24/25 Kadın Voleybol Takımı (Galatasaray Daikin)

Gizem hanım özel taraftar kitlesi var dediğiniz sayı taş çatlasın 500. Üzülerek söylüyorum ki Türkiye'nin bir futbol ülkesi olduğu gerçeği değişmeyecek.

Saygılar.
Bir önceki paylaşımınız kısmen sorunluyken, bu adamakıllı sorunlu bir yaklaşım. Futbol, Amerika gbi ülkeler hariç, dünya genelinde en çok takip edilen spor dalı olmakla birlikte, diğer tüm branşlarda, inanılmaz bir rekabet var. Bu branşlardan birisi de Voleybol'dur. Amerika bile, 1964 yılından beri, çeyrek final ve üzerinde, 2 bronz 2 gümüş ve 1 altın ile olimpiyatlarda başarılı olurken, bunu yeterli görmeyip geçen yıl Athletes Unlimited Pro ligi ve takımlarını oluştururken, bu yıl çıtayı daha da yükselterek tarihinde ilk kez LOVB (League One Volleyball) gibi bir projeyi hayata geçirmiş ve yurt dışında, profesyonel olarak oynayan kendi vatandaşlarını bu lige çekerken, aynı zamanda ciddi paralarla oynayan elit yabancı oyuncuları da bu lige dahil etmiş ve burada hem kendi yeni oyuncularını profesyonel düzeyde eğitmeyi hedeflerken, aynı zamanda uluslararası başarıyı hem lig, hem de milli takım düzeyinde yakalayıp yükseltmeyi amaçlıyor. Önceki yapı, voleybol oyuncu fabrikası NCAA'de (Kolej ligi) yetişen oyuncuları, yurt dışına ihraç edip, başarılı olanları kendi milli takımlarına monte etmek gibi, çok da sağlıklı olmayan bir yapı oluşturarak mücadele etmek şeklinde idi. Yani sözün özü, basketbol fabrikası Amerika gibi bir ülkenin, bu denli bir voleybol yapılanmasına girişmiş olmasının, sizler ve sizin gibi düşünenler için, hiçbir anlamı yok'mu?

Gelelim Türkiye'ye....

1- Önceden tablo halinde paylaştığım yıllar içerisinde kulüp düzeyindeki başarı çizgimizin, Vakıfbank, Eczacıbaşı, Fenerbahçe baskınlığı nedeni ile giderek gerilemesi ve hatta avrupa düzeyinde bile yarışmaya hak kazanma konusunda problem yaşaması, veya ilk turlarda elenip, final etaplarında oynayamaması önemsizmidir?

2- Özellikle milli takım seviyesinde yakalanan sürekli başarıların, tüm sosyal kesimlerin ilgisini çekmesi ve bu alanda ülke genelinde voleybol izleyici kitlesinin inanılmaz düzeyde artması ve neredeyse futbol düzeyine yaklaşmaya başlaması önemsizmidir?

3- Ulusal düzeydeki başarılarla birlikte, izleyici kitlesinin artması sonucu, Anadolu Kulüplerinin (THY, Aydın, Çukurova, Kuzeyboru vs), maçlarını dolu tribünlere oynaması ve son yıllardaki transfer girişimlerinin düzeyleri, sadece rastlantı ve önemsizmidir?

4- Bu yıl, bileğinin hakkı ile milli takımda yer alan oyuncumuzun, takımda tam 5 Fener oyuncusu oynarken, Fener'in futbol holiganları ve Tuğba fanları tarafından bu denli alçakça linç'e uğraması ve buna karşın kulübümüzün gerçek anlamda destek çıkacak bir reaksiyon vermemesi ve kamuoyunda çakallara yem haline gelmesi, ve yöneticilerin bile sadece karnından konuşması önemsizmidir?

5- Kendi resmi sitelerinde bile güncele yeterince yer vermeyen, çoğunlukla transfer duyurusu ile yetinen, proaktif olamayıp kadroyu bile gecikmeli olarak güncelleyen, sosyal medya iletişiminin beklenen etkinlikte olmaması önemsizmidir?

