THY Euroleague | 2.Hafta | Galatasaray Liv Hospital - Olympiacos Piraeus

Arkadaşın dediği gibi şutla yaşayan şutla ölür. Ne yazık ki dış şut yüzdemiz çok kötüydü ki maçın posizyonu olabilecek üçlüğü o ana kadar tek üçlüğümüzü atan Göksenine kullandırdık oda girmedi. Öne geçtiğimiz anda maçı kontrol edebilseydik farklı olabilirdi ama arda arda tekrar sayılar iyiyince kontrol tekrar onlara geçti.

Dış şut savunmamızda bayağı kötüydü tamam topu iyi çeviriyorlar çoğu 3'lüğü boş attılar ama bu seviyede bu kadar olmamalıydı. Biz bırakın el üstünden atmayı Domdoma bir tane posizyon bile hazırlayamadık. Ercegte birçok posizyonda feyk gösterip içeri penetre etmeyi tercih etti.

Bu maçın kazancı Javai olarak gözüküyor. İler ki maçlar için iyi tecrübe oldu. Tam takım olarak olduğumuz zaman herşey daha iyi olacak.

Taraftar gene güzel bir atmosfer oluşturdu. Diğer maçlarda da inşallah full olur çünkü hakem kararlarında gördük ki etkili olunabiliyor.
 
Öncelikle takıma güvenim hala sonsuz ama forumdaki bazı arkadaşlara şu maç itibariyle hak verdim,şu olimpiacos maçını rahat kazanabilecek kapasite vardı takımımızda fakat sene başından beri 3 sayı çizgisinden sürekli oyun oynamamız pota altını takıma unutturmuş,adamlarda jawai ve Ersin'i savunabilecek bir tane oyuncu yokken,öne geçtiğimiz zamanda bile post up yapamadık bu beni çok üzdü açıkçası..jawai doğru yerde topla buluştuğu anda ne kadar etkili olucağını gösterdi umarım bu maç milad olurda pota altını daha fazla kullanabiliriz bundan sonra..üzüntü verici bir mağlubiyet ama hiçbir şey kaybedilmedi daha fazlasıyla güveniyorum takıma..
 
Siena maçından hemen sonra mutluyuz tamam ama bu pota altı savunmasıyla sert takımlara karşı kazanmamız imkansız demiştim. Mesajım orada duruyor. Bu sorun bugün çok net ortaya çıktı. Jawai'yi hücumda kazanmış olabiliriz ama savunmada hiç bir katkısı yok. Sorunları tek tek yazmaya gerek yok potanı savunamazsan üst düzey maçlarda kazanman imkansız. İkili oyun savunmamız zaten evlere şenlik.
Ergin hoca bana göre Macvan'ı gönderip acil olarak atletik blok yapan iyi bir 4.5 numara bulmalı. Bu elzem bir durum maalesef.
 
Dış şut yüzdemiz kötüydü çünkü rakip boş şut imkanı tanımadı. Bomboş olupta sokamadığımız kaç tane üçlük var ki. Ben onların bomboş denedikleri en az 8 tane üçlük gördüm ( en ykaın adamın 1,5 metre uzakta olduğu ) . İyi organize olamadık bir periyot hariç takım görüntüsü vermedik. Jawai için çok uygun bir maçtı çünkü rakibin uzunları aşırı kalıplı adamlar değil. Kendisi kadar kalıplı adam zaten yok da hepsi 4 ten bozma 5 olunca Bozuk para gibi harcadı hücumda . Takımdan pek memnun kalmadım açıkçası , galibiyet bekliyordum çünkü olimpiacos normal sezon içinde deplasmanda çok da başarılı olmayan bir takım. Sağlık olsun diyelim.
 
Marko maçın kritik bölümlerinde niye kendini zorla takım lideri yapmaya çalıştı hiçbir şey anlamadım.Jawai gününde,rakip uzunlar faul problemine girmiş orayı işlemeye devam edeceğimize Marko'nun saçma sapan amaçsız dribblinglerini izledik.

