Fatih Hoca'yı överken kendi takımımızı gömmeye gerek yok. Fatih Hoca'yı ve tüm 2000'li yılları çıkarsak bile en büyük başarısı CL'de gruptan çıkıp ikinci turda Bayern tarafından tarumar edilmek olan BJK'nın ve bir defa CL'de çeyrek final oynamak haricinde bir başarısı bulunmayan FB'den epey ilerideyiz. Sadece Mustafa Denizli'yle bir Şampiyon Kulüpler yarı finali bir de Kupa Galipleri çeyrek finali oynamışlığımız vardı. Kaldı ki herkesin günü geçebilir. Fatih Hoca'dan sonra Türk futbolunun en başarılı ismi olan Mustafa Denizli de 15 senedir boşa dönüyor.
Fatih Hoca olmasaydı şuydu buydu diye başlarsak Faruk Süren olmasaydı, Fatih Hoca istemediği halde Hagi'yi getirmeseydi, Hagi olmasaydı, Mehmet Ağar tanımasaydı, Piontek çalışmasaydı, Derwall sevmeseydi diye gider. Greame Souness 1994-1995 sezonunda aldığı yabancıları ilk devre sonuna doğru kaybetmeyip lider tamamladığı ilk devreden sonra serbest düşüşe geçmeseydi belki Fatih Hoca hiç gelmeyecekti. Kaldı ki o düşüşe rağmen Türkiye Kupası'nı kazanmış ve Saraçoğlu'nun ortasına bayrağı dikmiştik. Kimse Fatih Hoca'yı inkar etmiyor zaten. Gerek Galatasaray'da gerekse de Milli Takım'da defalarca kez çalıştı, bazen başarılı oldu bazen de başarısız oldu. Genele bakıldığında açık ara en başarılı hocadır. Belki Metin Oktay ve Büyük Kaptan'ı filan saymazsak en önemli figürlerimizdendir ama senelerdir kulübü kaostan kaosa sokup her başarısızlığına tuhaf tuhaf gündemler bulmasını hoş karşılamak zorunda değiliz.
Şu an hocanın gitmesinin takıma fayda sağlayacağını düşünmüyorum. Bana kalırsa transfer yapılmamalı ve sezon sonuna kadar Fatih Hoca takımın başında kalmalı. Toparlayabilirse çok iyi olur ancak ben önümüzdeki sezon sağlam ve basiret sahibi bir yönetimin gelip onu onurlandırarak ve karşılıklı anlaşarak görevine son vermesini isterdim. Şu anki yönetim kendi meşruiyetini Fatih Hoca'ya verdiği üç yıldan sağlıyor.