6- İddianızla ilgili olarak, ülke genelinde özellikle son dönemlerde bu spora karşı bu denli yoğun ilgi varken, Galatasaray gibi asırlık çınarın, taş çatlasın 500 özel taraftar kitlesine sahip olması (ki gerçek bu değil), bu çınarın ayıbı değil'mi ve bu ayıp önemsizmidir?

7- İddianızın doğru olduğunu kabul etsek bile, bunun nedeninin başarıya hasret taraftar kitlesinin, artık bu beklentiden vazgeçerek, ulusal ve uluslararası seviyede başarı yakalayan takımlara kayması olabilirmi? Eğer durum böyle ise, bunu tersine çevirme konusundaki görüş ve öneriler önemsizmidir?

8- Tesisleşme ve yapılacak üst düzey transferlerle yeni salonda, gelecek başarılarla birlikte, örneğin 5000-10000 seyirciye kapalı gişe oynamak ve bu alanda gelecek şampiyonluklar sizce önemsizmidir?

9- Kazara, futbol takımının başarısızlığı durumunda, yıllar içerisinde elimizde övünebileceğimiz hiçbir şeyin kalmaması halinde, futbol takımımız şu kadar yıl şampiyon oldu siz bu kadar şampiyon oldunuz gibi boş döngü ve anaokulu tarzı nostalji tartışmalarından başka hiçbir şeyin kalmayacağı, önemsizmidir?

İddianız, eğer bunların önemsiz olduğu şeklinde ise ve bu durumda sizin sadece futbola gönül veren bir taraftar olabileceğinizi varsayarsak, sizin gibi aynı fikirde olanlarla bu forumda voleybola düşünsel olarak nasıl bir katkıda bulunabilirsiniz? samimi duygularla merak ediyorum.
 
Son düzenleme:
Bir önceki paylaşımınız kısmen sorunluyken, bu adamakıllı sorunlu bir yaklaşım. Futbol, Amerika gbi ülkeler hariç, dünya genelinde en çok takip edilen spor dalı olmakla birlikte, diğer tüm branşlarda, inanılmaz bir rekabet var. Bu branşlardan birisi de Voleybol'dur. Amerika bile, 1964 yılından beri, çeyrek final ve üzerinde, 2 bronz 2 gümüş ve 1 altın ile olimpiyatlarda başarılı olurken, bunu yeterli görmeyip geçen yıl Athletes Unlimited Pro ligi ve takımlarını oluştururken, bu yıl çıtayı daha da yükselterek tarihinde ilk kez LOVB (League One Volleyball) gibi bir projeyi hayata geçirmiş ve yurt dışında, profesyonel olarak oynayan kendi vatandaşlarını bu lige çekerken, aynı zamanda ciddi paralarla oynayan elit yabancı oyuncuları da bu lige dahil etmiş ve burada hem kendi yeni oyuncularını profesyonel düzeyde eğitmeyi hedeflerken, aynı zamanda uluslararası başarıyı hem lig, hem de milli takım düzeyinde yakalayıp yükseltmeyi amaçlıyor. Önceki yapı, voleybol oyuncu fabrikası NCAA'de (Kolej ligi) yetişen oyuncuları, yurt dışına ihraç edip, başarılı olanları kendi milli takımlarına monte etmek gibi, çok da sağlıklı olmayan bir yapı oluşturarak mücadele etmek şeklinde idi. Yani sözün özü, basketbol fabrikası Amerika gibi bir ülkenin, bu denli bir voleybol yapılanmasına girişmiş olmasının, sizler ve sizin gibi düşünenler için, hiçbir anlamı yok'mu?

Gelelim Türkiye'ye....

1- Önceden tablo halinde paylaştığım yıllar içerisinde kulüp düzeyindeki başarı çizgimizin, Vakıfbank, Eczacıbaşı, Fenerbahçe baskınlığı nedeni ile giderek gerilemesi ve hatta avrupa düzeyinde bile yarışmaya hak kazanma konusunda problem yaşaması, veya ilk turlarda elenip, final etaplarında oynayamaması önemsizmidir?

2- Özellikle milli takım seviyesinde yakalanan sürekli başarıların, tüm sosyal kesimlerin ilgisini çekmesi ve bu alanda ülke genelinde voleybol izleyici kitlesinin inanılmaz düzeyde artması ve neredeyse futbol düzeyine yaklaşmaya başlaması önemsizmidir?