Neyse bu aşamalar çok önemli değil maç gelir gider de ciddi manada sinirlendim Marko'nun oyun disiplinini hiçe sayıp kahramanlığa soyunarak takım arkadaşlarının emeğine yazık etmesine.Başka maçlarda böyle enstantaneler görmeyiz umarım
 
Erceg ve Marko kötü günündeyken Macvana aslında 1-2 posizyon hazırlanabilirdi. Enderden de beklediğimiz katkı bir türlü gelmiyor. Hoca çok mu unutuyor acaba onu bilmiyorum. Bugün hiç boş 3 lük atamadık. Enderin yaratıcılığı kullanılabilirdi.
 
Daha çok fırın ekmek yememiz gerektiğini anladık. Adamlar o kadar iyi oyuncularını elinden çıkardı fakat yine de oyun disiplinlerinde ve sistemlerinden hiç taviz vermiyorlar. Benim anlamadığım takımda Göksenin'den başka üçlük kullanacak bir Allah'ın kulu yok mu? Çıkarın Domercant'i, Arroyo'yu, Erceg'i, Gordon'u boşa..
 
Mağlubiyeti fazla da büyütmeden, eksikleri kapatmaya ve daha komple bir takım olma yolunda ilerlemeye devam etmek lazım.

Karşımızda Avrupa'nın en dengeli, en sistemli, en kusursuz basketbolunu oynayan son iki sezonun Euroleague şampiyonu olduğunu unutmamak lazım. Bu tarz takımlara karşı maçın tamamında oyunun içinde olmak, minimum hata yapmak gerekir, tek devre iyi oynayarak bir yere kadar gelebilirsiniz. İlk devre hem kötü savunma yapıp, hemde hücum edemeyince bir fark oluştu; ikinci yarı kendimize gelsek de sonunu getiremedik. Ancak henüz tam düzenleri oturmamış, form yakalamamış ve en büyük silahı olan dış şut ritmini bulamamış bir takım olarak, o ilk yarıdan sonra Oly'e karşı maçı kafa kafaya getirmek önemliydi.

Maçın gelecek adına kazanımlarından biri de Jawai oldu, bugüne kadar fazlasıyla savunduğum ve beklentilerimin fazla olduğu bir oyuncunun, hala tam fit olmamasına karşın gösterdiği performans çok güzeldi. Düzenler daha da oturunca hem içeriden Jawai, hem dışarıdan kısalar; hücum anlamında bol opsiyonlu bir takım olacağız.
 
İlk yarıda ki o kadar farka rağmen maçtan kopmamamız,mücadeleyi bir saniye dahi olsa bırakmamamız,galibiyet için çabalamamız beni gayet mutlu etti.
Jawai ve Göksenini de kazanmamız günün artılarından biriydi.
Maçtan önceki şov enfesti.
Son olarak takım bence kimse telaşlanmasın,Galatasaray geldi demesin diye bu maçı kazanmak istemedi :)
Gereken ders 3.periyot verildi Avrupa'ya bence :)
Takımı Ocak ve Şubat'tan sonra görün birde :)
 
İçerden bulduğumuz sayılara montepaschi siena maçındaki kadar olmasada azıcık dışardan da destek verseydik maçı almamız içten değildi . Ayrıca hakemde bir kaç posizyonda Oly ye koltuk çıktı Ben de takımın tam ritmini daha sonraları bulacağına eminim bu maçta Jawai yi ve Göksen nini kazandık. İhsan bayülgenede katılırsınız katılmazsınız ama maçtan sonra önemli bir şey dedi böyle üst düzey takımlarla erken dönem de maç yapmanın bir avantajıda kendimizi tartmamız açısından iyi oldu Sözün kısası ben önümüzdeki günler için takım adına umutluyum
 
Sonuçta F4 ün favorilerinden birine kaybettik ve Oly bu sezon geçtiğimiz yıllardaki özellikle dışarıdaki ilk tur maçlarını iplemeyen görüntüsünden farklı olarak maçı epey istedi.

