TK Finali | Galatasaray 76-72 Fenerbahçe

FENERBAHÇE (72): Birsel Vardarlı 6 (3 ribaund- 3 asist), Esmeral Tunçluer (1 ribaund- 1 asist), Nevriye Yılmaz 8 (5 ribaund- 3 asist), Penny Taylor 11 (1 ribaund- 3 asist), Ivana Matovic 15 (9 ribaund- 1 asist), Nevin Nevlin 2 (1 ribaund- 1 asist), Cappie Pondexter 10 (1 ribaund- 2 asist), Angel McCoughtry 20 (4 ribaund- 3 asist)

GALATASARAY MEDİCAL PARK (76): Epiphany Prince 17 (3 ribaund), Bahar Çağlar (1 ribaund- 2 asist), Işıl Alben (3 ribaund- 4 asist), Diana Taurasi 18 (4 ribaund- 2 asist), Şaziye İvegin 6 (4 ribaund- 2 asist), Melisa Can, Tina Charles 10 (11 ribaund), Sylvia Fowles 25 (16 ribaund- 1 asist)
 
Abiler ablalar,sizlerden naçizane ricam Fenerbahçe forumlarında okuduklarınızı burada paylaşmayın.Fenerbahçe forumlarını okumak-okumamak bir tercihtir.Tercihini okumamaktan yana kullananlara bu güzel başlıkta eziyet etmeyin.
 
F8'de bilet konusunda yöneticimizin yaptığı saçmalık beni bir anda soğuttu. Adana biletimi iptal edip, maç biletlerini Hatay' gidecek olan arkadaşa verdim. Ama ertesi günü yaptığıma pişman oldum. Çünkü bu takım (o yöneticiye rağmen) hep en iyisini hakkediyorlar! Tebrikler kızlar...

Geçen sene bu takım Türkiye Kupası'nı kazandığında havaalanında sadece 3 kişiydik. Umarım bugün böyle olmaz. İmkanı olan herkes havaalanına gelmeli. Kupalarda 2'de 2 yapan kızlarımız bunu hakkediyor!

Pire için yorgan yakmak olmuşta kim o yönetici birde ne oldu yazarmısınız?
 
Maçın kaydını biraz önce izledim. Gerçekten de ne kadar dengesiz bir maç olmuş öyle. Maça ve 2. yarıya çok kötü başlamışız. Fenerbahçe genelde takım olarak maçlara iyi başlıyor. Bunun iyi bir kenar yönetiminden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Ancak; göstere göstere geri gelen Galatasaray'a önlem alamaması da kötü kenar yönetimine güzel bir örnek. Aynı zamanda Fenerbahçe'nin kadın takımının da tıpkı erkek takımı gibi, inançsız ve takım olmaktan uzak bir karakterde oynadığını söylemek yanlış olmaz sanırım. Bugünkü galibiyetin psikolojik olarak önemli olduğunu düşünüyorum. İstanbul dışındaki maçlarda Fenerbahçe'ye karşı ezici bir üstünlüğümüzün olması da ilginç. Sanırım hakkımız dolduğu için Fowles Eurolegue'de oynayamayacak. Belki sinirlenmemek lazım ama insan düşünmeden edemiyor, Alba ve Fowles'a sahip olup onları oynatamamak gerçekten insanın içini acıtıyor.

Ceyhun Hoca'yı en çok eleştirenlerden biriyim. Bugün maçı izleyince, yine eleştirecek şeyler çıktı ortaya. Ancak şu dönemde, bu yıl bize kazandırdığı 2 kupa için teşekkür etmeli ve kazandıracağı 2 kupa için de onu desteklemeliyiz. Işıl ve Bahar'ın kötü, Tina'nın ise az süre alarak oynadığı bir maçta Fenerbahçe'yi yenmek sadece Fowles'un, Dee'nin, Prince'in değil onun da eseri. Işıl kupaya iyi başlamıştı. Şaziye'nin kendine güveninin yerine geldiğini düşününce, haydi Işıl, haydi Bahar diyorum tüm kalbimle.
 