3- Ulusal düzeydeki başarılarla birlikte, izleyici kitlesinin artması sonucu, Anadolu Kulüplerinin (THY, Aydın, Çukurova, Kuzeyboru vs), maçlarını dolu tribünlere oynaması ve son yıllardaki transfer girişimlerinin düzeyleri, sadece rastlantı ve önemsizmidir?

4- Bu yıl, bileğinin hakkı ile milli takımda yer alan oyuncumuzun, takımda tam 5 Fener oyuncusu oynarken, Fener'in futbol holiganları ve Tuğba fanları tarafından bu denli alçakça linç'e uğraması ve buna karşın kulübümüzün gerçek anlamda destek çıkacak bir reaksiyon vermemesi ve kamuoyunda çakallara yem haline gelmesi, ve yöneticilerin bile sadece karnından konuşması önemsizmidir?

5- Kendi resmi sitelerinde bile güncele yeterince yer vermeyen, çoğunlukla transfer duyurusu ile yetinen, proaktif olamayıp kadroyu bile gecikmeli olarak güncelleyen, sosyal medya iletişiminin beklenen etkinlikte olmaması önemsizmidir?

6- İddianızla ilgili olarak, ülke genelinde özellikle son dönemlerde bu spora karşı bu denli yoğun ilgi varken, Galatasaray gibi asırlık çınarın, taş çatlasın 500 özel taraftar kitlesine sahip olması (ki gerçek bu değil), bu çınarın ayıbı değil'mi ve bu ayıp önemsizmidir?

7- İddianızın doğru olduğunu kabul etsek bile, bunun nedeninin başarıya hasret taraftar kitlesinin, artık bu beklentiden vazgeçerek, ulusal ve uluslararası seviyede başarı yakalayan takımlara kayması olabilirmi? Eğer durum böyle ise, bunu tersine çevirme konusundaki görüş ve öneriler önemsizmidir?

8- Tesisleşme ve yapılacak üst düzey transferlerle yeni salonda, gelecek başarılarla birlikte, örneğin 5000-10000 seyirciye kapalı gişe oynamak ve bu alanda gelecek şampiyonluklar sizce önemsizmidir?

9- Kazara, futbol takımının başarısızlığı durumunda, yıllar içerisinde elimizde övünebileceğimiz hiçbir şeyin kalmaması halinde, futbol takımımız şu kadar yıl şampiyon oldu siz bu kadar şampiyon oldunuz gibi boş döngü ve anaokulu tarzı nostalji tartışmalarından başka hiçbir şeyin kalmayacağı, önemsizmidir?

İddianız, eğer bunların önemsiz olduğu şeklinde ise ve bu durumda sizin sadece futbola gönül veren bir taraftar olabileceğinizi varsayarsak, sizin gibi aynı fikirde olanlarla bu forumda voleybola düşünsel olarak nasıl bir katkıda bulunabilirsiniz? samimi duygularla merak ediyorum.
Beni hiç anlamamanızla beraber söyleyeceğim tek şey bugün futbolda, basketbolda ve voleybolda en büyük kupayı aldığınızda ne kadar ödül alıyorsunuz?

Saygılar.
 
Futbolda yerelde en büyük kupayı aldığımızda sadece 7 milyon Euro alıyoruz.
Avrupa’da en büyük kupayı alma ihtimalimiz zaten yok.
Şampiyonlar liginden gelen para ise ilk aşamada sadece 18,62 milyon Euro.
Bu paralar bile mevcut oyuncu maaş bütçesinin ancak yarısını karşılıyor.
Önemli olan futboldan gelen gelirin yüksek olması değil,bu gelirin denk bir bütçe yaratıp yaratmamasıdır.
Galatasaray basketbolda ve voleybolda da yarışmacı bir takım kurmalıdır,bunun için de bütçe artmalıdır.
 
Beni hiç anlamamanızla beraber söyleyeceğim tek şey bugün futbolda, basketbolda ve voleybolda en büyük kupayı aldığınızda ne kadar ödül alıyorsunuz?