Maçtan çıkarımlarım:

Transfer nasıl yapılır, buna cevap almış olduk.
Jawai Oly nin undersize uzunlarına karşı etkili, savunmadaysa ortalama bir görüntü çizdi. Jawai oyundayken rakip içeri gömülmeyince planımız pek tutmadı gibi.
Bana göre rotasyonu çok kötü kullandık, bir çok oyuncumuz süre dahi alamıyor, rakip istediğinde boş şut ve skor bulabilirken biz hiç boş şut bulamadık.
Takım Arroyo ya çok muhtaç ve spikere filan bakmamak lazım, Arroyo ile bu işler zor yürür. Umarım fiziksel açıdan hazır olduğunda Domercant da bu rolü biraz üstlenir.

Üzülmeye gerek yok, zira rakip şampiyonluğu, bizse F8 i hedefliyoruz. Bence tek problem maçın 3-5 dakikası haricinde rakibi zorlayamamamızdı.
 
domercantın kesinlikle cok fazla süre alması lazım.yoksa aroyyo tek kalır bu tarz maçlarda.ayrıca markonun katkı vermeyeciği gecen seneden belliyidi.5 tane iyi maç oynamadı geen sene.hawkinsi cok aratıyor.
 
Euroleague basketbolunun temeli ikili oyunlara dayanıyor.Ama bence ikili oyun oynamaktan daha önemli birşey varsa oda ikili oyunları savunmak bu konuda bugün takım berbattı hatta şutlarımızın girmemesi falan değil bu yüzden kaybettik.

Pota altında caydırıcı bir oyuncu lazım diye transfer bölümüne yazmıştım halada aynı şeyi savunuyorum.

Jawai'den yararlanacağın max. süre 15-18dk'dır.Fazlasında zaten yararlı olamaz ve fiziken düşüş yaşar ki maçın koptuğu dakikalarda kenara gelmek zorunda kaldı.

Furkan'ın da bizim dışımızda herhangi bir Euroleague takımında 10-12 dk'dan fazla süre alacağını zannetmiyorum.

Bu sorunu çözemezsek Top 16'da işimiz zor İkili oyunları iyi oynayan takımlara karşı sürekli dezavantajlı oluruz haftaya da Malaga deplasmanında özellikle Fran Vazquez'e karşı işimiz zor.
 
Beyler bu kadar derin neyi analiz ediyorsunuz anlayamıyorum.Durum çok açık.Takım Arroyo'ya bağlı.3. çeyrek Arroyo oynadı, takım oynadı,diğer çeyrekler Arroyo sahada yoktu, takım sahada yoktu.Arroyo'nun oynamadığı maçta Bjk'yi bile zor yendik.

35 yaşındaki Arroyo takımın herşeyi, bu yüzden transfer sezonununda kendi başına birşeyler üreten bir oyuncu istedik hangi pozisyona olursa olsun o da olmadı, hep kendine pozisyon hazırlandığında katkı veren oyuncular alındı, tabi biraz da para meselesi.
 
Ben yenilsekte zevk aldım maçtan...Uzun bir zamandır bu seviyede maç yapmak için bekliyoruz..Şimdi de keyfini çıkartmak lazım..Tabii bunu yaparken de gerekli dersleri çıkartmak gerekli gelecek adına...Öncelikle Olympiakos ve Spanoulis sezonun bu döneminde elzem bir durum yoksa maçlarda maksimum efor sarfetmez ..Bu maçta Euroleague Finali oynar havada oynadılar... Bu bizim takımı ne kadar önemsediklerini ve aynı zamanda onlarında bu maçı bir test maçı olarak gördüklerini gösterir ki, bu bizim açımızdan çok iyi bir gösterge...
Benim gördüğüm eksiler bu maçla ilgili
Arroyo'yu çok sevmekle birlikte savunmada bire birde çok kolay yeniliyor.Bu savunma seviyemizi oldukça düşürüyor ve güçlü takımlara karşı ciddi bir dezavantaj oluşturuyor...Hücum bakımından ise,bu tip maçlarda ve uzun maratonda yükünü azaltacak ve yıpranmasını önleyecek saha görüşü iyi, dengeli, top dağıtımını iyi yapacak en az bir oyuncuyu daha devreye sokman gerekiyor...Su asamadan sonra böyle bir transfer yapma şansı olmadığına göre bu konuda kadro içinden oyuncular biraz bu role soyundurulmalı...Sloukas ve Law 7 Asist yaptılar ve olmadığı veya oyundan düştüğü anlarda Spanoulis'i çok aratmadılar...