Hocaya güvenmesem de sene sonuna kadar ne yaparsa yapsın eleştirmeyeceğim. Sebebi kabullenmek değil. Artık değiştirme zamanının geçmiş olması, 17-0 lık seri oyuncuların değil hocanın eseridir. Diğer hocada bundan aşağı kalır değil. Tek fark daha erken mola alması...
 
Hocaya güvenmesem de sene sonuna kadar ne yaparsa yapsın eleştirmeyeceğim. Sebebi kabullenmek değil. Artık değiştirme zamanının geçmiş olması, 17-0 lık seri oyuncuların değil hocanın eseridir. Diğer hocada bundan aşağı kalır değil. Tek fark daha erken mola alması...

17-0 lık seri yerken oyuncular nerdeydi o zaman Ferit bey? Şu maçta çok hata yaptık ama 17-0 seri hocanın, bu seriden geri dönmek oyuncuların eseridir demek benim basketbol anlayışıma ters. Bir yanlış varsa bunda herkesin payı vardır.

Şu maçta geri düştüğümüz dakikalarda ne hatalar yaptık üstünde oturup günlerce çalışmak lazım eğer F8' de iyi bir sonuç almak istiyorsak. Yediğimiz sayıların çoğu fast break. Yerleşikken doğru düzgün hücum edemediler bile.
 
Şu maçta geri düştüğümüz dakikalarda ne hatalar yaptık üstünde oturup günlerce çalışmak lazım eğer F8' de iyi bir sonuç almak istiyorsak. Yediğimiz sayıların çoğu fast break. Yerleşikken doğru düzgün hücum edemediler bile.

Şu an hoca gitsin-gitmesin tartışmasının zamanı değil çünkü vakit kalmadı. Bence de son fb lig maçının son çeyreğinde, bu maçın ilk ve üçüncü çeyreğinde çok yüksek seriler yedik bu maçta dengeyi sağlamaya vaktimiz oldu ama lig maçında vaktimiz yoktu ve kaybettik. Kalan 17-18 günde hocadan oyunculara, diğer teknik ekibe kadar herkesi oturup bu serilere karşı nasıl önlem alabileceklerini düşünmeleri lazım. Biz bu serilerin çözümünü bulubilirsek değil fenerbahçeyi yenmeyi finali de alırız.
 
Takımımızı karşılamaya giden herkeze helal olsun takıma her zaferin arkasından yanında olduklarını gösterdiler.Bu takım erkek takımından daha potansiyelli bir takım. Umarım bu olay takımda birliğe neden olur ve buzlar erir .Kendi evimizde euroleague şampiyonluğunu bizlere yasatırlar.
 
Hocaya güvenmesem de sene sonuna kadar ne yaparsa yapsın eleştirmeyeceğim. Sebebi kabullenmek değil. Artık değiştirme zamanının geçmiş olması, 17-0 lık seri oyuncuların değil hocanın eseridir. Diğer hocada bundan aşağı kalır değil. Tek fark daha erken mola alması...

Doğru yaklaşım bu bence de. Sezon sonuna kadar susmak. Ama skora aldanıp hocaya arka çıkmaya çalışanlar olsa da her zaman bir Fowles ya da bir Prince ortaya çıkmıyor özellikle büyük maçlarda. Bu tip seriler yedikten sonra farkın farkını yiyoruz en bariz örneği Abdi İpekçi'de oynadığımız Fb maçı. Daha dengeli takım şart. Oktay hocanın rakiplerine oranla hem daha düşük bütçeli hem de daha tecrübesiz erkek takımına yaptığı/yaptırdığı şeyleri görünce, rakiplere oranla daha iyi kadrosu bulunan kadın takımından da bunu beklemek hakkımız diye düşünüyorum.
 
Kaybedilen lig maçından sonra kesinlikle böyle bir morale ihtiyacımız vardı. Kupa boyunca (Kaski maçını izlemedim ama güçlü bir rakibe karşı farklı galibiyet güzel) iyi basketbol oynadık. Fenerbahçe maçı ilginç bir maç oldu, ilk çeyrek bence kötü başlamadık şanssızdık. Devam edince ikinci çeyrek itibariyle de beklediğimizi de aldık zaten. Üçüncü çeyrekte ise 7 dakika boyunca tek sayı bulamamız, 17-0'lık seri yememiz hiç hoş değildi ama 3. çeyreği bir kenara bırakırsak iyi bir maç oynadığımızı görmemiz lazım.

