takım arroyo ilede çok uyumsuz buda ciddi bir sorun, bu takım formasyonu ile gecen sene begenmediğimiz hairston ve bonsuyu mumla ararız.
 
Konuyla ilgisi yok ama forum şuan yapım aşamasında mı yoksa böyle mi kalacak ? Eski haline göre rezalet bir halde . Sayfa geçişleri ayrı bir sıkıntı .. Eski haline döner umarım.
 
Cem Ünalerzen;n887041' Alıntı:
Oyuncalar tek tek incelendiğinde cok değerli yönleri var ama takım olarak bakınca ciddi sıkıntımız var. İlk olarak kısa oyuncularımızda ciddi olarak atletizm eksikliğimiz var, ayrıca hiçbiri birebir savunmada iyi değiller. Esasında uşak maçı bunun için iyi bir gösterge idi. Eğer kısalar bu kadar çabuk geçilirse içerde kim olursa olsun savunmada acık verir. Bu maç ve Uşak maçı özelinde bence en büyük sorun Nolan Smith, geçen sene canlı olarak iki bjk maçında da izlemiştim ve felaket bir performans ortaya koymuştu. Daha sonra burada bazı arkadaşlar oyuncuyu öyle bir yazdı ki heralde dedim ben cok kötü bir gününe denk geldim. Ama görünen o ki bu oyuncu en fazla eurochallange seviyesinde, hadi hucumunu veya yerlerde sürünen saha görüşünü yada göksenin köksal'dan bile kötü olan top hakimiyetini geçtim; arkadaş bari savunma yap yahu. Üçüncü çeyrek sonu marcus williams karşısındaki savunmayı lise oyuncusu yapmaz. Her perdeye takılıyor ve dağılıyor, üç sayı çizgisinin orda perde yiyo ordan uzunu takip etmesi gerek ama baba orda kalıyo sonra da pota altı savunması kötü diyoruz. Açık söylicem Marshall Strickland'dan sonra bu forma altında gördüğüm en kötü guard. Keşke eski oyuncumuz Lucas Gordon'u alsaydık diyorum ama iş işten geçti. Mevcut takım arroyo ilede çok uyumsuz buda ciddi bir sorun, bu takım formasyonu ile gecen sene begenmediğimiz hairston ve bonsuyu mumla ararız.


Oyun zekası ve şut anlamında baktığımızda üst düzey bir takım kurduk bence ama aynı tip oyuncudan o kadar çok topladık ki Real Madrid'in o efsane olarak anılan Galacticos takımına döndü. Takımda hızlı koşabilen, seri hareketlerde bulunan oyuncularımız Nolan Smith, Pocious, Sinan ve biraz da Ender diyebiliriz. Ama bunlar da top kontrolü berbat ya da henüz hala bu konuda istikrar sağlayamamış oyuncular. Kısaları madem böyle kurdun, ki ben hepsini beğensem de bir araya toplamak bana doğru gelmiyordu, bari alabiliyorken iki tane, hadi iki tane olmasın en azından bir tane N'dong, Bonsu tarzında hareketli ve savunmada pota altını karartan, açıkları kapatan bir oyuncu alınmalıydı.

Bence de senin dediğin gibi Arroyo'da da bu gidişile harcanacak. Bu kadar durarak oynayan bir takımda Arroyo pasını ulaştırana kadar araya birileri girip alıp götürüyor.
 
mağlubiyeti ne tamamen hocaya, ne de tamamen oyunculara bağlayamıyorum. 2.periyotta o kadar seri yediğimiz anda mola almamak ? pocius, micov, arroyo gibi skorer oyuncuların 18 sayıda kalması ?

ergin hocanın; takım seri yerken kenardan bizim gibi izlemesini kabul edemiyorum, sinirleniyorum, geriliyorum. içimden "ya hoca bir mola almak bu kadar zor mu?" diyorum. bir sonra ki içeride olası seri yediğimiz maçta ipekçi'de "molaaa hoca molaaa" diye bağıracağım.

dikkatimi çeken bir konu da şu; takım her an geri gelecekmiş gibi hisettim. biraz daha istekli olabilsek veyatta marjanovic denen uzuna pota altında sahip çıkabilsek maçı yakalayabileceğimizi düşündüm.

umarm bu "ezici mağlubiyetten" ders çıkarabiliriz, affettirmeleri gerekiyor aslanlarımızın.
 