SG ve SF lerimiz Jamont dışında sanki tek yönlü bir role soyundurmuş kendini...Dış oyuncularımız defans yada ofansa konsantre oyuncular olarak ikiye ayrılmış gibi Jamont hariç...Göksenin,Sinan,Marko defans Arroyo, Cenk, Domercant hücum..Takım savunmasını ve setleri geliştirerek hepsinden iki yönlü maksimum katkıyı almamız lazım..Bu konuda Ergin Hoca gerekeni yapacaktır eminim...Ayrıca yine Jamont dışında bu oyuncularımız, hemen hemen hiç drive tehditi oluşturmuyor...Bu da 3'lük savunmamızı çok kolaylaştırıyor...Olympiakos bu konuda dersine iyi çalışmış ve bu maç sonraki maçlar için kötü bir örnek oluşturabilir bizim adımıza..Ama burası Eurolegue kolay olmasıda zevk vermezdi zaten...

Uzunlarımıza gelince içeriden iyi görünme sebebimiz Olympiakos'un dış savunmaya çok eğilmesiydi korkutucu 3'lük yüzdemizden sonra...Yoksa, hücum anlamında bu seviyedeki takımları ezebilecek uzunlarımız yok..Bu gerçeği kabul etmek gerekiyor.... İçeride oyuncularımız çok boş kaldı...Ama bu maçtan sonra, Jawai'ninde kazandığı moralle içeriden oynamaktan asla vazgeçmemiz ve uzunlarımızın eline mutlaka hücumlarda top degmesi gerekli...Jawai bize özellikle hücumda çok katkı sağlayacaktır...Savunmaya gelince bu bölgede, birazda eleştirilerin sebebi ilk adımı hızlı oyunculara dışarıda kolay yenilmemiz..Ndong bu konuda çok ekstra bir oyuncuydu ve tüm gediklerimizi kapatan özellikleri vardı...Bu kadar sevme sebebimizde aslında bizim takım yapımızdan kaynaklanıyordu..Yoksa, Ndong genel olarak müthiş bir oyuncu değildi...Bu durumu da yine bu dakikadan sonra ancak takım savunmasıyla minimuma indirmekten baska care yok...

Yenildiğimiz bir maçta bile, oyuncularımızın iyi niyeti, disiplini, mücadelesi, birbirlerini sevdikleri ve rollerini kabul ettikleri acıkca görülüyor..Bu da eksiklerimize daha kolay çözüm bulabilmemiz adına çok önemli....

Ancak hepsinden önemlisi, keyif almayı bırakmamız ve takımı desteklemekten vazgeçmemiz lazım...Bu kadro ile ilk kez bu seviyede oynuyoruz ve alıştıkça daha iyi olacağımızı ve her sene üstüne koyacağımızı unutmamalıyız...
 
olympiakos tempoyu düşürmek istedi ilk yarıda. Bunu da sürekli faul yaparak yaptılar. Rotasyonun tamamını kullanarak yaklaşık 20 faul yaptılar ilk yarıda. Nerdeyse şut atmamıza fırsat vermediler. İkili oyunu oynamak ne kadar önemliyse, savunmak da o kadar önemli. Özellikle Petway'in dışarıdan attığı ekstra 2 üçlük var. Arroyo takımın beyni, buna tamam ama. Olympiakos'tan Spanoulis'i çıkarsan,onların da düzeni bozulur. Düne kadar içeriyi hiç kullanmıyoruz denirdi. Bugün içeriyi de kullandık. Yabancının sınırlı olduğu bir ülkede, bir maçta 2 yabancıdan katkı alamamak maç kazanmamızı zorlaştırıyor.
 
