Euroleague 10. Hafta | Saski Baskonia 69-62 Galatasaray

Güzel ve karakterli bir oyun izledim. Son yarım dakikaya kadar maçın içindeydik; bu kadar dış atışın kaçtığı bir günde, son iki hücumu savunabilseydik yine de galip gelebilirdik.
Yunanistan'da galip gelebileceğimizin intibahını sezdim.
 
Takıma helal olsun gurur duydum bugünkü oyunla. En zor deplasmanlardan birinde ezilmeden mücadele ettik, cskayı bile orada kevgire çevirir bence baskonia.
 
Micov rezalet tek kelimeyle rezalet. Yahu bu adama deplasmanlarda geçen senelerden beri bir şey oluyor. Geçen sene Eurocupta da ev deplasman performansı inanılmaz felaketti. Gerçi evimizde de kötü o da ayrı konu
 
Pisi pisine yenilgi diye buna denir.Üçlük yüzdemiz biraz iyi olsa kazanacağımız bir maçtı.Bence maçın kırılma anı Thompson'un oyunda kaldığı bölümlerdi bu bölümde fark açıldı ve bi türlü tam anlamıyla geri gelemedik.Tyus'ın neyi var bilmiyorum ama biranönce kendine gelmeli.Pleiss ve Schilb müthiş oynadılar.
 
Bu kadar hızlı bir takım yok. İkinci periyodda hızlarını kesmeyi başardık, oyuna ortak olduk. Bazen şanssızlık bazen de kötü tercihlerle oyunu kaybettik. Ama takıma olan inancım ve umudum artıyor.

A0001 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
4 kısa oynuyoruz, hücum ribauntları aldığımız bir risk ama bu kadar fazla fark olmamalı her şeye rağmen. Ayrıca takım toparlama eğilimlerinde olsada deplasmanlarda maç almak için guard şart. Yoksa çok ah vah ederiz böyle maçlar verdiğimize.
 
eski deplasman performanslarına göre daha iyi mücadele ediyoruz. bazı kırılma noktalarında iyi şutörler atamadı ne yazık ki. sinan güler maç sonu birkaç hata yaptı ama onun üzerinde çok yük var. dentmon kadar lakayt oyuncu yok artık oynamasın. takıma guard alıp onümüze bakalım en azından daha iyi yoldayız.
 
Micov a ister istemez kızamıyorum , o kadar çok fedakarlığı var ki net bir 4 numara eksikliği belli oluyor. 1 maç dinlenmeyle sezonun yorgunluğu maçların yorgunluğu geçmez . Şut konusunda takım olarak gerçekten çok kötü yüzdeyle oynadık . O şutlar ilerki zamanlarda elbet girer , önemli olan son dakikaya karşı mücadeleyi devam ettirmekti ki son 2 turnike dışında son dakikaları iyi oynadığımızı düşünüyorum . Ayrıca Sinan şut kullanmasın diyenlere şunu söylemek isterim ki özgüveni ve yeteneği olmayan bir oyuncu el yakan topları kullanamaz . Blake belki kullanabilirdi ama Ergin Hoca tercihi Sinan ' dan yana kullanmış . Takımın pozitif ivmelenmesi devam ediyor , ilerleyen maçlarda mücadele görmek istiyoruz . Kaybetmek çok önemli değil çaba görelim yeter .
 
Geçen sezon eurocup finalinde maglup ettigimiz Strasbourg'un guardı Rodrigue Beaubois , sezon başı gündemimize geldiginde burada bir cogumuz burun kıvırmıştı .

Bugün Baskonia takımında bizi perişan eden isim oldu . Mc collum'u kadroda tutup yanına Beaubois hamlesi yapabilseydik şuan bambaşka şeyler konusuyorduk.

Russ smith ve Dentmon kabusumuz oldu ...
 