İki kere çift haneli sayılarda geriye düşüp çevirebildiğimiz maç aklıma gelmiyor şu anda, Fenerbahçe karşısında. Rakibi iyi yaptıkları şeylerden uzaklaştırdık, Nevriye'nin boyalı alandaki oyun kuruculuğunu iptal ettik, Matoviç'in post-up oyunlarına izin vermedik. Fast-breakler hariç (ki takımda bu işin en iyi Angel McCoughtry var) çok iyi durduk rakibimizi. Alan savunması çok iyi sonuç verdi. Syl ile Piph hücumda ihtiyaçlarımızı yerine getirince iki kez geriye dönüp kupayı da kazandık. Rakip Angel ve Cappie'nin zorlamalarına kalınca setlerde işimiz kolaylaştı. Fenerbahçe'ye gelenin Cappie değil, posası olduğunu aldıklarında söylemiştik. Görüldüğü üzere burun kıvrılan Piph şu maçlarda ondan büyük katkı veriyor. Ayrıca Fenerbahçe'nin bench'inin (Cappie, Meral, Newlin) de abartıldığı kadar verimli olmadığını da bir kez daha gördük. Yıllar ilerledikçe bu seviyede verilebilecek katkılarılar da düşüyor.

Zaten moral bozan da buydu, 8 Şubat günü. Şu kadromuzun Fenerbahçe karşısında çok kötü bir oyun sergileyip, aynı oyunculardan 10, 20 belki de 50. karşılaşmamızda da aynı oyunları yememiz, maça küsmemiz, vazgeçmemiz çok kalp kırmıştı. Ha şu günde de ne ligin favorisi konumuna geldik ne de kusursuz bir takım görüntüsü koyduk ortaya ama mücadele ve istek güzeldi. Şu kupayı çok büyük ihtimalle alacağımızı zaten tahmin ediyordum, şu anda mutlu olmamı sağlayan da isteklerimizin bir kısmının sahaya yansıtılması oldu. Daha akıllıydık en azından kupa boyunca. Çok mu haksızlık ediyoruz diye düşündüm şu ana kadar kupa kaçırmayan, 2/2 yapan takıma karşı. Sadece biz değil onlar da kendilerine haksızlık yapıyor, bu takım çok daha fazlasını yapabilir diye orta yolu buldum sonrasında. Şimdi baktığımızda biz Euroleague'de evimizde Fenerbahçe'yi yenemeyiz demek için bir sebep yok. 3 oyuncu daha eklenecek kadroya, taraftarımız sahip çıkar, yöneticilerimiz satmazsa daha fazla maç bizim evimizde olacak, yabancıları sınırsız kullanabileceğiz sahada (Fenerbahçe'de ise rotasyonda çok büyük bir değişiklik olmayacak), bugün -aslında verim veren ama buraya yazınca 'çok da mantıklıymış' diyemediğimiz- Dee-Şaziye-Bahar-Tina-Syl beşiyle etkili olduğumuzu da gördük.

Küsmüştüm veya kırılmıştım diyemem ama 1 ay sonra ilk kez kadın takımımız üzerine konuşmaktan keyif aldığım bir gün. Önce bunun, sonrasında da kupa için takımımıza ve teknik kadromuza teşekkürler. İnşallah yüzümüzü güldürmeye devam ederler. Adını yazmadan bu yazıyı bitirmek olmaz, Cumhurbaşkanlığı Kupası'ndan sonra bir kez daha sahaya büyük emek koyan ve hücuma bir opsiyon daha katan Şaziye'ye büyük bir teşekkür. Sene başında yazmıştım "Tabii ondan beklentiler belirli, savunma yapabildiğini gördük onu istiyoruz, iyi bir şutör olduğu kesin, benchten gelip skora katkı yapmasını bekliyoruz. 14-15 sayılar da değil, bazen iki üçlük hayat kurtarır." diye. O iki üçlük bugün hayat kurtardı gerçekten.
 