Saygılar.
Belki aklım, söylediğinizi anlayacak kadar iyi çalışmıyor olabilir. Ne dediğinizi detaylı bir şekilde anlatırsanız, belki benimle birlikte birçok kişi daha iyi anlayabilir. Yani ezeli rakip Fenerbahçe, Kadın Voleybol Milli Takımında 5 oyuncumuz oynuyor, bunun 4'ü ilk 6'da oynarken ve Olimpiyatlarda Türkiye olarak yarı finali oynamamızda ve eğer Olimpiyat şampiyonu olursak, buradaki en büyük payeyi hak eden kulübümüzdür dediğinde (ki diyorlar) bu sizi hiç rahatsız etmiyorsa, olimpiyatlara 27 sporcu ile katkı yapar ve bazıları madalya ile dönüyorsa ve biz ikibuçuk yıllık planlama sonucu 24 sporcu ile katılmayı hedeflerken, sadece 6 sporcu ile temsil ediliyorsak, hedef branşların içerisinde voleybol yokken ve 1 kızımız voleybol olimpiyat kadrosunda linç'e uğrarken kurumsal olarak böylesi çekinik bir tavır alıyorsak biz daha neyi konuşuyoruz canım kardeşim?

Tüm söylediğimiz, doğru ve gerçekçi bir planlamayla, hedeflerden şaşmadan başarıyı yakalayacak program çerçevesinde yatırım yapılmasıdır. Sonuç olarak, yerelde futbol dışında başarısızız ve genelde göreceli olarak futboldaki local başarı dışında, genelde geniş kitlelerin takip ettiği voleybol ve basketbol gibi alanlarda çok gerilerde kaldık, bu nedenle yatırım ve elit transferlerle birlikte alt ve üst yapıya yatırım diyoruz. Bu kadar basit.

Aşağıda, 2.5 yıl önce yola çıkılan iddianın, bugün gelinen noktadaki sefaletini okuyabilir, tatmin olmuyorsanız verilen link'den sports tv'de yayımlanan toplantının tamamını izleyebilirsiniz.


Galatasaray Spor Kulübü’nün, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları'na 24 sporcu gönderme hedefiyle hazırladığı "Selim Sırrı Tarcan Ağabeyin İzinde Paris'te 24 Galatasaraylı" projesinin tanıtımı yapıldı.

Nef Stadı'nda düzenlenen basın toplantısına ikinci başkan Ali Polat Bengiserp, yönetim kurulu üyeleri Özgür Kalelioğlu ile Ozan Şener katıldı.

Toplantıda konuşan ikinci başkan Bengiserp, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları öncesinde ciddi bir iddiayı ortaya koyduklarını belirterek, "Galatasaray Kulübü olarak 2024 Paris Olimpiyat Oyunları için bir iddia ortaya koymak istedik. Altı olimpik branş belirledik. Atletizm, yüzme, kürek, yelken, judo ve tekerlekli sandalye basketbol branşlarında 24 Galatasaraylı sporcuyu Paris'e göndermek için ciddi bir iddiaya giriyoruz. Bu kolay bir şey değil. Bugün yaşadığımız ekonomik zorlukların içinde daha da zor ama bizim bu projemizi destekleyecek sponsorlar arıyoruz." ifadelerini kullandı.
 
Voleybolu ve basketbolu çok seven biri olarak ben de kulübün her sene bu branşlardan milyon dolarlar zarar etmesini istemem. Kulübe zarar yazmadan yukarılara oynayacak bir yol bulunmalı. Hele ki kadın voleybolda rakamlar uçmuş durumda.
Daha da uçacağından emin olabilirsiniz, çünkü bu branşlar ve özellikle kadın voleybolu, son yıllarda en çok takip edilen takım yarışmalarının başında geliyor ve bırakın takımları, tüm ülkeler bu branş'a ciddi yatırımlar yapıyor. Ne kadar erken hamle, o kadar başarı ve kazanç (geç kalınan transferlerin doğal olarak maliyeti de yükseliyor. Dün alınacak, örneğin Kurtagic veya Kendal Kipp ile bugün alınacak Kurtagic veya Kendall Kipp arasında dağlar kadar fark olsa gerek). Üst düzey başarı yakalanması halinde, buradan gelecek Tribün, forma satışı, reklam, sponsorluk vs gelirler ayrı konu. Önceden belirttiğim gibi, sponsor da, taraftar da, harcamasına karşılık başarı bekler. Bu başarının, reklamlarla birlkte yurt içi ve yurt dışı her yerde görünür olması gerekir. Yani ne kadar ekmek, o kadar köfte. Averaj bir takıma seyirci ve sponsor bulmak da zor, bulsanız bile sponsorla pazarlık payınız da dar ve buradan iyi gelir elde etmek de zor. Herşey para ve gelir değil ama yatırım yapmadan başarı ve gelir beklemek de hayal. Ayrıca yatırımlarla birlikte başarının getireceği gurur ve prestij, her türlü hesabın üzerindedir. Sözün özü, yatırımlarla gelecek başarı, maddi ve manevi kazançtır.
 