2-3 hafta öncesine kadar istifaya çağırdığım Ergin Ataman'a ve gamsızlıkla ve tembellikle suçladığım oyunculara, iyi başlamadığımız, ilk çeyrekte 15 sayı farkı gördüğümüz, maç boyu doğru düzgün savunma ribaund alamadığımız bir maçta Avrupa'nın en zorlu deplasmanlarından birinde, en tempolu top oynayan takımlardan birine karşı gösterdikleri mücadele ve son dakikaya kadar taşıdıkları heyecan ve umut için teşekkürü borç biliyorum. Haftalardır içerde, dışarda alınan onca mağlubiyet ve hatta ligde düşük profilli takımlara karşı gelen galibiyetlerde şahsım adına istediğim tek şey bu mücadeleyi sergileyen, her maçta arma için savaşmaktan çekinmeyen ve her maçı son toplara kadar kovalayacak Galatasaray izlemekti. Bugün böylesine zor bir deplasmanda işi bu raddeye getirdiğimiz, geçen yılın Final Four oynayan, büyük bir ekol takımına karşı biten maçta 10 saniye kala top çalmak için uğraştığınız, maçı kazanmışken turnikeye giden ilginç oyun kurucuyu bloklayarak maçı bitirecek azmi gösterdiğiniz için teşekkür ediyorum. Yaklaşık 3 hafta önce, benzer bir fark ve maç sonu senaryosuyla Real Madrid'e kaybetmişti bu takım. Ama o zaman hiç sevinmemiştim. Çünkü o gün bizi hiç ciddiye almayan, Reyes-Nocioni gibi adamlarını maça sokma zahmetine bile girmeyen, tabiri caizse bizi yürüyerek yenen bir rakiple oynamıştık. Rakip bizim için onu yeter görmüştü ve yetti de. Bugünse hiç şut sokamadığımız, 4 numaradan katkı alamadığımız bir günde kazanılan maçın son topunda hala sayı bulup bitirmek isteyen bir rakip yarattık karşımızda. Önemli olan bu çabayı göstermek, biz taraftarın ve rakibin gözünde o saygıyı kazanmaktır.

Evet, bugün maçı Diebler, Micov başta olmak üzere şut atamadığımız için kaybettik ama ben şutun su gibi aktığı Real Madrid maçı gibi bir mağlubiyettense, şut sokamadığımız ama dönmek için sonuna kadar çabaladığımız bugünkü Baskonia maçı gibi bir yenilgiyi 10 kere tercih ederim. Biz hiçbir zaman Real maçındaki gibi şut atamayız bir daha ki ona rağmen yüksek profilli bir takımla oynadığımız için mücadele eksikliğinden o maçı kaybettik. Ama biz bir daha bugünkü kadar da kötü şut atmayız ve böyle mücadele ettiğimiz müddetçe özlediğimiz, beklediğimiz deplasman galibiyetleri de illa ki gelecektir. Sahada Galatasaray kaybedecekse de böyle mücadele ederek, savaşarak, dişi tırnağına oynayarak kaybetmeli. Bu günler sevinmek için sevmediğin en güzel söylenebileceği günler. Çünkü bugün inandım ki sahada en az bizim kadar maçı isteyen, bazı yerlerde iş iyi gitmese de, yetenek yetmese de sonuna kadar mücadele eden bir takım vardı. Siz böyle oynayın, benden yana hakkınız her türlü helaldir.
 
Diebler savunmada iyiydi ve önemlisi şutunu sokması bile takıma ve oyuna adapte olabilmesiydi. Koç içinse Dentmon da fazla ısrar etmesi inatla Micovu sahada tutup 4 kısayla ribaundlarda ezilmemize uzunca bir süre tepkisiz kalışı, farklı çözümler getirebilecek Daye ve Emirli kombinasyonlara yeterince süre vermemesi eleştirdiğim noktalar. Ama herşeye rağmen çok kötü başladığımız bir deplasman maçında oyuna ortak olup derli toplu Oynayabilmek güzel
 
Takım karakter koymaya başladıktan sonraki bu deplasman maçında kötü başladık,iyi getirdik,kötü bitirdik. Dİebler Micov ve Dentmon'un böyle şut attığı bir günde zaten kazanmamız çok zordu. Ona rağmen ezilmemek umut verici. Ama bundan sonraki Pana maçını kazanıp artık bir deplasman galibiyeti almalıyız. Bir yere kadar getiriyoruz,sonunu getiremiyoruz. Guard eksikliği burada ortaya çıkıyor.Bir de maça enerjimiz çok düşük başlıyoruz. Maç başındaki 22-9 luk skor bizi çok zorladı, oradan iyi döndük ama olmadı.
 