Evet kupayı aldık ve maalesef klasik basın işte önemsizleştiriyor olayı tam tersi olsaydı yarı sayfa veya tam sayfa ayırırlardı onlar için her neyse onlar kompleksleri ile yaşasın biz keyfini sürelim müzeye 1 kupa daha ekleyelim.

Ne kadar sevizsekte uyarılarımızı ve eleştrilerimizide yapmalıyız. Çünkü eurolig ve lig şampiyonluğu var bunları kaçırmamak lazım ama;

1- Dünkü maçta sayıların 70 tanesi taurasi fowles charles ve princeden gelip 6 sayı şaziyeden gelmesi beni bunu devamlı yazssamda inanılmaz rahatsız ediyor bahar ve ışıl 0 sayı ile oynaması bence düşünülmesi gereken bir olaydır. Eğer bu ikisi maçlarda ortalama 15-20 arası sayı atsa inanın euroligide alırız şampiyonda oluruz bence kendileride bunu gözden geçirmel ve o potoya cesaretle gitmeliler veya birileri onlara bu güveni vermeli.

2- 3. periyodda 17-0 gibi bir seri yemek nedir anlamadım. İşte buradada hocalık farkı devreye girmesi lazım.

Umarım hoca ve kurmayları oplantılar yapıp bu iki sorunu aşmalılar. Açıkçası euroligden şansımızın olmadığını düşünüyorum fowles oynamaz se işimiz çok zor gibi geliyor geldiğinden beri müthiş katkısı var yerlilerden skor olarakta sayı üretemediğimizi düşünürsek işimiz gerçekten zor. Umarım bu aksaklıklar biran önce giderilir.

Dünkü galibiyet ve kupadan dolayı hocasından oyuncularına kadar hepsini alkışlıyorum ve kupa camiamıza hayırlı olsun.
 
17-0 lık seri yerken oyuncular nerdeydi o zaman Ferit bey? Şu maçta çok hata yaptık ama 17-0 seri hocanın, bu seriden geri dönmek oyuncuların eseridir demek benim basketbol anlayışıma ters. Bir yanlış varsa bunda herkesin payı vardır.

Şu maçta geri düştüğümüz dakikalarda ne hatalar yaptık üstünde oturup günlerce çalışmak lazım eğer F8' de iyi bir sonuç almak istiyorsak. Yediğimiz sayıların çoğu fast break. Yerleşikken doğru düzgün hücum edemediler bile.


Oyuncu hata yapıyor, ki ben oyuncular hatasız dediğimi hatırlamıyorum. Ama fark 10 olana kadar mola almayıp oyuna müdahale etmeden izleyen hocayıda kusura bakmayında bana savunmayın... Bende onun kadar izlerim...
 
Hocam zaten kimse hoca iyi demiyor. Buradaki mesele sadece hocaya kötü diye yüklenip oyunculara da iyi diye sevgi göstermemiz. Yahu dün Dee berbat oynadı aslında ama hala başlığında ona güzel şeyler yazabiliyoruz. Hoca da 2 kupa kazandırmış, en azından eleştirirken güzel bir üslup kullanılsın. Sen zaten kullanmışsın ki güzel bir şekilde tartışabiliyoruz ama hocayla dalga geçmeler yakışmadı dün foruma.
 
Çok teşekkürler kızlar, hepinizin ellerine ayaklarına sağlık. Kupamız hayırlı,uğurlu,kutlu olsun. Yalnız tek bir not: Lütfen, en azından Fenerbahçe maçlarında Işıl ya hiç oynamasın ya da çok az süre alsın, çünkü maalesef olmuyor...