Son düzenleme:
Daha da uçacağından emin olabilirsiniz, çünkü bu branşlar ve özellikle kadın voleybolu, son yıllarda en çok takip edilen takım yarışmalarının başında geliyor ve bırakın takımları, tüm ülkeler bu branş'a ciddi yatırımlar yapıyor. Ne kadar erken hamle, o kadar başarı ve kazanç (geç kalınan transferlerin doğal olarak maliyeti de yükseliyor. Dün alınacak, örneğin Kurtagic veya Kendal Kipp ile bugün alınacak Kurtagic veya Kendall Kipp arasında dağlar kadar fark olsa gerek). Üst düzey başarı yakalanması halinde, buradan gelecek Tribün, forma satışı, reklam, sponsorluk vs gelirler ayrı konu. Önceden belirttiğim gibi, sponsor da, taraftar da, harcamasına karşılık başarı bekler. Bu başarının, reklamlarla birlkte yurt içi ve yurt dışı her yerde görünür olması gerekir. Yani ne kadar ekmek, o kadar köfte. Averaj bir takıma seyirci ve sponsor bulmak da zor, bulsanız bile sponsorla pazarlık payınız da dar ve buradan iyi gelir elde etmek de zor. Herşey para ve gelir değil ama yatırım yapmadan başarı ve gelir beklemek de hayal. Ayrıca yatırımlarla birlikte başarının getireceği gurur ve prestij, her türlü hesabın üzerindedir. Sözün özü, yatırımlarla gelecek başarı, maddi ve manevi kazançtır.
Katılmadığım tek nokta kusura bakma da maddi kazanç sağlama şansın yok bu branşlarda. Tribün geliri, forma satışı falan hayal.
 
Katılmadığım tek nokta kusura bakma da maddi kazanç sağlama şansın yok bu branşlarda. Tribün geliri, forma satışı falan hayal.
Eğer bir hayaliniz yoksa ve bu hayal ile birlikte doğru bir planlama yapılmazsa, başarı da, bu başarının beraberinde getireceği gelirler ve ilgili alandaki saygınlık de hayal. O zaman boşuna konuşup, yazıp çiziyoruz. Varmış gibi yapıp illüzyon yaratmak da boşuna. İyisimi dükkanı kapatalım olsun bitsin.
 
Mete bey bu işler ne yazık ki böyle yazmak kadar kolay olmuyor. Bir gün mali genel kurula gelirseniz detaylı anlatırım.

Saygılar.
Nazik davetiniz için çok teşekkür ederim Metin bey. Bu forum, taraftar kitlesini aydınlatmak veya tartışmak için var diye biliyorum. Ayrıca bu forumun, twitter bataklığı gibi, her önüne gelenin saçmaladığı bir platform olmadığı, sanırım herkesin malumu. Eleştiriler olur, tartışırız, uzlaşırız, hep birlikte sevinir üzülürüz. Sonuçta hepimiz bu camianın iyiliği başarısı için kafa yoruyor, zaman ayırıyoruz.