Shane Larkin gibi bir guardımız olsaydı şu an çok farklı yerde olurduk. 1 oyuncu maçın kaderini ancak bu kadar etki edebilir.

Maç içindeki mücadelemizi beğendim. Normalde Ergin hocanın takımları bu tip deplasmanlarda kopunca geri dönemez, ama 15 sayı farktan öne bile geçtik ama berbat bir şut yüzdemiz ve guardlardaki kalite farkı maçın skorunu tayin etti.

Şu maçı cidden alabilirdik, kalan 12 deplasman maçındaki en olabilitesi maçlardan birisiydi. Son haftaların formda ismi Diebler'in de kötü şut atacağı tuttu.

Takımda net atletik ama oyunu yönlendiren bir isme ihtiyacı var. Wilbekin, Larkin gibi. Dentmon maalesef beklediğimiz katkıyı veremedi 1 maç dışında. Deon'un yerine de sert, fiziksel olarak size'li birisine ihtiyaç var. Bugün pivotta sadece Pleiss'ten katkı aldık, Tyus'un oyuna girmesiyle çıkması bir oldu. Karşı takım full atletik bir takım olduğu için Tyus yaramadı onun yerine farklı bir yöntem kullandık ve Pleiss'in fiziksel avantajlarından yararlandık. O da son haftalarda çok formda. Bugün de bizim adımıza maçın en iyi oyuncusuydu diyebiliriz.

Dentmon'un yerine oyunu yönlendiren 1 numara, Thompson'un yerine atletik ve fiziksel olarak size'li 4,5 numara ile çok daha iyi yerlerde oluruz.

Maçın iyileri; Pleiss, Schilb
Maçın vasatları; Micov, Sinan
Maçın kötüleri; Dentmon, Diebler, Thompson
 
"5 senedir" beklediğim deplasman performansı buydu, inişler çıkışlar falan filan umurumda değil, 22-9luk ilk çeyrekten sonra karakter koyduk mu koyduk. son çeyrek fark 10a çıktığında maç bitmedi dedik mi dedik, budur!! Helal olsun.
 
Mac ile ilgili aklimda kalan iki tane önemli kirilma anı var . Birincisi dieblerin çizgiden peş peşe kacirdigi iki üclük ve sonrasinda rakibin buldugu üclük inanılmaz moral bozucuydu .
Digeri ise Thompson'un 0/2 serbest atiş sonrasi yaptigi faul . Serbest atislari kacirdiktan sonra aklımdan geçen tek şey ' thompson ile buraya kadar oldu ' zaten efektif hic bir şekilde katkı alamıyoruz .Bari serbest atışları at diye hayıflanıyordum ki ; ataman kenara alıp bir güzel fırçaladı . Thompson ile baya bir agiz dalaşına girdiler . Muhtemelen bu saatten sonra Thompson'da kafa olara bitti .

Obradovic oyuncuları rencide edecek düzeyde azarlayıp onları kazanırken bizim koç en ufak bir ikili dialogda oyuncuyu siliyor . Ergin Ataman'ın en sevmedigim özelligi bu .

Shlibb'in son haftalarda gösterdigi performans ve sahaya koydugu karakter muazzam . Bizim en büyük şanssızlıgımız kompakt olamıyoruz bir türlü . Shlibb düzeliyor micov berbat oynuyor . Sinan iyi oynuyor dentmon yokları oynuyor . İstikrar olmadan bu iş olmayacak ...

Shlibb ve Pleiss kazanıldı . Dentmon ve Thompson gidici...
 

Üst