Bu şekilde Işıl'ı hedef göstermek de olmamış.

sevgili Furkan,

Işıl'ı hedef göstermiyorum, sadece Işıl'ın oynadığı oyundan memnum olmadığımı belirtiyorum. 2 senedir Işıl'ın form tutmasını bekliyorum ama maalesef tutamıyor ve oynayamıyor , özellikle FB maçlarında da hiçbir varlık gösteremiyor. Açıkcası özgüven sorunu mu var yoksa kapasitesi mi bu kadar acaba diye sorular sürekli kafamda. Bence bu takımın 1. oyun kurucusu olan bir oyuncunun yapacakları ve verebilecekleri bu olmamalı, en azından ben daha fazlasını bekliyorum. Açıkcası ben hoca olsam özellikle önemli maçlar ve derbilerde onu ilk 5 olarak oyuna sürmem, ancak ve ancak bir rotasyon oyuncusu olarak kullanırım. Görece daha zayıf takımlarla oynadığımız maçlarda isterse 40 dakika oynasın hiç itirazım olmaz, nasıl olsa elimizi kolumuzu sallaya sallaya kazanıyoruz öyle maçları. Tamam, Galatasaray sevgisine sonuna kadar saygım var ama hiçkimsenin takımı seviyor diye bu kadar kredisi olmamalı, biraz da oyun içinde birşeyler vereceksin. Şut yok zaten atsa da isabet yok, sayı yok, asist neredeyse yok, ne olacak bu işin sonu? Sadece maç sonu taraftara üçlü çektirmek yetmiyor...
 
sevgili Furkan,

Işıl'ı hedef göstermiyorum, sadece Işıl'ın oynadığı oyundan memnum olmadığımı belirtiyorum. 2 senedir Işıl'ın form tutmasını bekliyorum ama maalesef tutamıyor ve oynayamıyor , özellikle FB maçlarında da hiçbir varlık gösteremiyor. Açıkcası özgüven sorunu mu var yoksa kapasitesi mi bu kadar acaba diye sorular sürekli kafamda. Bence bu takımın 1. oyun kurucusu olan bir oyuncunun yapacakları ve verebilecekleri bu olmamalı, en azından ben daha fazlasını bekliyorum. Açıkcası ben hoca olsam özellikle önemli maçlar ve derbilerde onu ilk 5 olarak oyuna sürmem, ancak ve ancak bir rotasyon oyuncusu olarak kullanırım. Görece daha zayıf takımlarla oynadığımız maçlarda isterse 40 dakika oynasın hiç itirazım olmaz, nasıl olsa elimizi kolumuzu sallaya sallaya kazanıyoruz öyle maçları. Tamam, Galatasaray sevgisine sonuna kadar saygım var ama hiçkimsenin takımı seviyor diye bu kadar kredisi olmamalı, biraz da oyun içinde birşeyler vereceksin. Şut yok zaten atsa da isabet yok, sayı yok, asist neredeyse yok, ne olacak bu işin sonu? Sadece maç sonu taraftara üçlü çektirmek yetmiyor...

Ali abi yanlış olduğun nokta Işıl takımı seviyor diye kredisi olduğu için oynamıyor. Yani şu laflar artık hakkaten bıkkınlık getirdi, Işıl tribüne oynuyor, üçlü çektiriyor, Gs sevgisi kredisi var vb. gibi. Kız üçlü çektirmek için tribüne çağırıldığında bile ya bir arkadaşını yada bütün takımı götürüyor bunu göremiyor musunuz? Sen söyleme bari bunu, biliyorsun ki 5 yabancı oyuncuyla oynayamıyoruz. Fenerin elindeki yerli oyuncuları alamayacağımıza göre ve bizim elimizdekilerden de daha iyisi olmadığına göre Işıl bile Bahar her türlü oynayacak bu takımda. Bu oyunculara sahip çıkacağız ama onların daha iyi olması içinde eleştirimizi tabiki yapacağız. Işıl ile Baharın özellikle şut performansı gerçekten kötü bu aralar. Bunun kendileride farkında ve geliştirmek için gerekli çalışmaları yapacaklardır diye düşünüyorum.
 