Bugün basında oyuncuların sezon başından beri para alamadığı, 6-7 tanesinin uçağa binmek istemediği, Ergin Hoca'nın gayretleriyle uçağa bindirildikleri yazıyordu...Forumda habere inanılmadığı için mi yoksa gözden kaçtığı içinmi yer almamış bilemiyorum...Ancak, takımda gerçekten bu yönde bir hava vardı bugün...Sezon başındaki bütçe debelenmesinden sonra çokta şaşırdığım bir gelişme olmaz açıkçası...

Rakip bizimle mukayese edilecek bir rakip değil..Ancak, temel prensip oyun kurucu ve 5 numara konusunda yeterli bir takım..Geçen yıl Kalnietis ile yan yanayken rolünü tam bulamamış Marcus Williams bu takımda sanki cuk oturmuş gibi hissettim ilk maç itibarıyla...Takımımızın bonservisi alacağıı yönünde adı çıktığı zaman desteklediğimizde savunması(kötü bir savunması olmamasına rağmen) ve yavaşlığıyla eleştirilen 88 doğumlu Marjanovic'inde 5 numarada önümüzdeki yılların parlayan değeri olacağı görülmüştür sanırım...

Savunma anlamında şaşırılacak bir şey yok...İki yıldır iskeletinde bir numarada Arroyo dört numarada Erceg bulunan bir takımın 5 numaradan 40 dakika savunma katkısı alması gerektiğini yazmaktan ellerimiz parçalandı ve artık yazmak istemediğim için foruma bile yazasım kalmadı pek...Çünkü bahsettiğim nedenle Dorsey, Hollman benzeri oyuncuları yazdığımızda alıntı yapılıp sırtı dönük oyunları yok gibi mesajlarla karşılaşmaktan ciddi anlamda sıkıldım artık...Herşeye rağmen diyorum geniş bir rotasyonumuz var ve Ergin Hoca'nın takım savunması anlamında bir takım çözümler üreteceğine inanıyorum veya en azından inanmak istiyorum...

Önümüzdeki hafta Valencia maçı çok kritik bir maç idari bir sorun varsa biran önce halledilmeli..Aksi halde, haftaya Valencia'ya kaybedersek sıkıntılı bir Euroleague sezonunu olabilir...
 
Jawai'siz bir Galatasaray istiyorum. İnanın bu adamın zararı faydasından çok, Ergin hocaya inanamıyorum hakikatten...

Yazık oldu, azıcık sağlam dursaydık kazanabilirdik şu maçı...
 
Ben hala takımın ve eleştirilen oyuncularına zamana ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Belki bir ay sonra çok farklı şeyler konuşuyor olabiliriz.

Önemli olan bu süre zarfında taraftar ve yönetim olarak oyunculara yardımcı olmak. Mesela dün akşam Arroyo takım yemeğine katılmadı, böyle şeyler olmasın.
 
Maçı gram hak etmedik ve doğal olarak kazanamadık. Bu savunma ciddiyetsizliği ile olmaz. Tabi bu böyle devam etmeyecektir.

Dünden beri sosyal medyada yorumları okuyorum. Bu ön yargılı ya da takıntılı olma durumu çok kötü bir şey. Jawai dün (bundan önce de) çok kötüydü evet ama neredeyse maçı sadece onun yüzünden kaybetmişze bağlanacak her şey.
 

Üst