Beni birey olarak aydınlatmanız önemli olabilir ama esasen yönetim'in, sağlıklı bir iletişim ve planlama ile taraftarlarla bütünleşerek, tüm camiayı bilgilendirici ve kucaklayıcı bir yapıyı oluşturması gerekir. Yani allah aşkına, bugün oldu Voleybol resmi X hesabımızda ve hatta galatasaray org sitemizde kızımıza uzun süredir yapılan linç girişimine dair tek bir haber ve yanıt yokken, bu durumun milli takım üzerinde bile olumsuz etki yaratabileceği aşikarken, Sn Mehmet Cibara'nın neredeyse iş işten geçtikten sonra son derece naif ve yumuşak şekilde, haksızlık ama olimpiyatların bitmesini bekliyoruz mealinde, yerinde ve zamanında gösterilemeyen tepkiyi başka kaynaklardan öğrenme durumunda kalıyorsak, taraftarın neye güvenebileceğini yada inanabileceğini düşünüyorsunuz? Kabul edin ki, futbol dışında, diğer branşlarla ilgili her konuda geride kalmışız ve bu alanlardaki gelişmelere bile, ne yönetsel ne de kitlesel olarak reaksiyon veremiyoruz. Buna benzer bir olay başına gelse, Fenerbahçe kaptanına saldırılsaydı acaba neler olurdu ama biz vefakar oyuncumuzun ve kaptanımızın arkasında bile yeterli güçlü duruşu ve reaksiyonu gösteremiyoruz. Kızı çakallara yem olarak bırakıyoruz.

Sonuç olarak değerli kardeşim, beni mali konularla ilgili ikna edebilirsiniz ve eğer Istanbul'a gelirsem, hem sizlerle hem de Onur Uncu beyle görüşmek, beni son derece mutlu eder ancak hep söylüyorum yine tekrar edeyim, olmayacak hayal peşinde değilim, herşeyi buraya yatıralım da demiyorum ama iyi bir vizyon ve doğru bir planlama ve absürd olmayan doğru bir bütçe ve yatırımla vede etkin iletişimle, bu şubeler şampiyonluk kovalayabilecek düzeye getirilebilir ve bunu mevcut yönetim hala yapma şansına sahiptir. Aksi takdirde, uzun zamandır yapıldığı ve taraftara pompalandığı gibi, para yok sal gitsin diyelim, boşa kürek çekmeyelim.
 
Mali maddi içinde muhasebe bulunan her konuda Metin Bey ve onun gibi düşünenler yüzde yüz haklıdır görüş bildirecek kadar da yetkin değilm ve fakat burada Mete Bey ile de bir çok farklı fikire sahip olsak da kendisi adında spor kulübü geçen bir yapı için voleybol konusunda söylediklerinde yüzde yüz haklıdır yani futbolda yapılan onca yanlış harcamada, yatırımda batmayan kulüp dünyanın sayılı popüler branşlarından voleybola yatırım yaptı diye zarar edecek.

Kulübe arsa veren yoktur tapu veren yoktur para veren yoktur da onca kelli felli adam lisede kongrede otururken el kaldırıp indirirken tüm bunları da taraftar mı düşünsün, başkası ne der ne düşünür ben bilmiyorum fakat voleybola basketbola yatırım istedik diye yönetmekten maliyeden anlamıyorsak varsın biz bunları bilmeyelim inanın böyle iş bilir yöneticileri gördükçe insan iyi ki ne kulüp yönetmeyi ne maliyeyi bilmiyorum diyor.
 
Gizem hanım özel taraftar kitlesi var dediğiniz sayı taş çatlasın 500. Üzülerek söylüyorum ki Türkiye'nin bir futbol ülkesi olduğu gerçeği değişmeyecek.

Saygılar.
500 mü 😂 sadece İstanbul’da her maç 5000 kişi geliyorlar Burhan’a nasıl 500. Bizim gs basketbol taraftarından daha çok voleybol taraftarı vardır Fbnin
 
Mete bey bu işler ne yazık ki böyle yazmak kadar kolay olmuyor. Bir gün mali genel kurula gelirseniz detaylı anlatırım.