Önder Abi'nin dediklerine katılıyorum, kötü oynadıkça ve Fb'ye karşı kaybettikçe güvenleri de iyice yerle bir oldu kızların ama Euroleague maçında Fenerbahçe'ye karşı Bahar-Işıl 2'lisinin az oynaması gerekiyor şu ortamda zarar verebilir hem onlara hem de takıma. Ticha-Prince 2'lisi zaten rahatça guard mevkini götürebilirler Işıl'ın süresi o maçta çok az olmalı, Litvanyalı kızın yapacağı katkıya göre de Bahar'ın süreleri belirlenir, zaten Fb'ye karşı Prince mümkün olduğunca oyundan çıkmamalı, karşısında Birsel olacak gene ve o fizik üstünlüğü ile onu gene ezecektir.
 
Ali abi yanlış olduğun nokta Işıl takımı seviyor diye kredisi olduğu için oynamıyor. Yani şu laflar artık hakkaten bıkkınlık getirdi, Işıl tribüne oynuyor, üçlü çektiriyor, Gs sevgisi kredisi var vb. gibi. Kız üçlü çektirmek için tribüne çağırıldığında bile ya bir arkadaşını yada bütün takımı götürüyor bunu göremiyor musunuz? Sen söyleme bari bunu, biliyorsun ki 5 yabancı oyuncuyla oynayamıyoruz. Fenerin elindeki yerli oyuncuları alamayacağımıza göre ve bizim elimizdekilerden de daha iyisi olmadığına göre Işıl bile Bahar her türlü oynayacak bu takımda. Bu oyunculara sahip çıkacağız ama onların daha iyi olması içinde eleştirimizi tabiki yapacağız. Işıl ile Baharın özellikle şut performansı gerçekten kötü bu aralar. Bunun kendileride farkında ve geliştirmek için gerekli çalışmaları yapacaklardır diye düşünüyorum.

Valla Öndercim, kusura bakma ama "elimizdeki en iyisi bu" diye diye bugünlere kadar geldik. Elimizde iyi kötü Yasemen,Ayşe,Sariye gibi oyuncular var ve bence artık bunları da Işıl'ın pozisyonunda denemekte fayda var, ben en az bu kadar oynayabileceklerini sanıyorum. Zaten Charles ve Fowles'dan biri kenarda olduğu zaman Epiphany, Işıl'ın verdiği katkının en az 5 katını veriyor. Bunun dışında Taurasi'yi 1 numaraya çekmek gibi de opsiyonlarımız da var. Ben düşünürsem daha fazla alternatifler de üretebilirim. Dolayısıyla ben de artık bu "alternatifimiz yok" laflarından sıkıldım... Olmuyor kardeşim, olmuyor işte!!! Bunu hala nasıl oluyor da göremiyorsunuz, ben de sizleri anlayamıyorum... Demek ki gerekli çalışmaları yapmıyorlar veya kapasiteleri bu kadar...
 
Valla Öndercim, kusura bakma ama "elimizdeki en iyisi bu" diye diye bugünlere kadar geldik. Elimizde iyi kötü Yasemen,Ayşe,Sariye gibi oyuncular var ve bence artık bunları da Işıl'ın pozisyonunda denemekte fayda var, ben en az bu kadar oynayabileceklerini sanıyorum. Zaten Charles ve Fowles'dan biri kenarda olduğu zaman Epiphany, Işıl'ın verdiği katkının en az 5 katını veriyor. Bunun dışında Taurasi'yi 1 numaraya çekmek gibi de opsiyonlarımız da var. Ben düşünürsem daha fazla alternatifler de üretebilirim. Dolayısıyla ben de artık bu "alternatifimiz yok" laflarından sıkıldım... Olmuyor kardeşim, olmuyor işte!!! Bunu hala nasıl oluyor da göremiyorsunuz, ben de sizleri anlayamıyorum... Demek ki gerekli çalışmaları yapmıyorlar veya kapasiteleri bu kadar...

Alli abi kusura bakma da o saydığın oyuncuların hiç biri şu kötü dediğin Işıl kadar oynayamaz. Dün de yazdım Birsel bizde olsa, iki final maçı olan Cumhurbaşkanlığı ve dünkü maçtaki performasından sonra sopayla kovalamıştık. Bu kafayla daha çok oyuncu için olmuyor der dururuz. Devam..
 

Üst