Maçla ilgili Galatasaray hakkında çok birşey yazmayacağım . Zira yensek de yenilsek de sorun aynı bana göre. Zira Oly büyük takım hakikaten. Uzunlarının ise Printezis hariç süzme olduğunu düşünüyorum. Biz yıldız yaptık bugün onları.
Asıl sorunumuzun savunmada ya da ribaundlarda olduğuna inanmıyorum öncelikle. Oturmamış rotasyonlarda oluşabilen spacing sorunlarını dert etcek bir durum yok şu an. Geçen sene daralan rotasyonun getirdiği oyuncuların sürekli birlikte oynaması ve sezonun sonu olması avantajlarımızı iyi analiz edin lütfen. Şu an bu avantajlar yok.
Analiz edeceğim soruna gelirsek. Aslında kimsenin görmediği çok basit bir sorun. Arroyo hariç bu takımda pas döngüsüne katkı sağlayabilen bir oyuncu var mı ?
1 numarada Arroyo bunu yapıyor gayet iyi. Yedeği Ender'e hiç girmiyorum. Siz anladınız :)
2 numarada hoca Gordon ve DOMDOM'u kullanıyor. Zaten görevleri sistemin dışında skor üretmek. Ve bunu da yapıyorlar.
3 numaraya gelelim. Genel olarak Cenk , Manu , Göksenin , Sinan. Cenk zaten belli katkıyı veren bir oyuncu bu konuda. Nitekim üstün şut yeteneğiyle de olayı çözebiliyor. Göksenin ve Sinan bu katkıyı yapamaz tarz olarak. Onlar x factor tarzı oyuncular. Göksenin belki bu eşiği ilerde geçer ama mevzumuz bu değil. Kalıyor Manu. Manu'ya ayrıca başlığında yazacağım için girmiyorum ama topla her yaptığı dribbling , hücumu daha da öldürüyor.
4 ve 5 numaraların zaten beslenmeye mecbur oyuncular. Beslersen dünyayı alırsın bu 4-5 ile ama beslemen şart.
Peki buraya baktığımızda kim kalıyo yardım edebilecek Arroyo'ya ? Hiç kimse... O zaman kimse başka yer sorun aramasın. Maçta da tam bunları düşünürken Arroyo kayıp topu kaybetti 4. periyodda. Öldü çünkü adam.
Bunu nasıl çözeriz mevzusuna gelirsek .
Türk oyuncu alternatifi yok. O yüzden unutun Türk oyuncu alım- gönderim mevzusunu. Uzunlara da ellemiyorum şu an . Gordon - DOMDOM birbirlerini yedekliyorlar zaten. Onların görevi belli. Geriye kalıyor Manu.
Manunun yaptığı savunma katkısını zaten Sinan ve Göksenin'den hayli hayli alırız . Hücumda da Marco kadar sokuyorlar Cenk - Göksenin - Cenk üçlüsü. Bu yüzden şu takımdan Marco gitmelidir. Marco ortalama bir oyuncu ama bu takımın birincil ihtiyacı değil. Birincil ihtiyacımız Arroyo'yu rahatlatacak bir oyuncu.
Bu oyuncu ne tarz olmalı . Arkadaşa anlatırken Hawkins gibi mi yani dedi bana. Kafamda şimşekler çaktı. Hahkikaten hawkins gibi. Gerekince Çoban olacak takıma . Ya da Emir gibi döngüye ultra olumlu katkı yapacak . En kötü Zoran Dragic tarzı biri olmalı.
Peki bunu yaparsak ne kazanacağız ?
1) Top dönecek. Cenk ve Erceg boş şut atacak . Jawai'nin hareketli topla buluşma ihtimali artacak.
2) arroyo her maç yorgunluk krizine girmeyecek . Adam her 4. periyod kelime-i şehadet getiriyo yorgunluktan.
Ne kaybedeceğiz ?
1) Erceg eleştirisi ve saldırma kampanyaları yapamayacaksınız. Canınız sıkılacak. Ender'e sallarsınız yahu nolcak :)
2) Marco gibi sevdiğimiz biri gidecek. Ama en çok Galatasaray'ı sevmiyor muyuz ?
Bu düzene bir iyi haber de Engin iyileşince gelir . Arroyo'yu yedeklerken daha derli toplu oynar takım . Ender dümendeyken sirk gibiyiz çünkü.
yazıyı değerlendirirseniz sevinirim. Görmediğim bi yerden görebilmeyi isterim cidden.
 

Üst