Saygılar.
Metin bey madem biz bunların hiçbirini yapamıyorken fb bunların hepsini en üst seviyede yapabiliyorsa biz nasıl fbden daha büyük kulüp oluyoruz? Bir kupanın anlamını bir başarının anlamını küçümsemek çok basit zira futbolla alakalı da aynı şeyleri söyleyecek futbol ne abi gereksiz bi şey diyecek bir sürü insan var. Kusura bakmayın ama öyleyse biz spora da Galatasaray’a da fazla anlam yükleyen insanlarız. Aslında çok da ciddiye alınacak bir mesele değil. Zaten gs para kazanmak için var olan bir kulüp bence sportif faaliyetleri sürdürmenin anlamı yok biz en iyisi borsada gs nasıl gidiyorsa ooo süper der mutlu oluruz gerek yok herhangi bir branşta gereksiz yere milyonlar harcayıp karşılığını alamamaya. Sonuçta futbolda da hep daha fazla harcayacağız bence futbolu da küçültelim hatta kapatalım
 
Metin bey madem biz bunların hiçbirini yapamıyorken fb bunların hepsini en üst seviyede yapabiliyorsa biz nasıl fbden daha büyük kulüp oluyoruz? Bir kupanın anlamını bir başarının anlamını küçümsemek çok basit zira futbolla alakalı da aynı şeyleri söyleyecek futbol ne abi gereksiz bi şey diyecek bir sürü insan var. Kusura bakmayın ama öyleyse biz spora da Galatasaray’a da fazla anlam yükleyen insanlarız. Aslında çok da ciddiye alınacak bir mesele değil. Zaten gs para kazanmak için var olan bir kulüp bence sportif faaliyetleri sürdürmenin anlamı yok biz en iyisi borsada gs nasıl gidiyorsa ooo süper der mutlu oluruz gerek yok herhangi bir branşta gereksiz yere milyonlar harcayıp karşılığını alamamaya. Sonuçta futbolda da hep daha fazla harcayacağız bence futbolu da küçültelim hatta kapatalım
Anlamak istemediğiniz şey Türkiye'de spor futboldur ve bunu bizim gibi böyle küçük çığlıklar ile de kimse değiştiremeyecek. Bir daha da bu konuyla ilgili yorum yapmayacağım. Anlamsız argümanlarla uzatıyorsunuz konuyu.

Saygılar.
 
Anlamak istemediğiniz şey Türkiye'de spor futboldur ve bunu bizim gibi böyle küçük çığlıklar ile de kimse değiştiremeyecek. Bir daha da bu konuyla ilgili yorum yapmayacağım. Anlamsız argümanlarla uzatıyorsunuz konuyu.

Saygılar.
Türkiye’de spor futbol değildir zira filenin sultanlarının yarattığı etki de belli Türkiye’de dünyanın neredeyse her ülkesinde futbol en fazla takip edilen ve Reytingi olan spordur bazı istisnalar hariç. Bu demek değildir ki kulüpler diğer sporlarda faaliyet gösteremez zaten sizin söylediğiniz bu şey gs tüzüğüne bile taban tabana zıt bir de gs üyesi olarak bunları söylemeniz kötü bi durum bizlerin adına. Türkiye’de sporun futbol olduğunu düşünen ve buna inanan birinin gsbasket forumunda olması da ayrı bir ironi tabi.
Koskoca real Madrid gibi bir futbol devi bile basketbola inanılmaz yatırımlar yaparken bir Gslinin olayı bu noktaya getirmesi de çok saçma. Olay tamamen spora bakış açısı. Siz voleybolu sevmiyor ve fazla takip etmiyorsunuz diye bu voleybolu değersiz yapmaz. 2024 yılında Türk voleybolu bu kadar ön plana gelmişken gs gibi kendisini ülkenin en büyüğü olarak tanımlayan bir spor kulübünün Sarıyer belediye gibi takılması kabul edilemez hele rakibiniz burda çok başarılıysa.
Bu arada bunu daha önce de söyledim voleybola zaten gidip 60 milyon dolar ayırın diyen yok futboldan daha fazla bütçe ayrılsın mı dedik de sorun oldu anlamıyorum. Futbol en çok izlenen olacak tabi ki. Galatasaray voleybola yatırım yapmamalı çünkü Türkiye’de spor futbol gerek yok voleybola para harcamaya demek yerine taraftar olarak kulüpten şubeleri finanse etme konusunda projeler geliştirip uygulamasını talep edebilirsiniz. Kısacası ben çözülmesi gerek diyorum siz o kadar önemli değil diyorsunuz her şey spora bakış açısı
 

Üst